2. Bakara Suresi / 99.ayet

Andolsun biz, sana apaçık ayetler indirdik. Bunları yoldan çıkan fasıklardan başkası inkâr etmez.

Bknz: (9/24)(32/20)

Mustafa Çavdar Meali

Bakara 99 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Andolsun ki sana apaçık ayetler indirdik. Onlara, ancak kötü işlerde bulunanlar kafir olur.

(Bakara 99)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Andolsun ki, Biz Sana apaçık ayetler indirdik. Bunları fasıklardan (günahkâr ve doğru yoldan sapmış vicdanı bozuklardan) başkası inkâr etmeye (kalkışmayacaktır.)

(Bakara 99)

Abdullah Parlıyan Meali:

Gerçekten biz sana apaçık mesajlar indirdik ve onların gerçekliğini yoldan çıkmış olanlardan başkası örtbas etmez.

(Bakara 99)

Adem Uğur Meali:

Andolsun ki sana apaçık âyetler indirdik. (Ey Muhammed!) Onları ancak fasıklar inkâr eder.

(Bakara 99)

Ahmet Hulusi Meali:

Andolsun ki biz sana apaçık deliller verdik; onları, orijindeki safiyeti (şartlanmalarıyla) bozulmuş olanlardan başkası inkar etmez.

(Bakara 99)

Ahmet Tekin Meali:

Şanım hakkı için, sana hak peygamber olduğun ile ilgili çok açık âyetler, mûcizeler indirdik. Yalnızca doğru ve mantıklı düşünmeyi terkedenler, fâsıklar, günahkârlar, âsiler bunları inkâr eder.

(Bakara 99)

Ahmet Varol Meali

Şüphesiz sana apaçık ayetler indirdik. Onları fasıklardan başkası inkar etmez.*

(Bakara 99)

Ali Bulaç Meali:

Andolsun biz sana apaçık ayetler indirdik. Bunları fasıklardan başkası inkar etmez.

(Bakara 99)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Biz, sana, ahkâmı açıklayan âyetler indirdik. Onları fasıklardan (kâfirlerden) başkaları inkâr etmez.

(Bakara 99)

Ali Rıza Sefa Meali:

Oysa gerçek şu ki, sana, açık kanıtlı ayetler indirdik. Zaten yoldan çıkanlardan başkası Onları inkar etmez.

(Bakara 99)

Ali Ünal Meali:

(Onların küfr ü inkârlarına üzülme!) Şurası bir gerçek ki sana, (senin risaletini, Kur’ân’ın Allah katından bir kitap olduğunu güneş gibi gösteren, güneş gibi kendi kendilerine delil olan) apaçık âyetler, parlak deliller indirdik. Bütün bu âyet ve delilleri, ancak (hâl, düşünce, bakış açısı ve yaşayışlarıyla) Sıratı Müstakîm’den sapmış ve apaçık günah işlemekten çekinmeyenler (fasıklar) görmezlikten, duymazlıktan gelir ve inkâr eder.

(Bakara 99)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Andolsun, (Biz bu Kur’anı) sana (onların iddia ettiği gibi savaş ve fitne için değil) açık mesajlar (hidayet ve müjde olarak) indirdik. Fasıklardan (nefsine düşkün, yasaları çiğneyenlerden) başkası o mesajları yalanlamaz.

(Bakara 99)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Andolsun ki, sana apaçık ayetler indirdik. Onları fasıklardan başka kimse inkar etmez.

(Bakara 99)

Bekir Sadak Meali:

And olsun ki, sana apacik ayetler indirdik. Onlari sadece yoldan cikmislar inkar eder.

(Bakara 99)

Besim Atalay Meali:

Biz sana çok açık âyetler verdik, ona ancak fâsıklar inanmazlar

(Bakara 99)

Celal Yıldırım Meali:

(Ey Peygamber!) And olsun ki. Biz sana (dünya nizamını, toplum düzenini sağlayan, hakkı bütün açıklığıyla yansıtan) apaçık âyetler indirdik. Onları ancak yoldan çıkan sapıklar inkâr eder.

