İmkânı geniş olanlar imkânı nispetinde harcama yapsın, maddi imkânı dar olanlar da Allah’ın kendine verdiği kadar harcama yapsın, zira Allah hiç kimseyi verdiği imkândan fazlasıyla sorumlu tutmaz. Ayrıca Allah her darlık ve sıkıntının ardından mutlaka bir genişlik ve kolaylık ihsan eder.
65. Talak Suresi / 7.ayet
Talak 7 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Vaktihali yerinde ve eli geniş olan, vaktinehaline göre nafaka versin ve rızkı dar olana gelince, Allah, kendisine ne verirse onun bir kısmını nafaka olarak versin; Allah, hiç kimseye, kendi verdiği miktardan daha fazla bir şey teklif etmez; Allah, güçlükten sonra bir kolaylık verecektir.
(Talak 7)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
Geniş imkânları olan, nafakayı geniş imkânlarına göre verip karşılasın. Rızkı kısıtlı tutulan da, artık Allah'ın kendisine verdiği kadarıyla verip (boşadığı hanımlarını mahrum bırakmasın) . Allah, hiçbir nefse ona verdiğinden başkasıyla yükümlülük koymamıştır. Allah, bir güçlüğün ardından (mutlaka) bir kolaylığı kılıp (kulunu darlıktan kurtaracaktır).
(Talak 7)Abdullah Parlıyan Meali:
Bütün bu durumlarda geniş imkanlara sahip olan kişi imkanına göre nafaka versin. Rızık imkanları dar olan kimse ise Allah'ın kendisine verdiğine uygun biçimde nafaka vermiş olsun. Allah hiçbir kimseye kendi verdiğinden daha fazlasından yükümlü tutmaz. Allah güçlükten sonra mutlaka kolaylık verecektir.
(Talak 7)Adem Uğur Meali:
İmkânı geniş olan, nafakayı imkânlarına göre versin; rızkı daralmış bulunan da Allah'ın kendisine verdiği kadarından nafaka ödesin. Allah hiç kimseyi verdiği imkândan fazlasıyla yükümlü kılmaz. Allah, bir güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır.
(Talak 7)Ahmet Hulusi Meali:
Varlık sahibi olan, kendi zenginliğine göre nafaka versin. İmkanları daraltılmış kimse de Allah'ın kendisine verdiğine göre nafakasını versin... Allah hiç kimseyi, ona verdiğinden ötesiyle sorumlu tutmaz! Allah zorluktan sonra bir kolaylık oluşturur!
(Talak 7)Ahmet Tekin Meali:
Eli geniş, imkânları bol olan, bol nafaka versin. Geçim darlığı çeken de, Allah'ın kendisine ihsan ettiği nimetlerin, imkânların bir kısmını nafaka olarak versin. Allah hiç kimseyi, verdiği nimetlerin ve imkânın üstünde yükümlü tutmaz, mükellef kılmaz. Allah her güçlüğün ardından bir kolaylık planlayıp hazırlar.
(Talak 7)Ahmet Varol Meali
Genişlik içinde olan nafakayı imkânlarına göre versin, rızkı kendisine daraltılmış olan da Allah'ın kendisine verdiğinden versin. Allah hiç bir canı ona verdiğinden başkasıyla yükümlü tutmaz. Allah zorluktan sonra kolaylık nasib edecektir.
(Talak 7)Ali Bulaç Meali:
Geniş imkanları olan, nafakayı geniş imkanlarına göre versin. Rızkı kısıtlı tutulan da, artık Allah'ın kendisine verdiği kadarıyla versin. Allah, hiçbir nefse ona verdiğinden başkasıyla yükümlülük koymaz. Allah, bir güçlüğün ardından bir kolaylığı kılıp verecektir.
(Talak 7)Ali Fikri Yavuz Meali:
Genişliği (zenginliği) olan, (boşanmış kadınlara ve süt annelere) genişliğinden nafaka versin; rızkı dar olan da, Allah'ın ona verdiğinden harcasın. Allah bir kimseyi, ancak ona verdiği şeyle mükellef tutar. Allah bir güçlüğün arkasından bir kolaylık ihsan eder.
