33. Ahzab Suresi / 4.ayet

Allah, hiç kimse için bir sinede iki kalp iki ayrı kişilik meydana getirmediği gibi, bedenlerini annelerinizin bedenlerine benzeterek boşadığınız hanımlarınızı da asla sizin anneleriniz yapmamıştır ve evlatlıklarınızı da sizin gerçek evlatlarınız yapmamıştır. Bunlar sizin ağızlarınızda söylediğiniz boş sözlerden ibarettir. Allah ise gerçeği söyler ve neyin doğru neyin yanlış olduğunu gösterir.

Bknz: (33/37)»(33/38)(58/2)

Mustafa Çavdar Meali

Ahzab 4 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Allah, bir kişiye iki yürek vermedi ve zıhar yaptığınız eşlerinizi de analarınız yerine koymadı ve evlatlıklarınızı öz oğullarınız olarak halk etmedi; bunlar, sizin ağızlarınızdaki laflar ve Allah, doğruyu söyler ve o, doğru yolu gösterir.*

(Ahzab 4)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Allah, bir adamın kendi (göğüs) boşluğu içinde iki kalp kılmamış (iki gönül yaratmamıştır. İmanla inkârın ve nifakın bir kalpte barışık bulunması imkânsızdır) . Ve kendilerini annelerinize benzeterek yemin konusu yaptığınız (zıharda bulunup “Artık bana annem gibisin” diyerek boşadığınız) eşlerinizi sizin anneleriniz yapmamıştır, evlatlıklarınızı da sizin (öz) çocuklarınız saymamıştır. Bunlar sadece sizin ağzınızla söylediğiniz (boş laflardır. Her konuda elbette) Hakkı söyleyen ve (doğru olan) yola yöneltip-ileten ise ancak Allah’tır.

(Ahzab 4)

Abdullah Parlıyan Meali:

Allah hiç kimseye tek vücutta, iki kalp yaratmamıştır ve kendilerini annelerine benzeterek yemin edip boşamaya kalktığınız eşlerinizi de hiçbir zaman sizin anneleriniz yapmamış ve evlatlıklarınızı da, gerçek çocuklarınız gibi saymamıştır. Bunlar sizin ağızlarınıza geliveren, kuru laflardan ibarettir. Halbuki Allah, mutlaka sözün doğrusunu söyler ve doğru yola iletir.

(Ahzab 4)

Adem Uğur Meali:

Allah, bir adamın içinde iki kalp yaratmadığı gibi, "zıhâr" yaptığınız eşlerinizi de analarınız yerinde tutmadı ve evlâtlıklarınızı da öz oğullarınız olarak tanımadı. Bunlar sizin ağızlarınıza geliveren sözlerden ibarettir. Allah ise gerçeği söyler ve doğru yola O eriştirir.

(Ahzab 4)

Ahmet Hulusi Meali:

Allah hiçbir erkeğin göğüs boşluğunda iki kalp oluşturmamıştır! Kendilerinden zihar (eşini anası gibi kabullenerek kendine haram kılma) yaptığınız eşlerinizi, analarınız kılmamıştır. Evlatlık kabullendiklerinizi de oğullarınız kılmamıştır. Bunlar boş laflarınızdır! Allah Hakk'ı bildirir; doğru yola O hidayet eder!

(Ahzab 4)

Ahmet Tekin Meali:

Allah, bir erkeğin göğsüne, iki ayrı kalp-gönül planlayıp yerleştirmedi, bir erkeği iki ayrı ruhtan müteşekkil iki ruhlu, iki şahsiyetli yaratmadı. Zıhar yaptığınız, analarınız kadar haram saydığınız eşlerinizi de analarınız haline getirmedi. Evlatlıklarınızı da öz oğullarınız yerine koymadı. Bunlar sizin ağızlarınızdan kaçan sözlerden ibarettir. Allah gerçeği, hakkı, doğruyu söyler, doğru yolu, İslâmî hayatı aydınlatıcı bilgiler verir.*

(Ahzab 4)

