6. Enam Suresi / 122.ayet

Hiç ölü iken (Vahiy ve imanla) hayat verdiğimiz, insanlar arasında yolunu bulması için yürüyeceği bir ışık/vahiy bahşettiğimiz kimsenin durumu, içinden çıkamayacağı karanlıklara gömülmüş kişi gibi olur mu? (1) Gel gör ki gerçeği örtbas eden kâfirlere yaptıkları güzel görünüyor.(2)

Bknz: 1(6/39)(20/126)(39/71)(67/9)»ayet]67/10[/ayet] – 2(13/33)(16/63)(47/14)

Mustafa Çavdar Meali

Enam 122 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ölüyken diriltip insanların arasında yol alması için kendisine bir ışık verdiğimiz kimse, karanlıklara dalmış olan ve bir türlü de çıkamayan kimseye benzer mi hiç? İşte böylece kafirlere, yaptıkları şeyler, süslü ve hoş gösterilmededir.

(Enam 122)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Kalbi) Ölü iken kendisini (iman ve İslam’la) dirilttiğimiz ve insanlar içinde (sapıtmadan, örnek ve rehber olarak) yürümesi için kendisine bir nur (akıl ve anlayış) verdiğimiz kimsenin durumu, (gaflet ve cehalet) karanlıklarında kalıp oradan bir çıkış (yolu) bulamayan kimsenin durumu gibi midir? İşte, kâfirlere yapmakta oldukları böyle 'süslü ve çekici' gösterilmiştir.

(Enam 122)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ve ölü iken, hayata kavuşturduğumuz ve insanlar arasında yolunu bulması için kendisine ışık tuttuğumuz kimsenin durumu, hiç içinden çıkamayacağı derin bir karanlığın içinde bulunup asla çıkamayan kimsenin durumu gibi midir? Ama böyle: Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenlere yaptıkları herşey, böyle süslenip yaldızlı gösterilmiştir.

(Enam 122)

Adem Uğur Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz ve kendisine insanlar arasında yürüyebileceği bir ışık verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde kalıp ondan hiç çıkamayacak durumdaki kimse gibi olur mu! İşte kâfirlere yaptıkları böyle süslü gösterilmiştir.

(Enam 122)

Ahmet Hulusi Meali:

Ölü iken kendisini (Hakikat ilmi ile) dirilttiğimiz; insanlar içinde onunla yaşaması için basiret nuru oluşturduğumuz kimse(nin durumu); karanlıklar içinde kalıp ondan kurtulamayan gibi olur mu? Hakikat bilgisini inkar edenlere, yapmakta oldukları böylece süslendirildi.

(Enam 122)

Ahmet Tekin Meali:

Küfür ve cehalet bataklığında manen ölü iken dirilttiğimiz, kendisine insanlar arasında yürüyebileceği hidayet nuru verdiğimiz kimse, inkâr karanlıkları içinde kalıp, karanlıktan hiç çıkamayacak durumdaki kimse gibi mi olur? Ama, küfür bataklığından çıkamayan, kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar eden kâfirlere, işlemeye devam ettikleri ameller böyle süslenip güzel gösterilmiştir.*

(Enam 122)

Ahmet Varol Meali

Ölü iken dirilttiğimiz ve kendisine insanlar arasında yürümesini sağlayan bir ışık verdiğimiz kimse karanlıkların içinde kalıp da oradan çıkamayan kimse gibi olur mu! İşte kâfirlere yaptıkları böyle süslü gösterildi.*

(Enam 122)

Ali Bulaç Meali:

Ölü iken kendisini dirilttiğimiz ve insanlar içinde yürümesi için kendisine bir nur verdiğimiz kimsenin durumu, karanlıklarda kalıp oradan bir çıkış bulamıyanın durumu gibi midir? İşte, kafirlere yapmakta oldukları böyle 'süslü ve çekici' gösterilmiştir.

(Enam 122)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Hiç (evvelce) küfürle ölü olup (sonra) kendisini hidayetle dirilttiğimiz ve ona, insanlar arasında yürüdüğü bir iman (nur) verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde (küfürde) kalmış olan ve ondan bir türlü çıkamıyan kimse gibi olur mu? (Olmaz). Fakat kâfirlere yaptıkları şeyler öyle yaldızlı gösterilmektedir.