(Bakara 99)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Biz sana apaçık ayetler indirdik. Yoldan çıkmış olanlardan başkası onları inkâr etmez.

(Bakara 99)

Diyanet İşleri Eski Meali:

And olsun ki, sana apaçık ayetler indirdik. Onları sadece yoldan çıkmışlar inkar eder.

(Bakara 99)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Andolsun, biz sana apaçık ayetler indirdik. Bunları ancak fasıklar inkar eder.

(Bakara 99)

Diyanet Vakfı Meali:

Andolsun ki sana apaçık âyetler indirdik. (Ey Muhammed!) Onları ancak fasıklar inkâr eder.

(Bakara 99)

Edip Yüksel Meali:

Sana apaçık ayetler indirmekteyiz. Yoldan çıkmış olanlardan başkası onları inkar etmez.

(Bakara 99)

Elmalılı Orjinal Meali:

Şanım hakkı için sana çok açık ayetler: parlak mu'cizeler indirdik öyle ki iman sahasından uzaklaşmış fasıklardan başkası onlara kafirlik etmez

(Bakara 99)

Elmalılı Yeni Meali:

Andolsun ki, sana çok açık ayetler; Parlak mucizeler indirdik. Öyle ki iman sahasından uzaklaşmış fasıklardan başkası onları inkar etmez.

(Bakara 99)

Erhan Aktaş Meali:

Ant olsun, Biz, sana apaçık ayetler indirdik. Ancak, onları, fasık olanlar inkar ederler.

(Bakara 99)

Gültekin Onan Meali:

Andolsun sana apaçık ayetler indirdik. Fasıklardan başkası bunlara küfretmez.

(Bakara 99)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve andolsun ki Biz, sana açık açık âyetler indirdik. Bunları da hak yoldan çıkanlardan başkası bilerek reddedip görmezlikten gelmez.

(Bakara 99)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Andolsun ki sana apaçık ayetler indirdik. (O ayetleri) fasıklardan başkası inkâr etmez.

(Bakara 99)

Harun Yıldırım Meali:

Andolsun sana apaçık âyetler indirdik. Onları fasıklardan başkası inkâr etmez!

(Bakara 99)

Hasan Basri Çantay:

Andolsun, biz sana apaçık ayetler indirdik. Onları faasıklardan başkası inkar etmez.

(Bakara 99)

Hayrat Neşriyat Meali:

Celâlim hakkı için, sana apaçık âyetler indirdik! Hâlbuki onları fâsıklardan başkası inkâr etmez.

(Bakara 99)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Kesinlikle sana apaçık ayetler [işaretler] indirmiştik. Onları [o mucizeleri] ancak hadlerini aşanlar örtüp göz ardı eder.

(Bakara 99)

Hüseyin Atay Meali:

Andolsun, sana apaçık ilkeler indirdik. Onları ancak yoldan çıkmış olanlar inkar eder.

(Bakara 99)

İbni Kesir Meali:

And olsun ki; biz sana apaçık ayetler indirdik. Onları fasıklardan başkası inkar etmez.

(Bakara 99)

İlyas Yorulmaz Meali:

Açıklayıcı ayetleri sana, elbetteki biz indirdik. Ancak Allah'ın açık ayetlerini, doğru yoldan çıkmışlar inkar eder.

(Bakara 99)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve andolsun ki sana apaçık âyetler indirdik. Ve bunları fâsıklardan başka kimse inkâr etmez.

(Bakara 99)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Doğrusu Biz sana apaçık belgeler bildirdik. Bunları, tanımıyanlar yalnız karıştırıcılardır.

(Bakara 99)

Kadri Çelik Meali:

Hiç şüphesiz sana apaçık ayetler indirdik. Onları sadece fasıklar inkâr eder.

