2. Bakara Suresi / 269.ayet
- « Bakara 268
- Bakara 269
- Bakara 270 »
Bakara 269 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Dilediğine hikmet ihsan eder ve kime hikmet ihsan ederse şüphe yok ki o, çok hayra nail olmuş demektir, fakat bunu, aklı başında olanlardan başkaları düşünmez bile.*
(Bakara 269)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
(Allah) Hikmeti kime dilerse (kim ilmi ve hakikati talep eder ve bu yönde ciddi gayret gösterirse) ona verir. (Hikmet ehli ise seçkin ve nasipli birisidir.) Ve her kime de hikmet (ilim ve feraset) verilirse, hakikaten ona çok hayır lütfedilmiştir. (Bu gerçeği ise ancak) Akıl ve gönül ehli düşünüp anlar (ve değerlendirir).
(Bakara 269)Abdullah Parlıyan Meali:
Dilediğine hikmet bağışlar ve her kime hikmet bağışlanmışsa, doğrusu ona en büyük servet verilmiş demektir. Ama derin kavrayış sahipleri dışında kimse bunu düşünüp anlayamaz.
(Bakara 269)Adem Uğur Meali:
Allah hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilirse, ona pek çok hayır verilmiş demektir. Ancak akıl sahipleri düşünüp ibret alırlar.
(Bakara 269)Ahmet Hulusi Meali:
Hikmeti dilediğine verir. Kime Hikmet verilmişse ona çok hayır verilmiştir. Bunu, derin düşünebilen akıl sahiplerinden gayrısı anlamaz.
(Bakara 269)Ahmet Tekin Meali:
Allah, ilmi, Kur'ân'ın ifadesine vukufu, meseleleri anlamayı, isabetli kararı ve çözümü, olayları değerlendirme kabiliyetini, sağlıklı ve ahlâklı yaşama bilgisini, sünnetine, düzeninin yasalarına uygun olarak, iradesinin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimselere verir. Kendilerine ilim ve hikmet, Kur'ân verilenler, dünya ve âhiret mutluluğuna kavuşanlardır. Kur'ân hükümleri ve vahy ile gelen ilkelerden, yalnızca akıl ve vicdan sahipleri düşünüp ibret alırlar.
(Bakara 269)Ahmet Varol Meali
O, hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilirse ona çokça hayır verilmiş olur. Ama sadece akıl sahipleri düşünüp ibret alır.
(Bakara 269)Ali Bulaç Meali:
Kime dilerse hikmeti ona verir; şüphesiz kendisine hikmet verilene büyük bir hayır da verilmiştir. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp düşünmez.
(Bakara 269)Ali Fikri Yavuz Meali:
Allah dilediğine faydalı bilgi (hikmet) ihsan eder. Kime ki hikmet verilmişse, muhakkak ona çok hayır verilmiştir. Bu âyet ve öğütleri ancak olgun akıl sahipleri düşünürler.
(Bakara 269)Ali Rıza Sefa Meali:
Dilediğine bilgelik verir. Kime bilgelik verilmişse, ona, çok iyilik verilmiş demektir. Zaten sağduyulu olanlardan başkası anlamaz.
(Bakara 269)Ali Ünal Meali:
O, hikmeti dilediğine verir. Her kime hikmet verilmişse, şüphesiz ona çok büyük bir hayır, (her maldan daha çok ve daha kıymetli bir servet) verilmiştir. Fakat (bütün bu hakikatları) ancak gerçek akıl ve idrak sahipleri anlar, üzerinde düşünür ve gerekli dersi alırlar.
(Bakara 269)Bahaeddin Sağlam Meali:
İstediğine hikmeti (ilmi, irfanı, kâinatı tanımayı) verir. Kime de hikmet verilmişse, muhakkak ona büyük bir hayır (sevap, mal) verilmiş demektir. [Böyleleri manevi zenginliği elde ettikleri için, maddi fakirlikten asla korkmazlar.] Bunu ancak öz sahipleri anlar.
(Bakara 269)Bayraktar Bayraklı Meali:
Allah, dileyene hikmeti verir; kime hikmet verilmişse, ona büyük servet verilmiştir. Ama akıl sahipleri dışında kimse bunu düşünüp anlayamaz.
(Bakara 269)Bekir Sadak Meali:
Hikmeti diledigine verir. Kime hikmet verilmisse suphesiz ona cokca hayir verilmistir. Bundan ancak akil sahipleri ibret alir.