(Enam 122)

Ali Rıza Sefa Meali:

Ölüyken yaşam verdiğimiz ve insanlar arasında yürüyeceği bir aydınlık verdiğimiz kimse, içinden çıkamayacağı karanlıklar içinde kalmış kimse gibi olur mu? Nankörlük edenlere, yaptıkları, işte böyle çekici gösterilir.

(Enam 122)

Ali Ünal Meali:

Öte yandan, (henüz hidayetle serfiraz olmadığı için mânen) ölü iken (imanla) kendisini dirilttiğimiz ve kendisi için onunla insanlar arasında yolunu hiç şaşırmadan rahatça hareket ettiği bir ışık var ettiğimiz kimse, içinde bulunduğu durum itibariyle karanlıklara gömülmüş ve artık çıkıp kurtulması mümkün bulunmayan biri gibi olur mu? Olmaz ama, (karanlıklar içinde boğulmuş gitmiş o) kâfirlere yapmakta oldukları işleri (şeytan tarafından) süslenmekte (ve dolayısıyla güzel görünmektedir).

(Enam 122)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Ölü olup da (vahiy ile) canlandırdığımız; insanlar arasında verdiğimiz nurun aydınlığı ile yürüyen kişi ile karanlıklar içinde kalıp da içinden çıkamayan kişi bir olur mu? Durum böyle iken, kâfirlerin yapmakta olduğu şeyler onlara güzel gösterilmiştir. (Onun için karanlıklar içinde kalıp, pislikten zevk alıyorlar.)

(Enam 122)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz ve kendisine insanlar arasında yürüyebileceği bir ışık verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde kalıp ondan hiç çıkamayacak durumdaki kimse gibi olur mu? İşte kafirlere, yaptıkları böyle süslü gösterilmiştir.

(Enam 122)

Bekir Sadak Meali:

Olu iken kalbini diriltip, insanlar arasinda yururken onunu aydinlatacak bir nur verdigimiz kimsenin durumu, karanliklarda kalip cikamayan kimsenin durumu gibi midir? Kafirlere de, isledikleri guzel gosterilmistir.

(Enam 122)

Besim Atalay Meali:

Ölü iken diriltilip, insanların arasında yürüyebilmek üzere kendine aydınlık verilen bir kimse, karanlıklar arasında kalarak, çıkmıyan kimse gibi olur mu? Kâfir olan kimselere böylecene, yaptıkları işler güzel görünür

(Enam 122)

Celal Yıldırım Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz, insanlar arasında yürümesi için kendisine bir nûr sunduğumuz kimse, karanlıklar içinde kalıp bir türlü çıkamayan kimse gibi midir? Böylece kâfirlere işleyegeldikleri ameller süslenip yaldızlı gösterilmiştir.

(Enam 122)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(Manen) ölü iken (yani imandan mahrum durumdayken) dirilttiğimiz ve kendisine insanlar arasında yürüyebileceği bir ışık tuttuğumuz kimse, karanlıklar içinde kalıp ondan hiç çıkamayacak durumdaki kimse gibi olur mu? İşte kâfirlere yaptıkları çirkinlikler böyle süslü gösterilmiştir.

(Enam 122)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Ölü iken kalbini diriltip, insanlar arasında yürürken önünü aydınlatacak bir nur verdiğimiz kimsenin durumu, karanlıklarda kalıp çıkamayan kimsenin durumu gibi midir? Kafirlere de, işledikleri güzel gösterilmiştir.

(Enam 122)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz ve kendisine, insanlar arasında yürüyeceği bir nur verdiğimiz kimsenin durumu, hiç, karanlıklar içinde kalmış, bir türlü ondan çıkamamış kimsenin durumu gibi olur mu? İşte kafirlere, işlemekte oldukları çirkinlikler böyle süslü gösterilmiştir.

(Enam 122)

Diyanet Vakfı Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz ve kendisine insanlar arasında yürüyebileceği bir ışık verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde kalıp ondan hiç çıkamayacak durumdaki kimse gibi olur mu? İşte kâfirlere yaptıkları böyle süslü gösterilmiştir.