Ahmet Varol Meali

Allah bir adamın göğüs boşluğunda iki kalp yaratmamıştır. Kendilerine zıhar yaptığınız ("Sen bana anamın sırtı gibisin" diyerek kendinize haram kıldığınız) eşlerinizi analarınız yapmadı; evlatlıklarınızı da öz oğullarınız saymadı. Bunlar, sizin ağızlarınızda dolaştırdığınız sözlerinizdir. Allah gerçeği söyler ve (doğru) yola iletir.*

(Ahzab 4)

Ali Bulaç Meali:

Allah, bir adamın kendi (göğüs) boşluğu içinde iki kalp kılmadı ve kendilerini annelerinize benzeterek yemin konusu yaptığınız (zıharda bulunduğunuz) eşlerinizi sizin anneleriniz yapmadı, evlatlıklarınızı da sizin (öz) çocuklarınız saymadı. Bu, sizin (yalnızca) ağzınızla söylemenizdir. Allah ise, hakkı söyler ve (doğru olan) yola yöneltip iletir.

(Ahzab 4)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Allah bir adamın göğsünde iki kalb yaratmamıştır. Kendilerinden “Zihar” yaptığınız= annelerinize benzettiğiniz, karılarınızı analarınız kılmamıştır. (Bir kimsenin karısını, annesinin bir uzvuna benzetmesine “Zihar” denir. Ancak benzetilen annenin uzvu, veya mahreminin uzvu, zihar yapan için bakılması haram olan bir uzuv olması şartdır. Meselâ bir kimsenin karısına: “- Sen bana, annemin arkası veya karnı gibisin” demesi zihar olur. İslâmdan önce, bu gibi sözler boşanmayı icab ettiriyordu. İslâmda bunun telâfisi bir keffaret ödemekledir). Evlâdlıklarınızı da (neseben olan) oğullarınız yerinde tutmamıştır (Cahiliyyet devrinde olduğu gibi, mirasçı ve mahrem olmazlar. Yabancı bir kimse için, benim oğlumdur diye) bu söylediğiniz, ağızlarınızdaki sözünüzdür (boşuna bir sözdür). Allah ise hakkı söyler ve O, doğru yola hidayet buyurur.

(Ahzab 4)

Ali Rıza Sefa Meali:

Allah, bir adamın içinde iki yürek yaratmamıştır. Ve sırt çevirdiğiniz eşlerinizi, anneleriniz yapmamıştır. Evlatlıklarınızı da oğullarınız saymamıştır. İşte bunlar, ağzınıza gelen sözlerdir. Oysa Allah, gerçeği söyler. Çünkü O, doğru yola eriştirir.

(Ahzab 4)

Ali Ünal Meali:

Allah, bir adam için onun göğüs boşluğunda (biri iman, ibadet ve itaatte İlâh, Rab ve Ma’bud olarak Kendisine, diğeri başkalarına yönelsin diye) iki kalb var etmedi. (Etmedi de, O’na itaatin dışına çıkarak,) kendilerine “Annemin sırtı gibi ol!” demekle anneniz yerine koyup nefsinize haram ettiğiniz eşlerinizi de sizin gerçek anneleriniz kılmadı. Bunun gibi, evlâtlık edinip “evlâdım” diye çağırdığınız kişileri de sizin çocuklarınız yapmadı. Bütün bunlar, ağızlarınızla söylediğiniz, ama hiçbir gerçekliği olmayan sözlerden ibarettir. Allah ise gerçeği söyler ve takip edilmesi gereken yola iletir.

(Ahzab 4)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Allah, bir adamın içinde iki kalp yaratmış değildir. Kendilerinden zihar(*) şekliyle boşandığınız karılarınızı da analarınız yapmamıştır. Evlatlıklarınızı da öz oğullarınız yapmamıştır(**). Bunlar, sizin ağızlarınızla söylediğiniz boş laflardır. Allah ise, gerçeği söyleyendir. Ve O, doğru yolu gösterendir.*

(Ahzab 4)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Allah, hiçbir insanın içine iki kalp koymamıştır. Zıhar yaptığınız/sırtlarını annenize benzettiğiniz eşlerinizi de analarınızıngibisaymadı ve evlatlıklarınızı da öz oğullarınız olarak tanımadı. Bunlar, sizin dillerinize doladığınız sözlerdir. Allah, gerçeği söylemektedir, doğru yola O iletir.

