12. Yusuf Suresi / 20.ayet

Sonunda onu düşük bir değere, birkaç dirheme sattılar. Zira ondan kurtulmak için kâr amacı gütmemişlerdi.

Mustafa Çavdar Meali

Yusuf 20 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve onu değersiz bir kar, sayılı birkaç kuruş karşılığında satmışlardı ve onu satarlarken paraya pek o kadar rağbetleri de yoktu.

(Yusuf 20)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Derken onu (Hz. Yusuf’u Mısır’a götürüp köle pazarında) ucuz bir değere, sayısı belli (birkaç) dirheme satıvermişler ve onu pek önemsememişlerdi.

(Yusuf 20)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ve sonunda Mısır'a varınca, Yûsuf'u değersiz bir fiyatla, birkaç dirhem gümüşe sattılar. O'nu ellerinde tutmak için isteksiz davrandılar. Yani buluntu olduğu için, ona fazla değer vermeyip hemen ellerinden çıkardılar.

(Yusuf 20)

Adem Uğur Meali:

(Kafile Mısır'a vardığında) onu değersiz bir pahaya, sayılı birkaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona değer vermemişlerdi.

(Yusuf 20)

Ahmet Hulusi Meali:

(Sonra Mısır'da) Onu yanlarında tutmak istemedikleri için az bir pahaya, birkaç dirheme sattılar.

(Yusuf 20)

Ahmet Tekin Meali:

Onu düşük bir fiyatla, birkaç dirheme sattılar. Onlar da Yûsuf'u önemsemeyenlerdendi.

(Yusuf 20)

Ahmet Varol Meali

Onu ucuz bir fiyata birkaç dirheme sattılar. Onlar onu pek önemsemiyorlardı.

(Yusuf 20)

Ali Bulaç Meali:

Onu ucuz bir fiyata, sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.

(Yusuf 20)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Yûsuf'u takip eden kardeşleri işin farkına varınca, “bu bizim kaçak kölemizdir” diye) onu değersiz bir fiat ile, birkaç dirheme (kafileye) sattılar. (onu uzaklaştırmak için) hakkında rağbetsiz bulunuyorlardı. (Yûsuf'a kıymet biçmiyorlardı.)

(Yusuf 20)

Ali Rıza Sefa Meali:

Ucuz bir fiyata; birkaç kuruşa, Onu sattılar. Çünkü Ona, değer vermemişlerdi.[165]

165)Yusuf peygamberin tutsak edilerek satılması, Tevrat, Yaratılış 37:27-36 ayetlerinde, şöyle yazılıdır: "Yusuf'un kardeşleri, şöyle dediler: ‘Onu, İsmaililere satalım; canına dokunmamış oluruz. Çünkü o, kardeşimizdir; aynı kanı taşıyoruz.' Yusuf'u kuyudan çekip çıkardılar; yirmi gümüşe İsmaililere sattılar. İsmaililer de Yusuf'u Mısır'a götürdüler ve Firavun'un muhafız birliği komutanına sattılar."

(Yusuf 20)

Ali Ünal Meali:

Nihayet O’nu kelepir fiyatına, sayılı bir kaç gümüş kuruşa sattılar. Kıymetini takdir edememiş ve değerini pek düşük tutmuşlardı.

(Yusuf 20)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Sayılı dirhemler ile çok az bir paraya onu sattılar. Onu ellerinde tutmak için isteksiz davrandılar.

(Yusuf 20)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Nihayet onu düşük bir fiyata sattılar. Onlar ona karşı isteksiz idiler.

(Yusuf 20)

Bekir Sadak Meali:

Onu yanlarinda alikoymak istemedikleri icin ucuz bir fiyata, birkac dirheme sattilar. *

(Yusuf 20)

Besim Atalay Meali:

Kardeşleri onu, birkaç ucuz para ile sattılar, tamah göstermediler

(Yusuf 20)

Celal Yıldırım Meali:

Onlar (böylece) Yûsuf'u pek az bir fiatla, birkaç dirheme sattılar; onun hakkında isteksizlerden idiler.

(Yusuf 20)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(Kafile Mısır'a varınca) Onu yanlarında alıkoymak istemedikleri için ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar.