(Bakara 99)

Mahmut Kısa Meali:

Ey şanlı Elçi! Gerçek şu ki, Biz sana apaçık ayetler indirdik; kötülüğe saplanmış olanlardan başkası bunları inkâr etmez. Doğrusu onlar, öteden beri döneklik ve nankörlüğü âdet edinmişlerdir. Nitekim:

(Bakara 99)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Resmen sana apaçık ayetler indirdik andolsun. Bunları ancak fasıklar, Ancak yoldan çıkıp kötü işler yapanlardan başka inkar edecek yoktur.

(Bakara 99)

Mehmet Türk Meali:

(Ey Muhammed!) Biz, sana apaçık âyetler indirdik ki bunları, sadece hak yoldan çıkanlar inkâr eder.

(Bakara 99)

Muhammed Celal Şems Meali:

Şüphesiz Biz, sana apaçık ayetler indirdik. Bunları yoldan çıkmış olanlardan başka, hiç kimse inkâr etmez.

(Bakara 99)

Muhammed Esed Meali:

Gerçekten Biz sana apaçık mesajlar indirdik ve onların gerçekliğini yoldan çıkmış olanlardan başkası inkar etmez.

(Bakara 99)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Andolsun ki, biz sana apaçık ayetler indirdik. Kuşkusuz onları ancak sapkınlar inkar eder.

(Bakara 99)

Mustafa Çavdar Meali:

Andolsun biz, sana apaçık ayetler indirdik. Bunları yoldan çıkan fasıklardan başkası inkâr etmez.

Bknz: (9/24) - (32/20)

(Bakara 99)

Mustafa Çevik Meali:

99-103 Ey Peygamber! Biz sana, insanları yaratılışlarının sebebi olan hayat nizamı ile yaşamaya davet eden âyetler indirdik, bunları müşrik ve kâfir olarak yaşamaya kendini şartlandırmış olanlardan başkası inkâr etmez. Geçmişte olduğu gibi, Yahudilerden birçoğu Allah’ın davetine uyacaklarına dair söz vermelerine rağmen sözlerinden dönerler. Aslında onlar inanıp iman etmek istemeyenlerdir. Bu Yahudilere ellerinde bulunan kitapta kalmış olan, Allah’ın âyetlerini onaylayan Peygamber ve Kur’an gelip de, elleriyle bozmuş olduklarının yerine buna uymaları söylenince, sanki Kur’an’ın Allah kelamı olduğunun farkında değillermiş gibi içlerinden çoğu davetten yüz çevirirler ve tıpkı Süleyman’ın hükümdarlığı döneminde şeytanın fısıltılarının, kışkırtmalarının peşine takılan, şeytan tabiatlı kimselerin Süleyman’a iftira atıp sihirbaz dedikleri gibi, şimdi aynı yalan ve iftirayı senin için de söylüyorlar. Hâlbuki Süleyman Rabbine asla nankörlük etmedi ve batıla sapıp sihirbazlık da yapmadı. Fakat şeytana yoldaş olan bir kısım Yahudiler, Rablerine nankörlük edip sihire yöneldiler. Gerçeği, asıl bağlamından kopararak ters yüz edip sihirbazlık yapmaya kalkıştılar. Şimdi bu Yahudiler de vaktiyle Babil’deki soydaşları olan ve sihirbazların meliki (kralı) diye anılan iki kişiye (Harut ve Marut’a) indirilene uyduklarını söylüyorlar. Oysa onlara herhangi bir bilgi de indirilmemişti. Zaten Harut ile Marut da insanlara sihirbazlığın bir göz boyama sanatı, bir imtihan aracı olduğunu ve bunun kötüye kullanılması halinde insanı şirke ve küfre götüreceğini söylemeden hiç kimseye bir şey de öğretmiyorlardı. Fakat müşrik ve kâfirliğe kendilerini şartlandırmış, şeytan tabiatlı olmayı kişilik haline getirmiş kimseler, Harut ve Marut’tan, kadın ile kocasının arasını açıp bundan da çıkar elde etmeye, toplumun yapısını yozlaştırmaya yönelik tuzaklar/planlar öğrenmenin peşine düşmüşlerdi. Gerçek olan şu ki, Allah’ın izni olmadan hiç kimse hiçbir şekilde sihir ve büyü gibi yollara başvurarak bir başkasına zarar veremez. Bu gibi yolları iş edinenlerin ve onlara uyanların, âhiretin güzelliklerinden nasibi yoktur. Bunlar kendi elleriyle cehennemi satın almaktalar; keşke bunu anlayabilselerdi. Oysa Allah’ın peygamberleri ve kitapları ile daveti olan ilâhî nizamın ahlakı ile yaşamaya çalışsalardı, Allah katında kazanacakları mükâfat elbette kendileri için daha hayırlı olurdu.

