17. İsra Suresi / 99.ayet

Şimdi onlar gökleri ve yeri yaratan Allah’ın, onların bir benzerini de yaratmaya gücünün yettiğini ve onlara, bir gün sona ereceğinden hiç şüphe olmayan bir ecel takdir ettiğini hiç düşünmüyorlar mı? Buna rağmen bu zalimlerin gerçeklerden yüz çevirmeleri kâfirlikten başka bir şey değildir.

Bknz: (6/33)(14/48)(21/104)(36/81)

Mustafa Çavdar Meali

İsra 99 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Görmüyorlar mı ki Allah, öyle bir mabut ki hiç şüphesiz gökleri ve yeryüzünü yaratmıştır, onların benzerini de yaratmaya gücü yeter ve onlar için bir müddet tayin etmiştir ki şüphe yok bunda. Fakat zulmedenler, kabul etmezler de ancak küfre kapılırlar.

(İsra 99)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Hiç düşünmüyorlar ve) Görmüyorlar mı ki; gökleri ve yeri (hiç yoktan) yaratan (ve her an varlıkta tutan) Allah, onların benzerini yaratmaya (da elbette) gücü yeterlidir ve onlar için kendisinden (geleceğinden) şüphe olmayan bir süre (ecel) tayin edilmiştir. Zulmedenler ise ancak (bile bile) inkârda ayak diretmektedir.

(İsra 99)

Abdullah Parlıyan Meali:

Düşünmüyorlar mı onlar, gökleri ve yeri yaratmış olan Allah, kendilerinin bir benzerini de yaratmaya gücü yeter. Allah kendileri için bir süre koymuştur ki, onda hiç şüphe yoktur. O süre dolunca, mutlaka ölecekler ve sonra mutlaka diriltileceklerdir. Böyle iken, varoluş maksadına aykırı hareket edenler, ancak Allah'tan gelen gerçekleri örtbas etmeye çalışırlar.

(İsra 99)

Adem Uğur Meali:

Düşünmediler mi ki, gökleri ve yeri yaratmış olan Allah, kendilerinin benzerini yaratmaya da kadirdir! Allah, onlar için bir vâde takdir etti. Bunda şüphe yoktur. Ama zalimler, inkârcılıktan başkasını kabullenmediler.

(İsra 99)

Ahmet Hulusi Meali:

Görmediler mi ki, semaları ve arzı yaratmış olan Allah, kendilerinin BENZERİNİ de yaratmaya Kaadir'dir! Onlar için, kendisinde şüphe olmayan bir ömür takdir etmiştir. Zalimler sadece hakikati örtücü olarak yaklaştılar.

(İsra 99)

Ahmet Tekin Meali:

Gökleri ve yeri yaratmış olan Allah'ın kendilerinin benzerini de yaratmaya kadir olduğunu düşünmediler mi? Allah onlar için bir vâde takdir etti. Bunda şüphe yoktur. Ama âsiler, kâfirler, zâlimler, inkârda, küfürde, nankörlükte ısrar ettiler.*

(İsra 99)

Ahmet Varol Meali

Görmediler mi ki gökleri ve yeri yaratan Allah, kendilerinin benzerlerini de yaratmaya güç yetirebilir? Onlar için üzerinde şüphe olmayan bir ecel belirledi. Ancak zalimler küfürde ayak direttiler.

(İsra 99)

Ali Bulaç Meali:

Görmüyorlar mı; gökleri ve yeri yaratan Allah, onların benzerini yaratmaya gücü yeter ve onlar için kendisinde şüphe olmayan bir süre (ecel) kılmıştır. Zulmedenler ise ancak inkarda ayak direttiler.

(İsra 99)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Onlar, gökleri ve yeri yaratan Allah'ın kendilerinin aynı olan insanları yaratmaya kadir olduğunu görüp bilmediler mi? Allah, o insanlar için, bir de ecel (ölüm vakti) tayin buyurdu ki, onda hiç şüphe yok. Fakat zalimler, hakkı kabulden yüz çevirdiler; ancak küfrü seçtiler.