(Yusuf 20)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Onu yanlarında alıkoymak istemedikleri için ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar.*

(Yusuf 20)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Onu ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Zaten ona değer vermiyorlardı.

(Yusuf 20)

Diyanet Vakfı Meali:

(Kafile Mısır'a vardığında) onu değersiz bir pahaya, sayılı birkaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona değer vermemişlerdi.  *

(Yusuf 20)

Edip Yüksel Meali:

Ona ihtiyaçları olmadığı için ucuz bir fiyata, bir kaç dirheme sattılar.

(Yusuf 20)

Elmalılı Orjinal Meali:

değersiz bir baha ile onu bir kaç dirheme sattılar, hakkında rağbetsiz bulunuyorlardı

(Yusuf 20)

Elmalılı Yeni Meali:

Onu ucuz bir fiyatla birkaç dirheme sattılar. Onu yanlarında tutmaya isteksiz bulunuyorlardı.

(Yusuf 20)

Erhan Aktaş Meali:

Onu düşük bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Ona önem vermemişlerdi.

(Yusuf 20)

Gültekin Onan Meali:

Onu ucuz bir fiyata sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.

(Yusuf 20)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve o'nu düşük bir fiyata; birkaç gümüş paraya sattılar. Onlar, Yûsuf'un satılmasında azla yetinenlerden idiler.

(Yusuf 20)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Onu çok az bir fiyata, sayılı birkaç dirheme satmış, ona fazla değer vermemişlerdi.

(Yusuf 20)

Harun Yıldırım Meali:

Onu düşük bir fiyata, sayısı belli dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.

(Yusuf 20)

Hasan Basri Çantay:

Onu değersiz bir bahaye, bir kaç dirheme satdılar. Onlar bunun hakkında rağbetsizdiler.

(Yusuf 20)

Hayrat Neşriyat Meali:

Onu az bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Zâten (onlar), onun hakkında rağbetsiz(ona değer vermeyen) kimselerden idiler.

(Yusuf 20)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Onu[Yusuf'u], çalınmış sayılı az bir dirhemle satın aldılar¹. Onlar, O konuda [Yusuf'u satın alma konusunda] gönülsüzlerdendi.

(Yusuf 20)

Hüseyin Atay Meali:

Ona isteksiz olduklarından, onu düşük bir fiyata; birkaç dirheme sattılar.

(Yusuf 20)

İbni Kesir Meali:

Onu, ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Onu yanlarında alıkoymak istemediler.

(Yusuf 20)

İlyas Yorulmaz Meali:

Kervancılar Yusuf dan kazanacakları parayı önemsemeyerek, birkaç dinar karşılığında onu sattılar.

(Yusuf 20)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve onu (Yusuf’u), az bir fiyatla, birkaç dirheme sattılar. Çünkü; ona karşı zahidlerden idiler.

(Yusuf 20)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Onlar Yusuf'u pek ucuza, birkaç dirheme sattılar. Bu kadarıyla yetindiler.

(Yusuf 20)

Kadri Çelik Meali:

Onu ucuz bir fiyata, sayısı belli (bir kaç) dirheme sattılar. onlar O'nun hakkında isteksizlerden olmuşlardı.

(Yusuf 20)

Mahmut Kısa Meali:

Uzun bir yolculuğun sonunda, nihâyet kervan Mısır’a vardı. Yûsuf’uköle pazarına çıkardılar ve onu ucuz bir fiyata, birkaç gümüş dirheme sattılar. Çünkü çalıntı bir çocuk olduğu için, onu uzun süre ellerinde tutmak istemiyorlardı. Zaten çok da değer vermemişlerdi.

(Yusuf 20)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Fiyatı ucuz olarak birkaç dirheme sattılar. Aslında onu pek de önemsemediler.

(Yusuf 20)

Mehmet Türk Meali:

Onlar Yûsuf’u önemsemedikleri için ucuz bir fiyatla, birkaç dirheme sattılar.

(Yusuf 20)

Muhammed Celal Şems Meali:

Onu ucuz bir fiyata, (yani) birkaç dirheme sattılar. (Paranın az olması,) onların umurunda (bile) değildi.

