3. Ali İmran Suresi / 11.ayet
- « Ali İmran 10
- Ali İmran 11
- Ali İmran 12 »
Ali İmran 11 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Firavun soyu ve ondan öncekiler gibi hani. Âyetlerimizi yalanladılar, Allah da onları suçlarıyla alıverdi ve Allah'ın cezası çetindir.
(Ali İmran 11)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
Tıpkı Firavun ailesinin (zulüm ve küfür yönetiminin) ve onlardan öncekilerin gidiş tarzı gibi (olanların akıbeti de aynıdır) . Ayetlerimizi yalanlamışlardı, böylece Allah, günahları nedeniyle onları (kahrıyla) yakalamıştı. Allah, (cezayla) sonuçlandırması pek şiddetli olandır.
(Ali İmran 11)Abdullah Parlıyan Meali:
Firavun halkının ve onlardan önce yaşayanların başına gelenlerin aynısı, onların başına da gelecek, onlar mesajlarımızı yalanladılar ve Allah günahlarından dolayı onları yakaladı. Allah'ın Cezası pek şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Adem Uğur Meali:
(Onların yolu) Firavun hanedanının ve onlardan öncekilerin tuttuğu yola benzer. Onlar bizim âyetlerimizi yalanladılar, Allah da kendilerini günahları yüzünden yakalayıverdi. Allah'ın cezası çok şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Ahmet Hulusi Meali:
(Onların gidişatı) tıpkı Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin gidişatı gibi... (Onlar) işaretlerimizi (Esma'nın açığa çıkışı olan işaretleri) yalanlamışlardı. Allah da onları bu suçlarıyla yakalayıverdi. Allah Şediyd ül 'Ikab'dır (yapılan suçun hak ettiği karşılığı vermede çok şiddetlidir).
(Ali İmran 11)Ahmet Tekin Meali:
İnkârda ısrar edenlerin halleri, Firavun hanedanının, devlet görevlilerinin, yandaşlarının ve onlardan öncekilerin hallerine, davranışına benziyor. Onlar âyetlerimizi, Kur'ân'ı yalanladılar. Bunun üzerine Allah, işledikleri günâhlar sebebiyle onları suçüstü yakaladı. Allah onlara, âyetlerinin inkâr edilme suçuna denk âdil ceza verme gücüne sahiptir.
(Ali İmran 11)Ahmet Varol Meali
Tıpkı Firavun ailesi ve onlardan önce geçmiş olanlar gibi ki, onlar bizim ayetlerimizi inkar ettiler; Allah da günahlarından dolayı onları yakaladı. [2] Allah cezası çok şiddetli olandır.*
(Ali İmran 11)Ali Bulaç Meali:
Tıpkı Firavun ailesi ve onlardan öncekilerin gidiş tarzı gibi. Ayetlerimizi yalanladılar, böylece Allah günahları nedeniyle onları yakalayıverdi. Allah, (cezayla) sonuçlandırması pek şiddetli olandır.
(Ali İmran 11)Ali Fikri Yavuz Meali:
O kâfirlerin Râsûlüllah'ı tekzipleri, tıpkı Firavun hânedânının ve onlardan öncekilerin tutumu gibidir. Onlar, bizim âyetlerimizi yalanladılar da Allah, yaptıkları günahlar sebebiyle kendilerini enseledi. Allah'ın azâbı çok şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Ali Rıza Sefa Meali:
Firavun ailesi ve onlardan öncekiler gibi ayetlerimizi yalanladılar. Sonunda Allah, suçları yüzünden onları yakaladı. Çünkü Allah'ın cezası çok yamandır.
(Ali İmran 11)Ali Ünal Meali:
Tıpkı Firavun oligarşisiyle daha öncekilerin durumu gibi: âyetlerimizi yalanlamışlardı da Allah, günahları sebebiyle kendilerini kıskıvrak yakalayıvermişti. Allah, cezalandırması çok çetin olandır.
(Ali İmran 11)Bahaeddin Sağlam Meali:
Firavun ordusu ile onlardan öncekilerin durumu gibi… Ayet ve mucizelerimizi yalanladılar. Allah da günahlarından dolayı, onları yakaladı. Allah’ın cezası çok ağırdır.