(Talak 7)Ali Rıza Sefa Meali:
Olanakları geniş olan, geniş olanaklarına göre harcasın. Geçim darlığı çeken de Allah'ın kendisine verdiğine göre harcasın. Allah, hiç kimseyi, kendisine verdiğinden daha çoğuyla yükümlü tutmaz. Allah, zorluktan sonra bir kolaylık verecektir.
(Talak 7)Ali Ünal Meali:
İmkânı geniş olan, (sürelerinin bitimini bekleyen boşanmış hamile eşleri için de, çocuğunu emzirtme karşılığında da) imkânına göre nafaka ve ücreti bol versin. Rızkı kendisi için dar takdir edilmiş olan da, Allah’ ın kendisine verdiği miktardan harcamada bulunsun. Allah, herkesi ancak ona verdiği imkân nisbetinde yükümlü tutar. Allah, her zorluktan sonra bir kolaylık var edecektir.
(Talak 7)Bahaeddin Sağlam Meali:
İmkânı bol olan, imkânından harcama yapsın. Rızkı dar olan kişi ise, Allah’ın ona verdiği ölçüde harcama yapsın. Allah hiç kimseye verdiğinden başkasını yüklemez. Allah, her zorluktan sonra bir kolaylık yaratacaktır.
(Talak 7)Bayraktar Bayraklı Meali:
Varlıklı olan, sahip olduğu imkanlara göre harcasın; rızkı daralmış bulunan da Allah'ın kendisine verdiği kadarından harcasın. Allah kimseyi kendi verdiğinden fazlasıyla yükümlü tutmaz. Allah, bir güçlüğün ardından bir kolaylık sağlayacaktır.
(Talak 7)Bekir Sadak Meali:
Varlikli olan kimse, nafakayi varligina gore versin; rizki ancak kendisine yetecek kadar verilmis olan kimse, Allah'in kendisine verdiginden versin; Allah kimseye, verdigi rizki asan bir yuk yuklemez. Allah, guclukten sonra kolaylik verir. *
(Talak 7)Besim Atalay Meali:
Zengin olan, ona göre yedirir, eli darda bulunan da, Allah ne verirse onu yedire, ancak Allah verdiğince yükletir, Allah darlıktan sonra bir genişlik yaratacaktır
(Talak 7)Celal Yıldırım Meali:
Geniş imkânı olan, geniş imkânına göre nafaka versin. Rızkı dar ve sınırlı olan ise, Allah'ın kendisine verdiğinden nafaka versin. Allah, hiç kimseye verdiğinden fazlasını teklif etmez. Allah, bir sıkıntı ve zorluğun ardından bir kolaylık meydana getirir.
(Talak 7)Cemal Külünkoğlu Meali:
Geniş imkânları olan, nafakayı genişliğine göre versin. Rızkı kısıtlı tutulan da, artık Allah'ın kendisine verdiği kadarıyla versin. Allah, hiç kimseyi, ona verdiği imkândan fazlasıyla yükümlü kılmaz. Allah, her güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır. *
(Talak 7)Diyanet İşleri Eski Meali:
Varlıklı olan kimse, nafakayı varlığına göre versin; rızkı ancak kendisine yetecek kadar verilmiş olan kimse, Allah'ın kendisine verdiğinden versin; Allah kimseye, verdiği rızkı aşan bir yük yüklemez. Allah, güçlükten sonra kolaylık verir.*
(Talak 7)Diyanet İşleri Yeni Meali:
Eli geniş olan, elinin genişliğine göre nafaka versin. Rızkı dar olan da, Allah'ın ona verdiğinden (o ölçüde) harcasın. Allah, bir kimseyi ancak kendine verdiği ile yükümlü kılar. Allah, bir güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır.