(İsra 99)

Ali Rıza Sefa Meali:

Gökleri ve yeryüzünü yaratan Allah'ın, onların benzerini de yaratmaya gücünün yeteceğini zaten görmüyorlar mı? Onlar için, hakkında kuşku olmayan bir süre belirlemiştir. Haksızlık yapanlar, yine de yalnızca nankörlük etmekte direniyorlar.

(İsra 99)

Ali Ünal Meali:

(Önlerinde haşre delil olan onca hadiseler cereyan edip dururken,) hiç görmüyor ve düşünmüyorlar mı ki, gökleri ve yeri yaratan Allah, onların benzerlerini yaratmaya (ölümlerinden sonra onlara yeniden hayat vermeye) kadirdir? O, onlar için asla şüphe götürmeyecek bir vade belirlemiştir. Ama zalimler, yine de inkârlarında diretmektedirler.

(İsra 99)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Görmediler mi? Gökleri ve yeri yaratan Allah, kendilerinin benzerini de yaratmaya kadirdir. Ve hiç şüphe götürmeyen bir eceli, onlar için takdir etmiştir. Fakat zalimler, inkârdan başka hiçbir şeyi kabul etmediler.

(İsra 99)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Düşünmezler mi ki, gökleri ve yeri yaratmış olan Allah'ın, kendilerinin benzerini de yaratmaya gücü yeter. Allah onlara şüphe götürmeyen bir süre belirledi. Öyleyken, haksızlık yapanlar inkarcılıktan vazgeçmezler.

(İsra 99)

Bekir Sadak Meali:

Gokleri ve yeri yaratan Allah'in, onlarin benzerlerini de tekrar yaratmaya Kadir oldugunu gormezler mi?» Onlar icin suphe goturmeyen bir sure tayin etmistir. yleyken, zalimler, inkarcilikta hala direnirler.

(İsra 99)

Besim Atalay Meali:

Göklerle, yeri yaratan Allahın, onların benzerini yaratmaya gücü yettiğini görmüyorlar mı? Onlarçün Allah belli bir gün yaratmış, onda hiç şüphe yoktur, böyle iken, zalimler ancak küfrediyorlar

(İsra 99)

Celal Yıldırım Meali:

Onlar, gökleri ve yeri yaratan Allah'ın kendileri gibilerini yaratmaya kudretli bulunduğunu görmezler mi ? Allah onlar için belirli bir süre koymuştur ki, bunda hiç şüphe yoktur. Buna rağmen, zâlimler küfür! ve nankörlükte direnip dururlar.

(İsra 99)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Onlar, gökleri ve yeri yaratan Allah'ın kendileri gibilerini yaratmaya kadir olduğunu görmediler mi? Üstelik (Allah) onlar için (geleceğinden) asla şüphe edilmeyen bir vade koymuştur (sınırlı bir yaşama süresi belirlemiştir). Buna rağmen bu zalimler inkârda direndiler. *

(İsra 99)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Gökleri ve yeri yaratan Allah'ın, onların benzerlerini de tekrar yaratmaya Kadir olduğunu görmezler mi? Onlar için şüphe götürmeyen bir süre tayin etmiştir. Öyleyken, zalimler, inkarcılıkta hala direnirler.

(İsra 99)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Onlar, gökleri ve yeri yaratan Allah'ın kendileri gibilerini yaratmaya kadir olduğunu görmediler mi? Allah onlar için, hakkında hiçbir şüphe bulunmayan bir ecel belirlemiştir. Fakat zalimler ancak inkarda direttiler.

(İsra 99)

Diyanet Vakfı Meali:

Düşünmediler mi ki, gökleri ve yeri yaratmış olan Allah, kendilerinin benzerini yaratmaya da kadirdir! Allah, onlar için bir vâde takdir etti. Bunda şüphe yoktur. Ama zalimler, inkârcılıktan başkasını kabullenmediler.

