23. Muminun Suresi / 30.ayet

Şüphesiz bunda alınacak nice ibretler vardır, Kesinlikle biz onları büyük bir imtihandan geçirdik.

Bknz: (10/14)(26/103)

Mustafa Çavdar Meali

Müminun 30 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Şüphe yok ki bundan deliller var elbet ve şüphesiz ki biz, insanları deneriz.

(Müminun 30)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Hiç şüphesiz bunda (Nuh tufanında insanlar için ibretler ve) ayetler vardır ve Biz gerçekten (herkesi ve her kavmi böyle imtihan ve) denemeden geçiririz.

(Müminun 30)

Abdullah Parlıyan Meali:

Bu kıssada muhakkak ki, düşünen insanlar için çıkarılacak dersler vardır. Şüphesiz biz, insanları sınavdan geçirmekteyiz.

(Müminun 30)

Adem Uğur Meali:

Şüphesiz bunda (Nuh ve kavminin başından geçenlerde) birtakım ibretler vardır. Hakikaten biz (kullarımızı böyle) deneriz.

(Müminun 30)

Ahmet Hulusi Meali:

Muhakkak ki bunda işaretler vardır... Biz elbette sınarız (ki kişi kendi kapasitesini görsün).

(Müminun 30)

Ahmet Tekin Meali:

Bu Nuh kıssasında birçok ibretler, öğütler, Allahın sınırsız kudretini gösteren deliller vardır. İtaatkâr olanlarla âsi olanların ortaya çıkması için biz kullarımızı böyle deneriz.

(Müminun 30)

Ahmet Varol Meali

Şüphesiz bunda âyetler vardır ve biz muhakkak denemeden geçiririz.

(Müminun 30)

Ali Bulaç Meali:

Hiç şüphesiz bunda ayetler vardır ve biz gerçekten denemeden geçiririz.

(Müminun 30)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Şüphesiz bunda (Nûh kıssasında) ibret alıncak çok alâmetler var. Doğrusu biz (bu şekilde insanları) imtihana çekenleriz.

(Müminun 30)

Ali Rıza Sefa Meali:

Aslında, işte bunda, kesinlikle bir gösterge vardır. Çünkü Biz, kesinlikle Sınayanız.

(Müminun 30)

Ali Ünal Meali:

(Nuh ile kavmi arasında) bu olup bitenlerde hiç şüphesiz pek çok ibretler ve mesajlar vardır; ve Biz ancak, insanları (pek çok hikmete binaen) imtihanlardan geçirmekteyiz.

(Müminun 30)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Şüphesiz bu Nuh konusunda, önemli ibret ve deliller vardır. Ve muhakkak Biz, denemekle yıpratırız.(*)*

(Müminun 30)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Şüphesiz bu olguda dersler vardır. Biz, kesinlikle denemekteyiz.

(Müminun 30)

Bekir Sadak Meali:

Dogrusu bunlarda dersler vardir. Biz suphesiz insanlari denemekteyiz.

(Müminun 30)

Besim Atalay Meali:

Bunda birçok ibretler var, biz bunları denemişiz

(Müminun 30)

Celal Yıldırım Meali:

Şüphesiz ki (bu önemli ve ibretli olayda) birçok öğütler ve dersler vardır. Doğrusu biz hep (böyle) sınava çekeriz.

(Müminun 30)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Şüphesiz bu olayda ibretler vardır. Biz gerçekten (kullarımızı) imtihan etmekteyiz.

(Müminun 30)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Doğrusu bunlarda dersler vardır. Biz şüphesiz insanları denemekteyiz.

(Müminun 30)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Şüphesiz bu olayda ibretler vardır. Biz gerçekten (kullarımızı) imtihan ederiz.

(Müminun 30)

Diyanet Vakfı Meali:

Şüphesiz bunda (Nuh ve kavminin başından geçenlerde) birtakım ibretler vardır. Hakikaten biz (kullarımızı böyle) deneriz.

(Müminun 30)

Edip Yüksel Meali:

Bunda işaretler ve dersler vardır. Biz elbette sizleri denemekteyiz.

(Müminun 30)

Elmalılı Orjinal Meali:

İşte bunda çok ayetler vardır ve hakıkat biz pek imtihancıyızdır

(Müminun 30)

Elmalılı Yeni Meali:

İşte bunda birçok ibretler vardır ve gerçekten Biz, pek sınavcıyızdır.

(Müminun 30)

Erhan Aktaş Meali:

Bunda kesinlikle ayetler[1] vardır. Ve Biz kesinlikle sınayanlarız.

1)Kanıtlar, ibretler, göstergeler.

(Müminun 30)

Gültekin Onan Meali:

Hiç şüphesiz bunda ayetler vardır ve biz gerçekten denemeden geçiririz.

(Müminun 30)

Hakkı Yılmaz Meali:

Şüphesiz bunda kesinlikle birtakım alâmetler/göstergeler vardır. Ve Biz, kesinlikle sınayanlarız.

(Müminun 30)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Şüphesiz ki bu (yaşananlarda, ders çıkarılması gereken) ayetler vardır. Ve kuşkusuz bizler, mutlaka imtihan ederiz.

(Müminun 30)

Harun Yıldırım Meali:

Şüphesiz bunda birtakım ibretler vardır. Hakikaten biz deneriz.

(Müminun 30)

Hasan Basri Çantay:

Şübhe yok ki bunda nice ibretler vardır. Biz elbette (insanları) imtihaana çekenleriz.

