30. Rum Suresi / 34.ayet

Onlar bizim kendilerine verdiğimiz nimetlere karşı nankörlük etmeye devam etsinler bakalım. Haydi, biraz daha hayat sürün nasıl olsa yakında gerçeği öğreneceksiniz!

Bknz: (16/55)(29/66)(67/29)

Mustafa Çavdar Meali

Rum 34 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Şirk koşarlar, onlara verdiğimiz nimetlere nankörlük etmek için; şimdilik geçinin bakalım, yakında bilip anlarsınız.

(Rum 34)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Kendilerine (nimet olarak) verdiklerimize nankörlük etsinler diye (bozuk fıtratlarının ve şeytani tabiatlarının gereği böyle yaparlar) . Öyleyse (ey kâfirler ve nankörler, biraz daha) yararlanıp, zevkü sefa içinde yaşayın (bakalım), artık yakında (gerçeği ve başınıza geleceği) bilecek (ve anlayacaksınız!)

(Rum 34)

Abdullah Parlıyan Meali:

Sanki kendilerine verdiğimiz nimetlere karşı, nankörlüklerini göstermek istiyorlar. Madem böyle düşünüyorsunuz, şimdilik bu kısa ömrünüzün tadını  çıkarın, ama yakında bilip anlarsınız.

(Rum 34)

Adem Uğur Meali:

Kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler bakalım! Haydi sefa sürün; ama yakında bileceksiniz!

(Rum 34)

Ahmet Hulusi Meali:

Kendilerine verdiklerimize nankörlükleri açığa çıksın diye... Hadi (geçici şeylerden) zevklenin bakalım; yakında bileceksiniz.

(Rum 34)

Ahmet Tekin Meali:

Kendilerine ihsan ettiklerimize nankörlük etsinler, bakalım. Haydi zevk-u safa sürün. Yakında her şeyi öğreneceksiniz.

(Rum 34)

Ahmet Varol Meali

Kendilerine verdiğimize karşı nankörlük etmek için (böyle yaparlar). Yararlanın bakalım. Yakında bileceksiniz.

(Rum 34)

Ali Bulaç Meali:

Kendilerine (nimet olarak) verdiklerimize nankörlük etsinler diye. Öyleyse metalanıp yararlanın, artık yakında bileceksiniz.

(Rum 34)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Kendilerine verdiğimiz nimetleri inkâr etmek için (bunu yaparlar). Haydi zevk edib yaşayın, yakında (ahirette size ne yapılacağını) bileceksiniz.

(Rum 34)

Ali Rıza Sefa Meali:

Kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler bakalım. Şimdi yararlanın; artık yakında öğreneceksiniz.

(Rum 34)

Ali Ünal Meali:

Böylece kendilerine verdiğimiz onca nimetlere nankörlük ederler. Salın bakalım kendinizi dünya hayatının geçici zevklerine. Bir gün gelecek ve yaptıklarınızın ne demek olduğunu elbette bileceksiniz.

(Rum 34)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Nihayet onlara verdiğimiz nimetlere karşı nankörlük ederler. (Biz de onlara:) “Yaşayın, ilerde bileceksiniz” (deriz.)

(Rum 34)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Kendilerine bahşettiğimiz nimetlere karşı nankörlük etsinler bakalım. Haydi, sefa sürün; fakat yakında öğreneceksiniz.

(Rum 34)

Bekir Sadak Meali:

(33-34) Insanlar bir darliga ugrayinca Rablerine donerek O'na yalvarirlar, sonra Allah katindan onlara bir rahmet tattirinca iclerinden bir takimi kendilerine verdiklerimize nankorluk ederek Rablerine es kosarlar. Safa surun bakalim, yakinda goreceksiniz.

(Rum 34)

Besim Atalay Meali:

Verdiğimiz şeyleri tanımasınlar, geçinsinler de, pek yakında anlarlar

(Rum 34)

Celal Yıldırım Meali:

(33-34) İnsanlara bir zarar dokununca gönülden yönelerek Rablarına yalvarırlar. Sonra da kendi katından onlara bir rahmet tattırınca, bir de bakarsın ki onlardan bir kısmı Rablarına ortak koşarlar. Böylece kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük ederler. Öyle ise eğlenip yararlanın yararlanabildiğiniz kadar, ileride (gerçeği) anlayıp öğreneceksiniz (ama neden sonra).

