Derken yüz çevirdiler de onlara setin suyunu gönderdik ve bahçelerini, ancak böğürtlen, ılgın ve birazcık da köknar yetiştiren iki çorak tarlaya çevirdik.
(Sebe 16)
Ama onlar bizden yüz çevirip uzaklaştılar. Biz de üzerlerine, barajlarını yıkıp geçen bir sel gönderdik de, verimli iki bahçeleri sadece böğürtlen, ılgın ve köknar ağacından ibaret, virane bir bahçe şekline geliverdi.
(Sebe 16)
Ama onlar yüz çevirdiler. Bu yüzden üzerlerine Arim selini gönderdik. Onların iki bahçesini, buruk yemişli, acı ılgınlı ve içinde biraz da sedir ağacı bulunan iki (harap) bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Onlar yüz çevirdiler... Bu yüzden onlara Arım Seli'ni irsal ettik ve (baraj yıkılmasıyla oluşan bu sel ile) onların iki bahçesini, acı meyveli ağaçlar ve birkaç sedir ağacından ibaret hale dönüştürdük.
(Sebe 16)
Ama onlar bu nimetlere şükürden yüz çevirdiler. Bu yüzden, bendi tahrip edilerek yıkılan barajlarının sularını, Arim Sellerini onlara musallat ettik. Onların iki bahçesini, acı buruk yemişli ılgın ve içinde biraz da sedir ağacı bulunan iki harap bahçeye çevirdik.*
(Sebe 16)
Ancak onlar yüz çevirdiler. Bu yüzden biz de üzerlerine Arim selini gönderdik ve onların iki bahçelerini, buruk yemişli, acı ılgınlı ve içinde az sayıda Sedir ağacı bulunan iki bahçeye dönüştürdük.
(Sebe 16)
Ancak onlar yüz çevirdiler, böylece biz de onlara Arim selini gönderdik. Ve onların iki bahçesini, buruk yemişli, acı ılgınlı ve içinde az bir şey de sedir ağacı olan iki bahçeye dönüştürdük.
(Sebe 16)
Fakat onlar, (peygamberlerin davetini kabulden) yüz çevirdiler. Biz de üzerlerine Arim vadisinin selini salıverdik ve o güzelim iki taraflı bahçelerini, buruk yemişli, acı meyvalı, dikeni çok ve meyvası az ağaçlardan ibaret iki harab bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Fakat yüz çevirip uzaklaştılar. Bunun üzerine, barajın sularını gönderdik. Ve onların iki bahçesini, buruk yemişli, acı meyveli birkaç sidir ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik.[362]
362)"Barajın suları" olarak yazdığımız "Seyle el arim" söylemi, kimi Kur'an çevirilerinde, "Barajın seli" veya "Arim seli" olarak çevrilmiştir. 34:15,16 ayetlerinde anlatılan bu öykü, tarih kaynaklarında, özetle, şöyle yazılıdır: "Arap Yarımadası'nın güneyinde bulunan ünlü Marib barajı, M.S.[542] yılında yıkıldı. Bu yıkımın oluşturduğu büyük su baskını, o dönemin en gelişmiş tarım uygarlığı olan Sebe ülkesini çok büyük yitimlere uğrattı ve Sebe toplumunun yok olma sürecini başlattı." Sidir ağacı, çok dikenli bir çöl bitkisidir.
(Sebe 16)
Fakat onlar bu davetten hoşlanmadılar ve yüz çevirdiler. Biz de üzerlerine (yıkılan) barajlardan boşanmış bir sel gönderdik ve onların sağdan–soldan uzanıp giden o güzelim bahçelerini içinde sadece acı–buruk yemişli bitkiler, ılgınlık ve meyvesi az, dikeni çok ağaçlar biten bahçelere çevirdik.
(Sebe 16)
Fakat onlar yüz çevirdiler. Biz de, onlar üzerine baraj selini gönderdik. Ve iki taraftaki bahçelerini, buruk yemişli, acı meyveli ve az sedir ağaçlı bahçelere çevirdik..
(Sebe 16)
Buna rağmen onlar yüz çevirdiler. Biz de onların üzerlerine barajları yıkan o seli gönderdik. Onların bahçelerini acı yemişli, meyvesiz ve içinde birkaç sedir ağacı bulunan iki verimsiz bahçeye dönüştürdük.
(Sebe 16)
Fakat onlar yuz cevirdiler; bunun icin Biz de uzerlerine Arim selini gonderdik, onlarin bahcelerini, buruk yemisli, ilginlik ve icinde biraz da sedir agaci bulunan iki bahceye cevirdik.