(Ali İmran 11)Bayraktar Bayraklı Meali:
İnkarcıların yolu Firavun hanedanının ve onlardan öncekilerin tuttuğu yola benzer. Onlar bizim ayetlerimizi yalanladılar; Allah da kendilerini günahları yüzünden yakalayıverdi. Allah'ın cezası çok şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Bekir Sadak Meali:
Bunlarin tutumu, Firavun ailesinin ve onlardan oncekilerin tutumu gibi ki, ayetlerimizi yalanladilar da Allah onlari gunahlarindan dolayi yok etti. Allah'in cezalandirmasi siddetlidir.
(Ali İmran 11)Besim Atalay Meali:
Firavun'a uyanların göreneğince, kendilerinden önce geçenler de yalanladılar, günahları yüzünden, Allah da onları yakalamıştı; Allah katı azaplıdır
(Ali İmran 11)Celal Yıldırım Meali:
(Evet, bunların gidişi ve tutumu) Fir'avn'ın aile ve yoldaşlarının ve onlardan öncekilerin tutumuna benzer ki âyetlerimizi yalanladılar da bu yüzden Allah onları günahlarıyla yakalayıp (cezalandırdı). Allah'ın cezası pek şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Cemal Külünkoğlu Meali:
Bunların tutumu, Firavun ailesinin ve onlardan öncekilerin tutumu gibidir. Onlar ayetlerimizi yalanladılar da Allah onları günahlarından dolayı helak etti. Allah'ın cezalandırması şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Diyanet İşleri Eski Meali:
Bunların tutumu, Firavun ailesinin ve onlardan öncekilerin tutumu gibi ki, ayetlerimizi yalanladılar da Allah onları günahlarından dolayı yok (helak) etti. Allah'ın cezalandırması şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Diyanet İşleri Yeni Meali:
(Bunların durumu) Firavun ailesinin ve onlardan öncekilerin durumu gibidir: Ayetlerimizi yalanladılar. Allah da onları günahlarıyla yakaladı. Allah, azabı çok şiddetli olandır.
(Ali İmran 11)Diyanet Vakfı Meali:
(Onların yolu) Firavun hanedanının ve onlardan öncekilerin tuttuğu yola benzer. Onlar bizim âyetlerimizi yalanladılar, Allah da kendilerini günahları yüzünden yakalayıverdi. Allah'ın cezası çok şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Edip Yüksel Meali:
Firavun'un halkı veya onlardan öncekilerin durumu gibi... Ayetlerimizi (vahiy ve mucizelerimizi) yalanladılar ve ALLAH da onları suçüstü yakaladı. ALLAH'ın cezalandırması şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Elmalılı Orjinal Meali:
Tıpkı Ali Fir'avnin gidişi gibi, ki ayetlerimizi tekzib ettiler de Allah onları cürümlerile tutup alıverdi, Allahın ikabı çok şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Elmalılı Yeni Meali:
Tıpkı Firavun hanedanının ve onlardan öncekilerin gidişi gibi, ayetlerimizi yalanladılar. Allah da onları günahları yüzünden tutup yakaladı. Allah'ın azabı çok şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Erhan Aktaş Meali:
Onların durumu, tıpkı Firavuncuların ve onlardan önceki kimselerin durumu gibidir. Ayetlerimizi yalanladılar; Allah da onları suçları nedeniyle yakaladı. Allah'ın cezası çok çetindir.
(Ali İmran 11)Gültekin Onan Meali:
Tıpkı Firavun ailesi ve onlardan öncekilerin gidiş tarzı gibi. Ayetlerimizi yalanladılar, böylece Tanrı günahları nedeniyle onları yakalayıverdi. Tanrı, (cezayla) sonuçlandırması pek şiddetli olandır.
(Ali İmran 11)Hakkı Yılmaz Meali:
(10,11) Şüphesiz kâfirler; Allah'ın ilâhlığını, rabliğini bilerek reddetmiş olan şu kimseler; onların malları ve evlatları, –aynı Firavun'un yakınlarının ve onlardan öncekilerinki gibi– Allah'tan hiçbir şeyi savamaz. Ve onlar Ateş'in yakıtıdırlar. Firavun'un yakınları ve onlardan öncekiler, âyetlerimizi yalanladılar da Allah, onları günahları yüzünden yakalayıverdi. Ve Allah, cezası/yakalaması çok çetin olandır.
