17. İsra Suresi / 107.ayet

De ki: “Bu vahye Kuran’a ister inanın ister inanmayın! Şu bir gerçek ki, bundan önce kendilerine ilahi bilgi verilmiş olanlar, kendilerine ayetlerimiz okunduğunda hemen yüzüstü kapanarak secde ederler.”

Bknz: (2/256)(18/29)

Mustafa Çavdar Meali

İsra 107 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

De ki: İster inanın, ister inanmayın; bundan önce kendilerine bilgi verilenlere okundu mu onlar, yüzüstü kapanıp secde ediyorlar

(İsra 107)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

De ki: "İster ona inanın, ister inanmayın: O, daha önce kendilerine ilim verilenlere okunduğu zaman, yüz üstü yere kapanarak secdeye gidiverirlerdi.”

(İsra 107)

Abdullah Parlıyan Meali:

De ki: İster inanın, ister inanmayın, bundan önce kendilerine bilgi verilenlere okundumu, onlar yüzüstü kapanıp secde ederler.

(İsra 107)

Adem Uğur Meali:

De ki: Siz ona ister inanın, ister inanmayın; şu bir gerçek ki, bundan önce kendilerine ilim verilen kimselere o (Kur'an) okununca, derhal yüz üstü secdeye kapanırlar.

(İsra 107)

Ahmet Hulusi Meali:

De ki: "İster iman edin Ona, ister iman etmeyin! Ondan önce kendilerine ilim verilmiş olanlara gelince, (Kur'an) onlara okunulduğu zaman, saygıyla yere kapanırlar. " (107. ayet secde ayetidir. )

(İsra 107)

Ahmet Tekin Meali:

“Siz Kur'ân'a iman edin ki, size faydası dokunsun. İsterseniz etmeyin, o zaman zarar görürsünüz. Kur'ân'ın indirilişinden önce kendilerine ilim verilen, sorumluluk sahibi âlimlere, vahyin ne olduğunu bilenlere Kur'ân okunduğu zaman onlar, saygılarından, sübhânallahi ve bihamdihî diyerek yüzüstü secdeye kapanırlar.” de.*

(İsra 107)

Ahmet Varol Meali

De ki: "Ona ister iman edin ister iman etmeyin. O, daha önce kendilerine ilim verilmiş olanlara okunduğunda çenelerinin üstüne kapanarak secde ederler.

(İsra 107)

Ali Bulaç Meali:

De ki: "İster ona inanın, ister inanmayın: O, daha önce kendilerine ilim verilenlere okunduğu zaman, çenelerinin üstüne kapanarak secde ederler."

(İsra 107)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Ey Rasûlüm), de ki: “- İster ona inanın ister inanmayın (bu tutumunuz, Kur'ân'ın kemalini değiştirmez.) çünkü Kur'ân'dan önce kendilerine Tevrat'la, ahir zaman Peygamberinin vasfına dair ilim verilenlere karşı, Kur'ân okunduğu zaman, yüzleri üstü secdeye kapanıyorlar. (Allah'a şükrediyorlar). (*)

(İsra 107)

Ali Rıza Sefa Meali:

De ki: "Ona, ister inanın ister inanmayın; daha önce kendilerine bilgi verilmiş olanlara okunduğunda, çenelerinin üstüne secdeye kapanırlar!"

(İsra 107)

Ali Ünal Meali:

De ki: “Siz ona ister inanın, ister inanmayın. Daha önce kendilerine İlim verilmiş olan öyleleri var ki, kendilerine Kur’ân okunduğunda derhal yüzüstü secdeye kapanırlar.

(İsra 107)

Bahaeddin Sağlam Meali:

De ki: “İster inanın, ister inanmayın, ondan önce kendilerine ilim verilenlere bu Kur’an okunduğu zaman, derhal yüzüstü secdeye kapanırlar.”

(İsra 107)

Bayraktar Bayraklı Meali:

De ki: "Kur'an'a ister inanın, ister inanmayın; şu bir gerçek ki, bundan önce kendilerine ilim verilenlere okunduğunda, derhal yüz üstü secdeye kapanırlar."

(İsra 107)

Bekir Sadak Meali:

(107-108) De ki: «Kuran'a ister inanin, isten inanmayin, O'ndan onceki bilginlere o okundugu zaman, yuzleri uzerine secdeye varirlar» ve «Rabbimiz munezzehtir. Rabbimiz'in sozu suphesiz yerine gelecektir» derler.