(İsra 99)

Edip Yüksel Meali:

Gökleri ve yeri yaratan ALLAH'ın onların bir benzerini tekrar yaratmaya gücü yeteceğini düşün müyorlar mı? Nitekim onlar için belli ve kesin bir süre koymuştur. Zalimler hala inkar ediyorlar.

(İsra 99)

Elmalılı Orjinal Meali:

Gökleri ve Yeri yaratmış olan Allahın kendilerinin mislini yaratmağa kadir olduğunu görmedilerde mi? Kendileri için de bir ecel ta'yin etmiş onda hiç şüphe yok? Fakat zalimlerin gavurluktan başkasına baktıkları yok

(İsra 99)

Elmalılı Yeni Meali:

Gökleri ve yeri yaratmış olan Allah'ın, kendilerinin benzerini yaratmaya kadir olduğunu görmediler mi? Kendileri için şüphe edilmeyen bir vade tayin etmiştir. Fakat zalimlerin gavurluktan başkasına baktıkları yok!

(İsra 99)

Erhan Aktaş Meali:

Gökleri ve yeri yaratan Allah'ın, tıpkı bunlar gibi, yeni yaratmalara da gücünün yeteceğini görmüyorlar mı? Kendileri için bir gün sona ereceği kesin olan bir süre tayin etmiştir. Zalimlerin yaptıkları nankörlükten başka bir şey değildir.

(İsra 99)

Gültekin Onan Meali:

Görmüyorlar mı, gökleri ve yeri yaratan Tanrı, onların benzerini yaratmaya gücü yeter ve onlar için kendisinde şüphe olmayan bir ecel kılmıştır. Zulmedenler ise ancak küfürde ayak direttiler.

(İsra 99)

Hakkı Yılmaz Meali:

Onlar, gökleri ve yeri oluşturan Allah'ın, kendilerinin aynı olan insanları oluşturmaya da güç yetiren olduğunu ve onlar için şüphe edilmeyen bir süre sonu belirlemiş olduğunu da görmediler mi? İşte bu şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapanlar, gerçeği örtmeden başka şeyden kaçındılar/ hep gerçekleri örtmeye yöneldiler.

(İsra 99)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Gökleri ve yeri yaratan Allah’ın, onlar gibisini yaratmaya kâdir olduğunu görmüyorlar mı? Onlar için kendisinde şüphe olmayan eceller kıldı. Zalimler ise (düşünmek ve anlamak yerine) kâfirlikte direttiler.

(İsra 99)

Harun Yıldırım Meali:

Düşünmediler mi ki, gökleri ve yeri yaratmış olan Allah, kendilerinin benzerini yaratmaya da kadirdir! Allah, onlar için bir vâde takdir etti. Bunda şüphe yoktur. Ama zalimler, inkârcılıktan başkasını kabullenmediler.

(İsra 99)

Hasan Basri Çantay:

Onlar gözleri ve yeri yaratan Allahın kendileri gibilerini de yaratmıya kaadir olduğunu görmediler mi? (Allah) onlar için bir ecel ta'yin etdi ki onda hiç şübhe yokdur. Böyle iken zaalimler ancak gavurlukda ayak dayamışdır.

(İsra 99)

Hayrat Neşriyat Meali:

Görmediler mi ki, şübhesiz gökleri ve yeri yaratan Allah, kendilerinin benzerini yaratmaya da hakkıyla gücü yetendir. Kendileri için bir ecel ta'yîn etti ki, onda hiç şübhe yoktur. Fakat zâlimler, inkârdan başka bir şeyi kabûl etmediler.

