43. Zuhruf Suresi / 24.ayet

Elçi de: “Peki ya ben size atalarınızın dininden daha doğru bir din getirmişsem?” deyince onlar da: “Biz seninle gönderileni tanımıyoruz diyerek kâfir oldular.

Bknz: (5/104)

Mustafa Çavdar Meali

Zuhruf 24 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Peygamber, onlara, ben dedi, atalarınızdan bulduğunuz dinden daha doğru bir dinle gelsem de gene atalarınızın yoluna mı gideceksiniz? Şüphe yok ki biz dediler, sizin gönderildiğiniz şeyleri zaten inkar etmedeyiz.

(Zuhruf 24)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(O peygamberlerden her biri de şöyle) Demiştir: “Ben size atalarınızı (babalarınızı) üstünde bulduğunuz şeyden (uydurma din ve düzenden) daha doğru olanını getirmiş olsam da mı? (Yine hâlâ bâtıl yolda inat edeceksiniz?) ” Onlar da demişlerdi ki: “Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeye (Kur’ani emirlere) kâfir olanlarız.” *

(Zuhruf 24)

Abdullah Parlıyan Meali:

Peygamberleri onlara dedi ki: “Ben size, babalarınızdan kalma dininizden daha doğrusunu getirecek olsam da, yine babalarınızın yolunu mu tutarsınız?” Onlar da: “Biz senin getirdiğin şeyleri tanımıyoruz” dediler.

(Zuhruf 24)

Adem Uğur Meali:

Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz (din)den daha doğrusunu getirmişsem (yine mi bana uymazsınız)? deyince, dediler ki: Doğrusu biz sizinle gönderilen şeyi inkâr ediyoruz.

(Zuhruf 24)

Ahmet Hulusi Meali:

(Hz. Rasulullah) dedi ki: "Eğer size, atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğruyu getirmişsem de mi?" Dediler ki: "İrsal olunduğun bilgiyi reddederiz!"

(Zuhruf 24)

Ahmet Tekin Meali:

Gönderilen uyarıcı: “Eğer size, bildiğiniz, gördüğünüz babalarınızın yolundan, hayat tarzından daha doğrusunu, hak olanını getirmişsem de mi, bana uymazsınız?” deyince, onlar: “Biz sizin özgürce tebliğ ile görevlendirildiğiniz dini kabul etmiyoruz, inkâr ediyoruz” dediler.

(Zuhruf 24)

Ahmet Varol Meali

(Peygamberlerin her biri): "Ya ben size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirdiysem?" dedi. Onlar: "Doğrusu biz sizinle gönderileni inkâr edenleriz" dediler.

(Zuhruf 24)

Ali Bulaç Meali:

(O peygamberlerden her biri de şöyle) Demiştir: "Ben size atalarınızı üstünde bulduğunuz şeyden daha doğru olanını getirmiş olsam da mı?" Onlar da demişlerdi ki: "Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeye kafir olanlarız."

(Zuhruf 24)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Her peygamber de ümmetine şöyle) demişti: “Atalarınızı, üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu size getirdimse de mi? (bunu kabul etmiyeceksiniz?)” Onlar da dediler ki: “- Biz, sizin peygamber olarak getirdiğiniz şeylere inanmıyoruz.”

(Zuhruf 24)

Ali Rıza Sefa Meali:

Dedi ki: "Atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğru bir yol gösteren getirmiş olsam da mı?" Şöyle dediler: "Aslında, sizinle gönderileni inkar ediyoruz!"

(Zuhruf 24)

Ali Ünal Meali:

Uyarıcı onlara, “Şayet ben size, babalarınızı takip eder bulduğunuz dine mukabil daha doğrusunu getirmişsem de mi (yine babalarınızın peşinden gideceksiniz?”) diye karşılık vermiş, bu defa (her memlekette hiçbir ahlâkî kaygı taşımadan dünyevî zevkler peşinde koşanlar, rasûllere “(Siz ne derseniz deyin,) her ne ile gönderilmişseniz, biz onu peşinen ret ve inkâr ediyoruz!” cevabında bulunmuşlardır.