(Ahzab 4)

Bekir Sadak Meali:

Allah insanin icine iki kalp koymamistir. Allah, zihar yapmaniz suretiyle eslerinizi, anneleriniz gibi yaratmamistir; evlatliklarinizi da oz ogullariniz gibi saymanizi mesru kilmamistir. Bunlar sizin dillerinize doladiginiz bos sozlerdir. Allah gercegi sylemektedir, dogru yola O eristirir.

(Ahzab 4)

Besim Atalay Meali:

Allah, bir adamın içersinde iki yürek yaratmadı, kadınlara: «Senin sırtın, anamın sırtı gibi olsun!» dediğinizde, o kadını size ana kılmadı, oğulluğa aldığınız kimseyi de, oğul etmedi, bunlar sizin ağzınızda dolaşan sözdür; hak olanı Allah söyler, doğru yola o iletir

(Ahzab 4)

Celal Yıldırım Meali:

Allah bir adamın içinde iki kalb yaratmamış; ziharda bulunduğunuz eşlerinizi de anneleriniz (gibi) kılmamıştır. Evlâtlıklarınızı da öz oğullarınız yapmamıştır. Bunlar ağızlarınızda dolaşan (hüküm ifade etmiyen) sözlerinizdir. Allah hakkı söyler ve doğru yolu gösterir.

(Ahzab 4)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Allah hiç kimseye tek bedende iki kalp vermemiştir. Kendilerine zıhar yaptığınız eşlerinizi anneleriniz kılmamıştır. Evlatlıklarınızı da öz oğullarınız kılmamıştır. Bunlar ağızlarınızla söylediğiniz boş ve anlamsız sözlerden ibarettir. Allah gerçeği söyler ve doğru yola iletir.*

(Ahzab 4)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Allah insanın içine iki kalp koymamıştır. Allah, zıhar yapmanız suretiyle eşlerinizi, anneleriniz gibi yaratmamıştır; evlatlıklarınızı da öz oğullarınız gibi saymanızı meşru kılmamıştır. Bunlar sizin dillerinize doladığınız boş sözlerdir. Allah gerçeği söylemektedir, doğru yola O eriştirir.

(Ahzab 4)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Allah, hiçbir adamın içine iki kalp koymamıştır. Kendilerine zıhar yaptığınız eşlerinizi de anneleriniz yapmamıştır. Yine evlatlıklarınızı da öz çocuklarınız (gibi) kılmamıştır. Bu, sizin ağızlarınızla söylediğiniz (fakat gerçekliği olmayan) sözünüzdür. Allah ise gerçeği söyler ve doğru yola iletir.

(Ahzab 4)

Diyanet Vakfı Meali:

Allah, bir adamın içinde iki kalp yaratmadığı gibi, «zıhâr» yaptığınız eşlerinizi de analarınız yerinde tutmadı ve evlâtlıklarınızı da öz oğullarınız olarak tanımadı. Bunlar sizin ağızlarınıza geliveren sözlerden ibarettir. Allah ise gerçeği söyler ve doğru yola O eriştirir.  *

(Ahzab 4)

Edip Yüksel Meali:

ALLAH hiç bir adamın içine iki kalp koymamıştır. Annenize benzeterek kendinize haram kıldığınız eşlerinizi annelerinize çevirmemiş, evlatlıklarınızı da öz çocuklarınız yapmamıştır. Tüm bunlar, ağzınızdan çıkan sözlerinizden ibarettir. ALLAH doğruyu söylüyor ve O doğru yola iletir.

