43. Zuhruf Suresi / 66.ayet

Şimdi onlar, ille de farkında olmadıkları bir anda, o saatin bu dünyanın sonunun başlarına ansızın gelmesini mi bekliyorlar?

Bknz: (7/187)

Mustafa Çavdar Meali

Zuhruf 66 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Onlar, kıyametin kopmasından başka bir şey mi bekliyorlar ki ansızın kopuverir başlarına ve onlar, anlamazlar bile.

(Zuhruf 66)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Onlar, hiç şuurunda değilken kendilerine apansız geliverecek olan saatten (Hz. İsa’nın zuhur edişinden ve kıyametten) başkasını mı gözlüyorlardı?

(Zuhruf 66)

Abdullah Parlıyan Meali:

Onlar kıyametin, kendilerinin hiç farkında olmadıkları bir sırada, ansızın başlarına gelmesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Adem Uğur Meali:

Onlar farkında değillerken kıyamet gününün kendilerine ansızın gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Ahmet Hulusi Meali:

Onlar farkında olmadıkları halde iken, o saatin (ölümün - kıyametin) ansızın kendilerine gelmesinden başka bir şey mi gözlüyorlar!

(Zuhruf 66)

Ahmet Tekin Meali:

Onlar farkında değillerken, ille Kıyametin kopacağı ânın kendilerine, ansızın gelmesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Ahmet Varol Meali

Onlar sırf, kendileri farkında değilken, kıyametin ansızın başlarına gelmesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Ali Bulaç Meali:

Onlar, hiç şuurunda değilken kendilerine apansız geliverecek olan kıyamet saatinden başkasını mı gözlüyorlar?

(Zuhruf 66)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Onlar farkında değillerken ansızın başlarına gelsin diye, hep o kıyametin kopmasını bekliyorlar.

(Zuhruf 66)

Ali Rıza Sefa Meali:

Beklemedikleri bir sırada, evrenlerin sonunun ansızın gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Ali Ünal Meali:

Yoksa o (küfür ve şirkte ısrar edenler), Kıyamet’in hiç farkında değillerken ansızın başlarında kopmasını mı bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Onlar sadece kıyametin, farkına varmadan ansızın onlara gelmesini bekliyorlar!

(Zuhruf 66)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Onlar, farkında olmadan kıyamet saatinin kendilerine ansızın gelmesinden başka bir şey beklemiyorlar.

(Zuhruf 66)

Bekir Sadak Meali:

Onlar farkinda degillerken kiyamet gununun kendilerine ansizin gelmesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Besim Atalay Meali:

Ancak, onlar anlamadan, saatin ansızın beklerler mi gelmesini?

(Zuhruf 66)

Celal Yıldırım Meali:

Onlar ancak beklenen o saatin, farkına varmadıkları bir halde ansızın kendilerine gelmesini bekliyorlar.

(Zuhruf 66)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Onlar ancak beklenen o saatin (kıyametin), farkına varmadıkları bir halde ansızın kendilerine gelmesini bekliyorlar.

(Zuhruf 66)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Onlar farkında değillerken kıyamet gününün kendilerine ansızın gelmesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Onlar (bu tavırlarıyla) ancak, kıyamet gününün kendilerine ansızın gelmesini beklemektedirler, halbuki bunun farkında değillerdir.

(Zuhruf 66)

Diyanet Vakfı Meali:

Onlar farkında değillerken kıyamet gününün kendilerine ansızın gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Edip Yüksel Meali:

Onlar, farkında değilken, Saatin kendilerine ansızın gelmesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Elmalılı Orjinal Meali:

Hep o saate, hiç farkında değillerken ansızın onun başlarına gelivermesine bakıyorlar

(Zuhruf 66)

Elmalılı Yeni Meali:

Hep kıyamete, hiç farkında değillerken onun ansızın başlarına gelivermesine bakıyorlar.

(Zuhruf 66)

Erhan Aktaş Meali:

O Sa'at'ın[1], farkında değillerken, ansızın onlara gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?

1)Kıyametin.

(Zuhruf 66)

Gültekin Onan Meali:

Onlar, hiç şuurunda değilken kendilerine apansız geliverecek olan kıyamet saatinden başkasını mı gözlüyorlar?

(Zuhruf 66)

Hakkı Yılmaz Meali:

Onlar kendileri farkına varmadan, ansızın, kıyâmet anının kendilerine gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Hiç farkında değilken, kıyametin ansızın kendilerine gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Harun Yıldırım Meali:

Onlar, hiç şuurunda değilken kendilerine apansız geliverecek olan kıyametsaatinden başkasını mı gözlüyorlar?

(Zuhruf 66)

Hasan Basri Çantay:

Onlar, kendileri farkında olmayarak, (başlarına) gelecek o saatden başkasını mı gözetliyorlar?

(Zuhruf 66)

Hayrat Neşriyat Meali:

Onlar farkında değillerken kıyâmetin kendilerine ansızın gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Onlar ancak kendileri farkında değilken Saat'in aniden kendilerinde gelmesini bekliyorlar.¹

(Zuhruf 66)

Hüseyin Atay Meali:

Farkında olmadıkları bir anda, Saatin kendilerine ansızın gelmesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

İbni Kesir Meali:

Onlar, farkında değillerken kendilerine ansızın o saatın gelmesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

İlyas Yorulmaz Meali:

Kıyamet saatinin ansızın ve haberleri olmadan gelmesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

İskender Ali Mihr Meali:

O saatin (kıyâmetin) onlar farkında değilken, ansızın onlara gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Onlar o kalkış gününün ansızın gelip çatmasından başkasını mı bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Kadri Çelik Meali:

Onlar, hiç farkında değilken kendilerine ansızın geliverecek olan kıyametten başkasını mı gözlüyorlar?

