43. Zuhruf Suresi / 77.ayet

(Cehennem bekçisine):
Ey malik, Rabbine söyle bizim işimizi bitirsin, diye yalvaracaklar. O da:
– Hiç çaresi yok siz burada kalıcısınız diyecek.

Bknz: (35/37)

Mustafa Çavdar Meali

Zuhruf 77 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve ey Malik diye bağıracaklar, yalvar Rabbine de öldürsün bizi; Malik, şüphe yok ki siz diyecek, ebedi olarak azaptasınız.*

(Zuhruf 77)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(İnkârcılar, münafıklar ve zulüm yapanlar cehennem bekçisine:) "Ey Malik (söyle), Rabbin bizim işimizi bitirsin (ve öldürüp yok etsin!) " diye yalvaracaklardır. O ise: "Gerçek şu ki siz (burada ebediyyen) kalacaksınız!" diye (onları susturacaktır).

(Zuhruf 77)

Abdullah Parlıyan Meali:

O cehennemdekiler cehennem bekçisine: “Ey Malik!” diye seslenecekler. “Rabbin hükmünü verip, işimizi bitiriversin, böyle yanmaktansa, ölüp kül kömür olmak iyidir.” Görevli diyecek ki: “Hayır, siz burada ölmeden bu şekilde ebedi duracaksınız.”

(Zuhruf 77)

Adem Uğur Meali:

Ey Mâlik! Rabbin bizim işimizi bitirsin! diye seslenirler. Mâlik de: Siz böyle kalacaksınız! der.

(Zuhruf 77)

Ahmet Hulusi Meali:

"Ey (cehennem'in bekçisi) Malik! Rabbin aleyhimize hüküm versin (vefat ettirsin)!" diye nida ettiler... (Malik) dedi ki: "Muhakkak ki siz (burada, böyle) yaşayacaklarsınız!"

(Zuhruf 77)

Ahmet Tekin Meali:

Onlar Cehennem bekçisine: “Ey Mâlik, Rabbin bizim işimizi bitirsin” diye seslenirler. O da, “Siz böyle kalacaksınız” der.*

(Zuhruf 77)

Ahmet Varol Meali

"Ey Malik! Rabbin bizim hayatımıza son versin!" diye seslenirler. O da: "Doğrusu siz kalıcısınız" der.

(Zuhruf 77)

Ali Bulaç Meali:

(Cehennem bekçisine:) "Ey Malik (bekçi), Rabbin bizim işimizi bitirsin" diye haykırdılar. O: "Gerçek şu ki siz, (burada) kalacak kimselersiniz" dedi.

(Zuhruf 77)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Cehennemin bekçisi olan Malik isimli meleğe şöyle) çağrışırlar: “ -Ey Malik! (İste de) Rabbin bizi öldürsün, (azabdan kurtulalım).” Malik de: “- Siz, (azab içinde) kalacaksınız.” der.

(Zuhruf 77)

Ali Rıza Sefa Meali:

"Ey yönetici!" diyerek seslenecekler; "Efendin, işimizi bitirsin!" Şöyle diyecek: "Hep böyle kalacaksınız!"

(Zuhruf 77)

Ali Ünal Meali:

“Ey (Cehennem’in bekçisi) Mâlik! Artık Rabbin canımızı alıp işimizi bitirsin!” diye feryat ederler. “Hayır,” der Mâlik, “siz burada devamlı kalacaksınız.”

(Zuhruf 77)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Ve Cehennem bekçisine: “Ey memur! Rabbin olan Allah, bizi öldürüp işimizi bitirsin” diye yalvarırlar. Bekçi: “Siz gerçekten bekleyeceksiniz” der.

(Zuhruf 77)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Onlar cehennem bekçisine şöyle seslenecekler: "Ey Malik! Rabbin bizi öldürsün." Bekçi de, "Siz burada süreli olarak kalacaksınız" diyecektir.

(Zuhruf 77)

Bekir Sadak Meali:

Cehennemde soyle seslenilir: «Ey Nobetci! Rabbin hic degilse canimizi alsin.» Nobetci: «Siz boyle kalacaksiniz» der.

(Zuhruf 77)

Besim Atalay Meali:

«Ey cehennem bekçisi! Tanrın bizi öldürsün!» diyerek bağrışırlar, o da der ki: «Kalacaksınız !»

(Zuhruf 77)

Celal Yıldırım Meali:

Cehennem bekçisine : «Ey bekçi! Rabbin hükmünü verip işimizi bitiriversin (canımızı alsın)» diye seslenirler. Bekçi: «Hayır, siz burada (ölmeden) kalmaya mahkûmsunuz» der.