(Talak 7)Diyanet Vakfı Meali:
İmkânı geniş olan, nafakayı imkânlarına göre versin; rızkı daralmış bulunan da Allah'ın kendisine verdiği kadarından nafaka ödesin. Allah hiç kimseyi verdiği imkândan fazlasıyla yükümlü kılmaz. Allah, bir güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır.
(Talak 7)Edip Yüksel Meali:
Varlıklı kimse varlığı oranında nafaka yardımında bulunsun. Dar gelirli ise, ALLAH'ın kendisine verdiğinden versin. ALLAH bir kimseye vermiş olduğundan fazla bir sorumluluk yüklemez. ALLAH zorluktan sonra kolaylık getirecektir.
(Talak 7)Elmalılı Orjinal Meali:
Genişliği olan genişliğinden infak etsin, rızkı dar olan da Allahın ona verdiğinden infak eylesin, Allah bir nefse verdiğinden başka teklif etmez, Allah bir usrun arkasından bir yüsür yapar
(Talak 7)Elmalılı Yeni Meali:
Varlıklı olan varlığı nisbetinde nafaka versin, rızkı dar olan da Allah'ın kendisine verdiğinden nafaka verin! Allah hiç kimseyi kendisine verdiğinden başkasıyla mükellef (sorumlu) tutmaz. Allah bir zorluğun arkasından bir kolaylık yapar.
(Talak 7)Erhan Aktaş Meali:
Varlık sahibi olanlar, varlıklarına göre karşılıksız yardım etsinler. Durumu müsait olmayan da Allah ne verdiyse ondan versin. Allah, bir kimseyi, kendisine verdiğinden fazlasıyla sorumlu tutmaz. Allah, zorluğun ardından bir kolaylık verecektir.
(Talak 7)Gültekin Onan Meali:
Geniş imkanları olan, nafakayı geniş imkanlarına göre versin. Rızkı kısıtlı tutulan da, artık Tanrı'nın kendisine verdiği kadarıyla versin. Tanrı, hiçbir nefse ona verdiğinden başkasıyla yükümlülük koymaz. Tanrı, bir güçlüğün ardından bir kolaylığı kılıp verecektir.
(Talak 7)Hakkı Yılmaz Meali:
Geniş imkânları olanlar, geniş imkânlarına göre harcasınlar/ nafaka versinler. Rızkı kısıtlı tutulan da, artık Allah'ın kendisine verdiğinden versin. Allah, hiçbir kişiye ona verdiğinden başkasıyla yükümlülük koymaz. Allah, bir güçlüğün ardından bir kolaylık sağlayacaktır.
(Talak 7)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Bolluk içinde olan, nafakayı bolluk imkânına göre versin. Kimin rızkı daraltılmışsa, Allah’ın kendisine verdiğinden nafaka versin. Allah, hiçbir nefse ona verdiğinden fazlasını yüklemez. Allah, zorluktan sonra kolaylık kılacaktır.
(Talak 7)Harun Yıldırım Meali:
Bolluk içinde olan bolluğuna uygun nafaka versin. Rızkı kendisine daraltılan kimse de Allah’ın kendisine verdiği kadarıyla versin. Allah hiçbir kimseye ona verdiğinden başkasını yüklemez. Allah güçlüğün arakasından kolaylık ihsan eder.
(Talak 7)Hasan Basri Çantay:
(Haali, vakti) geniş olan, nafakayı genişliğine göre versin. Rızkı kendisine daraltılmış bulunan (fakir) de nafakayı Allahın ona verdiğinden versin. Allah hiçbir nefse, ona verdiğinden başkasını yüklemez. Allah, güçlüğün arkasından kolaylık ihsan eder.
(Talak 7)Hayrat Neşriyat Meali:
Eli geniş olan kimse, genişliğine göre nafaka versin! Rızkı kendisine daraltılmış olan kimse de Allah'ın ona verdiği (kadarı)ndan versin! Allah, kimseyi ona verdiğinden fazlasıyla mükellef tutmaz. Allah, bir zorluktan sonra bir kolaylık verecektir.