(Ali İmran 11)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Firavun ailesi ve onlardan önce yaşamış (kâfirlere, Allah’ın azabı geldiğinde mallarının ve evlatlarının hiçbir fayda sağlamadığı) gibi. Ayetlerimizi yalanladılar. (Bunun üzerine) Allah onları günahları nedeniyle yakalayıverdi. Allah, cezası çetin olandır.
(Ali İmran 11)Harun Yıldırım Meali:
Tıpkı Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin adeti gibi, bizim ayetlerimizi yalanladılar. Allah da onları günahları sebebiyle yakalayıverdi. Doğrusu Allah, azabı şiddetli olandır.
(Ali İmran 11)Hasan Basri Çantay:
(Onların gidişi) tıbkı Fir'avn haanedanının ve onlardan evvel gelenlerin gidişi gibidir. Onlar bizim ayetlerimizi yalanladılar da Allah da kendilerini günahları yüzünden yakalayıverdi. Allah, cezası pek çetin olandır.
(Ali İmran 11)Hayrat Neşriyat Meali:
(Bunların âdeti) Fir'avun ehlinin ve onlardan öncekilerin âdeti gibidir. (Onlar da)âyetlerimizi yalanlamışlardı. Allah da onları, günahları sebebi ile yakalayıvermişti. Allah ise, azâbı pek şiddetli olandır.
(Ali İmran 11)Hubeyb Öndeş Meali: /
[onların hali] Firavunun ailesinin/halkının ve onlardan öncekilerin durumu gibidir. Ayetlerimizi yalanladılar¹, derken, cezayı gerektiren işleri sebebiyle Allah onları yakaladı. Allah, sonucu [cezası] şiddetli olandır.
(Ali İmran 11)Hüseyin Atay Meali:
Bunlar, Firavunun ailesi ve ondan öncekiler gibi belgelerimizi yalanladılar. Allah da onları suçüstü yakaladı. Allah’ın cezalandırması çetindir.
(Ali İmran 11)İbni Kesir Meali:
Tıpkı Firavun hanedanının ve onlardan öncekilerin yaptığı gibi. Onlar ayetlerimizi yalanladılar da Allah günahlarından dolayı onları yakalayıverdi. Allah azabı çok şiddetli olandır.
(Ali İmran 11)İlyas Yorulmaz Meali:
Onlardan önceki firavun ailesinin durumu gibi, hani onlar Allah'ın ayetlerini yalanlamışlardı, sonra Allah onları günahları ile birlikte yakalamıştı. Allah'ın hesabı çok çetindir.
(Ali İmran 11)İskender Ali Mihr Meali:
(Onların durumu) Firavun ailesinin ve onlardan öncekilerin durumu gibidir. Âyetlerimizi yalanladılar, bunun üzerine Allah, onları günahları sebebiyle yakaladı. Ve Allah ikâbı (azabı) şiddetli olandır.
(Ali İmran 11)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Onlar da tıpkı Firavungillerle onlardan öncekiler gibidirler. Onlar Bizim âyetlerimizi yalan saydılar. Allah da onları günahları yüzünden çarptı. Allah'ın vereceği ceza çok ağır olur.
(Ali İmran 11)Kadri Çelik Meali:
(Bunların durumu,) Ayetlerimizi yalanlayan ve Allah'ın da kendilerini günahları yüzünden yakalayıverdiği Firavun ailesinin ve onlardan öncekilerin durumu gibidir. Allah, cezası çetin olandır.
(Ali İmran 11)Mahmut Kısa Meali:
Şu inkârcıların gidişâtı, tıpkı Firavun hanedanının ve onlardan önceki zâlimlerin durumuna benziyor. Onlar da Allah’ın ayetlerini yalanlamışlardı; Allah da günahları yüzünden onları kıskıvrak yakalayıvermişti. Cezalandırması, gerçekten çok şiddetli olan Allah’tır.