(İsra 99)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Gökleri ve yeri [tüm evreni] yaratan Allah'ın, kendilerinin mislini yaratmaya imkanı olduğunu hiç görmediler mi? [Allah] kendileri için, kendisinde hiçbir şüphe bulunmayan bir süre sonu yaptı. Zalimler şiddetle karşı çıktı; ancak küfre [gerçeği örtmeye razı oldu]

(İsra 99)

Hüseyin Atay Meali:

Gökleri ve yeri yaratan Allah’ın, onların benzerlerini de tekrar yaratabileceğini görmüyorlar mı? Allah onlara şüphe götürmeyen bir süre belirledi. Öyleyken, haksızlık yapanlar inkârcı olmaktan vazgeçmezler.

(İsra 99)

İbni Kesir Meali:

Görmezler mi ki; gökleri ve yeri yaratmış olan Allah; onların benzerlerini de yaratmaya Kadir'dir. Onlar için şüphe olmayan bir ecel kılmıştır Buna rağmen zalimler küfürden başka bir şeyde diretmediler.

(İsra 99)

İlyas Yorulmaz Meali:

Onlar Allah'ın, gökleri ve yeri yarattığını ve kendilerinin bir benzerini yaratacak güçte olduğunu görmüyorlar mı? Allah böylelerine, zamanı kendisince bilinen bir vakte kadar süre vermiştir. Verilen bu süre, onların yalnızca inkarlarını artırıyor.

(İsra 99)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve onlar; Allah’ın, semaları ve yeryüzünü yarattığını ve onların bir mislini daha yaratmaya kaadir (muktedir) olduğunu görmüyorlar mı? Onlar için, onda (hakkında) şüphe olmayan bir ecel kıldı (belli bir süre taktir etti). Buna rağmen zulmedenler, sadece inkâr ederek direndiler.

(İsra 99)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Onlar görmüyorlar mı ki gerçekten yerleri, gökleri yaratan Allah'ın kendileri gibilerini de yaratmıya gücü yeticidir. Allah onlar için bir de son biçti. Bunda hiçbir şüphe yoktur. Yine de kıyıcılar tanımazlıkta ayak diriyorlar.

(İsra 99)

Kadri Çelik Meali:

Onlar gökleri ve yeri yoktan var eden Allah'ın kendi benzerlerini (bir kez daha) yaratmaya gücünün yeteceğini ve onlar için de kendisinde şüphe olmayan bir süre (ecel) kıldığını görmüyorlar mı? Ama zalimler, inkârcılıktan başkasını kabullenmez.

(İsra 99)

Mahmut Kısa Meali:

Peki onlar, gökleri ve yeri yoktan var eden Allah’ın, insanlar ölüp yok olduktan sonra onları aynı şekilde yeniden yaratabilecek güce sahip olduğunu ve bunun için kendilerine, gerçekleşeceğinde asla şüphe olmayan bir vade belirlemiş olduğunu akılları ile anlayıp görmezler mi? Elbette görürler; ne var ki zâlimler, kibir ve inatları yüzünden bir türlü inkârcılıktan vazgeçmeye yanaşmazlar!

(İsra 99)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Rab olan Allah'tır, gökleri ve yeri yaratan, görmüyorlar mı onlar? Aynen benzerlerini yaratmaya gücü yeter hiç şüphe olmaksızın. (İradesiyle) onlara bir müddet sonuna kadar süre tayin etmiştir. Sonra diriltilirler. Zulmedenler ancak böyle küfre kapılırlar.

(İsra 99)

Mehmet Türk Meali:

(O kâfirler) gökleri ve yeri yaratan Allah’ın, kendilerinin benzerini yaratmaya gücünün yeteceğini ve onlara şüphe götürmeyen bir süre (ecel) tayin ettiğini bilmiyorlar mı? Buna rağmen zâlimler (hâlâ) kâfirlikte direnip duruyorlar.

(İsra 99)

Muhammed Celal Şems Meali:

Gökler ve yeri yaratan Allah’ın, kendileri gibi (diğer insanları da) yaratmaya kadir olduğunu (daha) anlayamadılar mı? (Allah’ın) onlar için belirli bir süre tayin ettiğinden, hiç şüphe yoktur. Yine (de) bu zalimler nankörlük yolunu seçtiler.

