Ve o zalimleri korkunç bir çığlık yakalayıverdi, dizüstü çökmüş bir halde evlerinde cansız donakaldılar.
Bknz: (7/78)
Ve o zalimleri korkunç bir çığlık yakalayıverdi, dizüstü çökmüş bir halde evlerinde cansız donakaldılar.
Bknz: (7/78)
Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Bir bağırış, o zulmedenleri kapıverdi, yurtlarında, diz çökmüş bir halde helak oluverdiler.
(Hud 67)O zulmedenleri (korkunç gök gürültüsü gibi) dayanılmaz bir çığlık yakalayıvermişti de kendi yurtlarında diz üstü çökmüş olarak sabahlamışlardı.
(Hud 67)Yaratılış gayelerine aykırı hareket eden o kavme gelince, onları Allah tarafından cezalandırıcı bir ses, bir gürültü yakalayıverdi de, kendi yurtlarında dizlerinin bağı çözülüp cansız olarak serilip kaldılar.
(Hud 67)Zulmedenleri de o korkunç ses yakaladı ve yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
(Hud 67)O zulmedenleri, (dördüncü gün) o malum sayha (şiddetli, titreşimli korkunç ses) yakaladı da evlerinde göçüp kaldılar!
(Hud 67)Şiddetli bir gürleme halinde âni bir darbe haksızlık edenlerin, zulmedenlerin işini bitirdi. Sabahleyin, yurtlarında yere çarpılarak çakılıp kalanlar oldular.
(Hud 67)Zulmedenleri de korkunç bir çığlık aldı ve yurtlarında dizüstü çöküp kaldılar.
(Hud 67)O zulmedenleri dayanılmaz bir ses sarıverdi de kendi yurtlarında dizüstü çökmüş olarak sabahladılar.
(Hud 67)O zulmedenleri ise, korkunç gürültü yakalayıverdi de evlerinde çöküp helâk oldular.
(Hud 67)Haksızlık yapanları ise bir gürleme yakaladı. Sonunda, kendi ülkelerinde diz üstü çöküp kaldılar.
(Hud 67)(En büyük zulüm olan) şirkte direten ve hem başkalarına, hem kendilerine zulmedenleri ise korkunç bir çığlık yakalayıverdi de, (hiçbir kurtuluş zaman ve imkânı bulamadan) oldukları yerde yüzüstü kapaklanıp gittiler.
(Hud 67)Ve bir ses ve patlama o zalimleri yakaladı. Evlerinde yığılıp kaldılar.
(Hud 67)Zulmedenleri de o korkunç ses yakaladı ve yurtlarında diz üstü çöke kaldılar.
(Hud 67)Haksizlik yapanlari bir ciglik tuttu, olduklari yerde diz ustu cokuverdiler.
(Hud 67)Zalim olan kimselere, bir gürültü çatarak, yüzü kuylu serildiler, yurtlarında yerlere
(Hud 67)O zulmedenleri korkunç bir ses, bir gürültü yakalayıverdi, derken evlerinde dizüstü çöküp kaldılar.
(Hud 67)O zulmedenleri ise, korkunç bir gürültü yakalayıverdi de yurtlarında/evlerinde diz üstü çöküp helâk oldular.
(Hud 67)Haksızlık yapanları bir çığlık tuttu, oldukları yerde diz üstü çöküverdiler.
(Hud 67)Zulmedenleri o korkunç uğultulu ses yakaladı da yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
(Hud 67)Zulmedenleri de o korkunç ses yakaladı ve yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
(Hud 67)O zulmedenleri ise bir müthiş ses yakaladı da yurtlarında çöke kaldılar.
(Hud 67)O zulmedenleri dayanılmaz bir ses sarıverdi de kendi yurtlarında dizüstü çökmüş olarak sabahladılar.
(Hud 67)Ve şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapan o kimseleri korkunç bir gürültü yakalayıverdi de yurtlarında diz üstü çöküp kaldılar.
(Hud 67)O zulmedenleri ise (kulakları sağır edip beyinleri patlatan) bir çığlık yakalayıverdi. Öz yurtlarında diz üstü çöküp kaldılar.
(Hud 67)O zulmedenleri korkunç bir ses sarıverdi de yurtlarında dizüstü çökmüş olarak sabahladılar.
(Hud 67)O zaalimleri ise korkunç bir ses alıb götürdü de yurdlarına diz üstü çöken (canları çıkan) kimseler oluverdiler.
(Hud 67)Zulmedenleri ise, o korkunç ses yakaladı da bulundukları yerde çöküp kalan kimseler oldular!
(Hud 67)zulmetmiş olanları (o) çığlık yakaladı, ardından yurtlarında çökmüş bir halde sabahladılar.
(Hud 67)Haksızlık edenleri bir çığlık yakaladı, oldukları yerlerde dizüstü düşüverdiler.
(Hud 67)Ardından (Allah'ın uyarılarına karşı çıkarak) kendilerine zulmedenleri çok yüksek frekanslı bir ses (sayha) yakaladı. Bunun ardından bulundukları yerde dizlerinin üstlerine çöke kaldılar.