(Zuhruf 24)

Bahaeddin Sağlam Meali:

O peygamber. “Ben, atalarınızı üzerinde bulduğunuz gelenekten daha doğru bir bilgi ile size gelmiş olsam da (böyle kalacaksınız..)” dedi. Onlar: “Biz asla, senin ve senden öncekilerin getirdiği bilgileri kabul etmiyoruz.” dediler.

(Zuhruf 24)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Peygamberler, "Size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğrusunu getirmiş olsakda mı?" diye sormuştu. Onlar da, "Şüphesiz biz, seninle gönderileni kesinlikle inkar ediyoruz" diye cevap vermişlerdi.

(Zuhruf 24)

Bekir Sadak Meali:

Gonderilen uyarici: «Eger size, babalarinizi uzerinde buldugunuz dinden daha dogrusunu getirmis isem de mi bana uymazsiniz?» derdi. Onlar: «Dogrusu sizinle gonderilen seyi inkar ediyoruz» derlerdi.

(Zuhruf 24)

Besim Atalay Meali:

O dedi ki: «Eğer atalarımızın bulunduğu şeyden, daha doğrusunu getirsem de mi?»; «Senin gönderildiğin, hiçbir şeye inanmayız!» diye cevap verdiler

(Zuhruf 24)

Celal Yıldırım Meali:

(Uyarıcı peygamber onlara): «Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirecek olsam da mı ?» dedi. «Biz, şüpheniz olmasın ki, sizinle gönderileni inkâr edip tanımıyoruz,» diye cevap verdiler.

(Zuhruf 24)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(Her peygamber onlara:) “Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş olsam da mı yine babalarınızın yolunu tutacaksınız?” deyince, dediler ki: “Doğrusu biz seninle gönderileni inkâr ediyoruz.”

(Zuhruf 24)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Gönderilen uyarıcı: "Eğer size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş isem de mi bana uymazsınız?" dedi. Onlar: "Doğrusu sizinle gönderilen şeyi inkar ediyoruz" dediler.

(Zuhruf 24)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(Gönderilen uyarıcı,) "Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?" dedi. Onlar, "Biz kesinlikle sizinle gönderilen şeyi inkar ediyoruz" dediler.

(Zuhruf 24)

Diyanet Vakfı Meali:

Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz (din)den daha doğrusunu getirmişsem (yine mi bana uymazsınız)? deyince, dediler ki: Doğrusu biz sizinle gönderilen şeyi inkâr ediyoruz.

(Zuhruf 24)

Edip Yüksel Meali:

O da, 'Size, atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğrusunu getirmiş isem de mi?' derdi. Onlar da, 'Sizin getirdiğiniz mesajı inkar ediyoruz,' derlerdi.

(Zuhruf 24)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ya, dedi: size atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğrusunu getirdimse de mi? Ha! dediler: biz o sizin gönderildiğiniz şeylere inanmıyoruz

(Zuhruf 24)

Elmalılı Yeni Meali:

(Uyarıcı): "Size atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğrusunu getirdimse de mi?" deyince, onlar: "Biz sizin gönderildiğiniz şeylere inanmıyoruz" dediler.

(Zuhruf 24)

Erhan Aktaş Meali:

Size, "Atalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?" deyince, onlar: "Biz, sizinle gönderileni inkar ediyoruz." dediler.

(Zuhruf 24)

Gültekin Onan Meali:

(O peygamberlerden her biri de şöyle) Demiştir: "Ben size atalarınızı üstünde bulduğunuz şeyden daha doğru olanını getirmiş olsam da mı?" Onlar da demişlerdi ki: "Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeye kafir olanlarız."

(Zuhruf 24)

Hakkı Yılmaz Meali:

Gönderilen uyarıcı; “Eğer size babalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirmişsem de mi?” dedi. Onlar: “Şüphesiz biz, sizin kendisiyle gönderildiğiniz şeyi bilerek reddedenleriz/ inanmayanlarız” dediler.