(İsra 99)

Muhammed Esed Meali:

Gökleri ve yeri yaratan Allah'ın, onları kendi eşkalleri üzere yeniden yaratacak güce sahip olduğunu ve onları yeniden diriltmek için, sonu geleceğinden şüphe olmayan bir süre belirlemiş bulunduğunu kavrayamıyorlar mı? Ama şu var ki, zalimler küfürden başka her şeye karşı çekimser davranırlar!

(İsra 99)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Onlar görmüyorlar mı ki, gökleri ve yeri yaratan Allah'ın gücü, onların benzerini yaratmaya da yeter? Allah, onlar için de bir süre belirlemiştir. Fakat zalimler yine de inkardan geri durmazlar.

(İsra 99)

Mustafa Çavdar Meali:

Şimdi onlar gökleri ve yeri yaratan Allah’ın, onların bir benzerini de yaratmaya gücünün yettiğini ve onlara, bir gün sona ereceğinden hiç şüphe olmayan bir ecel takdir ettiğini hiç düşünmüyorlar mı? Buna rağmen bu zalimlerin gerçeklerden yüz çevirmeleri kâfirlikten başka bir şey değildir.

Bknz: (6/33) - (14/48) - (21/104) - (36/81)

(İsra 99)

Mustafa Çevik Meali:

Bu insanlar gökleri, yeri ve aralarında olanları yoktan yaratan Allah’ın, kendilerini öldükten sonra tekrar yaratabileceğini hiç mi düşünmüyorlar? Hiç şüpheniz olmasın ki, yeniden diriltileceğiniz gün geldiğinde, mutlaka Allah’ın huzurunda toplanacaksınız. Onların bu gerçekten yüz çevirmeleri, nankörlük ve küstahlıktan başka bir şey değildir.

(İsra 99)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Gökleri ve yeri yaratan Allah'ın, onları kendi suretleri üzere yeniden yaratacak gücü sahip olduğunu, yine onlar için bir gün sona ereceğinde hiçbir kuşku bulunmayan sınırlı bir süre takdir etmiş bulunduğunu nasıl görmezler? Fakat şu da var ki, zalimler, zirvesine ulaştıkları nankörlükten başka her (iyi) şeyden yüz çevirirler.

(İsra 99)

Osman Okur Meali:

Onlar, gökleri ve yeri yaratan Allah'ın kendileri gibilerini yaratmanın ölçüsünü koymuş olduğunu görmediler mi? Üstelik (Allah) onlar için (geleceğinden) asla şüphe edilmeyen bir vade koymuştur (bir yaşama süresi belirlemiştir). Buna rağmen bu zalimler inkârda direndiler.

(İsra 99)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Onlar görmediler mi ki, gökleri ve yeri yaratmış olan Allah Teâlâ, elbette ki onların mislini yaratmaya da kâdirdir ve onlar için bir ecel de tayin etmiştir ki, onda bir şüphe yoktur. Öyle iken zalimler, ancak küfürde ısrar eder durur, başkasından çekinmiş bulunurlar.

(İsra 99)

Ömer Öngüt Meali:

Görmediler mi ki, gökleri ve yeri yaratan Allah, onların benzerlerini yaratmaya da kâdirdir. Onlar için şüphe olmayan bir ecel kılmıştır. Buna rağmen zâlimler küfürden başka bir şeyde diretmediler.

(İsra 99)

Ömer Sevinçgül Meali:

Gökleri ve yeri ‘yoktan’ yaratan Allah’ın, bunların mislini ‘dengini, bir benzerini’ de yaratmaya kadir ‘gücü yeten’ olduğunu görmüyorlar mı ‘düşünmüyorlar mı’! Allah, onlar için de bir süre belirlemiştir, bunda kuşku yok! Fakat o zalimler, inkârdan başka her şeyden uzak duruyorlar!