(Zuhruf 77)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Onlar (cehennem bekçisine): “Ey Malik! Rabbin artık bizi öldürsün” diye seslenecekler. Malik de: “Siz böylece kalacaksınız (ölmeyeceksiniz)” diyecek.

(Zuhruf 77)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Cehennemde şöyle seslenilir: "Ey Nöbetçi! Rabbin hiç değilse canımızı alsın." Nöbetçi: "Siz böyle kalacaksınız" der.

(Zuhruf 77)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(Görevli meleğe şöyle seslenirler:) "Ey Malik! Rabbin bizim işimizi bitirsin." O da, "Siz hep böyle kalacaksınız" der.

(Zuhruf 77)

Diyanet Vakfı Meali:

Ey Mâlik! Rabbin bizim işimizi bitirsin! diye seslenirler. Mâlik de: Siz böyle kalacaksınız! der.  *

(Zuhruf 77)

Edip Yüksel Meali:

'Ey Malik, artık Rabbin bizim işimizi bitirsin,' diye seslenirler. O da, 'Siz böyle kalacaksınız,' der.

(Zuhruf 77)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ve şöyle çığrışmaktadırlar: ya malik! Rabbın işimizi bitiriversin, o demiştir ki: her halde siz duracaksınız

(Zuhruf 77)

Elmalılı Yeni Meali:

Ve şöyle bağrışmaktadırlar: "Ey Malik, Rabbin (bizi yok edip) işimizi bitiriversin!" O da der ki: "Siz her zaman (burada) duracaksınız."

(Zuhruf 77)

Erhan Aktaş Meali:

"Ey malik![1] Rabb'in bizim aleyhimize hüküm versin."[2] diye seslenirler. "Siz böyle kalacaksınız." dedi.

1)Ey buranın sahibi, yöneticisi.
2)İşimizi bitirsin, bizi öldürsün.

(Zuhruf 77)

Gültekin Onan Meali:

(Cehennem bekçisine:) "Ey Malik (bekçi), rabbin bizim işimizi bitirsin!" diye haykırdılar. O: "Gerçek şu ki siz, (burada) kalacak kimselersiniz" dedi.

(Zuhruf 77)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve onlar seslenirler: “Ey Mâlik! Rabbin bizim işimizi bitirsin.” Mâlik: “Şüphesiz siz, böyle kalacaksınız” dedi.

(Zuhruf 77)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

“Ey Malik!” diye seslenirler: “Rabbin işimizi bitirsin de (canımızı alsın).” (Cehennem bekçisi Malik) diyecek ki: “Şüphesiz ki siz, (azap içinde) kalacaksınız.”

(Zuhruf 77)

Harun Yıldırım Meali:

“Ey Malik, Rabbin hakkımızda hüküm versin.” diye haykırdılar. O: “Gerçek şu ki siz kalacak kimselersiniz.” dedi.

(Zuhruf 77)

Hasan Basri Çantay:

(Şöyle) çağrışdılar (çağrışırlar) "Ey Malik Rabbin bizi öldürsün". O da "Siz behemehal (azabda) kalıcılarsınız" dedi (ler).

(Zuhruf 77)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Cehennem bekçisine:) “Ey Mâlik! Rabbin(e duâ et) bizim üzerimize (artık ölümle)hükmetsin! (Ölelim de kurtulalım!)” diye seslenirler. (Mâlik:) “Doğrusu siz, (bu azabda ebedî olarak böyle) kalıcılarsınız!” der.

(Zuhruf 77)

Hubeyb Öndeş Meali: /

"Ey malik (sahip)! RAB'bin bize karşı (ölüme) karar versin." [diye] seslendiler. O da "Gerçekten siz, kalacaksınız." dedi.

(Zuhruf 77)

Hüseyin Atay Meali:

Ve şöyle seslenirler: "Ey nöbetçi! Rabbin hiç değilse canımızı alsın." "Doğrusu siz kalacaksınız" der.

(Zuhruf 77)

İbni Kesir Meali:

Ey nöbetçi; Rabbın hiç olmazsa bizi ölüme mahkum etsin, diye çağırışırlar. O da: Siz, böyle kalacaksınız, der.

(Zuhruf 77)

İlyas Yorulmaz Meali:

Cehennemdekiler muhafıza “Ey görevli muhafız! Artık Rabbin bizim için bir hüküm versin” diye seslenecekler. Onlarda “Kesinlikle siz orada kalacaksınız.”