(Bakara 269)Besim Atalay Meali:
Dilediği kimseye hikmet verir, kime hikmet verirse, ona büyük iyilik verilmiştir, ancak bunu aklı olanlar anlar
(Bakara 269)Celal Yıldırım Meali:
Allah hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse, gerçekten ona çokça hayır verilmiştir. Bunu da ancak akıl sahipleri düşünüp anlar.
(Bakara 269)Cemal Külünkoğlu Meali:
O (Allah), hikmeti (bilgeliği) dilediğine verir. Kime bilgelik verilmişse ona çok büyük iyilik yapılmıştır. Bu ayet ve öğütleri ancak olgun akıl sahipleri düşünür.
(Bakara 269)Diyanet İşleri Eski Meali:
Hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse şüphesiz ona çokça hayır verilmiştir. Bundan ancak akıl sahipleri ibret alır.
(Bakara 269)Diyanet İşleri Yeni Meali:
Allah, hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse, şüphesiz ona çokça hayır verilmiş demektir. Bunu ancak akıl sahipleri anlar.
(Bakara 269)Diyanet Vakfı Meali:
Allah hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilirse, ona pek çok hayır verilmiş demektir. Ancak akıl sahipleri düşünüp ibret alırlar.*
(Bakara 269)Edip Yüksel Meali:
Bilgeliği dilediğine verir. Kime bilgelik verilmişse ona çok büyük iyilik yapılmıştır. Düşünce sahiplerinden başkası öğüt almaz.
(Bakara 269)Elmalılı Orjinal Meali:
Dilediğine hikmet verir, hikmet verilene ise çok bir hayır verilmiş demektir ve bunu ancak temiz akıllılar anlar
(Bakara 269)Elmalılı Yeni Meali:
Dilediğine hikmet verir. Hikmet verilene ise çok büyük bir hayır verilmiş demektir. Bunu ancak temiz akıllılar anlar.
(Bakara 269)Erhan Aktaş Meali:
O hikmeti[1] dilediğine[2] verir. Kime hikmet verilmişse ona pek büyük bir hayır verilmiş demektir. Bunu ancak sağlıklı düşünen akıl sahipleri anlar.
1)Sağlıklı düşünme, gerçeği kavrama, doğru hüküm verme yetisini.
2)Dileyene. Hak edene. Gereğini yapmak için çaba gösterene.
Gültekin Onan Meali:
Kime dilerse hikmeti ona verir; kuşkusuz kendisine hikmet verilene büyük bir hayır da verilmiştir. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp düşünmez.
(Bakara 269)Hakkı Yılmaz Meali:
Allah, dilediğine haksızlık, bozgunculuk ve kargaşayı engellemek için konulmuş kanun, düstur ve ilkeler verir. Ve kime haksızlık, bozgunculuk ve kargaşayı engellemek için konulmuş kanun, düstur ve ilkeler verilirse, gerçekten ona pek çok hayır verilmiştir. Kavrama yetenekleri olanlardan başkası da iyice düşünmez.
(Bakara 269)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Hikmeti (olgunluğu, söz ve davranışta isabetli olmayı) dilediğine verir. Kime de hikmet verilmişse ona çok fazla hayır verilmiştir. Ancak akıl sahipleri düşünüp öğüt alırlar.
(Bakara 269)Harun Yıldırım Meali:
Hikmeti dilediğine verir. Hikmet verilen kimseye de pek çok hayır verilmiştir. Akıl sahiplerinden başkası düşünmez!
(Bakara 269)Hasan Basri Çantay:
(Allah) hikmeti kime dilerse ona verir. Kime de hikmet verilirse muhakkak ki ona çok hayır verilmişdir. Salim akıl saahiblerinden başkası iyi düşünmez.
(Bakara 269)Hayrat Neşriyat Meali:
(O,) hikmeti(3) dilediğine verir. Kime de hikmet verilirse, artık şübhesiz (ona) pek çok hayır verilmiş demektir. (İstikametli) akıl sâhiblerinden başkası ise ibret almaz.*
(Bakara 269)Hubeyb Öndeş Meali: /
Kimi tercih ediyorsa ona hikmeti¹ veriyor ve kime hikmet veriliyor ise, ona pek çok hayır verilmiştir. Ancak sağlıklı akıl sahipleri öğüt alır.
(Bakara 269)Hüseyin Atay Meali:
O, bilgeliği dileyene verir. Kime bilgelik verilmişse, ona çok iyilik verilmiştir. Bunu ancak öz akıl sahipleri anlar.
