43. Zuhruf Suresi / 55.ayet

Nihayet onlar bizi gazaplandırınca onlara hak ettikleri cezayı verdik ve hepsini suda boğduk.

Bknz: (10/88)»(10/92)

Mustafa Çavdar Meali

Zuhruf 55 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Bizi gazaba getirdiler mi öç aldık onlardan, derken hepsini de sulara boğduk.

(Zuhruf 55)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Sonunda (Firavun) Bizi öfkelendirince, Biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk (ve batırdık).

(Zuhruf 55)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ama bize meydan okumaya devam edip, bizi kızdırınca, kendilerinden intikam aldık. Derken hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Adem Uğur Meali:

Böylece bizi öfkelendirince onlardan intikam aldık, hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Ahmet Hulusi Meali:

Ne zaman ki bizi öfkelendirdiler, yaptıklarının sonucunu yaşattık; onları toptan suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Ahmet Tekin Meali:

Nihayet bizi, gazaba getirdikleri zaman, onlara lâyık oldukları cezayı verdik. Hepsini denizde boğduk.

(Zuhruf 55)

Ahmet Varol Meali

Sonunda bizi öfkelendirindiklerinde onlardan öç aldık. Böylece hepsini birden (suda) boğduk.

(Zuhruf 55)

Ali Bulaç Meali:

Sonunda bizi öfkelendirince, biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Vakta ki, (isyan ederek) bizi gazablandırdılar, biz de kendilerinden intikam aldık; hepsini birden (denizde) boğduk.

(Zuhruf 55)

Ali Rıza Sefa Meali:

Nitekim Bizi öfkelendirince, hak ettikleri cezayı onlara verdik. Sonunda, tümünü boğduk.

(Zuhruf 55)

Ali Ünal Meali:

Nihayet ceza hükmümüzü üzerlerine çektiler; Biz de hak ettikleri cezayı verdik de, hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Bahaeddin Sağlam Meali:

İşte bizi kızdırdıkları zaman, onlardan intikam aldık: (Yani) hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Böylece bizi öfkelendirince, onlardan intikam aldık, hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Bekir Sadak Meali:

Boylece Bizi ofkelendirince onlardan oc aldik, hepsini suda bogduk.

(Zuhruf 55)

Besim Atalay Meali:

Onlar bizi kızdırınca, biz onlardan öc aldık, hepsini de suda boğduk onların

(Zuhruf 55)

Celal Yıldırım Meali:

Ne vakit ki, bizi öfkelendirip gazabımızı çektiler, kendilerinden intikam aldık da böylece hepsini (Kızıldeniz'de) boğduk.

(Zuhruf 55)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Sonunda bizi öfkelendirince, biz de onlardan (yaptıklarının cezasını vererek) intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk. *

(Zuhruf 55)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Böylece Bizi öfkelendirince onlardan öç aldık, hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Onlar bizi bu şekilde öfkelendirince biz de onlardan öç aldık, hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Diyanet Vakfı Meali:

Böylece bizi öfkelendirince onlardan intikam aldık, hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Edip Yüksel Meali:

Bizimle savaşmakta israr edince onlardan öc aldık, hepsini boğduk.

(Zuhruf 55)

Elmalılı Orjinal Meali:

Böyle vakta ki bizi gadaba da'vet ettiler biz de kendilerinden intikam aldık hepsini birden gark ediverdik

(Zuhruf 55)

Elmalılı Yeni Meali:

Böylece Bizi gazaplandırdıkları zaman Biz de kendilerinden intikam aldık, hepsini birden boğuverdik.

(Zuhruf 55)

Erhan Aktaş Meali:

Böylece Bize asilik yaptılar. Biz de onları cezalandırdık. Topluca suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Gültekin Onan Meali:

Sonunda bizi öfkelendirince, biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Hakkı Yılmaz Meali:

(55,56) Sonunda onlar Bizi gazaplandırdıkları zaman onları cezalandırarak adaleti sağladık. Sonra da onları topluca suda boğduk. Sonra da onları sonradan gelecekler için selef ve örnek yaptık.