(Ahzab 4)

Elmalılı Orjinal Meali:

Allah adam için içinde iki kalb yapmamıştır ve kendilerinden zıhar yaptığınız zevcelerinizi analarınız kılmamıştır, evlatlıklarınızı da oğullarınız kılmamıştır, O sizin ağzınızda lafınızdır, Allah ise hakkı söylüyor ve doğru yola hidayet eyliyor

(Ahzab 4)

Elmalılı Yeni Meali:

Allah bir adamın içinde iki kalp yapmamıştır. Kendilerinden zihar yaptığınız eşlerinizi anneleriniz yerine koymamıştır. Evlatlıklarınızı da oğullarınız yerine koymamıştır. Bunlar sizin ağzınızda lafınızdır. Allah ise gerçeği söylüyor ve doğru yolu gösteriyor.

(Ahzab 4)

Erhan Aktaş Meali:

Allah, hiç kimsenin bedenine iki kalp yerleştirmedi. Bedenlerini, annenizin bedeni gibi saydığınız[1] eşlerinizi, size anne yapmadı. Ve evlatlıklarınızı, sizin öz evladınız gibi saymadı. Bunlar, sizin söylediğiniz boş sözlerdir. Allah gerçeği söyler. Ve doğru yola O iletir.

1)Zihar yapmak: Cahiliye döneminde bir kimsenin, hanımının sırtını annesinin sırtına benzeterek yemin etmesi ve böylece eşiyle ilişkiye girmeyi kendisine haram yapmasıdır.

(Ahzab 4)

Gültekin Onan Meali:

Tanrı, bir adamın kendi (göğüs) boşluğu içinde iki kalp yapmadı ve kendilerine zıharda bulunduğunuz eşlerinizi sizin anneleriniz yapmadı, evlatlıklarınızı da sizin (öz) çocuklarınız saymadı. Bu sizin (yalnızca) ağzınızla söylemenizdir. Tanrı ise hakkı söyler ve (doğru olan) yola yöneltip iletir.

(Ahzab 4)

Hakkı Yılmaz Meali:

Allah, bir er kişinin göğüs boşluğu içinde iki kalp yapmadı; insan hem mü’min hem kâfir olmaz, mutlaka bundan biridir. Ve Zıhar’da bulunduğunuz; kendilerini annelerinize benzeterek yemin konusu yaptığınız eşlerinizi de sizin anneleriniz olarak kabul etmedi. Evlâtlıklarınızı da sizin öz çocuklarınız saymadı. Bu, sizin ağzınızla söylemenizdir. Allah ise hakkı söyler. Ve Yol'a kılavuzlar.

(Ahzab 4)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Allah, hiçbir adamın içinde iki kalp yaratmamıştır. (Benim için annemin sırtı gibisin, bana haramsın) diyerek “zıhar” yaptığınız kadınlarınızı, (Allah bu sözden dolayı) anneniz kılmamıştır. Evlatlıklarınızı da öz evladınız kılmamıştır. Bu, sizin ağızlarınızla söylediğinizdir. Allah, hak olanı söyler ve (dosdoğru) yola iletir.

(Ahzab 4)

Harun Yıldırım Meali:

Allah, bir adamın içinde iki kalp yaratmadığı gibi, "zıhâr" yaptığınız eşlerinizi de analarınız yerinde tutmadı ve evlâtlıklarınızı da öz oğullarınız olarak tanımadı. Bunlar sizin ağızlarınıza geliveren sözlerden ibarettir. Allah ise gerçeği söyler ve doğru yola O eriştirir.

(Ahzab 4)

Hasan Basri Çantay:

Allah bir adamın içinde iki kalb yaratmadı. Kendilerinden "zıhar" yapdığınız karılarınızı o, sizin analarınız (yerinde) tutmadı (ğı gibi) evladlıklarınızı da (öz) oğullarınız (gibi) tanımadı. Bu, sizin ağızlarınızdaki lafınızdır. Allah, hakkı söyler ve O, (doğru) yolu gösterir.