(Zuhruf 66)

Mahmut Kısa Meali:

Onlar, hiç farkında olmadıkları bir anda, ölüm meleğinin karşılarına dikilmesini veya kıyâmetin ansızın kopmasını mı bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Fark etmeksizin şuursuzca kendilerine gelecek kıyamet saatinden başkasını mı gözlüyorlar?

(Zuhruf 66)

Mehmet Türk Meali:

Onlar farkında değillerken kıyamet gününün kendilerine ansızın gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Muhammed Celal Şems Meali:

Onlar (Kıyamet) saatinin, farkında değillerken ansızın gelmesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Muhammed Esed Meali:

Onlar, (günaha batmış olanlar) (oturup) Son Saat'i mi bekliyorlar; onun (yaklaştığı) fark edilmeden başlarına ansızın gelmesini mi?

(Zuhruf 66)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Yoksa onlar, hiç ummadıkları bir sırada dünyanın sonunu getirecek o felaketin ansızın başlarına gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Mustafa Çavdar Meali:

Şimdi onlar, ille de farkında olmadıkları bir anda, o saatin bu dünyanın sonunun başlarına ansızın gelmesini mi bekliyorlar?

Bknz: (7/187)

(Zuhruf 66)

Mustafa Çevik Meali:

65-71 İsa’nın ölümünden sonra onlar da, İsa’nın Allah adına yaptığı davete uymak yerine, onun hakkında görüş ayrılıkları sebebi ile bölünüp hiziplere ayrılarak doğru olandan uzaklaştılar. Kıyamet Günü vay o şirke, küfre sapan zalimlerin haline. Onlar, kendilerine yapılan bunca uyarı ve öğüde rağmen, Allah’a yönelmek için Kıyamet’in ansızın başlarına gelmesini mi bekliyorlar? O Kıyamet Günü dünya hayatlarında iken birbirlerinin can dostu olan müşrikler, birbirlerini suçlayıp düşman olacaklar. Öte yandan Allah’ın davetine iman edip sorumluluklarını yerine getirenler ise, dünyada olduğu gibi o gün de birbirlerinin dostları olacaklar ve Allah onlara şöyle buyuracak: “Ey mü’min kullarım! Bugün sizin için hiçbir korku, endişe ve üzüntü yoktur. Sizler dünya hayatınızda Allah’ın rızasına uygun bir hayat yaşamak uğrunda gösterdiğiniz gayrete karşılık, sizin gibi iman etmiş eşlerinizle birlikte, sevinç ve mutluluk içinde nimetler yurdu cennetime girin.” Size orada altın tepsilerde, kâseler içinde tertemiz, güzel içecekler sunulacak, canınızın çektiği her şeyi bulacak ve orada ebediyen kalacaksınız.

(Zuhruf 66)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Şimdi onlar, kendileri farkında değilken, ansızın başlarına gelecek olan Son Saat dışında bir şey mi gözlüyorlar?

(Zuhruf 66)

Osman Okur Meali:

Onlar ancak beklenen o saatin (kıyametin), farkına varmadıkları bir halde ansızın kendilerine gelmesini bekliyorlar.

(Zuhruf 66)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Onlar, kendilerine farkında olmadıkları halde ansızın gelecek olan o saatten başkasını mı gözlüyorlar?

(Zuhruf 66)

Ömer Öngüt Meali:

Onlar hiç ummadıkları bir sırada kıyamet zamanının ansızın başlarına gelmesinden başka bir şey mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Ömer Sevinçgül Meali:

Farkına varmadıkları bir sırada kıyametin ansızın gelmesini mi bekliyorlar!

(Zuhruf 66)

Sadık Türkmen Meali:

ONLAR, ille de saati mi bekliyorlar? Farkında olmadıkları bir anda, ansızın kendilerine gelmesini mi?

(Zuhruf 66)

Seyyid Kutub Meali:

Onlar illa o saatin kendilerinin hiç farkında olmadıkları bir sırada, ansızın başlarına gelmesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Suat Yıldırım Meali:

İnsanlar, hiç farkında değillerken o kıyametin ansızın başlarına gelivermesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Süleyman Ateş Meali:

Onlar ille o sa'atin, kendilerinin hiç farkında olmadıkları bir sırada, ansızın başlarına gelmesini mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Onlar, kıyamet saatinin[1] ansızın gelip çatmasından başka ne bekliyorlar? Farkına bile varamazlar.

1)Kıyamet, her insana, gözünü kapayıp açacağı zaman kadar, hatta daha yakındır. 

(Zuhruf 66)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Onlar, ummadıkları bir sırada kıyametin ansızın kopmasını mı bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Şaban Piriş Meali:

Onlar, farkında olmadıkları bir anda, ansızın kendilerine gelecek kıyametten başka bir şey mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Talat Koçyiğit Meali:

Onlar, farkında olmadıkları bir sırada kıyamet vaktinin birdenbire kendilerine gelip çatmasını mı bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Tefhimul Kuran Meali:

Onlar, hiç şuurunda değilken kendilerine apansız geliverecek olan kıyamet saatinden başkasını mı gözlüyorlar?

(Zuhruf 66)

Ümit Şimşek Meali:

Onlar, hiç ummadıkları bir sırada kıyametin ansızın başlarına gelmesinden başka birşey mi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Hiç farkında olmadıkları bir sırada o saatin birdenbire kendilerine gelmesinden başka neyi bekliyorlar?

(Zuhruf 66)