(Enam 122)

Edip Yüksel Meali:

Ölüyken dirilttiğimiz ve kendisine insanlar arasında yürüyebileceği bir ışık verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde olup da ondan çıkamıyan kimse gibi olur mu? İnkarcıların yaptıkları işler böyle süslü gösterilmiştir.

(Enam 122)

Elmalılı Orjinal Meali:

Hem bir adam ölü iken biz onu diriltmişiz ve kendisine bir nur vermişiz, insanlar içinde onunla yürüyor, hiç o bittemsil zulmetler içinde kalmış ve ondan bir türlü çıkamıyacak bir halde bulunan kimse gibi olurmu? Fakat kafirlere ameller öyle yaldızlı gösterilmektedir

(Enam 122)

Elmalılı Yeni Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz, insanlar arasında yürümesini sağlayan bir aydınlık verdiğimiz kişi, içinden çıkamayacağı karanlıklarda kalan kişi gibi olur mu hiç? Fakat kafirlere yaptıkları işler öyle yaldızlı gösterilmektedir.

(Enam 122)

Erhan Aktaş Meali:

Ölü iken[1] dirilttiğimiz;[1] ona, insanlar arasında, onunla yürüyeceği bir nur[2] verdiğimiz bir kimse; karanlıklar içinde kalıp bir türlü çıkamayan kimse gibi olur mu? Gerçeği yalanlayan nankörlerin yaptıkları, kendilerine sevimli gösterildi.

1)Cahiliye karanlığı içinde, gerçeklerden habersiz ve şirk içindeyken Kur'an nuruyla aydınlattığımız, tevhid inancı ile arındırarak doğru yola ilettiğimiz.
2)Aydınlık.

(Enam 122)

Gültekin Onan Meali:

Ölü iken kendisini dirilttiğimiz ve insanlar içinde yürümesi için kendisine bir nur verdiğimiz kimsenin durumu, karanlıklarda kalıp oradan bir çıkış bulamayanın durumu gibi midir? İşte, kafirlere yapmakta oldukları böyle 'süslü ve çekici' gösterilmiştir.

(Enam 122)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ölü iken kendisini dirilttiğimiz ve insanlar içinde yürümesi için kendisine bir nûr verdiğimiz kimsenin durumu, karanlıklarda kalıp oradan bir çıkış bulamayanın durumu gibi midir? İşte, kâfirlere; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddedenlere yapmakta oldukları böyle ‘süslü ve çekici’ gösterilmiştir.

(Enam 122)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Ölü iken dirilttiğimiz ve insanlar arasında yürümesi için kendisine bir nur/ışık kıldığımız kimsenin durumu, karanlıklar içinde olup oradan çıkamayan kimsenin durumu gibi midir? Kâfirlere yaptıkları ameller böyle süslü gösterildi.

(Enam 122)

Harun Yıldırım Meali:

Ölü iken kendisini dirilttiğimiz ve insanlar arasında yürümesi için kendisine bir nur verdiğimiz kimse karanlıklarda kalıp çıkış yolu bulamayan kimse gibi midir? İşte kâfirlere yaptıkları şeyler böyle süslü gösterilmektedir.

(Enam 122)

Hasan Basri Çantay:

Bir ölü iken kendisini diriltdiğimiz, ona insanların arasında yürüyeceği bir nur verdiğimiz kimse; içinden çıkamaz bir halde karanlıklarda kalan kişi gibi olur mu hiç? Kafirlerin yapmakda oldukları şeyler kendilerine öyle süslü göründü.

(Enam 122)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Küfür içinde olmakla) ölü (hükmünde) iken, bunun ardından kendisini (îmanla)dirilttiğimiz ve kendisine insanlar içinde, sâyesinde yürüye(bile)ceği bir nûr verdiğimiz kimse, hiç karanlıklarda kalan, (ve) ondan (bir türlü) çıkamayacak durumda olan kimse gibi olur mu? İşte kâfirlere, yapmakta oldukları şeyler böyle süslü gösterildi.