(Hud 67)Ve zulmeden kimseleri bir sayha (çok kuvvetli korkunç ses) aldı (helâk etti). Böylece kendi yurtlarında diz üstü çöküp kaldılar.
(Hud 67)Onları öyle bir haykırış çarptı ki oldukları yere yüzükoyun düşüp öldüler.
(Hud 67)Zulmedenleri bir çığlık tutuverdi de yurtlarında dizüstü çökmüş kimseler olarak sabahladılar.
(Hud 67)O zalimlere gelince, şehrin altını üstüne getiren korkunç bir ses çarpıverdi onları; böylece, yurtlarında cansız bir hâlde yere yığılıp kaldılar!
(Hud 67)Üzerlerini dayanılmaz bir ses kaplayıverdi. Zulmedenlerin işini bitirmiştir. Diz çökmüş bir halde, sabaha karşı kendi yurtlarında helak oluverdiler.
(Hud 67)O zâlimleri, korkunç bir ses yakalar yakalamaz onlar oldukları yerde diz üstü çöke kaldılar.1*
(Hud 67)(Nihayet) zulmedenleri korkunç bir ses yakaladı. Sabah olduğunda evlerinde yere yapışmış bir vaziyette, (yığılıp) kaldılar.
(Hud 67)O zulmedenlere gelince, onları (Allah katından cezalandırıcı) bir sayha yakalayıverdi de kendi evlerinde cansız olarak yere yığılıp kaldılar;
(Hud 67)Zalimleri ise korkunç bir ses yakaladı da yurtlarında yere yığılıp kaldılar.
(Hud 67)Bknz: (7/78)
(Hud 67)66-68 Helak etmek için belirlediğimiz vakit gelince, Salih ve onunla birlikte iman edenleri rahmet, merhamet ve şefkatimiz gereği o azabın zilletinden kurtardık. Gerçek şu ki, Rabbinizin gücü dilediği her şeyi yapmaya yeter. Nankör, azgın ve inkârcı kavmi de, şiddetli bir sarsıntı ile yakalayıp korkunç çığlıklarla yerin dibine geçirdik. Böylece Semûd kavmi sanki o diyarlarda hiç yaşamamış gibi yok olup gitti, tarih sahnesinden silindiler.
(Hud 67)Derken, zalimleri (dehşetli) sayha yakalayıverdi de, kendi yurtlarında cansız donakaldılar;
(Hud 67)O zulmedenleri ise, korkunç bir gürültü yakalayıverdi de yurtlarında/ evlerinde diz üstü çöküp (helâk) oldular.
(Hud 67)O zulmetmiş olanları da bir korkunç ses yakaladı. Artık yurtlarında diz üstü çöküp bitmiş bir halde sabahladılar.
(Hud 67)Zulmedenleri de o korkunç ses yakaladı ve yurtlarında dizüstü çökekaldılar.
(Hud 67)Zalimleri bir büyük çığlık yakaladı, oldukları yerde cansız cisim kesildiler!
(Hud 67)Zulmeden kişileri korkunç ses yakaladı da derhal, yurtlarında diz üstü çökmüş olarak sabahladılar!
(Hud 67)O zalimleri müthiş bir gürültü yakaladı da evlerinde, oldukları yerde yığılıp kalıverdiler.
(Hud 67)(67-68) Zulmedenleri ise o korkunç ses tutuverdi de diyarlarında çökekaldılar. Sanki hiç orada yaşamamış gibi oldular, ortadan silindiler. Evet... inkar etti Rabbini Semud milleti. Evet, işte onun için defolup gitti Semud milleti!
(Hud 67)Yanlış yapanları o ses (Allah'ın, cezalandırma emri[1]) yakaladı da kendi yurtlarında çöküp kalmış olarak sabaha çıktılar.
1) Bir şeyi irade ettiğinde O'nun yaptığı, o şey için sadece ‘Ol' demektir; o şey hemen oluşur. (Yasin 36/82)
Zâlimler de korkunç bir gürültüye yakalandı. Oldukları yerde serilip kaldılar.
(Hud 67)Zalimleri ise bir çığlık aldı ve yurtlarında cansız olarak yığılıp kaldılar.
(Hud 67)(İşte o zaman küfür işleyip) zulmedenleri şiddetli bir yıldırım sesi yakalamış ve yerlerinde (hiç kimsenin kurtaramayacağı bir şekilde) yüzüstü çöke kalmışlardı.
(Hud 67)O zulme sapanları dayanılmaz bir ses sarıverdi de kendi yurtlarında dizüstü çökmüş olarak sabahladılar.
(Hud 67)Zulmedenleri ise o korkunç ses yakaladı ve yurtlarında yüzüstü serilip kaldılar.(11)*
(Hud 67)Zulme sapmış olanları o korkunç titreşimli ses yakaladı da öz yurtlarında yere çökmüş hale getirdiler.
(Hud 67)