(Yusuf 20)

Muhammed Esed Meali:

Ve sonunda önemsiz bir paha -sadece birkaç gümüş dirhem- karşılığında o'nu sattılar; o kadar az değer biçmişlerdi o'na.

(Yusuf 20)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Sonra onu birkaç dirhem gibi az bir fiyata sattılar. Zira ona pek değer vermiyorlardı.

(Yusuf 20)

Mustafa Çavdar Meali:

Sonunda onu düşük bir değere, birkaç dirheme sattılar. Zira ondan kurtulmak için kâr amacı gütmemişlerdi. (Yusuf 20)

Mustafa Çevik Meali:

19-20 Onlar kurdukları tuzakla ilgili uydurduklarını babalarına anlatmakta iken, kuyunun bulunduğu yere bir kervan gelip durdu ve içlerinden biri su çekmek için kovasını kuyuya sarkıtırken kuyudaki Yusuf’u fark edip arkadaşlarına seslendi: “Kısmete bakın kuyuda bir erkek çocuk var.” diyerek Yusuf’u kuyudan çıkardı ve köle pazarında satmak üzere yanlarına alıp yollarına devam ettiler. Allah da onların ne yaptıklarını ve niyetlerini biliyordu. Nihayet kervan Mısır’a varınca, köle pazarında Yusuf’u önemsiz bir para karşılığında sattılar, zaten ne kazansak kârdır diye düşünüyorlardı.

(Yusuf 20)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Sonunda onu düşük bir değere -sadece bir kaç gümüş paraya- sattılar; zaten onlar ondan kurtulmak istiyorlardı.

(Yusuf 20)

Osman Okur Meali:

(Kafile Mısır'a vardığında) onu değersiz bir pahaya, sayılı birkaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona değer vermemişlerdi.

(Yusuf 20)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve O'nu biraz bedel ile sayılmış birkaç dirhem ile satıverdiler ve onlar O'nun hakkında rağbetsizlerden olmuşlardı.

(Yusuf 20)

Ömer Öngüt Meali:

Onu değersiz bir fiyat ile bir kaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona karşı rağbetsiz idiler.

(Yusuf 20)

Ömer Sevinçgül Meali:

Ona değer vermedikleri ‘yanlarında alıkoymak istemedikleri’ için ucuz bir fiyata, birkaç paraya sattılar.

(Yusuf 20)

Sadık Türkmen Meali:

Onu değersiz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona karşı isteksiz idiler.

(Yusuf 20)

Seyyid Kutub Meali:

Yusuf'u ucuz bir fiyatla, birkaç paraya sattılar. Çünkü onu bir an önce ellerinden çıkarmak istiyorlardı.

(Yusuf 20)

Suat Yıldırım Meali:

Nihayet Mısır'a varınca, onu düşük bir fiyata, birkaç paraya sattılar. Zaten ona pek kıymet biçmiyorlardı.

(Yusuf 20)

Süleyman Ateş Meali:

Nihayet (Mısır'a varınca) onu düşük bir pahaya, birkaç paraya sattılar. Onlar, ona (Yusuf'a) karşı isteksiz idiler. (Buluntu olduğu için ona değer vermediler, hemen onu ellerinden çıkarmak istediler.)

(Yusuf 20)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Yusuf'u pek ucuza, bir kaç dirheme, sattılar. Yanlarında değeri yokmuş gibi davrandılar.

(Yusuf 20)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Sonunda onu, düşük bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Çünkü onun fazla değerli olmadığını düşünüyorlardı.

(Yusuf 20)

Şaban Piriş Meali:

Onu düşük bir fiyatla bir kaç dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.

(Yusuf 20)

Talat Koçyiğit Meali:

Onu ucuz fiyatla, sayılı birkaç dirheme satmışlardı. Onun hakkında istekli değillerdi.

(Yusuf 20)

Tefhimul Kuran Meali:

Onu ucuz bir fiyata, sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onlar onu pek önemsemediler.

(Yusuf 20)

Ümit Şimşek Meali:

Sonra onu birkaç dirhem gibi az bir fiyata sattılar. Zira ona pek değer vermiyorlardı.

(Yusuf 20)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Onu basit bir karşılıkla, birkaç paraya sattılar. Ona fazla rağbet gösterenler değillerdi.

(Yusuf 20)