(Enam 122)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Bir ölü¹ iken kendisine hayat verdiğimiz ve kendisi için insanların içinde kendisiyle yürüyeceği bir aydınlık (nur) yaptığımız kimse, misali kendisinden herhangi bir çıkışın olmadığı karanlıklar içindeki kimse gibi midir? İşte, kafirlere [gerçeği örtenlere] bulunmakta oldukları eylemleri bunun gibi süslendi.

(Enam 122)

Hüseyin Atay Meali:

Ölü gibi iken kendisini diriltip insanlar arasında kendisine verdiğimiz ışıkla yürüyen kimse, karanlıklarda kalıp oralardan çıkamayan kimse gibi olur mu? İşte, inkârcılara yaptıkları böylece süslü gösterilmiştir.

(Enam 122)

İbni Kesir Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz ve insanlar arasında yürüyebileceği bir nur verdiğimiz kimse; karanlıklarda kalıp ondan çıkamayan kimse gibi midir hiç? İşte böyle, kafirlere işledikleri süslü gösterilmiştir.

(Enam 122)

İlyas Yorulmaz Meali:

Ölü halde iken dirilttiğimiz ve insanların içinde, bizim gösterdiğimiz aydınlık yol üzerinde yürüyenle, karanlıklar içinde olup ta içinden çıkamayan bir insanın durumu aynı mıdır? Biz gerçekleri inkar edenlerin yaptıklarını, kendilerine süslü gösterdik.

(Enam 122)

İskender Ali Mihr Meali:

Ölü (Allah’a ulaşmayı dilememiş) iken (ona on iki ihsan vererek) dirilttiğimiz ve insanlar arasında onunla yürüyeceği nur verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde olup, ondan çıkamayacak kimse gibi midir? Böylece kâfirlere, yapmış oldukları şeyler süslü gösterildi.

(Enam 122)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

O kimse ki ölü idi, Biz onu dirilttik, onun için bir ışık da varettik, insanlar arasında yürüsün diye. Bu kimse karanlıklar içinde kalan, oradan çıkamıyan kimse gibi midir? Böylece Allah'ı tanımıyanların işledikleri suçlar kendilerine güzel gösterilmiştir.

(Enam 122)

Kadri Çelik Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz ve insanlar arasında yürürken önünü aydınlatacak bir nur verdiğimiz kimsenin durumu, karanlıklarda kalıp çıkamayan kimsenin durumu gibi midir? İşte (karanlıklarda kaldıkları için) kâfirlere, yaptıkları böyle süslendirilmiştir.

(Enam 122)

Mahmut Kısa Meali:

İnanç bakımından ölü iken, kendisine hayat bahşettiğimiz ve halkın içinde rahatça gezip dolaşmasını sağlayacak bir ışıkla yolunu aydınlattığımızbir mümin, zifiri karanlıklara gömülen ve oradan asla çıkış yolu bulamayan bir inkârcı ile bir olur mu? İşte, hakîkati görmek istemeyen bu kâfirlerin çirkin davranışları, ilâhî yasalar gereğince kendilerine böyle güzel ve çekici gösterilmiştir. Ve bu kanunlar, yalnızca Mekke’de ve Arabistan’da yaşayanlara özgü de değildir:

(Enam 122)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Aynen; ölüyken diriltilip insanlar arasında yürümesi için bir nur Mutluluğu verdiğimiz kimse, karanlıklar içinden çıkamayan bir Esirin durumu gibi midir? İşte bu şekilde kafirlere yaptıkları işler, Ne de hoş gelir kendilerine, nefislerine süslü ve çekici gösterilir.

(Enam 122)

Mehmet Türk Meali:

Hiç ölü iken dirilttiğimiz ve kendisine insanlar arasında yürüyebileceği bir nur verdiğimiz kimse, karanlıklar içerisinde kalıp oradan bir türlü çıkamayan kimse gibi olur mu?1 İşte kâfirlere yaptıkları şeyler (kendi nefisleri tarafından) böyle süslü gösterilir.*

(Enam 122)

Muhammed Celal Şems Meali:

Ölüyken diriltip, kendisine nur ihsan ettiğimiz ve onunla insanların arasında yürüyenin durumu, karanlıklar içinde bulunan ve oradan hiç çıkmayanın durumu gibi olabilir mi? Böylece kâfirlere, yaptıkları işler güzel olarak gösterilmiştir.