(Sebe 16)
Onlar yüz döndüler, büvetlerin selini üstlerine gönderdik, her iki bahçeyi de, acı yemişli, ılgın ağaçlı, az da köknarlı iki bahçeye çevirdik
(Sebe 16)
Ne var ki, onlar (bu uyarıdan) yüzçevirdiler. Biz de üzerlerine  r i m S e l 'ini gönderdik. (O güzelim) iki bahçelerini, acımsı buruk yemişli, acı ılgın ve biraz da sidir (Arabistan kirazı) bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Ancak onlar yüz çevirdiler, böylece biz de onlara Arîm selini gönderdik. Ve onların iki bahçesini, buruk (ekşi) yemişli, acı ılgınlı ve içinde biraz da sedir ağacı olan iki bahçeye dönüştürdük.*
(Sebe 16)
Fakat onlar yüz çevirdiler; bunun için Biz de üzerlerine Arim selini gönderdik, onların bahçelerini, buruk yemişli, ılgınlık ve içinde biraz da sedir ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Fakat onlar yüz çevirdiler. Biz de üzerlerine Arim selini gönderdik. Onların bahçelerini ekşi meyveli ağaçlar, acı ılgın ve biraz da sedir ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Ama onlar yüz çevirdiler. Bu yüzden üzerlerine Arim selini gönderdik. Onların iki bahçesini, buruk yemişli, acı ılgınlı ve içinde biraz da sedir ağacı bulunan iki (harap) bahçeye çevirdik. *
(Sebe 16)
Fakat onlar yüz çevirdiler. Biz de barajın selini onlara göndererek çifte bahçelerini, acı meyveler, ılgın ve biraz da sedir ağacı içeren çifte bahçelere çevirdik
(Sebe 16)
Fakat onlar bakmadılar, biz de üzerlerine arim seylini salıverdik ve o dilber iki Cennetlerini buruk yemişli, ılgınlık, az bir şey de sidirden iki harap Cennete çevirdik.
(Sebe 16)
Fakat onlar, yüz çevirdiler. Biz de üzerlerine Arim selini salıverdik ve o güzelim iki bahçelerini buruk yemişli, ılgınlı ve biraz da sidir ağacı bulunan iki harap bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Onlarsa yüz çevirdiler[1]. Biz de üzerlerine su seddinin suyunu salıverdik. Ve iki cennetlerini[2], acı meyveli ağaçlara, meyvesiz ağaçlara ve az miktarda sedir ağacı bulunan iki cennete[2] çevirdik.
1)Karşılığını vermediler.
2)İki bahçelerini.
(Sebe 16)
Ancak onlar yüz çevirdiler, böylece biz de onlara Arim selini gönderdik. Ve onların iki bahçesini, buruk yemişli, acı ılgınlı ve içinde az bir şey de sedir ağacı olan iki bahçeye dönüştürdük.
(Sebe 16)
Fakat onlar yüz çevirdiler; nimetlerin karşılığını ödemediler. Biz de üzerlerine barajların selini salıverdik ve iki bahçelerini onlara buruk yemişli, ılgınlık ve içinde biraz da “sidir ağacı” bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
(Şükretmeyip) yüz çevirdiler. (Nankörlüklerine karşılık) üzerlerine “Arim selini” gönderdik. Ve onların (dillere destan) bahçelerini, yemişleri acı ılgın ağacı ve az bir şey de sedir ağaçlarının olduğu iki (kötü) bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Ama onlar yüz çevirdiler. Bu yüzden üzerlerine Arim selini gönderdik. Onların iki bahçesini, buruk yemişli, acı ılgınlı ve içinde biraz da sedir ağacı bulunan iki (harap) bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Fakat onlar (bu nimetin şükründen) yüz çevirdiler. Biz de onlara Arim selini gönderdik. (O) ikişer cennetlerinin yerinde de ekşi yemişli, acı ılgınlı ve az bir şey de Arabistan kirazından (olmak üzere haraab) iki (şer) bostan peyda etdik.
(Sebe 16)
Fakat (onlar, şükürden) yüz çevirdiler; bu yüzden üzerlerine Arim selini gönderdik ve onların iki bahçesini (de) buruk yemişli, acı ılgınlı ve (içinde) sidir ağacından az bir şey bulunan iki (harab) bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Derken vazgeçtiler. Ardından, onların üzerine 'Arim selini' gönderdik. Onlara iki cennetlerini [bahçelerini], 'dikensiz ağaç yiyeceğine, kökü sabit ağaca ve yararsız bir ağaçtan pek az bir şeye sahip' iki cennetle [bahçeyle] değiştirdik.