(Ali İmran 11)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Aynen Firavun ve ehli, evvelkiler gibi, onlar da ayetlerimizi yalanladılar, Nitekim Allah ,suçları sebebiyle yakalayıverdi. Allah'ın cezası çok şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Mehmet Türk Meali:
10,11. Gerçek şu ki onların malları da çocukları da Allah’ın azabından o kâfirleri asla kurtaramayacaktır. Çünkü onlar; tıpkı âyetlerimizi yalanlayan ve Allah’ın da bu günâhları sebebiyle kendilerini helâk1 ettiği, Firavun’un ailesi ve ondan öncekiler gibi, cehennemin yakıtıdırlar. Şüphesiz Allah’ın cezâsı, çok şiddetlidir.*
(Ali İmran 11)Muhammed Celal Şems Meali:
(Onların tuttuğu yol,) Firavun’a uyanların ve onlardan önce gelenlerin (yoluna benzer.) Onlar ayetlerimizi yalanladılar. Allah (da,) günahları yüzünden onları yakalamıştı. Allah ceza vermekte çok şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Muhammed Esed Meali:
Firavun halkının ve onlardan önce yaşayanların başına gelenlerin aynısı (onların başına da gelecek): Onlar mesajlarımızı yalanladılar ve Allah günahlarından dolayı onları hesaba çekti: çünkü Allah karşılık vermede şedittir.
(Ali İmran 11)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
Onların durumu, Firavun un halkı veya ondan öncekilerin durumu gibidir. Onlar da ayetlerimizi yalanlamışlardı da Allah onları suçüstü yakalamıştı. Kuşkusuz ki, Allah'ın cezalandırması çok şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Mustafa Çavdar Meali:
Onların durumu tıpkı Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin gidişatı gibidir. Onlar ayetlerimiz karşısında yalana sarıldılar, Allah da onları günahları sebebiyle cezalandırdı. Allah’ın cezalandırması çok şiddetlidir.Bknz: (4/147) - (43/46)»(43/52)
(Ali İmran 11)Mustafa Çevik Meali:
10-11 Allah’ın daveti olan İslamî hayattan yüz çevirenler iyi bilsinler ki, ne mal-mülklerinin ne makam-mevkilerinin ne de evlatlarının âhirette kendilerine hiçbir yararı dokunmaz, onlar ateşin yakıtı olacaktır. Tıpkı Firavun ve hanedanının akıbetleri gibi… Onlar da müşrik ve kâfir olarak yaşayıp, azabı hak ederek ölmüşlerdi. Allah’ın azabının önüne kimse geçemez, O’nun azabı çok çetindir.
(Ali İmran 11)Mustafa İslamoğlu Meali:
(Onların gidişatı da) tıpkı Firavun toplumu ve onlardan öncekilerin gidişatı gibi: mesajlarımızı yalanladılar ve Allah da onları günahları nedeniyle (suçüstü) yakalayıverdi: Allah pek şiddetli cezalandırandır.
(Ali İmran 11)Osman Okur Meali:
Bunların tutumu, Firavun ailesinin ve onlardan öncekilerin tutumu gibidir. Onlar ayetlerimizi yalanladılar da Allah onları günahlarından dolayı helak etti. Allah'ın cezalandırması şiddetlidir
(Ali İmran 11)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
Onların bu gidişi, tıpkı âl-i Fir'avun'un ve ondan evvelki kimselerin gidişi gibidir ki Bizim âyetlerimizi tekzîp ettiler. Allah Teâlâ da onları günahları sebebiyle yakaladı. Ve Allah Teâlâ Şedîdü'l-İkab'tır.
(Ali İmran 11)Ömer Öngüt Meali:
(Kâfirlerin gidişatı) tıpkı Firavun hanedanının ve onlardan öncekilerin tuttuğu yola benzer. Onlar âyetlerimizi yalanladılar, Allah da onları günahları ile yakaladı. Allah'ın azabı çok şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Ömer Sevinçgül Meali:
Tıpkı Firavun yanlılarının ve onlardan öncekilerin gidişi gibi. Onlar, ayetlerimizi yalanladılar. Allah da, günahlarından dolayı kendilerini kıskıvrak yakaladı. Allah’ın azabı şiddetlidir!
(Ali İmran 11)Sadık Türkmen Meali:
(Bunların durumu) Firavun ailesinin ve onlardan öncekilerin durumu gibidir: Ayetlerimizi yalanladılar. Allah da onları günahlarıyla yakaladı. Allah azabı çok şiddetli olandır.