(Bakara 269)İbni Kesir Meali:
Hikmeti dilediğine verir. Kime de hikmet verilmişse şüphesiz ki, ona pek çok hayır verilmiştir. Bunu ancak akıl sahibleri anlar.
(Bakara 269)İlyas Yorulmaz Meali:
Allah dilediği kimseye (hükümranlık verip) hüküm verme yetkisi verir. Allah kime hükmetme yetkisi vermişse, ona pek çok hayırlar bahşetmiştir. Ancak akıl sahipleri bunları anlayabilir.
(Bakara 269)İskender Ali Mihr Meali:
(Allah) hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse böylece ona çok hayır verilmiştir. Ve ulûl elbabtan başkası tezekkür edemez.
(Bakara 269)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Allah doğrunun bilgisini kime dilerse ona verir. Doğrunun bilgisi kime verilmişse gerçekten ona büyük iyilik edilmiş olur. Öğüt alanlar ise yalnız sağ düşünenlerdir.
(Bakara 269)Kadri Çelik Meali:
Hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse şüphesiz ona çokça hayır verilmiştir. Temiz akıl sahiplerinden başkası düşünüp anlamaz.*
(Bakara 269)Mahmut Kısa Meali:
O, ilâhî bilgiyi pratik hayata uygulama yeteneği olan hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmiş ise, ona gerçekten pek çok iyilik bağışlanmış demektir. Ne var ki, idrâk ve sağduyu sahibi olanlardan başkasıbunları düşünüp ibret almaz.
(Bakara 269)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
(Rab olan Allah) dilediği kimseye hikmeti ihsan eder. Hikmet verildiyse eğer Artık o kimseye büyük bir hayır verilmiştir. Ama yalnız akıl sahipleri ibret alır.
(Bakara 269)Mehmet Türk Meali:
Allah, hikmeti1 kime dilerse, ona verir. Kime de hikmet verilirse, ona büyük bir hayır verilmiş demektir. İşte bunu, ancak temiz akıl sahibi olan kimseler idrak ederler.*
(Bakara 269)Muhammed Celal Şems Meali:
O, hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse, şüphesiz ona bolca iyilik verilmiş (demektir.) Akıllı olanların dışında, kimse öğüt almaz.
(Bakara 269)Muhammed Esed Meali:
Dilediğine hikmet bağışlar ve her kime hikmet bağışlanmışsa doğrusu ona en büyük servet verilmiş demektir. Ama derin kavrayış sahipleri dışında kimse bunu düşünüp anlayamaz.
(Bakara 269)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
O, erdemli bilgiyi kime dilerse ona verir. Ve o erdemli bilgi, kime verilmişse elbette ki, ona büyük bir hayır verilmiştir. Ama bunu akıl sahiplerinden başkası düşünemez.
(Bakara 269)Mustafa Çavdar Meali:
O, hikmeti dileyen kimseye verir. Kime hikmet/anlama kavrama verilmişse, ona pek çok hayır verilmiştir. Bunu ancak, temiz akıl/derin kavrayış sahipleri anlar. (Bakara 269)Mustafa Çevik Meali:
268-269 Şeytan sizi fakirleşeceğiniz korkusu ile Allah yolunda harcama yapmaktan uzak tutmak ister ve bu konuda kalbinize devamlı vesvese verip cimriliği emreder. Allah ise hayırda yapacağınız harcamalar karşılığında rızkınızı artırmayı, dünyada ve âhirette sizi mükâfatlandırmayı vaat eder. O, mü’minlere karşı sınırsız lütufkâr, merhamet ve şefkat sahibidir. Her şeyi hakkıyla bilen, her şeye güç yetirendir. Allah, hayatını İslam’ın sınırları içinde yaşamak isteyip de gayret edenlerin doğru ile yanlışı birbirinden ayırt etme ve isabetli karar verme kabiliyetlerini artırıp güçlendirir. Allah kime hikmetli işler yapmayı nasip ederse ona çok büyük bir nimet bahşetmiş demektir. Allah’ı layıkıyla kavramaya çalışan, temiz akıl sahiplerinden başkaları bunun değerini düşünüp anlayamaz.