(Sebe 16)
Ancak onlar yüz çevirdiler; bunun için Biz de üzerlerine büğetin akıntısını saldık. Onların iki bahçesini buruk yemişli, acı ılgınlı ve içinde biraz da sedir ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Ama onlar, yüz çevirdiler. Böylece Biz de üzerlerine Arim selini gönderdik. Ve onların iki bahçesini, buruk yemişli, ılgınlık ve biraz da sedir ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Sebe halkı mesajlarımızdan yüz çevirdi. Bizde onların üzerine büyük bir sel gönderdik. O verimli iki bahçelerini, böğürtlen, ılgın ve çok az bodur bitki veren bahçeler haline getirdik.
(Sebe 16)
Fakat onlar yüz çevirdiler. Bunun üzerine onlara "arim" selini gönderdik. Ve onların iki bahçesini, acı meyveli ağaçlara, meyvesiz ağaçlara ve az miktarda sidr ağacını havi olan iki bahçeye tebdil ettik (dönüştürdük).
(Sebe 16)
Onlar ise yüzçevirdiler. Biz de onların üzerine Arim ırmağının sularını gönderdik. Onların o iki bahçeleri yerine de içinde acı yemişler veren ağaçlar, acı ılgın, biraz da yaban kirazı bulunan iki bahçe verdik.
(Sebe 16)
Ancak onlar yüz çevirdiler, böylece biz de onlara Arîm (her şeyi yıkıp süpüren azap) selini gönderdik ve onların iki bahçesini; buruk yemişli, acı ılgınlı ve içinde az bir şey de sedir ağacı olan iki bahçeye dönüştürdük.*
(Sebe 16)
Fakat onlar Elçinin mesajından yüz çevirdiler; Biz de üzerlerine, barajlarını yerle bir eden o meşhur Arim selini gönderdik ve sahip oldukları verimli iki bahçeyi, yalnızca böğürtlen, ılgın ve Arabistan kirazı denilen birkaç yabani sedir ağacından ibaret iki vîrâne bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Fakat onlar (Haktan) yüz çevirince, Biz de onlara Arim1 selini gönderdik. Ve onların çifter çifter bahçelerini, acı meyveli, acı ılgınlı ve içerisinde birkaç dikenli kiraz ağacı olan çifter çifter bahçelere dönüştürdük.*
(Sebe 16)
Yine (de) onlar, (Hakka) sırt çevirdiler. Bunun üzerine Biz onlara, her şeyi mahveden bir sel gönderdik. Onların iki bahçesini, tatsız meyveler, acı ılgın (ağaçları) ve bir miktar (da) köknar ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Ama onlar (Bizden) yüz çevirip uzaklaştılar ve bu yüzden barajlarını yıkıp geçen, sahip oldukları (son derece verimli) iki bahçeyi sadece böğürtlen, ılgın ve birkaç tane (yabani) sedir ağacından ibaret (virane) bir bahçeye çeviren bir sel gönderdik.
(Sebe 16)
Ne var ki, onlar, yüz çevirdiler; biz de üzerlerine çok şiddetli bir yağmur seli gönderdik. Onların o iki bahçesini, buruk yemişli, acı ılgınlı, birazcık da sedir ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Ne var ki onlar şükürden yüz çevirdiler. Biz de onların üzerine barajlarını yıkan şiddetli bir sel gönderdik. Sonuçta onların o güzelim bahçelerini, buruk meyveli çalılar ve ılgınlarla kaplı içinde birkaç sedir ağacı bulunan çorak bir araziye dönüştürdük.
Bknz: (16/112)
(Sebe 16)
15-17 Allah’ın sayısız nimetlerle donattığı Sebe halkının, yurtlarından ve yaşadıklarından da alınacak dersler vardır, sağı solu yemyeşil vadi içindeki çeşit çeşit meyvelerle bezenmiş bağlar, bahçeler, onlara âdeta lisanı hal ile Rabbinizin nimetlerinden yararlanırken, yaratılışınızın ve bu nimetlerle donatılışınızın sebebini düşünün diyorlardı. Fakat onlar da bunca nimete rağmen davetten yüz çevirip, nankörlük ederek karşı çıktılar. Bunun üzerine Biz de onların üzerine bentlerini yıkıp bahçelerini yok eden büyük bir sel gönderdik. O güzelim bağlarını, bahçelerini, acı meyveli çalılıklara, birkaç sedir ağacının içinde kaldığı harabelere çevirdik. Bahşettiğimiz nimetlere karşı nankörlük etmeleri sebebiyle onları işte böyle cezalandırdık. Biz, nankörlük yapanlardan başkasını hiç cezalandırır mıyız?