(Ali İmran 11)Seyyid Kutub Meali:
Tıpkı Firavunoğulları gibi, daha öncekilerin durumu gibi. Onlar ayetlerimizi yalanladılar. Allah da günahları yüzünden onların yakalarına yapıştı. Hiç kuşkusuz Allah'ın azabı ağırdır.
(Ali İmran 11)Suat Yıldırım Meali:
Tıpkı Firavun taraftarlarının ve onlardan daha öncekilerin gidişi gibi. Onlar, ayetlerimizi yalanladılar, Allah da kendilerini cürümleri sebebiyle kıskıvrak yakaladı. Allah'ın cezası pek şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Süleyman Ateş Meali:
Fir'avn ailesinin ve onlardan öncekilerin durumu gibi. Onlar da ayetlerimizi yalanladılar. Allah da onları günahlarıyla yakaladı. Allah'ın cezası çetindir.
(Ali İmran 11)Süleymaniye Vakfı Meali:
Bunların tutumu, Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin tutumu gibidir[1]. Onlar da ayetlerimiz karşısında yalana sarılmışlardı[2] da Allah suçüstü yakalamıştı. Allah cezayı, suçla doğru orantılı olarak[3] verir.
1)Başta bazı hocalar olmak üzere kendine Müslüman diyenlerin çoğu, işlerine gelmediği için bazı ayetleri görmek istemezler. Firavun ve ailesi de öyleydi. Allah Teala şöyle demiştir: "Her şeyi açıkça gösteren ayetlerimiz gelince: "Bunlar açık büyüdür" dediler. İçlerinde en küçük şüphe olmadığı halde yanlış yapmalarından ve büyüklenmelerinden dolayı onları, bile bile inkar ettiler." (Neml 27/13-14)
2) Kezzebe = كذب fiili "yalanlama" veya "çokça yalan söyleme" anlamına gelen tekzib = تكذيب kökündendir. Kelimenin geçtiği ayetlere, yerine göre "yalanlama" veya "yalan yanlış şeyler söyleme" anlamı verilmiştir.
3) Âyetteki = شديد şedid, sıkıca bağlı demektir. Allah'ın ödülü veya cezası, kulun fiili ile doğru orantılıdır: "Kim bir iyilikle gelirse ona, on katı verilir. Kim de kötülükle gelirse sadece bir katı ile cezalandırılır. Kimseye haksızlık yapılmaz." (En'am 6/160)
Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
Âyetlerimizi yalanladıkları için günahlarından dolayı cezalandırdığımız Firavun halkı ve onlardan öncekiler gibi... Çünkü Allah'ın cezası çok çetindir.
(Ali İmran 11)Şaban Piriş Meali:
Tıpkı Firavun Hanedanı ve onlardan öncekilerin gidişi (tavırları) gibi ayetlerimizi yalanladılar da Allah da onları günahları sebebiyle cezalandırdı. Allah'ın cezalandırması pek şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Talat Koçyiğit Meali:
Firavun ailesinin ve onlardan öncekilerin âdetleri üzere âyetlerimizi yalanladılar. Allah da onları kendi günâhlarından dolayı cezalandırdı Allah'ın cezası çok şiddetlidir
(Ali İmran 11)Tefhimul Kuran Meali:
Tıpkı Firavun ailesi ve onlardan öncekilerin gidiş tarzı gibi. Ayetlerimizi yalanladılar, böylece Allah günahları nedeniyle onları yakalayıverdi. Allah, (ceza ile) sonuçlandırması pek şiddetli olandır.
(Ali İmran 11)Ümit Şimşek Meali:
Tıpkı Firavun ehli ile daha öncekilerin durumu gibi. Onlar da âyetlerimizi yalanlamışlardı. Derken Allah onları günahlarıyla yakalayıverdi. Allah'ın ise cezası pek şiddetlidir.
(Ali İmran 11)Yaşar Nuri Öztürk Meali
Tıpkı Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin durumu gibi. Ayetlerimizi yalanlamışlardı da Allah, onları günahları yüzünden yakalamıştı. Allah, cezayı çok şiddetli vermektedir.
(Ali İmran 11)