(Ahzab 4)

Hayrat Neşriyat Meali:

Allah, bir adamın içinde iki kalb kılmadı. Ve kendilerine zıhâr(1) yaptığınız zevcelerinizi, analarınız saymadı. Evlâdlıklarınızı da öz oğullarınız (gibi) kılmadı. Bunlar sizin ağızlarınızdaki sözünüzdür. Hâlbuki Allah, hakkı söyler ve doğru yola O hidâyet eder.*

(Ahzab 4)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Allah, herhangi bir adamın yani onun boşluğunun içinde hiç iki kalp'ten(ruh'tan)¹ meydana getirmedi. Kendilerini 'anneniz saydığınız'² eşlerinizi de anneniz yapmadı; evlatlığınızı, oğullarınız saymadı. Bunlar, ağızlarınızla [uydurduğunuz] sözlerinizdir.³ halbuki Allah, doğru yola iletirken, Gerçeği söylüyor.

(Ahzab 4)

Hüseyin Atay Meali:

Allah insanın içine iki kalp koymamıştır ve o sırtlarını annelerinizin sırtlarına benzettiğiniz eşlerinizi anneleriniz kılmamıştır. Evlatlıklarınızı da oğullarınız gibi tutmamıştır. Bunlar sizin dillerinize doladığınız sözlerdir. Allah gerçeği söylemektedir ve O doğru yolu gösterir.

(Ahzab 4)

İbni Kesir Meali:

Allah, bir kişinin içinde iki kalb yaratmadı. Ve eşlerinizi, anneleriniz gibi kendinize haram saymanız için yaratmamıştır. Evladlıklarınızı da öz oğullarınız kılmamıştır. Bunlar, dillerinize doladığınız sözlerinizdir. Allah ise hakkı söyler. Ve O, yolu doğrultur.

(Ahzab 4)

İlyas Yorulmaz Meali:

Allah, hiçbir adamın göğsünde iki kalp yaratmamış olup, eşim bana annem gibidir diye yemin ettiğiniz için, eşlerinizi de annelerinizin yerine koymamış ve aynı şekilde evlatlıklarınızı da sizin öz oğullarınızla bir tutmamıştır. Bunlar sizin ağzınızla söylediğiniz sözleriniz olup (Allah katında hiçbir hüküm ifade etmez), Ancak Allah'ın söyledikleri gerçeğin kendisidir. Doğru yola ileten yalnızca O dur.

(Ahzab 4)

İskender Ali Mihr Meali:

Allah bir adama göğsünde iki kalp kılmadı (yaratmadı). Zihar yaptığınız (sen bana benim annemin sırtı gibisin diyerek boşamak istediğiniz) zevcelerinizi sizin anneleriniz kılmadı. Ve evlâtlıklarınızı, sizin oğullarınız kılmadı. İşte bunlar sizin ağızlarınızdaki sözlerdir. Ve Allah hakkı söyler. Ve O, (Kendine ulaştıran) yola hidayet eder.

(Ahzab 4)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Allah kimsenin göğüs boşluğunda iki yürek yaratmamıştır. Allah ana yerine koyduğunuz karılarınızı ana tanımadığı gibi, kendinize çocuk edindiklerinizi de sizin öz çocuklarınız olarak tanımadı. Bütün bunlar sizin ağzınızda dolaşan sözlerdir. Allah doğruyu söyler, doğru yola ileten de Odur.

(Ahzab 4)

Kadri Çelik Meali:

Allah, bir adamın kendi (göğüs) boşluğu içinde iki kalp kılmadı ve kendilerini annelerinize benzeterek yemin konusu yaptığınız (ziharda bulunduğunuz) eşlerinizi de sizin anneleriniz yapmadı, evlatlıklarınızı da sizin (öz) çocuklarınız saymadı. Bu, sizin (yalnızca) ağzınızla söylemenizdir. Allah ise, hakkı söyler ve (doğru olan) yola yöneltip iletir.