(Zuhruf 77)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve (mücrimler): “Ey malik (ey cehennem bekçisi)! Rabbin bizim üzerimize hüküm versin (bizi öldürsün).” diye seslendiler. (Malik): “Muhakkak ki siz, (bu azabın içinde) kalacak olanlarsınız.” dedi.

(Zuhruf 77)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Onlar şöyle ünliyecek: «Ey Cehennem bekçisi! Çalabına söyle de artık bu işe bir son versin.» Cehennem bekçisi de diyecek: «Yok, siz burada kalacaksınız.»

(Zuhruf 77)

Kadri Çelik Meali:

(Cehennem bekçisine,) “Ey Malik! Rabbin bizim işimizi bitirsin” diye seslenirler. O, “Şüphesiz siz (burada) kalıcılarsınız” der.

(Zuhruf 77)

Mahmut Kısa Meali:

Azâbın dehşetini görünce, başlarındaki zebanilere, “Ey kudretli melek!” diye feryat edecekler, “Ne olur Rabb’ine yalvar da, canımızı alsın bizim!” Buna karşılık melek, “Hayır!” diyecek, “Çünküsiz, cezanızı çekmek için ebediyen cehennemde kalacaksınız!”

(Zuhruf 77)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

(Zararı artınca, cehennem bekçisine) "Ey Malik, Rabbin bizim işimizi bitirsin diye haykırır." Umutsuzluk verircesine, o da " Gerçek şu ki; siz burada sürekli kalacak kimselersinizdir."

(Zuhruf 77)

Mehmet Türk Meali:

Onlar (cehennem bekçisine:) “Ey Mâlik!1 Rabbine (söyle de) bizim işimizi bitiriversin.”2 diye bağrışacaklar. O da: “Siz (burada ebedî olarak) böylece kalacaksınız.” diyecek.*

(Zuhruf 77)

Muhammed Celal Şems Meali:

Onlar, “Ey Malik! (“Malik” kelimesi ile Cehennem’i idare eden melek kastedilmiştir) Rabbin bize ölüm versin,” diye seslenecekler. O da, “Siz kesinlikle (burada uzun süre) kalacak olanlarsınız,” diyecek.

(Zuhruf 77)

Muhammed Esed Meali:

Ve onlar: "Ey (cehennemi) idare eden (melek)!" diye seslenecekler, "Bırak Rabbin işimizi bitirsin!" (Bunun üzerine) melek, "Siz artık (bu durumda) kalacaksınız!" diye cevap verecek.

(Zuhruf 77)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Cehennem bekçisine şöyle seslenirler; "Ey Malik, rabbin artık işimizi bitirsin." O da şöyle diyecektir; "Siz hep böyle kalacaksınız."

(Zuhruf 77)

Mustafa Çavdar Meali:

(Cehennem bekçisine): Ey malik, Rabbine söyle bizim işimizi bitirsin, diye yalvaracaklar. O da: – Hiç çaresi yok siz burada kalıcısınız diyecek.

Bknz: (35/37)

(Zuhruf 77)

Mustafa Çevik Meali:

74-80 Kur’an ile yapılan daveti yalan sayanlar ise, kendilerini yaratıp bunca nimetlerle donatan Allah’a karşı nankörlük etmeleri sebebi ile sürekli kalmak üzere cehenneme girecekler ve azap onlardan hiç hafifletilmeyecek, çaresiz ve ümitsiz bir biçimde orada kıvranıp duracaklar. Biz böyle bir ceza vermekle onlara zulmetmiş değiliz. Asıl onlar Allah’a nankörlük edip hakikate sırt dönerek kendi kendilerine zulmedip azabı hak ettiler. O hak ettikleri azabı çekerken, cehennemin görevlilerine şöyle seslenecekler, “Ey malik! Ne olur Rabbine söyle, bizim canımızı alsın da bu ateşin azabından kurtulalım.” Görevli de onlara şöyle cevap verecek: “Bu azaptan kurtulmanızın çaresi yok, sizler bunu hak ettiniz ve hak ettiğinizi de çekmeye mecbursunuz.” Allah da onlara şöyle buyuracak: “Dünya hayatınızda, size yaratılışınızın sebebini ve nasıl yaşamanız gerektiğini, peygamberler ve kitaplarla bildirmiş, buna göre yaşamaya davet etmiştik. Davete uymamanız halinde bu günlerle karşılaşacağınız konusunda da uyarmıştık. Fakat sizler umursamayıp, yüz çevirip hatta nefret ettiniz.” Böyleleri gerçeği bildirme, dünyada ve âhirette de hüküm koyma ve hükmetme yetkisinin Allah’a ait olduğunu kabul etmemiş, yapıp ettiklerinin de yanlarına kalacağını sanmışlardı. Oysa Biz onların yapıp ettiklerini de, gizlemeye çalıştıklarını da işitir ve biliriz, üstelik görevli elçilerimiz her yapılanı kayıt altına almaktalar.

