2. Bakara Suresi / 11.ayet

Onlara “Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın.” Denildiğinde “Bizler sadece düzelticiyiz.” derler.

Bknz: (9/37)(16/88)(47/14)

Mustafa Çavdar Meali

Bakara 11 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Onlara, yeryüzünde fesat çıkarmayın dendi mi, derler ki: Biz ıslah edicileriz.

(Bakara 11)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Kendilerine: "Yeryüzünde fesat çıkarmayın" denildiğinde (tam bir pişkinlikle) : "Biz sadece (halkı, ahlâkı ve toplum nizamını düzeltip iyileştirmek isteyen) ıslah edicileriz" demekte (ve fesatlıklarına ıslah kılıfı geçirilmektedir).

(Bakara 11)

Abdullah Parlıyan Meali:

Onlara “Yeryüzünde bozgunculuk çıkarmayın” dendiği zaman: “Biz sadece düzelticileriz” diye cevap verirler.

(Bakara 11)

Adem Uğur Meali:

Onlara: Yeryüzünde fesat çıkarmayın, denildiği zaman, "Biz ancak ıslah edicileriz" derler.

(Bakara 11)

Ahmet Hulusi Meali:

Onlara, arzda (yeryüzünde ve bedende) fesat çıkarmayın (varoluş amacına uygun olmayan şekilde hareket etmeyin), denildiğinde: "Biz ıslahçılarız (yerli yerinde kullananlarız)" dediler.

(Bakara 11)

Ahmet Tekin Meali:

Onlara: "-Yeryüzünde, ülkede nifak çıkararak, kâfirlerle işbirliği yaparak, mü'minleri bölerek fesat çıkarmayın, bozgunculuk yapmayın" denildiği zaman; "- Biz düzen sağlayıcılarız, ıslah edicileriz, barış taraftarıyız, din ve dünya işlerini, sosyal ilişkileri düzgün yaşayanlarız" derler.

(Bakara 11)

Ahmet Varol Meali

Bu kimselere: "Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın" denildiği zaman: "Biz yalnızca düzeltenleriz" derler.

(Bakara 11)

Ali Bulaç Meali:

Kendilerine: "Yeryüzünde fesat çıkarmayın" denildiğinde: "Biz sadece ıslah edicileriz" derler.

(Bakara 11)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Onlara: Yeryüzünde (küfür ve günah işleyerek, müminleri aldatarak) fesad çıkarmayın, denildiği zaman: “-Bizim işimiz, ıslâh etmektir.” derler.

(Bakara 11)

Ali Rıza Sefa Meali:

"Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın!" denildiğinde, şöyle derler: "Yalnızca düzeni sağlıyoruz!"

(Bakara 11)

Ali Ünal Meali:

(Hasta kalbleri ve ardı arkası kesilmez yalanlarıyla çıkarmaya çalıştıkları fitneler dolayısıyla) ne zaman kendilerine (mü’minlere düşen bir vazife olarak) “Memlekette bozgunculuk çıkarıp (bütün bir topluma zarar vermeyin!”) dense, “Ne münasebet! Biz, sadece ıslah edici, sulh ü salâhı temin edici insanlarız.” mukabelesinde bulunurlar.

(Bakara 11)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Onlara “Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın” denildiğinde “Biz ancak ıslah ediciyiz” derler.

(Bakara 11)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Onlara, "Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın!" denildiğinde, "Biz ancak ıslah edici kimseleriz" derler.

(Bakara 11)

Bekir Sadak Meali:

Kendilerine: «Yeryuzunde bozgunculuk yapmayin» dendigi zaman, «Bizler sadece islah edicileriz» derler.

(Bakara 11)

Besim Atalay Meali:

Bu kimselere: «Yer yüzünde fesat etmeyiniz» denildiğinde: «Bizler ancak yararlı kimseleriz» demektedirler

(Bakara 11)

Celal Yıldırım Meali:

Hem onlara : «Yeryüzünde fesad çıkarmayın» denildiğinde, «biz ancak ıslâh edicileriz» derler.