(İsra 107)

Besim Atalay Meali:

Diyesin ki: «İster ona inanın, ister inanmayınız, önceden kendilerine bilgi gelmiş olanlar, Kur'an okunduğunda, yüzü kuylu secdeye kapanıyorlar»

(İsra 107)

Celal Yıldırım Meali:

De ki: O'na ister inanın, İster inanmayın, ondan önce kendilerine ilim verilenlere karşı Kur'ân okununca çeneleri üzerine secdeye kapanırlar :

(İsra 107)

Cemal Külünkoğlu Meali:

107,108. De ki: “Ona ister inanın, ister inanmayın (bu tutumunuz, Kur'an'ın hak kitap olduğunu değiştirmez). Şu bir gerçektir ki daha önce kendilerine ilim verilen (Ehli Kitap mü'minleri)ne Kur'an okununca derhal yüzüstü secdeye kapanırlar. Ve derler ki, “Rabbimizin şanı yücedir, O'nun verdiği söz kesinlikle yerine gelecektir.”*

(İsra 107)

Diyanet İşleri Eski Meali:

107,108. De ki: "Kuran'a ister inanın, isten inanmayın, O'ndan önceki bilginlere o okunduğu zaman, yüzleri üzerine secdeye varırlar" ve "Rabbimiz münezzehtir. Rabbimiz'in sözü şüphesiz yerine gelecektir" derler.

(İsra 107)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

De ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın. Şüphesiz, daha önce kendilerine ilim verilenler, Kur'an kendilerine okunduğunda derhal yüzüstü secdeye kapanırlar."

(İsra 107)

Diyanet Vakfı Meali:

De ki: Siz ona ister inanın, ister inanmayın; şu bir gerçek ki, bundan önce kendilerine ilim verilen kimselere o (Kur'an) okununca, derhal yüz üstü secdeye kapanırlar.  *

(İsra 107)

Edip Yüksel Meali:

De ki: 'Ona ister inanın, ister inanmayın!' Daha önce kendilerine bilgi verilmiş olanlara okunduğu zaman secde ederek yüz üstü kapanırlar

(İsra 107)

Elmalılı Orjinal Meali:

De ki; ister inanın ona ister inanmayın, çünkü bundan evvel ılim verilmiş olanlar kendilerine tilavet olununca çeneleri üstü secdelere kapanıyorlar

(İsra 107)

Elmalılı Yeni Meali:

De ki: "İster ona inanın, ister inanmayın; zira bundan önce kendilerine bilgi verilmiş olanlara okununca çeneleri üstü secdelere kapanıyorlar ve diyorlar ki:

(İsra 107)

Erhan Aktaş Meali:

De ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın; daha önce kendilerine ilim verilenler[1], o, onlara okunduğu zamanlar, secde edenler[2] olarak çeneleri üzerine kapanırlar.

1)Vahiy aracılığı ile bilgi sahibi olanlar. Daha önce kendilerine kitap verilenler. Ayetteki ilim sözcüğünden kasıt vahiydir. Kur'an, ilim sözcüğünü daha çok "vahiy" anlamında kullanmaktadır.
2)Tam bir teslimiyetle.

(İsra 107)

Gültekin Onan Meali:

De ki: "İster ona inanın, ister inanmayın. O, daha önce kendilerine ilim verilenlere okunduğu zaman, çenelerinin üstüne kapanarak secde ederler."

(İsra 107)

Hakkı Yılmaz Meali:

(107,108) De ki: “Siz Kur’ân'a ister inanın, ister inanmayın; şu daha önce kendilerine bilgi verilenler; Kur’ân onlara okunduğunda onlar, boyun eğip teslimiyet göstererek çeneleri üstü kapanırlar. Ve “Rabbimiz her türlü kusurdan arınıktır. Rabbimizin vaadi kesinlikle gerçekleşecektir” derler.”

(İsra 107)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

De ki: “İster ona inanın ister inanmayın! Çünkü o, daha önce kendilerine ilim verilenlere okununca, hemen çeneleri (yüzleri) üzere secdeye kapanırlardı.”

(İsra 107)

Harun Yıldırım Meali:

De ki: Siz ona ister inanın, ister inanmayın; şu bir gerçek ki, bundan önce kendilerine ilim verilen kimselere o okununca, derhal yüz üstü secdeye kapanırlar.

(İsra 107)

Hasan Basri Çantay:

De ki: "Ona ister iman edin, ister iman etmeyin. Çünkü bundan evvel ilim verilmiş olanlar bile kendilerine karşı o tilavet olununca çenelerinin üstüne (yüzü koyun) kapanarak secde ediyorlar".

(İsra 107)

Hayrat Neşriyat Meali:

De ki: “(Artık) ona ister îmân edin, ister îmân etmeyin!” Çünki ondan önce kendilerine ilim verilmiş olanlar (ehl-i kitâbın mü'minleri, Kur'ân) kendilerine okunduğu zaman, secde edici kimseler olarak, yüzleri üstü yere kapanırlar.(1)*

(İsra 107)

Hubeyb Öndeş Meali: /

"Ona İnanın veya inanmayın, gerçek şu ki, kendilerine ondan [kur'an'ın inişinden] önce (o) bilgi verilmiş olanlar, kendilerine okunup teşvik edildiği zaman secde halinde çeneler üstüne (duaya) kapanırlar." de.

