Onlar bizim şiddetli azabımızı hissettikleri zaman, oradan süratle kaçmaya başladılar.
Bknz: (29/40)
Onlar bizim şiddetli azabımızı hissettikleri zaman, oradan süratle kaçmaya başladılar.
Bknz: (29/40)
Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Bizim zorlu azabımızı hissettikleri zaman, oradan büyük bir hızla uzaklaşıp kaçıp kurtulmaya (çalışmışlardı).
(Enbiya 12)Azabımızın başlarına geleceğini hissettikleri zaman, hemen oradan kaçmaya davranırlardı.
(Enbiya 12)Azabımızı hissettiklerinde bir de bakarsın ki oralardan (azap bölgesinden) kaçıyorlar!
(Enbiya 12)Onlar azâbımızın şiddetini hissettikleri zaman, hemen vasıtalarına binip topuklayarak yılgın bir vaziyette oradan kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)Bizim zorlu azabımızı hissettikleri zaman, oradan büyük bir hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)Onlar azabımızın şiddetini duydukları zaman memleketlerinden kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)Ne zaman ki hak ettikleri cezanın bir baskın şeklinde gelmekte olduğunu hissettiler, işte o zaman bir bozgun halinde beldelerinden kaçmaya durdular.
(Enbiya 12)O helak olanlar, Bizim şiddetli azabımızın geldiğini hissettiklerinde, hemen ondan kaçıp koşmaya başladılar.
(Enbiya 12)Onlar bizim baskinimizi hissettiklerinde, oradan kacmaga koyuluyorlardi.
(Enbiya 12)Onlar, yok edici baskınımızı hissedince hemen oradan tabana kuvvet kaçmağa koyuldular.
(Enbiya 12)Onlar, azabımızın gelip çattığını fark ettiklerinde oralardan uzaklaşıp kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)Onlar bizim baskınımızı hissettiklerinde, oradan kaçmağa koyuluyorlardı.
(Enbiya 12)Onlar azabımızı hissedince, hemen oradan süratle kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)Azabımızı hissettiklerinde bir de bakarsın ki oralardan (azap bölgesinden) kaçıyorlar!
(Enbiya 12)Be'simizi hissettikleri vakit, hemen oradan üzengi depiyorlardı,
(Enbiya 12)Azabımızı hissettikleri zaman, hemen oradan üzengi tepiyorlardı (kaçıyorlardı).
(Enbiya 12)Öyle ki onlar azabımızı hissettikleri zaman, ondan kaçmaya çalışıyorlardı.
(Enbiya 12)Bizim zorlu azabımızı hissettikleri zaman, oradan büyük bir hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)Öyle ki onlar azabımızın şiddetini hissettikleri zaman ondan hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı. –
(Enbiya 12)Azabımızı hissedince oradan hızlıca koşmaya/uzaklaşmaya başladılar.
(Enbiya 12)Azabımızı hissettiklerinde bir de bakarsın ki oralardan (azap bölgesinden) kaçıyorlar!
(Enbiya 12)(Evet), onlar azabımızı his (ve müşahede) etdikleri zaman hemen oralardan harıl harıl kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)Artık azâbımızı hissettikleri zaman, onlar oradan hemen hızlıca kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)Perişan edişimizi (azabımızı) algıladıkları anda, bir bakarsın ki¹ hemen ondan kaçıyorlar.
(Enbiya 12)Onlar bizim baskınımızı hissettiklerinde, oradan kaçmaya koyuluyorlardı.
(Enbiya 12)Bizim baskınımızı hissettikleri zaman; onlar, oradan kaçmaya yelteniyordu
(Enbiya 12)Onlar azabımızın geleceğini hissettikleri anda, hemen oradan kaçmaya çalışırlardı.
(Enbiya 12)Böylece (şiddetli) azabımızı hissettikleri zaman onlar, ondan kaçarlar.