(Talak 7)Hubeyb Öndeş Meali: /
Bir genişlik [zenginlik] sahibi olan, genişliğinden [gücü yettiği kadarıyla] harcama (infak) yapsın. Kime, kendi rızkı ölçülendi [kısıldı] ise, Allah'ın kendisine verdiğinden [bir kısmını] harcama (infak) yapsın. Allah, herhangi bir canı, kendisine verdiğinden başkasıyla [sorumlu] tutmaz. Allah, bir zorluğun ardından bir kolaylık meydana getirecektir.
(Talak 7)Hüseyin Atay Meali:
Genişliğe sahip olan kimse, nafakayı genişliğine göre versin; rızkı kendisine yetecek kadar olan kimse, Allah'ın kendisine verdiğinden versin; Allah verdiğinin dışında kimseye yük yüklemez. Allah güçlükten sonra kolaylık verir.
(Talak 7)İbni Kesir Meali:
Eli geniş olan; genişliğine göre nafaka versin. Rızkı kendisine daraltılmış bulunan da, nafakayı Allah'ın kendisine verdiğinden versin. Allah kimseyi, kendisine verdiğinden fazlasıyla yükümlü tutmaz. Allah; güçlüğün ardından bir kolaylık ihsan eder.
(Talak 7)İlyas Yorulmaz Meali:
Durumu iyi olan (zengin olan) gücü nispetinde kadına ve bebeğine harcama yapsın. Rızkı dar ve az verilmiş kimsede, Allah'ın kendisine verdiği kadarıyla harcama yapsın. Allah hiçbir kimseye veremeyeceği şeyleri emretmiyor. Allah bu zorluklardan sonra bir kolaylık sağlayacaktır.
(Talak 7)İskender Ali Mihr Meali:
Geniş imkân sahibi olan, geniş imkânlarından infâk etsin (nafaka versin). Ve kim, üzerindeki rızkı az ise, o taktirde Allah’ın ona verdiğinden infâk etsin. Allah kimseyi, ona verdiğinden fazlası ile mükellef (sorumlu) tutmaz. Allah, zorluktan sonra kolaylık verecektir.
(Talak 7)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Varlıklı olan kimse bu geçimliği varlığına göre versin. Darlıkta olan da Allah'ın kendine verdiğine göre versin. Allah kişinin boynuna ancak verebileceği kadarını borç kılar, Allah güçlüğün ardından kolaylık verir.
(Talak 7)Kadri Çelik Meali:
Genişlik imkânları olan, nafakayı geniş imkânlarına göre yapsın. Rızkı kendisine kısıtlı tutulan da artık Allah'ın kendisine verdiği kadarıyla versin. Allah, hiç bir nefse, ona verdiğinden başkasını teklif etmez. Allah, güçlükten sonra kolaylık verir.
(Talak 7)Mahmut Kısa Meali:
Zengin olan zenginliği oranında, imkânları sınırlı olan da Allah’ın kendisine verdiği ölçüde nafaka vermelidir. Çünkü Allah hiç kimseye, kendisine vermiş olduğu güç ve imkânların üstünde bir sorumluluk yüklemez. Eğer müminler güçleri ölçüsünce yükümlülüklerini yerine getirirlerse, Allah her zorluktan sonra bir kolaylık sağlayacaktır. Sorumluluktan kaçınarak Allah’a isyan edenlere gelince:
(Talak 7)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Kadınlar için vakti hali yerinde olan imkanına göre nafaka versin. Ta ki; imkanı kısıtlı olana gelince, Allah'ın ona takdirinden versin. Allah hiç kimseye kendi verdiğinden fazlasını teklif etmez, inanın! Lütfedip yaratacaktır Allah. Güçlükten sonra kolaylığı eyler ihsan.