(Bakara 11)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Onlara: “Yeryüzünde yozlaşmaya ve bozgunculuğa yol açmayın” denildiğinde: “Biz sadece iyileştirmeye çalışıyoruz” derler.

(Bakara 11)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Kendilerine: "Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın" dendiği zaman, "Bizler sadece ıslah edicileriz" derler.

(Bakara 11)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Bunlara, "Yeryüzünde fesat çıkarmayın" denildiğinde, "Biz ancak ıslah edicileriz!" derler.

(Bakara 11)

Diyanet Vakfı Meali:

Onlara: Yeryüzünde fesat çıkarmayın, denildiği zaman, «Biz ancak ıslah edicileriz» derler.

(Bakara 11)

Edip Yüksel Meali:

Kendilerine, 'Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın,' denildiğinde 'Bizler sadece düzeltenleriz,' derler.

(Bakara 11)

Elmalılı Orjinal Meali:

Hem bunlara yer yüzünü fesada vermeyin denildiği zaman biz ancak ıslahcılarız derler

(Bakara 11)

Elmalılı Yeni Meali:

Onlara: "Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın!" denildiği zaman: "Biz ancak düzelticileriz" derler.

(Bakara 11)

Erhan Aktaş Meali:

Onlara, "Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın." denildiğinde, "Biz ancak düzelticileriz." derler.

(Bakara 11)

Gültekin Onan Meali:

Kendilerine "yeryüzünde bozgunculuk (fesad) çıkarmayın" denildiğinde "bizler sadece düzeltenleriz / islah edicileriz" derler.

(Bakara 11)

Hakkı Yılmaz Meali:

Onlara, “Yeryüzünde kargaşa çıkarmayın” denildiğinde de, “Biz ancak düzelten kişileriz” derler.

(Bakara 11)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Onlara: “Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın.” denildiğinde: “Biz sadece ıslah edicileriz.” derler.

(Bakara 11)

Harun Yıldırım Meali:

Onlara:“Yeryüzünde fesat çıkarmayın!” denildiğinde onlar: “Biz ancak ıslah edicileriz” derler.

(Bakara 11)

Hasan Basri Çantay:

Kendilerine "Yer (yüzün) de fesad yapmayın" denildiği zaman "Biz ancak islah edicileriz" derler.

(Bakara 11)

Hayrat Neşriyat Meali:

Onlara: “Yeryüzünde fesad çıkarmayın!” denildiği zaman ise: “Biz ancak ıslâh edici kimseleriz” derler.

(Bakara 11)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Onlara [kalplerinde hastalık bulunan kimselere] "Yerde [dünyada] bozgun [terör, kaos] çıkarmayın!" denildiği zaman, "biz sadece düzelticileriz/iyileştiriceleriz" dediler.

(Bakara 11)

Hüseyin Atay Meali:

Onlara "Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın" dendiği zaman, "Biz ancak ıslah edenleriz" derler.

(Bakara 11)

İbni Kesir Meali:

Kendilerine: yeryüzünde bozgun çıkarmayın, denildiğinde, biz ancak ıslah edicileriz, derler.

(Bakara 11)

İlyas Yorulmaz Meali:

Onlara “Yer yüzünde bozgunculuk çıkarmayın” denilince “Biz sadece ıslah edicileriz” derler.

(Bakara 11)

İskender Ali Mihr Meali:

Onlara (Allah’a ulaşmayı dilemedikleri için, kalpleri engelli ve başkalarını hidayetten men ettikleri için Allah’ın hastalıklarını artırdığı insanlara): “Yeryüzünde fesat çıkarmayın (başkalarını Allah'ın yolundan men etmeyin)!” denildiği zaman: “Biz sadece ıslâh ediciyiz.” dediler.

(Bakara 11)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Kendilerine: «Sakın ortalığı karıştırmayın» denilince, onlar: «Yok, biz yalnız düzeltiyoruz» derler.