(Enam 122)

Muhammed Esed Meali:

(Ruhen) ölü iken hayata kavuşturduğumuz ve insanlar arasında yolunu bulması için kendisine ışık tuttuğumuz kimse, hiç içinden çıkamayacağı derin karanlığın içine (gömülüp kalmış) biri gibi olur mu? (Ama) böyle: hakikati inkar edenlere yaptıkları güzel görünür:

(Enam 122)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz ve insanlar arasında yürüyebilmesi için bir ışık verdiğimiz kimse; karanlıklarda kalıp ondan çıkamayan kimse gibi olur mu hiç? İşte böylece, inkarcılara, yaptıkları süslü gösterilmiştir.

(Enam 122)

Mustafa Çavdar Meali:

Hiç ölü iken (Vahiy ve imanla) hayat verdiğimiz, insanlar arasında yolunu bulması için yürüyeceği bir ışık/vahiy bahşettiğimiz kimsenin durumu, içinden çıkamayacağı karanlıklara gömülmüş kişi gibi olur mu? (1) Gel gör ki gerçeği örtbas eden kâfirlere yaptıkları güzel görünüyor.(2)

Bknz: 1(6/39) - (20/126) - (39/71) - (67/9)»ayet]67/10[/ayet] - 2(13/33) - (16/63) - (47/14)

(Enam 122)

Mustafa Çevik Meali:

122-124 Hiç manen ölmüş, karanlıklar içinde bocalayan kimse ile Allah’ın kendisini gerçeklerle buluşturup, imanla tanıştırıp, hayata kavuşturduğu kimsenin durumu bir olur mu? Fakat gel gör ki karanlıktan aydınlığa çıkmak istemeyen, bataklıkta yaşamak kendisine güzel görünen kimseyi hakikate inandıramazsın. Biz bir ülkede halkının istemesi ile o ülkenin önde gelen müşriklerinin şirk sistemleri kurmalarına engel olmayız. Sonra da onlar orada her türlü hile, düzenbazlık, entrika ve zulüm yapmaya başlarlar, aslında onlar böyle yapmakla kendi kuyularını kazarlar fakat bunun farkında olmazlar. Böylelerine ne zaman Allah’ın âyetleri tebliğ edilip de ona uymaya davet edilseler, hemen “Allah’ın peygamberlerine gelen âyetlerin benzerleri bize de gelmedikçe asla bunlara inanmayacağız.” derler. Oysa Allah, vahyi ve peygamberliği kime vereceğini çok iyi bilir. Bunlar elbette işledikleri suçların cezasını, Hesap Günü Allah’ın huzurunda toplandıklarında, şiddetli bir azapla karşılaşarak çekmeye başlayacaklar.

(Enam 122)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Hiç (manen) ölüyken hayat verdiğimiz ve insanlar arasında yolunu bulması için kendisine ışık tuttuğumuz kimse, içinden çıkma imkanı bulamayacağı zifiri karanlıklara gömülüp giden kimse gibi olur mu? İşte inkarcılara yaptıkları böyle güzel görünür.

(Enam 122)

Osman Okur Meali:

(Ruhen ve manen ) Ölü iken dirilttiğimiz ve kendisine insanlar arasında yürüyebileceği bir ışık verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde kalıp ondan hiç çıkamayacak durumdaki kimse gibi olur mu? Sanki kâfirlere yaptıkları böyle süslü gösterilmiştir. (de inat ediyorlar.)

(Enam 122)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ya bir adem ki ölü iken diriltmişiz ve ona bir nûr vermişiz, onunla insanlar arasında yürüyor. O, meselâ zulmetler içinde kalmış, ondan asla çıkamaz bir halde bulunmuş olan bir kimse gibi midir?

(Enam 122)

Ömer Öngüt Meali:

Bir ölü iken kendisini dirilttiğimiz, ona insanlar arasında yürüyebileceği bir nur verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde kalıp ondan hiç çıkamayan kimse gibi olur mu hiç? Kâfirlere yaptıkları böylece süslü gösterilmiştir.