(Bakara 99)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Doğrusu biz sana hakikatin apaçık belgelerini indirdik: yoldan sapmış olanlardan başkası bunları inkar edemez.

(Bakara 99)

Osman Okur Meali:

Andolsun ki sana apaçık âyetler indirdik. (Ey Muhammed!) Onları ancak fasıklar/ yoldan çıkmışlar inkâr eder.

(Bakara 99)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Şan-ı Akdesim hakkı için sana çok açık âyetler indirdik. Onları fâsıklardan başka bir kimse inkâr etmez.

(Bakara 99)

Ömer Öngüt Meali:

Resulüm! Andolsun ki biz sana apaçık âyetler indirdik. Onları fâsıklardan başkası inkâr etmez.

(Bakara 99)

Ömer Sevinçgül Meali:

Andolsun, biz sana apaçık ayetler indirdik. Onları sadece yoldan çıkmış sapkınlar inkâr eder.

(Bakara 99)

Sadık Türkmen Meali:

Andolsun, Biz sana apaçık ayetler indirdik. Bunları ancak fasıklar (yoldan sapmışlar) inkâr eder.

(Bakara 99)

Seyyid Kutub Meali:

Biz sana öyle gerçekler, açıklayıcı ayetler indirdik ki, onları sadece fasıklar inkâr eder.

(Bakara 99)

Suat Yıldırım Meali:

Biz sana apaçık ayetler indirdik. Onları yoldan çıkan sapıklardan başkası inkar etmez.

(Bakara 99)

Süleyman Ateş Meali:

Andolsun, sana apaçık ayetler indirdik, onları yoldan çıkmışlardan başkası inkar etmez.

(Bakara 99)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Sana, birbirini açıklayan ayetler[1] indirdik. Yoldan çıkmışlar dışında hiç kimse onları görmezlik edemez.

1) Kur'an ayetleri, birbirini açıklar. Allah Teala şöyle demiştir: "Elif, Lam, Ra. Bu, ayetleri muhkem kılınmış ve hakim olan, her şeyin iç yüzünü bilen Allah tarafından açıklanmış bir kitaptır." (Hud 11/1) Muhkem, bir konuda özet hüküm bildiren ayettir. Muhkem, kendisiyle benzeşen yani müteşabih olan ayetlerle açıklanmıştır. 

(Bakara 99)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Doğrusu sana apaçık âyetler indirdik. Onları yoldan çıkanlardan başkası inkar etmez.

(Bakara 99)

Şaban Piriş Meali:

Andolsun biz, sana apaçık ayetler indirdik. Onları fasıklardan başkası inkar etmez.

(Bakara 99)

Talat Koçyiğit Meali:

Biz sana apaçık âyetler indirdik; onları fâsıklardan başkası inkâr etmez.

(Bakara 99)

Tefhimul Kuran Meali:

Andolsun (Ey Muhammed), biz sana apaçık ayetler indirdik. Bunları fasık olanlardan başkası inkâr etmez.

(Bakara 99)

Ümit Şimşek Meali:

Biz sana apaçık âyetler indirdik; yoldan çıkmış olanlardan başkası onları inkâr etmez.

(Bakara 99)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

And olsun, biz sana açık-seçik ayetler indirdik. Onları, pislik ve sapıklığa bulaşmış olanlardan başkası inkar etmez.

(Bakara 99)