(Rum 34)

Cemal Külünkoğlu Meali:

33,34. İnsanlara bir zarar dokunduğu zaman, Rablerine yönelerek O'na yalvarırlar. Sonra Rableri, onlara kendinden bir rahmet tattırınca, içlerinden bir grup kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük ederek, başka güçleri Rablerinin ilahlığına ortak koşarlar. Haydi! Bir süre eğlenin bakalım, yakında (Allah'tan başka varlıklara tanrısal nitelikler yüklemenin ne olduğunu) bileceksiniz.

(Rum 34)

Diyanet İşleri Eski Meali:

33,34. İnsanlar bir darlığa uğrayınca Rablerine dönerek O'na yalvarırlar, sonra Allah katından onlara bir rahmet tattırınca içlerinden bir takımı kendilerine verdiklerimize nankörlük ederek Rablerine eş koşarlar. Safa sürün bakalım, yakında göreceksiniz.

(Rum 34)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Kendilerine verdiğimiz nimetleri inkar etsinler bakalım! Haydi (şimdilik) yararlanın, ama yakında bileceksiniz.

(Rum 34)

Diyanet Vakfı Meali:

Kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler bakalım! Haydi sefa sürün; ama yakında bileceksiniz!

(Rum 34)

Edip Yüksel Meali:

Böylece kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük ederler. Zevklenin bakalım; ileride bileceksiniz.

(Rum 34)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ki kendilerine verdiğimiz ni'mete küfran etsinler, haydi zevk edin bakalım yarın bileceksiniz

(Rum 34)

Elmalılı Yeni Meali:

kendilerine verdiğimiz nimete nankörlük etsinler diye. Haydi, zevkinizi sürün bakalım, yarın bileceksiniz!

(Rum 34)

Erhan Aktaş Meali:

Kendilerine verdiğimiz şeylere nankörlük ederler. İstediğiniz gibi yaşayın bakalım! İleride gerçeği göreceksiniz.

(Rum 34)

Gültekin Onan Meali:

Kendilerine (nimet olarak) verdiklerimize küfretsinler diye. Öyleyse metalanıp yararlanın, artık yakında bileceksiniz.

(Rum 34)

Hakkı Yılmaz Meali:

(33,34) İnsanlara bir sıkıntı dokununca da, Rablerine yönelerek O'na yalvarırlar. Sonra, onlara Kendinden bir rahmet tattırınca, bir de bakarsın ki, içlerinden bir grup, kendilerine verdiğimiz nimetlere iyilikbilmezlik etmek için Rablerinin ortakları olduğunu kabul ederler. –Haydi, yararlanın bakalım! Yakında bileceksiniz.–

(Rum 34)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

(Şirk koşarak) verdiğimiz (nimetlere) nankörlük etmiş olurlar. Keyif sürün! Pek yakında bileceksiniz/anlayacaksınız.

(Rum 34)

Harun Yıldırım Meali:

Kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler bakalım! Haydi sefa sürün; ama yakında bileceksiniz!

(Rum 34)

Hasan Basri Çantay:

Kendilerine verdiğimiz (ni'metler) e nankörlük etmeleri için. Hele zevk ede durun, yakında bileceksiniz!

(Rum 34)

Hayrat Neşriyat Meali:

Tâ ki kendilerine verdiğimiz şeylere (ni'metlere) nankörlük etsinler! Şimdi zevk edin(bakalım)! Artık ileride bileceksiniz!

(Rum 34)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(33-34) İnsanlara bir sıkıntı temas ettiği zaman, RAB'lerine -ona samimi yönelenler olarak- dua ederler. Sonra, [RAB'leri] kendisinden bir rahmeti onlara tattırdığında, bir bakarsın ki onlardan olan bir grup, kendilerine verdiğimiz [şeylere] nankörlük etmek için RAB'lerine şirk koşuyorlar. Siz, geçinmeye devam edin¹, yakında bileceksiniz!