(İsra 107)

Hüseyin Atay Meali:

De ki: "Ona, ister inanın, ister inanmayın. Doğrusu o, kendinden önce bilim verilenlere okunduğu zaman yüzleri üzerine secdeye kapanırlar."

(İsra 107)

İbni Kesir Meali:

De ki: Ona ister inanın, ister inanmayın, muhakkak ki ondan önce kendilerine bilgi verilenlere, o okunduğu zaman, yüzleri üstü secdeye kapanırlar.

(İsra 107)

İlyas Yorulmaz Meali:

İnsanlara deki “Kur'an'ın bu şekilde indirildiğine, ister inanın, isterseniz inanmayın.”Bu Kur'an dan önce kendilerine ilim verilenlere Allah'ın ayetleri okunduğunda, hemen secdeye kapanırlardı.

(İsra 107)

İskender Ali Mihr Meali:

De ki: “O’na inanılsın veya inanılmasın, O’ndan önce kendilerine ilim verilen kimseler, onlara (Kur’ân’ın secde âyetleri) okunduğu zaman, secde ederek çeneleri (alınları) üstüne kapanırlar.”

(İsra 107)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

De ki: «Siz ona ister inanın, ister inanmayın. Çünkü ondan önce kendilerine bilim verilenler bile Kur'an okununca yüz üstü kapanıp secde ediyorlar,

(İsra 107)

Kadri Çelik Meali:

De ki: “İster ona inanın, ister inanmayın; O, daha önce kendilerine ilim verilenlere okunduğu zaman çeneleri üstüne kapanarak secde ederler.”

(İsra 107)

Mahmut Kısa Meali:

O hâlde, ey Müslüman! Kur’an’dan yüz çeviren gâfillere de ki: “İster ona inanın, isterseniz inanmayın; inanmanız onun derecesini yükseltmez, inkârınız da ona bir eksiklik vermez; iman ederseniz faydası kendinize, inkâr ederseniz zararı yine kendinizedir! Fakat şunu iyi bilin ki; bu Kur’anı tanımadan önce kendilerine ilim verilmiş olan dürüst ve insaflı Yahudi ve Hıristiyanlara bu kitabın ayetleri okunduğu zaman, onu duyar duymaz derhal yüzüstü secdeye kapanırlar!

(İsra 107)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

"Artık ister inanın, ister inanmayın" de "O, evvelce ilim verilen İşinin ehli kimselere okunduğunda derhal yüzüstü secdeye kapanırlar"

(İsra 107)

Mehmet Türk Meali:

(Ey Muhammed! Kâfirlere): “(Siz) o (Kur’an)’a ister inanın, ister inanmayın.1 O, bundan önce kendilerine (vahiy) bilgisi verilenlere okunduğunda onlar, yüzleri üstü secdeye kapanırlar.” de. *

(İsra 107)

Muhammed Celal Şems Meali:

(107-108). De ki: “İster inanın (ister) inanmayın, şüphesiz (bu Kitap) bundan önce bilgi verilenlere okunduğunda, onlar secde ederek yüzüstü yere kapanırlar ve Rabbimiz her türlü eksiklikten uzaktır, Rabbimizden olan vaat (de,) mutlaka yerine gelecek olandır, derler.”

(İsra 107)

Muhammed Esed Meali:

De ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın". Kendilerine önceden doğru bilgi ve kavrayış yeteneği verilmiş olanlara bu (ilahi metin) okunduğu zaman, hemen yüzleri üzerine yere kapanır,

(İsra 107)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

De ki; "Siz ister ona inanın, ister inanmayın. Gerçek şu ki, o, daha önce kendilerine yüksek bilgi verilenlere okunduğu zaman onlar, hemen yüz üstü secdeye kapanırlar."

(İsra 107)

Mustafa Çavdar Meali:

De ki: “Bu vahye Kuran’a ister inanın ister inanmayın! Şu bir gerçek ki, bundan önce kendilerine ilahi bilgi verilmiş olanlar, kendilerine ayetlerimiz okunduğunda hemen yüzüstü kapanarak secde ederler.”