(Talak 7)Mehmet Türk Meali:
İmkânı geniş olan, nafakayı imkânına göre bol versin, rızık imkânı dar olan da (nafakayı) Allah’ın kendisine verdiği kadarından versin. Allah herkesi ancak ona verdiği kadarıyla yükümlü tutar. (Unutmayın ki) Allah her güçlükten sonra mutlaka bir kolaylık verecektir.1 *
(Talak 7)Muhammed Celal Şems Meali:
Varlıklı kimse, varlığına göre masraf etsin. Rızkı dar olan ise, Allah’ın kendisine verdiğine göre harcasın. Allah kimseyi, kendisine verdiğinin dışında sorumlu tutmaz. Allah, her darlıktan sonra bolluk yaratacaktır.
(Talak 7)Muhammed Esed Meali:
(Bütün bu durumlarda,) geniş imkanlara sahip olan kişi, genişliği ile uyumlu olarak harcasın; rızık imkanları dar olan kimse ise Allah'ın kendisine verdiğine uygun şekilde harcasın! Allah hiç kimseye kendi verdiğinden daha fazlasını yüklemez; (ve mümkündür ki) Allah sıkıntıdan sonra rahatlık verecektir.
(Talak 7)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
Varlıklı kimse, imkanına göre geçinme ücreti versin; geliri dar olan da Allah'ın kendisine verdiği kadarından versin. Allah kimseye gücünün üstünde yük yüklemez. Allah her zorluktan sonra bir kolaylık yaratır.
(Talak 7)Mustafa Çavdar Meali:
İmkânı geniş olanlar imkânı nispetinde harcama yapsın, maddi imkânı dar olanlar da Allah’ın kendine verdiği kadar harcama yapsın, zira Allah hiç kimseyi verdiği imkândan fazlasıyla sorumlu tutmaz. Ayrıca Allah her darlık ve sıkıntının ardından mutlaka bir genişlik ve kolaylık ihsan eder.Bknz: (2/226)»(2/240) - (94/5)»(94/6)
(Talak 7)Mustafa Çevik Meali:
İmkânları geniş olan zengin kimse, imkânları ölçüsünde ayrıldığı karısına ve çocuğuna nafakasını versin, imkânı kısıtlı olan da imkânları ölçüsünde nafakalarını versin. Allah, herkesi imkânları ölçüsünde sorumlu tutar ve her zorluktan, darlıktan sonra bir kolaylık, rahatlık ihsan eder.
(Talak 7)Mustafa İslamoğlu Meali:
(Neticede) imkanı olanlar, imkanları nisbetinde harcama yapsın; maddi imkanı dar olanlar da Allah'ın kendisine verdiği kadar harcama yapsın: Allah hiç kimseye verdiği imkandan fazlasını yüklemez; (belki de) Allah, bir zorluktan sonra bir kolaylık ihsan edecektir.
(Talak 7)Osman Okur Meali:
İmkânı geniş olan, nafakayı imkânlarına göre versin; rızkı daralmış bulunan da Allah'ın kendisine verdiği kadarından nafaka ödesin. Allah hiç kimseyi verdiği imkândan fazlasıyla yükümlü kılmaz. Allah, her güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır.
(Talak 7)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
Genişlik sahibi olan, genişliğinden infakta bulunsun ve üzerine rızkı dar bulunmuş olan da kendisine Allah'ın verdiğinden infakta bulunsun. Allah, hiç bir nefse, ona verdiğinden başkasını teklif etmez. Allah elbette güçlük arkasından kolaylık nâsib eder.
(Talak 7)Ömer Öngüt Meali:
Hali vakti geniş olan, nafakayı genişliğine göre versin. Rızkı dar olan fakir de, nafakayı Allah'ın kendisine verdiğinden versin. Allah bir kimseyi ancak ona verdiği şeyle mükellef tutar. Allah bir güçlükten sonra er geç bir kolaylık ihsan edecektir.
(Talak 7)Ömer Sevinçgül Meali:
Serveti olan servetinden nafaka versin. Rızkı dar olan, Allah kendisine ne verdiyse ondan nafaka versin. Allah, bir kimseye ne verdiyse, onu ondan sorumlu tutar. Allah, bir zorluktan sonra bir kolaylık yaratır.