(Zuhruf 24)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

(Peygamber) dedi ki: “Babalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha hayırlı olanını size getirmiş olsam da mı?” Dediler ki: “Şüphesiz ki biz, sizin kendisiyle gönderildiğiniz şeyi inkâr edenleriz.”

(Zuhruf 24)

Harun Yıldırım Meali:

“Ben size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğru olanını getirmiş olsam da mı?” dedi. Dediler ki: “Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeylere kâfir olanlarız.”

(Zuhruf 24)

Hasan Basri Çantay:

(O peygamberlerden her biri şöyle) dedi: "Ben, atalarınızı üstünde bulunduğunuzdan daha doğrusunu size getirdimse de mi"? Onlar da "Biz, dediler, o sizin gönderildiğiniz şeylere (doğru da olsa) küfr edicileriz".

(Zuhruf 24)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Peygamberleri onlara:) “(Ben) size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?” dedi. (Onlar:) “Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeyi inkâr edicileriz” dediler.

(Zuhruf 24)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(Uyarıcı) "Size, Atalarınızı üzerinde bulduğunuz [şeyden] daha doğrusunu getirmiş olsam bile mi?" dedi. Onlar "Gerçekten biz, kendisiyle gönderildiğiniz [vahye] karşı Kafiriz [görmezden gelenleriz]" dediler.

(Zuhruf 24)

Hüseyin Atay Meali:

O "Eğer, babalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğrusunu size getirmiş isem de mi?" derdi. Onlar "Doğrusu, sizinle gönderilen şeyi inkâr ediyoruz" derlerdi.

(Zuhruf 24)

İbni Kesir Meali:

Şayet size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirmişsem; yine mi bana uymazsınız? deyince, dediler ki: Doğrusu sizin gönderildiğiniz şeyi, biz inkar ediyoruz.

(Zuhruf 24)

İlyas Yorulmaz Meali:

Uyarıcılar onlara “Biz size daha doğru olan bir yol getirsek demi? (Onlara uyacaksınız)” dediler. O şehrin halkı da ”Biz sizinle gönderilenleri kesinlikle kabul etmiyor, inkar ediyoruz” dediler.

(Zuhruf 24)

İskender Ali Mihr Meali:

(Nezirlerin hepsi): “Size babalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden (dînden) daha çok hidayete erdirecek olanı getirmiş olsam da mı?” dediler. (Onlar da): “Muhakkak ki biz, sizin kendisiyle gönderildiğiniz şeyi inkâr edenleriz.” dediler.

(Zuhruf 24)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

De ki: «Ya ben size o bulduğunuzdan daha doğru bir din getirdimse, buna ne diyeceksiniz?» Dediler: «Doğrusu, biz o senin getirdiğin dini yine de tanımıyacağız.»

(Zuhruf 24)

Kadri Çelik Meali:

(O uyarıcılar,) “Ben size, babalarınızı üstünde bulduğunuz şeyden daha doğru olanını getirmiş olsam da mı?” deyince onlar, “Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeyi inkâr edicileriz.” dediler.

(Zuhruf 24)

Mahmut Kısa Meali:

Peygamberleri de onlara, “Size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğru bir inanç sistemi getirmiş olsam da mı böyle yapmaya devam edeceksiniz?” dedi. Buna karşılık onlar, “Ne olursa olsun, biz sizin getirdiğiniz her şeyi peşinen inkâr ediyoruz!” demişlerdi.

(Zuhruf 24)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Resul onlara: "Ben size babalarınızın bağlandıkları dinden daha doğrusunu getirir, Üstün olan dini size sunarsam, yine de sürüp gidecek misiniz?" diye sorunca onlar: Fark etmez, gerçekte biz sizinle gönderilen mesajı inkar ediyoruz demişlerdir.