(Rum 34)

Hüseyin Atay Meali:

33-34 İnsanlar bir darlığa uğrayınca Rablerine dönerek Ona yalvarırlar, sonra Allah, katından onlara bir acıma tattırınca, içlerinden bir kısmı kendilerine verdiklerimizi inkâr ederek Rablerine eş koşarlar. O halde zevklenin, yakında bileceksiniz.

(Rum 34)

İbni Kesir Meali:

Kendilerine verdiğimize nankörlük etmeleri için. Sefa sürün bakalım, yakında bileceksiniz.

(Rum 34)

İlyas Yorulmaz Meali:

Onlar şimdilik (Rablerinin nimetlerini) inkar etsinler ve verdiklerimizle bir müddet hayatlarını devam etsinler. Sonra bilecekler.

(Rum 34)

İskender Ali Mihr Meali:

Onlara verdiklerimizi inkâr etsinler. Böylece metalansınlar (faydalansınlar). Yakında bilecekler.

(Rum 34)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Bizim kendilerine verdiklerimize karşı tanımazlık etmek için. Gönenip durun bakalım. Yakında öğrenirsiniz.

(Rum 34)

Kadri Çelik Meali:

Kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler (bakalım)! Öyleyse faydalanıp yararlanın; artık yakında bileceksiniz!

(Rum 34)

Mahmut Kısa Meali:

Böylece, kendilerine verdiğimiz bunca nîmetlere karşı büyük bir nankörlük etmiş olurlar. Onlara de ki: Madem inkârı tercih ettiniz, o hâlde bu dünyanın aldatıcı zevkleri içinde bir süre daha oyalanın bakalım fakat yakında, ne büyük bir yanılgı içinde olduğunuzu anlayacaksınız!

(Rum 34)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ulu orta, ihsanımıza nankörlük edin bakalım, Haydi zevklenin! Yakında öğrenirsiniz sizler

(Rum 34)

Mehmet Türk Meali:

(Onlar bunu) kendilerine verdiğimiz (nîmetlere karşı) nankörlük etmek için (yaparlar). (Ey kâfirler! Dünya nîmetleri ile biraz) oyalanın (bakalım) yakında gerçeği öğreneceksiniz.1*

(Rum 34)

Muhammed Celal Şems Meali:

Bunun sonucu, onlara verdiklerimize (karşın) nankörlük etmiş olurlar. Sizler geçici olarak faydalanın. Pek yakında (sonucu) öğreneceksiniz.

(Rum 34)

Muhammed Esed Meali:

(sanki) kendilerine bahşettiğimiz (nimetler)e karşı nankörlüklerini göstermek istiyorlar. Madem böyle (düşünüyorsunuz,) bu (kısa) ömrünüzün tadını çıkarın ama zamanı geldiğinde (gerçeği) göreceksiniz!

(Rum 34)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Böylece, kendilerine verdiğimiz sunumlara karşı iyilik bilmezlik ederler. Nasiplenedurun bakalım, yakında öğreneceksiniz.

(Rum 34)

Mustafa Çavdar Meali:

Onlar bizim kendilerine verdiğimiz nimetlere karşı nankörlük etmeye devam etsinler bakalım. Haydi, biraz daha hayat sürün nasıl olsa yakında gerçeği öğreneceksiniz!

Bknz: (16/55) - (29/66) - (67/29)

(Rum 34)

Mustafa Çevik Meali:

33-36 Müşrik ve kâfirler başlarına bir sıkıntı geldiğinde hemen Allah’a dönüp, yalnız O’na yalvarıp yakarmaya başlarlar. Sonra da Allah onları sıkıntılarından kurtarınca, bir de bakarsın ki içlerinden bir kısmı tekrar müşrikçe bir hayata dönerler. Onlar böylece Allah’a nankörlük etmeye devam ederek, dünya nimetlerinden istifade etsinler bakalım, nasıl olsa günü geldiğinde bu yaptıklarının karşılığı olarak hak ettikleri azap ile cezalandırılacaklar. Biz onların ellerine, Allah’la birlikte başka Rab ve ilahlar edinmeleri için bir belge mi verdik ki, ona istinaden müşrik ve kâfirliği seçiyorlar? Bunlara ne zaman bolluk içinde bir hayat sürmeyi nasip etsek, Rablerine şükretmek yerine O’nun bahşettikleriyle sevinip şımarırlar. Nankörlükleri, şirk ve küfürleri sebebi ile de başlarına bir musibet, bir sıkıntı geldiğinde ise hemen umutsuzluğa kapılıp yıkılır, yalvarıp yakarmaya başlarlar.