(Sebe 16)
Ne var ki onlar yüz çevirdiler. İşte bu yüzden Biz onların üzerine (barajlarını) yıkan şiddetli bir sel gönderdik ve o iki has bahçeyi, acı meyveli çalılar ve ılgınlarla kaplı, içerisinde birkaç sedir cinsi ağaç bulunan harap bir bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Fakat onlar, (elçilerin davetini kabulden) yüz çevirdiler. Biz de üzerlerine Arim vadisinin selini salıverdik ve o güzelim iki taraflı bahçelerini, buruk yemişli, acı meyvalı, dikeni çok ve meyvası az ağaçlardan ibaret iki harab bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Fakat onlar kaçındılar. Onların üzerlerine Arim selini gönderdik. Ve onların cennetlerini iki cennet ile tebdîl ettik ki, bu iki cennet pek acı meyve ağaçlarını ve acı ılgını ve biraz da Arabistan kirazı ağaçlarını (hâvi bulunuyordu).
(Sebe 16)
Amma ne var ki yüz çevirdiler. Biz de üzerlerine Arim selini gönderdik. Onların o iki bahçesini buruk yemişli, acı ılgınlı ve içinde biraz da sedir ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Fakat onlar yüz çevirdiler. Biz de üzerlerine önüne çıkanı sürükleyen büyük bir sel gönderdik. Geriye, buruk meyveli, ılgınlı, biraz da sedirli iki harap bahçe kaldı!
(Sebe 16)
Ama onlar, yine de yüz çevirdiler. Biz de, derhal üzerlerine arim selini gönderdik. Onların o iki bahçesini; buruk yemişli, acı ılgınlı ve biraz da sedir ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Fakat onlar bu buyruğa sırt çevirdiler. Bu yüzden üzerlerine Arim selini göndererek o verimli ovalarını dikenli, kuru çalılıklı ve az sayıda sedir ağaçlı iki çorak ovaya dönüştürdük.
(Sebe 16)
Fakat onlar bu davete sırtlarını döndüler, Biz de onların üzerlerine kükremiş, hırçın mı hırçın, bendleri yıkan bir sel gönderdik. O güzelim bahçelerini, içinde sadece buruk yemişli, ılgınlık, biraz da dikeni çok, meyvesi az ağaçlardan ibaret bozulmuş bahçelere çevirdik.
(Sebe 16)
Ama (şükürden) yüz çevirdiler; bu yüzden üzerlerine Arim selini gönderdik; onların iki bahçesini buruk yemişli, acı meyvalı ve içinde biraz da sedir ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Ama onlar uyarılara kulak asmadılar; biz de üzerlerine Arim selini göndererek onların iki bahçesini yok edip yerinde buruk yemişli ağaçlar, ılgınlık ve biraz da sedir ağacı oluşturduk.
(Sebe 16)
Ama onlar Biz'den yüz çevirdiler. Biz de, barajlarını yıkıp geçen; bahçelerini de, sadece böğürtlen, ılgın ve birkaç sedir ağacı bulunan verimsiz bir araziye çeviren bir sel gönderdik.
(Sebe 16)
Yüz çevirmişlerdi de, onlara "arim seli"ni göndermiştik. Onların bahçelerini, buruk meyveli, acı ılgın ağaçlı ve bol otlu bahçelere çevirmiştik.
(Sebe 16)
Fakat onlar yüz çevirmişler; biz de üzerlerine Arîm selini göndermiş ve bahçelerini buruk meyveli, ılgın ve biraz da sedir ağaçları olan iki bahçeye çevirmiştik.
(Sebe 16)
Ancak onlar yüz çevirdiler, böylece biz de onlara Arim selini gönderdik. Ve onların iki bahçesini, buruk yemişli, acı ılgınlı ve içinde az bir şey de sedir ağacı olan iki bahçeye dönüştürdük.
(Sebe 16)
Fakat onlar yüz çevirdiler. Biz de onların üzerine barajlarını yıkan bir sel gönderdik ve o iki taraflı bağlarını buruk meyveli, acı ılgınlı ve biraz da sedir ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)
Ne var ki onlar yüz çevirdiler; biz de üzerlerine Arim selini gönderdik. Onların iki bahçesini, buruk yemişli, acı ılgınlı, birazcık da sedir ağacı bulunan iki bahçeye çevirdik.
(Sebe 16)