(Ahzab 4)

Mahmut Kısa Meali:

Allah, hiç kimsenin göğsünde iki kalp yaratmamıştır. Dolayısıyla, bir kalpte hem Allah sevgisi, hem dünya tutkusu veya hem iman, hem inkâr olamaz! Ayrıca, kendilerine Kur’an’ın indiği dönemde adet olan, “Sen bundan böyle, bana öz annem gibi haramsın! Yani benim gözümde, artık anam bacım gibisin! Bu yüzden, ömür boyu bir daha sana yaklaşmayacağım!” diyerek zıhar yaptığınız hanımlarınızı, Allah hiçbir zaman sizin gerçek anneleriniz kılmamış, öte yandan öz oğlunuz gibi gördüğünüz evlatlıklarınızı da hukuken öz oğullarınız yapmamıştır. Bu tür iddialar, ağızlarınızda dolaşan boş ve anlamsız sözlerden ibarettir. Oysa Allah, her zaman doğruyu söyler ve dâimâ doğru yolu gösterir.Dolayısıyla:

(Ahzab 4)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Allah, bir adamın göğüs boşluğunda iki kalp vermedi. Zihar yaptığınız eşlerinizi kılmamıştır. Benzettiğiniz haliyle, anneniz yapmamıştır. Evlatlıklarınızı da sizin oğullarınız gibi kılmamıştır. Ağzınızla söylediğiniz lakırtıdan ibarettir. Allah ise hakkı söyler ve doğru yola yöneltip iletir.

(Ahzab 4)

Mehmet Türk Meali:

Nasıl ki Allah, bir insanın göğüs boşluğunda iki kalp1 yaratmamışsa, zıhar2 yaptığınız eşlerinizi, sizin anneleriniz yapmamış ve evlâtlıklarınızı3 da öz oğullarınız olarak yaratmamıştır. Bütün bunlar sizin ağzınızdan çıkan tamamen (bâtıl) sözlerdir. En doğruyu ancak, hak yola ulaştıran Allah, söyler.4*

(Ahzab 4)

Muhammed Celal Şems Meali:

Allah, hiçbir erkeğin göğsünde iki kalp yaratmadı. Anne diyerek kendinize haram ettiğiniz eşlerinizi (de,) size anne yapmadı. Evlatlıklarınızı (da gerçek) oğullarınız kılmadı. Bunlar, ağzınızın sözleridir. Allah doğruyu söyler. Doğru yolu (da,) ancak O gösterir.

(Ahzab 4)

Muhammed Esed Meali:

Allah hiç kimseye tek bedende iki kalp vermemiştir ve (aynı şekilde,) "kendiniz için annelerinizin bedeni kadar haram" saydığınız eşlerinizi hiçbir zaman sizin (gerçek) anneleriniz kılmamış ve evlatlıklarınızı da (gerçek) çocuklarınız saymamıştır, bunlar ağzınıza doladığınız boş laflar(ın işaretlerin)den başka bir şey değildir; halbuki Allah (mutlak) doğruyu söyler ve (size) doğru yolu ancak O gösterir.

(Ahzab 4)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Allah, hiçbir adamın içinde iki kalp yaratmadığı gibi, kendilerine; "Sen bana annemin sırtı gibisin," dediğiniz eşlerinizi de anneniz yerine koymamıştır. Evlatlıklarınızı da öz oğullarınız kılmamıştır. Bunlar ağızlarınızla söylediğiniz anlamsız sözlerden ibarettir. Allah ise gerçeği söyler ve doğru yola ulaştırır.

(Ahzab 4)

Mustafa Çavdar Meali:

Allah, hiç kimse için bir sinede iki kalp iki ayrı kişilik meydana getirmediği gibi, bedenlerini annelerinizin bedenlerine benzeterek boşadığınız hanımlarınızı da asla sizin anneleriniz yapmamıştır ve evlatlıklarınızı da sizin gerçek evlatlarınız yapmamıştır. Bunlar sizin ağızlarınızda söylediğiniz boş sözlerden ibarettir. Allah ise gerçeği söyler ve neyin doğru neyin yanlış olduğunu gösterir.

Bknz: (33/37)»(33/38) - (58/2)

(Ahzab 4)

Mustafa Çevik Meali:

Allah tek bedende iki kalp yaratmadığı gibi, eşleriniz de aynı zamanda anneniz değildir. O yüzden eşlerinizle tartıştığınızda onlara “Bundan böyle bana annem gibi haramsın” diyerek cahiliye yemini etmeyin. Hiç kimsenin eşi, annesi olmadığı gibi, Allah evlatlıklarınızı da sizin gerçek evladınız kılmamıştır. Bunlar sizin düşünmeden söylediğiniz, örfünüzden gelen anlamsız sözlerdir. Doğru olan ise yalnızca Allah’ın bildirdikleridir ve size doğru yolu yalnız O gösterir.