(Enbiya 12)Onlar azabımıza uğrıyacaklarını görünce hemen oradan kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)Bizim zorlu azabımızı hissettikleri zaman, oradan büyük bir hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)Helaki hak eden toplumlar, azâbımızın tepelerine bineceğini sezdikleri anda, derhal orayı terk edip kaçmaya çalışıyorlardı. Fakat nereye yönelseler, karşılarına azap melekleri dikiliyordu:
(Enbiya 12)Bizim azabımızı hissettiklerinde hemen oradan çok hızlıca uzaklaşıp kaçarlar.
(Enbiya 12)Onlar Bizim azabımızı hissettikleri an hemen oralardan kaçmaya yelteniyorlardı.
(Enbiya 12)(Helâk olacaklarını anlayanlar) azabımızı hissedince, hemen ondan kaçışmaya başladılar.
(Enbiya 12)Ve onlar Bizim cezalandırıcı kudretimizi hissetmeye başlar başlamaz, hemen oradan kaçmaya davranırlardı.
(Enbiya 12)Onlar, daha azabımızı hisseder etmez kaçışmaya başlamışlardı.
(Enbiya 12)Bknz: (29/40)
(Enbiya 12)11-15 Yaratıp bunca nimetlerle donatmamıza rağmen, davet ettiğimiz hayat nizamına sırtını dönüp nankörlük eden birçok toplumu hak ettikleri azabımızla kırıp geçirdik, yerlerine başka toplulukları getirdik. Helak olmayı hak eden o toplumlar azabımızla karşılaşınca kaçıp kurtulmaya çalıştılar, o zaman onlara şöyle seslenildi: “Haydi bakalım elinizden geliyorsa o şımarık, kibirli, azgın hayatınıza geri dönün de görelim, ama artık bu imkânsız olduğu gibi âhirette de çok şiddetli bir azap ile karşılaşacaksınız.” Dünyada hak ettikleri azapla karşılaşanlar, “Eyvah, yazıklar olsun bize, hakikati inkâr etmekle hem kendimize hem de başkalarına zulmetmişiz.” diyerek feryat ettiler fakat onların bu pişmanlıkları âdeta biçilmiş, yakılıp, kül olmuş ekin tarlasına çevrilmelerine engel olmadı.
(Enbiya 12)Ve onlar Bizim ezici gücümüzü hissettikleri zaman, derhal oradan kaçmaya yeltendiler.
(Enbiya 12)Onlar bizim azabımızı hissettiklerinde, oradan kaçmaya koyuluyorlardı.
(Enbiya 12)Vaktâ ki, onlar Bizim azabımızı hissettiler. Onlar hemen oralardan süratle kaçınmaya başladılar.
(Enbiya 12)Onlar bizim azabımızı hissettiklerinde oradan hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)Onlar ansızın gelen şiddetli azabımızı hissedince bulundukları yerden hızla kaçmaya yelteniyorlardı.
(Enbiya 12)Azabımızı hissettikleri zaman, hemen oradan hızlıca kaçışıyorlardı!
(Enbiya 12)Bu zalimler azabımızın gelip çattığını farkettiklerinde derhal şehirlerinden kaçmaya koyuluyorlardı.
(Enbiya 12)Onlar bizim baskınımızı hisseder etmez, derhal bineklerine yönelip kaçmaya yeltendiler.
(Enbiya 12)Azabımızı hissettikleri zaman onlar, derhal oradan (kaçmak için hayvanlarını) mahmuzluyorlardı.
(Enbiya 12)Azabımızın geldiğini hisseder hissetmez, oradan kaçmaya çalışıyorlardı.
(Enbiya 12)Bizim zorlu azabımızı hissettikleri zaman, oradan büyük bir hızla uzaklaşıp kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)Şiddetimizi hissettiklerinde hiç vakit geçirmeksizin oradan dört nala kaçıyorlardı.
(Enbiya 12)