(Enam 122)

Ömer Sevinçgül Meali:

‘Kalben’ ölüyken diriltip insanlar arasında yürürken önünü aydınlatacak bir nur verdiğimiz kimse, karanlıklarda kalıp da onun dışına çıkamayan kimse gibi olur mu! ‘Bunu anlamak istemeyen’ inkârcılara yaptıkları güzel gösterilmiştir.

(Enam 122)

Sadık Türkmen Meali:

KALBİ DURMUŞKEN dirilmesine izin verdiğimiz ve hareket edebilmesi için kendisine; insanlar içinde güç kuvvet verdiğimiz kimsenin durumu, karanlıklar (morg) içinde kalıp, oradan hiç çıkamayan kimsenin durumu gibi olur mu? Fakat kâfirlere yapmış oldukları şeyler güzel görünüyor.

(Enam 122)

Seyyid Kutub Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz ve kendisine insanlar arasında yürürken yararlandığı bir ışık verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde bocalayıp oradan bir türlü dışarı çıkamayan kimse gibi midir? İşte böylece kâfirlere yaptıkları kötülükler çekici göründü.

(Enam 122)

Suat Yıldırım Meali:

Ölü iken kendisini dirilttiğimiz ve insanlar arasında yürümesi için kendisine bir ışık (iman nuru) verdiğimiz kişi, hiç karanlıklarda kalıp çıkamayan kimse gibi olur mu? Olmaz ama kafirlere, yapmakta oldukları işler böyle güzel gösterilir.

(Enam 122)

Süleyman Ateş Meali:

Ölü iken kendisini dirilttiğimiz ve kendisine insanlar arasında yürüyebileceği bir ışık verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde kalıp ondan hiç çıkamayan kimse gibi olur mu? İşte kafirlere, yaptıkları (işler), öyle süslü gösterilmiştir.

(Enam 122)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Ölü gibi iken canlandırdığımız ve kendisine verdiğimiz aydınlıkla insanlar arasında dolaşan kimse, karanlıklara saplanıp oradan çıkamayan kimse gibi olur mu? Ayetleri görmezlikten gelenlerin işlerinin kendilerine güzel görünmesi böyle olur.

(Enam 122)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Ölüyken diriltip, gideceği yolu bulabilmesi için kendisine bir ışık verdiğimiz kimse, zifiri karanlıkta kalıp çıkış yolu bulamayan kimseyle bir olur mu? Ama böyle... Kâfirlere yaptıkları güzel görünür.

(Enam 122)

Şaban Piriş Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz, kendisine insanlar arasında, vasıtasıyla yürüyeceği bir ışık verdiğimiz kimsenin durumu, hiç içinden çıkamayacağı karanlıklardaki kimse gibi midir? Şu kadar var ki kafirlere yaptıkları işler güzel görünüyor.

(Enam 122)

Talat Koçyiğit Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz, insanlar arasında kendisiyle yürüyeceği bir nûr verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde kalıp ondan çıkamayan kimse gibi olur mu? işte, kâfirlere yapmış oldukları şeyler böyle cazip gösterilmiştir.

(Enam 122)

Tefhimul Kuran Meali:

Ölü iken kendisini dirilttiğimiz ve insanlar içinde yürümesi için kendisine bir nur verdiğimiz kimsenin durumu, karanlıklarda kalıp oradan bir çıkış bulamıyanın durumu gibi midir? İşte, kâfirlere yapmakta oldukları böyle 'süslü ve çekici' gösterilmiştir.

(Enam 122)

Ümit Şimşek Meali:

Ölü iken dirilttiğimiz ve kendisine insanlar arasında yürümesini sağlayacak bir nur verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde kalıp da oradan çıkamayan kimse gibi olur mu? İnkâr edenlere, yapmakta oldukları şey işte böyle hoş görünür.

(Enam 122)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Bir ölü iken kendisine hayat verdiğimiz, insanlar içinde yürümesi için kendisine bir ışık tuttuğumuz kişinin durumu, karanlıklar içinde kalmış, bir türlü ondan çıkamayan kişininki gibi olur mu? İşte böyle! Küfre sapanlara, yapmakta oldukları süslü-püslü gösterilmiştir.

(Enam 122)