(İsra 99)

Sadık Türkmen Meali:

Görmediler mi? Gökleri ve yeri yaratan Allah, kendilerinin benzerlerini yaratmaya elbette kadirdir. Kendileri için bir süre koymuştur, onda hiçbir şüphe yoktur. Ama zalimler, ancak inkârda direttiler.

(İsra 99)

Seyyid Kutub Meali:

Onlar gökleri ve yeri yoktan vareden Allah'ın kendi benzerlerini bir kez daha yaratmaya gücünün yeteceğini görmüyorlar mı? Üstelik Allah onlar için bir gün sona ereceği kuşkusuz olan sınırlı bir yaşama süresi belirledi. Buna rağmen bu zalimler kâfirlikte direndiler.

(İsra 99)

Suat Yıldırım Meali:

Görüp düşünmüyorlar mı ki gökleri ve yeri yaratan Allah, kendilerinin benzerini yaratmaya elbette kadirdir?O, kendileri için asla, şüphe götürmeyecek bir vade belirlemiştir. Ama zalimlerin işleri güçleri inkardan ibaret!

(İsra 99)

Süleyman Ateş Meali:

Görmediler mi ki, gökleri ve yeri yaratan Allah, kendilerinin benzerini yaratmağa da kadirdir? Kendileri için, bir süre koymuştur, onda hiç şüphe yoktur. Ama zalimler inkardan başka bir şey yapmazlar.

(İsra 99)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Bunlar hiç görmediler mi ki gökleri ve yeri yaratan Allah, kendileri gibi insanları yaratmanın ölçüsünü koymuş ve şüpheye yer olmayacak şekilde onlara ecel belirlemiştir. Yanlışlar içindeki bu kimseler (zalimler), nankörlük dışında her şeye direnirler.

(İsra 99)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Gökleri ve yeri yaratan Allah'ın, kendilerini yeniden aynı biçimde yaratmaya gücünün yeteceğini; onlar için sonunun geleceğinde kuşku olmayan bir süre belirlediğini düşünemiyorlar mı? Zalimler, buna rağmen küfürlerinde diretiyorlar.

(İsra 99)

Şaban Piriş Meali:

Gökleri ve yeri yaratan Allah'ın, onların benzerlerini de yaratmaya ve onlara hiç şüphesiz bir ecel tayin etmeye gücünün yettiğini görmüyorlar mı? Buna rağmen zalimler yine de küfürde direnmektedirler.

(İsra 99)

Talat Koçyiğit Meali:

Bilmiyorlar mı ki, gökleri ve yeri yaratan Allah, onlar gibisini yaratmaya ve yarattıklarına da bir ecel vermeye kaadirdir. Bunda hiçbir şüphe yoktur. Buna rağmen zâlimler, yine de küfürlerinde direnmektedirler.

(İsra 99)

Tefhimul Kuran Meali:

Görmüyorlar mı; gökleri ve yeri yaratan Allah, onların benzerini yaratmaya gücü yeter ve onlar için de kendisinde şüphe olmayan bir süre (ecel) kılmıştır. Zulmedenler ise ancak inkârda ayak direttiler.

(İsra 99)

Ümit Şimşek Meali:

Onlar görmüyor mu ki, gökleri ve yeri yaratan Allah'ın gücü, onların benzerini yaratmaya da yeter? Allah, onlar için de geleceğinde kuşku olmayan bir ecel belirlemiştir. Fakat zalimler yine inkârdan geri durmazlar.

(İsra 99)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Görmediler mi ki, o, gökleri ve yeri yaratan Allah, kendilerinin benzerlerini yaratmaya da Kaadir'dir. Onlar için bir süre belirlemiştir, bunda kuşku yok. Ama zalimler, inkardan başka bir şeyde direnmiyorlar.

(İsra 99)