(Rum 34)

Mustafa İslamoğlu Meali:

sonuçta kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük etmiş olurlar. Haydi bakalım, siz de bir miktar safa sürün; nasıl olsa zamanı gelince (gerçeği) öğreneceksiniz!

(Rum 34)

Osman Okur Meali:

(33-34) İnsanlar bir darlığa uğrayınca Rablerine dönerek Ona yalvarırlar, sonra Allah katından onlara bir rahmet tattırınca, içlerinden bir kısım kendilerine verdiklerimize nankörlük ederek Rablerine (aziz saydıkları kimseleri) eş koşarlar. Keyf sürün bakalım, yakın da göreceksiniz.

(Rum 34)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Onlara verdiklerimize nankörlük yapsınlar için (öyle şirke düşerler) imdi faidelenip durunuz, artık yakında bileceksiniz.

(Rum 34)

Ömer Öngüt Meali:

Ki, kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler. Safâ sürün bakalım! Yakında bileceksiniz!

(Rum 34)

Ömer Sevinçgül Meali:

Kendilerine verdiklerimize nankörlük ederler. Haydi şimdilik keyif sürün bakalım! Yakında görürsünüz!

(Rum 34)

Sadık Türkmen Meali:

Kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük ederler. Haydi, nimetler içinde biraz eğlenin! Ama yakında bileceksiniz.

(Rum 34)

Seyyid Kutub Meali:

Böyle yaparlar ki kendilerine verdiğimiz nimete karşı nankörlük etsinler. Haydi! Biraz eğlenin bakalım, yakında sonunuzun ne olduğunu bileceksiniz.

(Rum 34)

Suat Yıldırım Meali:

(33-34) İnsanlar bir derde düşünce, başka her şeyi unutarak yalnız Rab'lerine gönülden yalvarırlar; sonra Allah onlara nezdinden bir rahmet ve bolluk tattırınca, bir de bakarsın ki onlardan bir kısmı Rab'lerine eş, ortak koşuyor ve böylece Allah'ın nimetlerine nankörlük ediyorlar. De ki: "Bir süre eğlenin bakalım, yakında öğrenirsiniz!"

(Rum 34)

Süleyman Ateş Meali:

(Böyle yaparlar) ki kendilerine verdiğimiz (ni'met)e karşı nankörlük etsinler. Şimdi zevk içinde yaşayın bakalım, yakında (sonunuzun ne olduğunu) bileceksiniz.

(Rum 34)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Bunu, bizim verdiğimizi gizlemek için yaparlar. Keyfini sürün bakalım; yakında öğrenirsiniz.

(Rum 34)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Verdiğimiz nimetlere nankörlük edin ve hayatınızı yaşayın bakalım! Yakında anlayacaksınız.

(Rum 34)

Şaban Piriş Meali:

Kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük etsinler bakalım, haydi biraz daha geçinin. Yakında bilip anlayacaksınız.

(Rum 34)

Talat Koçyiğit Meali:

33-34 insanlara bir zarar dokunduğu zaman, tövbe ile Rablarına yönelerek yalvarırlar; sonra onlara kendinden bir rahmet taddırınca da onlardan bir gurup, kendilerine verdiğimize nankörlük etmek için Rablanna şirk koşarlar. Faydalanın bakalım. Nasıl olsa yakında anlayacaksınız.

(Rum 34)

Tefhimul Kuran Meali:

Kendilerine (nimet olarak) verdiklerimize nankörlük etsinler diye. Öyleyse metalanıp yararlanın, artık yakında bileceksiniz.

(Rum 34)

Ümit Şimşek Meali:

Böylece, kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük ederler. Nasiplenedurun bakalım, yakında göreceksiniz.

(Rum 34)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük etsinler diye. Haydi, yararlanın/zevklenin! Yakında bileceksiniz...

(Rum 34)