Bknz: (2/256) - (18/29)

(İsra 107)

Mustafa Çevik Meali:

107-109 Ey Peygamber! Senin peygamberliğine ve Kur’an’ın Rabbiniz tarafından indirilmekte olduğuna inanmak istemeyenlere de ki: “Sizler ister inanın, isterseniz inanmayın. Hiç şüphesiz geçmiş vahiylerden az da olsa bilgisi olan ve Allah’ın davetine uygun yaşamak isteyenler, Kur’an’ı duyunca hemen secdeye kapanır ve derler ki: “Rabbimizin ilmi ve kudreti sınırsızdır. O, yüceler yücesidir ve bu duyduklarımız O’nun vaadinin gerçekleşmesi, son peygamberin gelmiş olmasının habercisidir.” Böylece kitap ehlinden bir kısım kimseler duydukları gerçeklere teslim olmanın gayreti içinde, yaşlı gözlerle saygı ve huşu içinde Kur’an’ı dinlerler.

(İsra 107)

Mustafa İslamoğlu Meali:

(Artık) de ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın!" Gerçek şu ki, daha önceden bilgi ve bilginin amacını kavrama yeteneğiyle donatılmış olanlar, kendilerine (ayetlerimiz) okunduğu zaman, derhal yüzleri üzerine yere kapanırlar

(İsra 107)

Osman Okur Meali:

De ki: '(Artık) ona ister îmân edin, ister îmân etmeyin!' Çünkü ondan önce kendilerine ilim verilmiş olanlar (ehl-i kitâbın müminleri, Kuran) kendilerine okunduğu zaman, secde edici kimseler olarak, yüzleri üstü yere kapanırlar.

(İsra 107)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

De ki: «İmân edin veya imân etmeyin. Şüphe yok ki, bundan evvel kendilerine bilgi verilmiş olanlar, kendilerine karşı tilâvet edilince secde eder oldukları halde çeneleri üstüne kapanırlar.»

(İsra 107)

Ömer Öngüt Meali:

De ki: Kur'an'a ister inanın, ister inanmayın, ondan önceki bilginlere o okunduğu zaman, yüzleri üzerine secdeye varırlar.

(İsra 107)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Siz ona ister inanın, ister inanmayın. O, bundan önce kendilerine ilim verilenlere okununca, onlar çeneleri üstü yere kapanırlar” de.

(İsra 107)

Sadık Türkmen Meali:

De ki: “Ona inanın veya inanmayın! Gerçek şu ki; daha önceleri de gerçek ilim adamları tarafından, ayetler okunduğu zaman, çenelerinin üstüne kapanarak secde ederlerdi!..”

(İsra 107)

Seyyid Kutub Meali:

De ki; «Siz bu Kur'an'a ister inanın, ister inanmayın, o bundan önce kendilerine bilgi verilenlere okunduğunda, onlar çeneleri üzerine secdeye kapanırlar.»

(İsra 107)

Suat Yıldırım Meali:

De ki: "İster inanın ona, ister inanmayın. Şu bir gerçektir ki daha önce kendilerine ilim verilenlere Kur'an okununca derhal yüzüstü secdeye kapanırlar."

(İsra 107)

Süleyman Ateş Meali:

De ki: "Siz ister ona inanın, ister inanmayın, O, daha önce kendilerine bilgi verilenlere okunduğu zaman onlar, derhal çeneleri üstüne secdeye kapanırlar."

(İsra 107)

Süleymaniye Vakfı Meali:

De ki "Siz ona ister inanın, ister inanmayın. Daha önce kendilerine bu konuda bilgi verilmiş olanlara Kur'an okunduğu zaman çenelerinin üstüne kapanıp secde ederler.

(İsra 107)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

De ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın." O, daha önce kendilerine ilim verilenlere okunduğunda, onlar alınları üzerine secdeye kapanırlar.

(İsra 107)

Şaban Piriş Meali:

De ki: -İster iman edin; ister iman etmeyin. Daha önce kendilerine ilim verilenlere o okunduğu zaman ağız üstü secdeye kapanırlar.

(İsra 107)

Talat Koçyiğit Meali:

(Ey Muhammed!) De ki: "Ona ister îman edin ister etmeyin, Kur'andan önce kendilerine ilim verilenlere o (Kur'an) okunduğu zaman, yüzüstü secdeye kapanırlar".

(İsra 107)

Tefhimul Kuran Meali:

De ki: «İster ona inanın, ister inanmayın; O, daha önce kendilerine ilim verilenlere okunduğu zaman, çenelerinin üstüne kapanarak secde ederler.»

(İsra 107)

Ümit Şimşek Meali:

De ki: Ona ister inanın, ister inanmayın. Kendilerine daha önce ilim verilenlere Kur'ân okunduğu zaman, onlar yüz üstü secdeye kapanırlar.(15)*

(İsra 107)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

De ki: "İster inanın ona, ister inanmayın. O, kendilerine daha önce ilim verilmiş olanlara okunduğunda, onlar, çeneleri üstü secdelere kapanıyorlar."

(İsra 107)