(Ahzab 4)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Allah hiç kimse için bir bedende iki kalp yaratmamıştır; aynen böyle, vücudunu annenizin vücudu gibi haram saydığınız eşlerinizi de hiçbir zaman sizin gerçek anneleriniz kılmamıştır; yine evlatlıklarınızı da sizin gerçek çocuklarınız kılmamıştır: bütün bunlar (düşünmeden) ağzınıza aldığınız boş laflardır; ne ki Allah yalın gerçeği söyler ve O hep doğru yolu gösterir.

(Ahzab 4)

Osman Okur Meali:

Allah, hiç kimsenin bedenine iki kalp yerleştirmedi. Bedenlerini, annenizin bedeni gibi saydığınız eşlerinizi, size anne yapmadı. Ve evlatlıklarınızı, sizin öz evladınız gibi saymadı. Bunlar, sizin söylediğiniz boş sözlerdir. Allah gerçeği söyler. Ve doğru yola O iletir.

(Ahzab 4)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Allah bir kişi için içerisinde iki kalp yaratmamıştır. Ve kendilerinden müzaherede bulunduğunuz zevcelerinizi sizin valideleriniz kılmamıştır ve evlatlıklarınızı da sizin oğullarınız kılmış değildir. O sizin ağızlarınızdaki bir lâkırdınızdır. Ve Allah hakkı söyler ve O, doğru yola irşad buyurur.

(Ahzab 4)

Ömer Öngüt Meali:

Allah hiç kimsenin göğsünde iki kalp yaratmamıştır. Zihar yaptığınız eşlerinizi de analarınız kılmamıştır. Evlâtlıklarınızı öz oğullarınız gibi saymanızı meşru kılmamıştır. Bunlar sizin dillerinize doladığınız sözlerden ibarettir. Allah gerçeği söylemektedir. Doğru yola O eriştirir.

(Ahzab 4)

Ömer Sevinçgül Meali:

Allah hiç kimsenin göğsünde iki kalp yaratmamıştır. Allah, zıhar sebebiyle eşlerinizi anneleriniz gibi yapmamıştır. Ayrıca, evlatlık olarak aldığınız çocukları, öz oğullarınız saymanızı yasal hâle getirmemiştir. Bunlar sizin dillerinize doladığınız dayanaksız sözlerdir. Allah gerçeği söyler, sizi doğru yola eriştirir.

(Ahzab 4)

Sadık Türkmen Meali:

ALLAH hiçbir adamın içine iki kalp koymamıştır. Kendilerine zıhar[] yaptığınız eşlerinizi de [] Kur’an ve Nebi olarak Hz. Muhammed (sav) gönderilmeden önce, yani; Cahiliye Dö-neminde erkekler hanımlarına öfkelendiği vakit: “Sen artık benim annem gibisin” derlerdi. Anneleri eş edinmek HARAM/YASAK olduğu için; “Sen de bana artık haramsın/yasaksın” demek isterlerdi. Bu tür sözler söyleyene ZIHAR yaptı denilirdi. anneleriniz yapmamıştır. Yine evlâtlıklarınızı da öz çocuklarınız kılmamıştır. Bu, sizin ağızlarınızla söylediğiniz, (fakat gerçekle ilgisi olmayan) sözlerinizdir. Allah gerçeği söyler ve doğru yolu gösterir.

(Ahzab 4)

Seyyid Kutub Meali:

Allah bir insanın göğüs boşluğunda iki kalp yaratmadığı gibi zihar yaptığınız (sen bana anamın sırtı gibisin dediğiniz) eşlerinizi, sizin anneleriniz yapmadı ve evlatlıklarınızı da öz oğullarınız gibi saymanızı meşru kılmamıştır. Bunlar sizin dillerinize doladığınız boş sözlerdir. Allah gerçeği söyler ve O, doğru yola iletir.