(Bakara 11)

Kadri Çelik Meali:

Kendilerine, “Yeryüzünde fesat çıkarmayın” denildiği zaman, “Bizler sadece ıslah edicileriz” derler.

(Bakara 11)

Mahmut Kısa Meali:

Onlara “Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın, bireysel ve toplumsal hayatınızı menfaat ve kazanç ölçülerine göre değil, Kur’an’ın belirlediği adâlet, doğruluk ve erdemlilik esaslarına göre düzenleyin!”denildiği zaman, —ellerindeki değer ölçüleri, kriterler bozuk olduğundan— “Hayır, biz ancak düzeltici, ıslah edici kimseleriz, iyilikten ve güzellikten başka bir amacımız yoktur!” derler.

(Bakara 11)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Kendilerine: "Yeryüzünde fesat çıkarmayın" denildiği zamanlar; Ancak onlar: "Biz sadece ıslah edici kimseleriz" diye cevap verirler.

(Bakara 11)

Mehmet Türk Meali:

O (münâfıklara): “Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın.” denilince onlar: “Hayır, (yeryüzüne) barışı, ancak biz getiririz”1 derler.*

(Bakara 11)

Muhammed Celal Şems Meali:

Kendilerine, yeryüzünde fesat çıkarmayın, denildiğinde, derler ki: “Şüphesiz bizler, ancak ıslah edenleriz.”

(Bakara 11)

Muhammed Esed Meali:

Onlara "Yeryüzünde yozlaşmaya ve çürümeye yol açmayın!" dediklerinde "Biz sadece düzeltmeye ve iyileştirmeye çalışıyoruz!" diye cevap verirler.

(Bakara 11)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Onlara, "Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın," dendiğinde, "Biz yalnızca düzelticileriz," derler.

(Bakara 11)

Mustafa Çavdar Meali:

Onlara "Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın." Denildiğinde "Bizler sadece düzelticiyiz." derler.

Bknz: (9/37) - (16/88) - (47/14)

(Bakara 11)

Mustafa Çevik Meali:

8-16 Öyle kimseler de vardır ki, gerçekten inanmadıkları halde Allah’a, Rab ve ilah olarak inanıp Âhiret Günü’ne de iman ettiklerini söylerler. Böylece hem Allah’ı hem de mü’minleri aldattıklarını zannederler. Oysa onlar sadece kendilerini aldatırlar fakat bunun farkında değiller. Onların ikiyüzlülükleri sebebi ile kalplerine fitne ve nifak hastalığı yerleşmiştir. Yürekten inanıp teslim olmadıkları için Allah da onların o hastalıklarını artırmıştır. Cehennem azabı onları beklemektedir. Böyle kimselere “Yeryüzünde yozlaşmaya, çürümeye, bozgunculuğa sebep olacak işler yapmayın”, denildiğinde, “Biz bozguncu, yozlaştırıcı değil yapıcı, iyileştirici, ıslah edici kimseleriz.” derler. Hâlbuki onlar kesinlikle fesat çıkarmanın, insanları Allah’ın daveti olan hayat nizamını yaşamaktan uzaklaştırmanın peşindeler fakat yaptıklarının da doğru olduğuna inanırlar. Onlara: “Gelin siz de yürekten iman eden mü’minler gibi dosdoğru kimselerden olun, ikiyüzlü tavırlarınızdan vazgeçin.” denildiğinde ise; “Ne yani, biz de şu beyinsizlerin inandığı gibi mi inanalım?” derler. Fakat gerçek şu ki asıl ahmak ve beyinsiz olan kendileridir ama bunun farkında değiller. Bunlar dünyevi çıkarlarının söz konusu olduğu yerlerde, mü’minlerle karşı karşıya geldiklerinde, “Biz de sizin gibi inanıyoruz.” demekten de geri durmazlar. Fakat işleri bitip de kendileri gibi olan şeytanın dostlarıyla bir araya gelince de, “Aslında bizim sizden olduğumuzu biliyorsunuz, biz onlarla alay etmek, işimizi gördürmek için bir araya geliyoruz.” derler. Allah şimdilik onların ikiyüzlü tavırları ve azgınlıkları için de bir süre daha bataklıklarında debelenmelerine izin vermekte. Günü gelince de hak ettikleri azap ile cezalandıracaktır. İşte bunlar Allah’ın daveti olan hidayete karşı, delaleti satın alanlardır ve bu ticaretin onlara hiçbir kârı olmamıştır. Zira bunlar fıtratlarına tek uygun olan hayat nizamının değerini kavramaya yanaşmadılar.