(Bakara 269)Mustafa İslamoğlu Meali:
İsabetli hüküm verme yeteneğini (hak edene) vermeyi diler; ama kimse isabetli hüküm verme yeteneği bahşedilmişse, doğrusu ona tarifsiz büyüklükte bir servet bahşedilmiştir; fakat, derin kavrayış sahiplerinden başkası bunu düşünüp kavrayamaz.
(Bakara 269)Osman Okur Meali:
Allah düzenine (sünnetullah kanunlarına) uyana hikmet (isabetli karar yeteneği) verir. Kime hikmet verilirse, ona pek çok hayır verilmiş demektir. Ancak akıl sahipleri düşünüp ibret alırlar.
(Bakara 269)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
Dilediğine hikmet verir. Kendisine hikmet verilmiş olan bir kimse ise, muhakkak ona birçok hayır verilmiş olur. Ve bunu ancak halis akıl sahipleri tefekkür eder.
(Bakara 269)Ömer Öngüt Meali:
Allah hikmeti kime dilerse ona verir. Kime de hikmet verilirse, ona muhakkak ki çok hayır verilmiştir. Bunu ancak akl-ı selim sahipleri düşünüp anlar.
(Bakara 269)Ömer Sevinçgül Meali:
Kimi dilerse ona hikmet verir. Kime hikmet verildiyse, ona gerçekten çokça hayır verilmiştir. Bunu da ancak, konunun özünü kavrayabilen akıl sahipleri anlar.
(Bakara 269)Sadık Türkmen Meali:
Allah Hikmet’i (problemleri çözüme kavuşturma bilimini), dileyene (o uğurda çalışana/gereğini yapana) verir. Kim Hikmet’e (bilimsel gerçeklere) ulaşmışsa, şüphesiz ona çokça hayır verilmiş demektir. Bunu ancak akıl sahipleri anlar.
(Bakara 269)Seyyid Kutub Meali:
O hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse ona çok hayırlı birşey verilmiş demektir. Bunu ancak akıl sahipleri düşünüp anlayabilirler.
(Bakara 269)Suat Yıldırım Meali:
O hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet nasib edilmişse, doğrusu ona pek çok hayır verilmiştir. Ancak tam akıllı olanlar gerçekleri anlar ve düşünürler.
(Bakara 269)Süleyman Ateş Meali:
Hikmeti dilediğine verir. Hikmet verilen kimseye çok hayır verilmiştir. Bunu ancak sağduyu sahipleri düşünüp anlar(lar).
(Bakara 269)Süleymaniye Vakfı Meali:
O, tercihini doğru yapana hikmeti[1] verir. Kime hikmet verilirse, ona çokça iyilik yapılmış olur. Bu bilgiyi sağlam duruşlu (ulü'l-elbab)[2] olanlardan başkası elde edemez.
1) Hikmet, doğru hüküm demektir. Allah her nebiye kitap ve hikmet vermiştir (Âl-i İmran 3/81). Hikmet, Allah'ın indirdiği ve yarattığı ayetlerden çıkarılan doğru hükümler ve o hükümleri çıkarma yöntemidir.
2) "Sözü dinleyip en güzeline uyanlar, Allah'ın doğru yolda saydığı kişilerdir. İşte ulü'l-elbab onlardır." (Zümer 39/18)
Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
Allah, hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse, en büyük servet ona verilmiştir. Ama bunu akıl sahiplerinden başkası anlayamaz.
(Bakara 269)Şaban Piriş Meali:
O, hikmeti dilediği kimseye verir. Hikmet verilen kimseye pek çok hayır da verilmiştir. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp düşünmez.
(Bakara 269)Talat Koçyiğit Meali:
O, hikmeti dilediği kimseye verir; kime de hikmet vermişse, pek çok hayır verilmiş demektir. Akıl sahiplerinden başkası (bunu) düşünmez.
(Bakara 269)Tefhimul Kuran Meali:
Kime dilerse hikmeti ona verir; şüphesiz kendisine hikmet verilene büyük bir hayır da verilmiştir. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp düşünmez.
(Bakara 269)Ümit Şimşek Meali:
O, hikmeti dilediğine verir. Kendisine hikmet verilen kimseye ise, gerçekten pek büyük bir hayır verilmiştir. Bunu ise ancak akıl sahipleri anlar.
(Bakara 269)Yaşar Nuri Öztürk Meali
O, hikmeti dilediğine verir. Ve kendisine hikmet verilmiş olana çok büyük bir hayır verilmiş demektir. Gönlünü ve aklını çalıştıranlardan başkası düşünüp anlayamaz.
(Bakara 269)