(Talak 7)Sadık Türkmen Meali:
Eli geniş olan, elinin genişliğine göre nafaka versin. Rızkı dar olan da, Allah’ın ona verdiğinden (o ölçüde) harcasın. Allah bir kimseyi ancak imkânlarına göre yükümlü kılar. Allah bir güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır.
(Talak 7)Seyyid Kutub Meali:
İmkanı geniş olan, nafakayı imkanlarına göre versin. Rızkı daralmış bulunan da nafakayı, Allah'ın kendisine verdiğinden versin. Allah hiç kimseye gücünün yettiğinden başkasını yüklemez. Allah daima bir güçlükten sonra bir kolaylık yaratır.
(Talak 7)Suat Yıldırım Meali:
İmkanı geniş olan, imkanına göre nafakayı bol versin. Nasibi sınırlı olan ise Allah'ın kendisine verdiği imkan ölçüsünde nafaka versin. Allah, herkesi sadece ona verdiği imkan nisbetinde yükümlü tutar. Allah, sıkıntının ardından kolaylık ihsan eder.
(Talak 7)Süleyman Ateş Meali:
Eli geniş olan, genişliğine göre nafaka versin. Rızkı kısılmış bulunan da Allah'ın kendisine verdiğinden versin. Allah, bir kişiye ne vermişse ancak onu yükler, (kimseye gücünün üstünde bir şey yüklemez). Allah, bir güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır.
(Talak 7)Süleymaniye Vakfı Meali:
Varlıklı olan, harcamayı varlığına göre yapsın. Darlıkta olan da Allah ne vermişse ondan yapsın. Allah kimseye gücünün üstünde yük yüklemez. Allah, zorluğun ardından bir kolaylık yaratacaktır.
(Talak 7)Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
Zengin olan, imkanlarıyla orantılı olarak onların geçimini sağlasın; eli dar olan da Allah'ın kendisine verdiğinden harcasın. Allah kimseye gücünün üstünde bir sorumluluk yüklemez, ama zorluktan sonra kolaylık verebilir.
(Talak 7)Şaban Piriş Meali:
Zengin olan, gücüne göre nafaka versin. Rızkı kendisine yetecek kadar olan da, Allah'ın kendisine verdiğinden versin. Allah, hiç kimseyi, verdiğinden fazlasıyla yükümlü tutmaz. Allah, güçlüğün ardından bir kolaylık verir.
(Talak 7)Talat Koçyiğit Meali:
Varlıklı olan kimse, nafakayı varlığına göre versin. Rızkı kendisine yetecek kadar dar olan da, Allah'ın kendisine verdiğinden versin. Allah, hiç kimseye, verdiğinden fazlasını yüklemez. Allah, güçlükten sonra kolaylık verir.
(Talak 7)Tefhimul Kuran Meali:
Genişlik imkânları olan, nafakayı geniş imkânlarına göre yapsın. Rızkı kendisine kısıtlı tutulan da, artık Allah'ın kendisine verdiği kadarıyla versin. Allah, hiçbir nefse ona verdiğinden başkasıyla yükümlülük koymaz. Allah, bir güçlüğün ardından bir kolaylığı kılıp verecektir.
(Talak 7)Ümit Şimşek Meali:
Varlıklı kimse, imkânına göre nafaka versin; rızkı dar olan da Allah'ın kendisine verdiği kadarından versin. Allah kimseye gücünden fazlasını yüklemez. Allah her zorluktan sonra bir kolaylık yaratacaktır.
(Talak 7)Yaşar Nuri Öztürk Meali
Geniş imkana sahip olan bu geniş imkanından harcasın. Rızkı kendisine ölçü ile verilmiş olan da Allah'ın kendisine verdiğinden infak etsin. Allah hiçbir benliği, kendisine verdiği şey dışında yükümlü tutmaz. Allah, bir güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır.
(Talak 7)