(Zuhruf 24)

Mehmet Türk Meali:

(Her uyarıcı da onlara): “Ben size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz (dinden) daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?” deyince, onlar: “İşin doğrusu biz, sizinle gönderilen (mesajları) inkâr ediyoruz.”1 dediler.*

(Zuhruf 24)

Muhammed Celal Şems Meali:

(Bunun üzerine onlara her peygamber) dedi ki: “Ya atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha üstün (talimatı) size getirirsem, (yine de eski dininiz üzerinde ısrar edecek misiniz?) Onlar dediler ki: “Şüphesiz biz, beraberinizde gönderilen talimatı inkâr ediyoruz.”

(Zuhruf 24)

Muhammed Esed Meali:

(Bunun üzerine her peygamber) "Nasıl?" derdi, "Atalarınızı inanır bulduğunuzdan daha iyi bir kılavuz getirmiş olsam da mı?" Berikiler, buna, "Sizin mesajlarınızda bir doğruluk payı olduğunu inkar ediyoruz!" diye cevap verirlerdi.

(Zuhruf 24)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Gönderilen uyarıcı; "Eğer size, atalarınızdan gördüğünüz dinden daha doğrusunu getirmiş isem de mi bana uymazsınız?" deyince onlar; "Doğrusu biz sizinle gönderilen şeyi inkar ediyoruz," dediler.

(Zuhruf 24)

Mustafa Çavdar Meali:

Elçi de: “Peki ya ben size atalarınızın dininden daha doğru bir din getirmişsem?” deyince onlar da: “Biz seninle gönderileni tanımıyoruz diyerek kâfir oldular.

Bknz: (5/104)

(Zuhruf 24)

Mustafa Çevik Meali:

19-25 Bu müşrikler, Rahman’ın kulları olan meleklerin dişi yaratıklar olduklarını iddia ediyorlar. Meleklerin yaratılmasına şahit mi oldular ki böyle saçma iddiada bulunuyorlar? Onlar, kayda geçen bu iddiaları sebebiyle Hesap Günü hak ettikleri azap ile cezalandırılacaklar. Bir de kalkmış, “Rahman dilemeseydi biz onları Allah’a ortak koşup ilahlar edinmezdik.” diyorlar. Onlar bu söylediklerini doğrulayan hiçbir bilgi ve delile de sahip değiller. Zaten aslı olmayan böyle bir şeyin hiçbir değeri de yoktur. Yoksa Biz onlara Kur’an’dan önce başka bir kitap vermişiz de onda böyle bir bilgiye mi rastlamışlar, iddialarını ona mı dayandırıyorlar? Hayır, ne böyle bir kitap ne de böyle bir bilgi asla mevcut değil, bilip söyledikleri tek şey “Biz atalarımızı böyle inanıyor ve buna göre yaşarken gördük. Biz de onların izini, yolunu takip edeceğiz doğru olanında bu olduğuna inanıyoruz.” demeleridir. İşte bu hep böyle olmuştur. Senden önce peygamber gönderdiğimiz toplumların refah içinde, şımarmış haz peşinde koşanları ve yöneticileri de tıpkı bu günün müşrikleri gibi, “Biz atalarımızın kurduğu ve uyduğu nizam ve inanç sistemlerini benimseyip onların izinden gitmekteyiz.” demişlerdir. Peygamberleri de onlara: “Peki ya ben sizleri atalarınızın nizam ve inanç sisteminden daha doğru olanı yaşamaya davet için gelmişsem, siz yine de atalarınızın şirk nizamları ile yaşamaya devam mı edeceksiniz?” demelerine karşılık müşrikler de peygamberlerine, “Biz senin davet ettiğin hayat tarzını kabul etmiyoruz.” demişlerdi. Bunun üzerine Biz de onları layık oldukları azapla cezalandırdık. Peygamberlerin Allah adına davetine karşı çıkıp, yalan sayıp, reddedenlerin akıbetlerine bir bakın da intikamımızın nasıl olduğunu görün.

(Zuhruf 24)

Mustafa İslamoğlu Meali:

(O peygamberler de): "Ne yani, ben size atalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğrusunu göstersem de mi?" dedi(ler). Cevapları şu oldu: "Sizinle gönderildiğini (iddia ettiğiniz) şeylerin gerçekliğini kabul etmiyoruz."