(Bakara 11)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Kendilerine "Yeryüzünde fesat çıkarmayın!" denildiğinde, "Biz sadece ıslahatçılarız" derler.

(Bakara 11)

Osman Okur Meali:

Onlara: Yeryüzünde fesat çıkarmayın, denildiği zaman, "Biz sadece düzelticileriz," derler.

(Bakara 11)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Onlara, «Yeryüzünde fesatta bulunmayınız,» denilince onlar, «Biz ancak ıslah edici kimseleriz,» derler.

(Bakara 11)

Ömer Öngüt Meali:

Kendilerine: “Yeryüzünde fesat çıkarmayın!” denildiği zaman, “Biz ancak ıslah edicileriz. ” derler.

(Bakara 11)

Ömer Sevinçgül Meali:

Kendilerine, “Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın” denilince, “Biz düzelticileriz” derler.

(Bakara 11)

Sadık Türkmen Meali:

Onlara: “Yeryüzünde fesat/terör çıkarmayın” denildiği zaman; “Bizler ancak ıslah edicileriz/düzelticileriz” derler.

(Bakara 11)

Seyyid Kutub Meali:

Onlara «yeryüzünde bozgunculuk çıkarmayın» denildiği vakit «Biz yapıcı, düzeltici kimseleriz» derler.

(Bakara 11)

Suat Yıldırım Meali:

Ne zaman onlara: "Yeryüzüne fesat saçmayın!" denilse "Biz sadece barışçıyız, ortalığı düzeltmekten başka işimiz yok!" derler.

(Bakara 11)

Süleyman Ateş Meali:

Onlara: "Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın," dendiği zaman: "Biz sadece düzelticileriz," derler.

(Bakara 11)

Süleymaniye Vakfı Meali:

11. Onlara: "Tabii düzeni bozmayın!"[1] denince, "Biz sadece düzeni sağlayan kimseleriz." derler.

1)Her varlık Allah'ın ayetidir. Şu ayette yer alan din tanımı, yaratılan ayetlere göredir: "Sen yüzünü dosdoğru bu dine, Allah 'ın fıtratına çeıir. 0, insanları ona göre yaratmıştır. Allah'ın yarattığının yerini tutacak bir şey yoktur. İşte sağlam din bu dindir. Ama insanların çoğu bunu bilmezler. " (Rum 30/30). Fıtrat, tabiatta geçerli kanun ve kurallar bütünüdür.

(Bakara 11)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Onlara, "Yeryüzünde fesat çıkarmayın" denildiğinde, "Biz ıslah ediciyiz" derler.

(Bakara 11)

Şaban Piriş Meali:

Onlara: -Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın, dendiği zaman: -Bizler sadece ıslah edicileriz, derler.

(Bakara 11)

Talat Koçyiğit Meali:

Onlara "yeryüzünde fesat çıkarmayın denildiği zaman, "biz ancak ıslah edicileriz" derler.

(Bakara 11)

Tefhimul Kuran Meali:

Kendilerine: «Yeryüzünde fesat çıkarmayın» denildiğinde: «Biz yalnızca ıslah edicileriz» derler.

(Bakara 11)

Ümit Şimşek Meali:

Onlara “Yeryüzünde bozgunculuk etmeyin” dendiğinde, “Biz ancak düzeltiyoruz” derler.

(Bakara 11)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Onlara, "Yeryüzünde bozgun çıkartmayın" dendiğinde, "Tam tersine, bizler barış ve esenlik getirenleriz" demişlerdir.

(Bakara 11)