(Zuhruf 55)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Bizi öfkelendirince, onlardan intikam aldık ve onların tamamını (denizde) boğduk.

(Zuhruf 55)

Harun Yıldırım Meali:

Sonunda bizi öfkelendirince, biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Hasan Basri Çantay:

Nihayet, onlar bizi gazablandırınca kendilerinden intikam aldık. Derhal onları topdan (suda) boğduk.

(Zuhruf 55)

Hayrat Neşriyat Meali:

Artık ne zaman ki bizi gazablandırdılar, onlardan intikam alıverdik, bu yüzden onları hep birlikte suda boğduk.(3)*

(Zuhruf 55)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Ardından, onlar bizi[m Kullarımızı]¹ kızdırınca, onlardan intikam aldık. Böylece onları topluca boğduk/batırdık.

(Zuhruf 55)

Hüseyin Atay Meali:

Böylece Bizi öfkelendirince onları cezalandırdık, hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

İbni Kesir Meali:

Bizi öfkelendirince; onlardan intikam aldık ve hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

İlyas Yorulmaz Meali:

Bizi öfkelendirdiler ve bizde onlardan intikam aldık. Sonra onların hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

İskender Ali Mihr Meali:

Bunun üzerine, bizi eseflendirdiler (üzdüler), biz de onlardan intikam aldık. Bu sebeple onların hepsini boğduk.

(Zuhruf 55)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Sonunda onlar Bizi öfkelendirince Biz de onlardan öc aldık. Hepsini birden suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Kadri Çelik Meali:

Sonunda bizi öfkelendirince, biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Mahmut Kısa Meali:

Böylece onlar iyice azgınlaşarak gazâbımızı hak edince, hepsini suda boğarak cezalandırdık!

(Zuhruf 55)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Restleşip, artık bizi öfkelendirince, Biz de onlardan intikam alıp, topluca suda boğmuşuzdur.

(Zuhruf 55)

Mehmet Türk Meali:

Sonunda onlar, Bizi gazaplandırınca Biz, hepsini suda boğarak onlardan intikam aldık.

(Zuhruf 55)

Muhammed Celal Şems Meali:

Sonunda onlar Bizi kızdırınca, Biz (de) onlardan öç aldık. Böylece hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Muhammed Esed Meali:

Ama Bize meydan okumaya devam edince onlara misillemede bulunduk ve hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Onlar bizi kızdırınca biz de onlardan öç aldık. Hepsini suda boğuverdik.

(Zuhruf 55)

Mustafa Çavdar Meali:

Nihayet onlar bizi gazaplandırınca onlara hak ettikleri cezayı verdik ve hepsini suda boğduk.

Bknz: (10/88)»(10/92)

(Zuhruf 55)

Mustafa Çevik Meali:

46-56 Vaktiyle Musa’yı da apaçık âyetlerimiz ve mucizelerle birlikte, Firavun ve kavmine göndermiştik. Musa onlara gidip, “Ben âlemlerin Rabbinin elçisiyim.” demişti. Fakat onlar peygamberliğinin delili olan mucizeleri de görmelerine rağmen, Musa’ya inanmayıp onunla alay ettiler. Bunun üzerine belki düşünür, gerçeği görür anlarlar diye birbirinden daha güçlü ve etkili mucizelerle Musa’yı destekledik. Firavun ve kavmini bu mucizelerle uyardık fakat onlar karşılaştıkları her mucize ve musibetten sonra Musa’ya gelip, “Ey yüce insan ve ey büyük sihirbaz! Rabbinin sana lütfettiği peygamberlik hatırına, O’na dua et de bizi bu musibetlerden kurtarsın. Biz artık senin davet ettiğin o yolda yürüyeceğiz.” dediler. Ne zaman Biz de onları başlarına gelen uyarıcı musibetlerden kurtardıysak hemen sözlerinden döndüler. Sonra Firavun kavmine dönüp şöyle demeye başladı: “Ey kavmim! Mısır ülkesinin hükümranlığı bana ait değil mi, şu ayaklarımın altında akıp giden nehir benim değil mi? Benim bu muhteşem kudret ve saltanatı mı görmüyor musunuz? Ben bu Musa denen, güçsüz ve zavallı adamdan daha güçlü efendiniz değil miyim? Hem bir baksanız ya, ne demek istediği ve amacının ne olduğu bile belli değil, şimdi onunla ben bir miyim? Musa gerçekten peygamber olarak görevlendirilmiş ise boynunda altın gerdanlıkları, kollarında altın bilezikleri ve yanında ona yardımcı meleklerle, ihtişamlı ve güçlü olarak karşımıza çıkması gerekmez miydi?” Firavun bu sözleri ile zaten yozlaşmaya müşrik, kâfir ve nankör olmaya yatkın olan kavmini etkisi altına aldı ve onlar da Firavun’a boyun eğip ona kulluk etmeye devam ettiler. Böylece Bize sırtlarını dönüp de gazabımızı üzerlerine çekince, hak ettikleri azaba çarptırıp hepsini suda boğduk ve onları Allah’la birlikte başkalarını da Rab ve ilah edinenler için kötü bir örnek olmak üzere gelecek nesillere ibretlik kıldık.

(Zuhruf 55)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Bizim gazabımızı davet ettikleri zaman, onlara yaptıklarının acısını tattırdık ve topunu boğulmaya terk ettik.

(Zuhruf 55)

Osman Okur Meali:

Sonunda bizi öfkelendirince, biz de onlardan (yaptıklarının cezasını vererek) intikam aldık, böylece onları toplu olarak (nehirde) boğduk.

(Zuhruf 55)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Vaktâ ki, Bizi gazaplandırdılar, onlardan intikam aldık. Hemen hepsini de garkettik.

(Zuhruf 55)

Ömer Öngüt Meali:

Ne zaman ki bizi öfkelendirdiler, onlardan intikam aldık, hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Ömer Sevinçgül Meali:

Bizi gazaba getirdiler. Biz de, yaptıklarına karşılık cezalarını verdik!

(Zuhruf 55)

Sadık Türkmen Meali:

Sonunda Bizi hışımlandırınca onlardan intikam aldık! Derhal hepsini boğduk.

(Zuhruf 55)

Seyyid Kutub Meali:

Bizi öfkelendirince onlardan intikam aldık, böyle hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Suat Yıldırım Meali:

Onlar bizi gazaba davet edince, Biz de onların hepsini suda boğarak, onlardan müminlerin intikamını aldık.

(Zuhruf 55)

Süleyman Ateş Meali:

Onlar bizi kızdırınca biz de onlardan öç aldık, hepsini boğduk.

(Zuhruf 55)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Onlar bizi üzünce biz de hak ettikleri cezayı verdik ve hepsini suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Bizi iyice kızdırdıkları zaman, onları suda boğarak cezalandırdık.

(Zuhruf 55)

Şaban Piriş Meali:

Onlar bizi öfkelendirdikleri zaman, onların hepsini suda boğarak, onlardan intikam aldık.

(Zuhruf 55)

Talat Koçyiğit Meali:

Onlar bizi bu halleriyle kızdırınca, biz de onlardan intikam almış, onların hepsini suda boğmuştuk.

(Zuhruf 55)

Tefhimul Kuran Meali:

Sonunda bizi öfkelendirince, biz de onlardan intikam aldık, böylece onları toplu olarak suda boğduk.

(Zuhruf 55)

Ümit Şimşek Meali:

Gazabımızı hak ettiklerinde onları boğarak intikam aldık.

(Zuhruf 55)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Onlar bizi bu şekilde öfkelendirince, biz de onlardan öç aldık; hepsini suya gömüverdik.

(Zuhruf 55)