(Müminun 30)

Hayrat Neşriyat Meali:

Şübhesiz ki bunda, gerçekten ibretler vardır ve doğrusu (biz, onları) elbette imtihân edicileriz.

(Müminun 30)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Gerçekten, bunda mutlaka ayetler [işaretler] vardır. Gerçekten biz, sınayacılardık.

(Müminun 30)

Hüseyin Atay Meali:

Doğrusu, bunlarda belgeler vardır. Biz, andolsun insanları denemekteyiz.

(Müminun 30)

İbni Kesir Meali:

Şüphesiz ki bunda ayetler vardır. Biz, elbette deneyenleriz.

(Müminun 30)

İlyas Yorulmaz Meali:

Bunlarda alınacak ibretler var ve biz (insanları) bunlarla deniyoruz.

(Müminun 30)

İskender Ali Mihr Meali:

Elbette bunda âyetler vardır. Ve muhakkak ki Biz, imtihan edenleriz.

(Müminun 30)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

İşte bu olayda belgeler vardır. İşte Biz de besbelli ki sınıyoruz.

(Müminun 30)

Kadri Çelik Meali:

Hiç şüphesiz bunda ayetler vardır ve biz gerçekten deneyenleriz.

(Müminun 30)

Mahmut Kısa Meali:

Gerçekten bunda, ilâhî yasalar hakkında önemli ipuçları veren nice ibretler, işâretler ve deliller var ve elbette biz, verdiğimiz nîmet ve belâlarla insanları sınavdan geçirmekteyiz.

(Müminun 30)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Nitekim bunda bir çok ibretler vardır. Kullarımızı böyle sınamaktayızdır.

(Müminun 30)

Mehmet Türk Meali:

Şüphesiz bunda birtakım ibretler vardır ve gerçekten Biz, (kullarımızı böyle) imtihan ederiz.

(Müminun 30)

Muhammed Celal Şems Meali:

Bunda birçok mucizeler vardır. Biz, (kullarımızı) mutlaka sınayanız.

(Müminun 30)

Muhammed Esed Meali:

Bu (kıssa)da, muhakkak ki, (düşünen insanlar için çıkarılacak) dersler vardır; ve şüphesiz, Biz (insanı) sınavdan geçirmekteyiz.

(Müminun 30)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

İşte bunda alınacak nice dersler vardır. Biz böylece kullarımızı sınamaktayız.

(Müminun 30)

Mustafa Çavdar Meali:

Şüphesiz bunda alınacak nice ibretler vardır, Kesinlikle biz onları büyük bir imtihandan geçirdik.

Bknz: (10/14) - (26/103)

(Müminun 30)

Mustafa Çevik Meali:

Elbette Nûh’un bu kıssasından aklını kullananlar için çıkarılacak nice dersler vardır. Biz Nûh’un kavmini imtihan ettik, fakat onlar kaybedenlerden oldular.

(Müminun 30)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Elbet bunda, (akleden kimseler için) işaretler vardır; ve elbet Biz (öncekileri) de sınavdan geçirmişizdir.

(Müminun 30)

Osman Okur Meali:

Doğrusu bunlarda dersler vardır. Biz şüphesiz insanları denemekteyiz.

(Müminun 30)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Şüphe yok ki, bunda elbette bir nice ibretler vardır ve hakikaten Biz elbette pek imtihan edicileriz.

(Müminun 30)

Ömer Öngüt Meali:

Şüphesiz ki bunda âyetler (ibretler) vardır. Çünkü biz, insanları imtihan etmekteyiz.

(Müminun 30)

Ömer Sevinçgül Meali:

Biz, onları sınadık. Fakat bu olayda sizin için de ibret dersi vardır.

(Müminun 30)

Sadık Türkmen Meali:

Şüphesiz bunda, bir çok ibretler/dersler vardır. Gerçekten Biz, yaptıklarınızın karşılığını verip sizleri açığa çıkaranlarız.

(Müminun 30)

Seyyid Kutub Meali:

Bu olayda alınacak birçok dersler vardır. Biz Nuh'u ve soydaşlarını bu yolla sınavdan geçirmiş olduk.

(Müminun 30)

Suat Yıldırım Meali:

Bunda elbette alınacak çok ibretler var. Gerçekten Biz insanları imtihan etmekteyiz.

(Müminun 30)

Süleyman Ateş Meali:

Gerçi biz, (onları) sınıyorduk ama, bu olayda (sizler için de) nice ibretler vardır.

(Müminun 30)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Bu olayın içinde belgeler vardır. Yaptığımız sadece ağır bir imtihandan geçirmektir.

(Müminun 30)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Doğrusu bu kıssadan alınacak dersler vardır. Gerçek şu ki, Biz insanları denemekteyiz.

(Müminun 30)

Şaban Piriş Meali:

Şüphesiz bunda ayetler/belgeler vardır ve elbette biz imtihan ediyoruz.

(Müminun 30)

Talat Koçyiğit Meali:

Biz. her ne kadar onları imtihan etmiş olsak bile, bunda, (insanlar için) ibretler vardır.

(Müminun 30)

Tefhimul Kuran Meali:

Hiç şüphesiz bunda ayetler vardır ve biz gerçekten denemeden geçiririz.

(Müminun 30)

Ümit Şimşek Meali:

İşte bunda nice âyetler vardır. Biz böylece kullarımızı imtihan etmekteyiz.

(Müminun 30)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Biz onları imtihan ediyor idiysek de bunda elbette ibretler vardır!

(Müminun 30)