(Ahzab 4)

Suat Yıldırım Meali:

Allah, hiçbir adamın içinde iki kalb yaratmamıştır. Kendilerine zıhar yaptığınız eşlerinizi anneleriniz kılmamıştır. Evlatlıklarınızı da öz oğullarınız kılmamıştır. Bunlar ağızlarınızla söylediğiniz manasız sözlerden ibarettir. Allah gerçeği söyler ve doğru yola iletir.

(Ahzab 4)

Süleyman Ateş Meali:

Allah, bir adamın (göğüs) boşluğunda iki kalb yaratmadı ve zıhar yaptığınız (sen bana, annemin sırtı gibisin dediğiniz) eşlerinizi, sizin anneleriniz yapmadı; evlatlıklarınızı da sizin öz oğullarınız kılmadı. Bunlar sizin ağızlarınıza gelen sözlerinizdir. Allah gerçeği söyler ve O, doğru yola iletir.

(Ahzab 4)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Allah bir adamın içine iki kalp koymamış, zihar[1] yaptığınız eşlerinizi anneleriniz yapmamış, evlatlıklarınızı da sizin evladınız saymamıştır. Bunlar dillerinize doladığınız sözlerdir. Allah gerçeği söyler ve doğru yolu gösterir.

1)"Eşim anam olsun" deyip eşi ile onu boşamadan ayrılmak, karı koca ilişkisine son vererek eşini cezalandırmaya kalkmak  

(Ahzab 4)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Allah kimseye birbiriyle çelişen sorumluluklar yüklememiş; eşlerinizi analarınız gibi haram saymanızı da, evlatlıklarınızı öz çocuklarınız kabul etmenizi de doğru bulmamıştır. Bunlar asılsız sözlerdir. Oysa Allah, doğru söyler ve doğru yolu gösterir.

(Ahzab 4)

Şaban Piriş Meali:

Allah, bir adamın göğsünde iki kalp yaratmamıştır. Zıhar yaptığınız karılarınızı da anneleriniz yerine tutmadı. Evlatlıklarınızı da oğullarınız kılmamıştır. Bu sadece sizin ağzınızdan çıkan bir sözdür. Allah, gerçeği söyler ve doğru yolu gösterir.

(Ahzab 4)

Talat Koçyiğit Meali:

Allah, insanın içinde iki kalb yaratmamıştır kendilerinden zıhâr yaptığınız eşlerinizi analarınız yapmamıştır: evlatlıklarınızı oğullarınız kılmamıştır. Bütün bunlar, kendi ağızlarınızla söylediklerinizdir, Allah ise, hak olanı söyler ve doğru yola iletir.

(Ahzab 4)

Tefhimul Kuran Meali:

Allah, bir adamın kendi (göğüs) boşluğu içinde iki kalp kılmadı ve kendilerini annelerinize benzeterek yemin konusu yaptığınız (zıharda bulunduğunuz) eşlerinizi de sizin anneleriniz yapmadı, evlatlıklarınızı da sizin (öz) çocuklarınız saymadı. Bu, sizin (yalnızca) ağzınızla söylemenizdir. Allah ise, hakkı söyler ve (doğru olan) yola yöneltip iletir.

(Ahzab 4)

Ümit Şimşek Meali:

Allah bir adamın içinde iki kalp yaratmamıştır. Zıhar yaptığınız hanımlarınızı anneleriniz hükmünde kılmadığı gibi, evlâtlıklarınızı da öz oğullarınız hükmünde kılmamıştır.(1) Bunlar sizin ağzınızdan çıkan sözlerden ibarettir. Allah ise hakkı söyler ve doğru yola iletir.*

(Ahzab 4)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Allah, bir adamın göğüs boşluğunda iki kalp yaratmamıştır. Zıhar yaptığınız eşlerinizi sizin anneniz yapmamıştır, evlatlıklarınızı da sizin oğullarınız kılmamıştır. Bu konularda söylediğiniz sözler, ağızlarınızın bir lakırdısıdır. Allah, hakkı söyler ve O, gerçek yola kılavuzlar.

(Ahzab 4)