(Zuhruf 24)

Osman Okur Meali:

(Elçilerin her biri): 'Ya ben size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirdiysem?' dedi. Onlar: 'Doğrusu biz sizinle gönderileni inkâr edenleriz' dediler

(Zuhruf 24)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Dedi ki: «Ya size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirdimse de mi?» Dediler ki: «Şüphe yok biz, kendisiyle gönderilmiş olduğun şeyi inkâr edicileriz».

(Zuhruf 24)

Ömer Öngüt Meali:

"Şayet ben size atalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?" deyince, dediler ki: "Doğrusu biz sizinle gönderilen şeyi inkâr ediyoruz. "

(Zuhruf 24)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Ya size atalarınızın izinden daha iyisini getirdiysem!” deyince, “Biz sizinle gönderileni inkâr ediyoruz” dediler.

(Zuhruf 24)

Sadık Türkmen Meali:

(O nebilerden her biri) dedi ki: “Ben size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?” Onlar da dediler ki: “Şüphesiz ki biz, gönderildiğin şeyi inkâr edicileriz.”

(Zuhruf 24)

Seyyid Kutub Meali:

Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş olsam da yine babalarınızın yolunu mu tutacaksınız? deyince, dediler ki: «Doğrusu biz seninle gönderileni inkar ediyoruz.»

(Zuhruf 24)

Suat Yıldırım Meali:

Peygamber onlara: "Peki, size babalarınızın bağlandığı dinden daha doğrusunu getirmişsem, yine de sürüp gidecek misiniz?" deyince onlar: "Şunu bilin ki," dediler, "biz, sizinle gönderilen mesajı reddediyoruz."

(Zuhruf 24)

Süleyman Ateş Meali:

"Ben size, babalarınızı, üzerinde bulduğunuz(din)den daha doğrusunu getirmiş olsam da (yine babalarınızın yolunu)mu (tutacaksınız)?" dedi. "Doğrusu biz sizinle gönderilen mesajı tanımıyoruz." dediler.

(Zuhruf 24)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Uyarıda bulunan kişi de onlara:"Size getirdiğim, atalarınızı bağlı bulduğunuz dinden daha doğruysa ne olacak?" deyince şöyle demişlerdir: "İşin doğrusu biz sizinle gönderilen dinin kafirleriyiz (onu görmek ve duymak istemiyoruz)".

(Zuhruf 24)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Elçiler: "Size atalarınızın yaptıklarından daha iyisini getirmiş isek de mi?" dediklerinde, "Biz, sizin getirdiğiniz hiçbir şeyi kabul etmiyoruz" demişlerdir.

(Zuhruf 24)

Şaban Piriş Meali:

-Size, atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğru bir şey getirmiş olsam da mı? dedi. Onlar: -Biz, sizinle gönderileni tanımıyoruz, dediler.

(Zuhruf 24)

Talat Koçyiğit Meali:

Uyarıcı da onlara: "Size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz dînden daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?" der, onlar da: "Biz, sizinle gönderilen dîni tanımıyoruz ki" derlerdi.

(Zuhruf 24)

Tefhimul Kuran Meali:

(O peygamberlerden her biri de şöyle) Demiştir: «Ben size, atalarınızı üstünde bulduğunuz şeyden daha doğru olanını getirmiş olsamda mı?» Onlar da demişlerdir ki: «Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeye (karşı) kâfir olanlarız.»

(Zuhruf 24)

Ümit Şimşek Meali:

Peygamberleri, “Ya ben size atalarınızdan gördüğünüz şeyden daha doğrusunu getirmişsem?” dedi. Onlar ise “Biz sizinle gönderileni inkâr ediyoruz” dediler.

(Zuhruf 24)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Uyarıcı dedi: "Peki, ben size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha iyi yol göstereni getirmiş olsam da mı?" Dediler: "Doğrusu, biz seninle gönderilen şeyi tanımıyoruz."

(Zuhruf 24)