(Zuhruf 77)

Mustafa İslamoğlu Meali:

ve şöyle yalvaracaklar: "Ey cehennemin bekçisi! Rabbine söyle de bizim işimizi bitirsin!" O şöyle cevap verecek: "Şunu kafanıza sokun: siz, kalıcısınız!"

(Zuhruf 77)

Osman Okur Meali:

Onlar (cehennem bekçisine): “Ey Malik! Rabbin artık bizi öldürsün” diye seslenecekler. Malik de: “Siz böylece kalacaksınız (ölmeyeceksiniz)” diyecek.

(Zuhruf 77)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve nidâ ettiler ki: «Ey Mâlik! Rabbine dua et, bizim üzerimize (ölüm ile) hükmetsin.» (Mâlik de) Dedi ki: «Şüphe yok, siz kalıcılarsınız.»

(Zuhruf 77)

Ömer Öngüt Meali:

"Ey cehennem muhafızı! Rabbin hiç değilse canımızı alsın, bizim işimizi bitirsin!" diye feryat ederler. O da: "Siz böyle kalacaksınız!" der.

(Zuhruf 77)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Ey Malik! Rabbin bitirsin işimizi!” diye feryat ederler. O da onlara, “Siz kesinlikle kalıcısınız!” diye cevap verir.

(Zuhruf 77)

Sadık Türkmen Meali:

(Kâfirler) şöyle seslendiler: “Ey Malik! (Ey cehennem görevlisi, söyle de) Rabbin, bizim işimizi bitirsin/hakkımızda hükmünü (acele) versin.” O (görevli) dedi ki: “Şüphesiz siz sonsuza dek kalıcısınız.”

(Zuhruf 77)

Seyyid Kutub Meali:

«Ey Malik! Rabbin bizim işimizi bitirsin!» diye seslenirler. Malik de «Siz böyle kalacaksınız» der.

(Zuhruf 77)

Suat Yıldırım Meali:

Cehennem bekçisine şöyle feryad ederler: "Malik! Ne olur, tükendik artık! Rabbin canımızı alsın, bitirsin işimizi!" O da: "Ölüp kurtulmak yok, ebedi kalacaksınız burada!" der.

(Zuhruf 77)

Süleyman Ateş Meali:

(Cehennemin muhafızına): "Ey Malik, Rabbin bizim işimizi bitirsin, (bizi yok etsin, böyle yaşamaktansa ölmek daha iyidir)!" diye seslendiler. (Malik) "Siz kalacaksınız (hiçbir suretle buradan kurtuluş yok)." dedi.

(Zuhruf 77)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Onlar orada, "Ey Yetkili! Rabbin (Sahibin) bu işe bir son versin" diye bağırırlar. O da şöyle der: "Siz, burada kalıcısınız."

(Zuhruf 77)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

O Gün: "Ey cehennemi yöneten melek! Rabbin canımızı alıp işimizi bitirsin" diye yalvarırlar. O da: "Hayır! Siz burada kalacaksınız" der.

(Zuhruf 77)

Şaban Piriş Meali:

(Cehennem bekçisine): -Ey Malik, Rabbin işimizi bitirsin, diye haykırırlar. O da: Siz, kalıcısınız! der.

(Zuhruf 77)

Talat Koçyiğit Meali:

Cehennem bekçisine şöyle seslenirler: "Ey Malik! Rabbın işimizi bitirsin". O da der ki: Siz burada kalacaksınız".

(Zuhruf 77)

Tefhimul Kuran Meali:

(Cehennem bekçisine:) «Ey Malik (bekçi), Rabbin bizim işimizi bitirsin!» diye haykırdılar. O: «Gerçek şu ki siz, (burada) kalacak olanlarsınız.» dedi.

(Zuhruf 77)

Ümit Şimşek Meali:

“Yâ Mâlik!(13) Rabbin işimizi bitirsin artık” diye seslenirler. O da “Siz kalıcısınız” der.*

(Zuhruf 77)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Şöyle seslenecekler: "Ey Malik! Rabbin işimizi bitirversin." O şöyle diyecek: "Hep böyle kalacaksınız!"

(Zuhruf 77)