33. Ahzab Suresi / 60.ayet

İnanmadığı halde inanmış gibi görünen ikiyüzlü Münafıklar, kalplerinde iman zafiyeti bulunanlar ve Medine’de asılsız haberler yayarak huzursuzluk çıkaranlar eğer buna son vermezlerse, seni onların üzerine öyle bir salarız ki artık seninle aynı şehirde daha fazla kalamazlar.

Bknz: (8/36)»(8/38)(17/76)»(17/77)

Mustafa Çavdar Meali

Ahzab 60 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Münafıklarla gönüllerinde hastalık olanlar ve Medine'de kötü haberler yayanlar, bu işten vazgeçmezlerse andolsun ki sana, onlara karşı bir kuvvet veririz de sonra artık orada pek az bir müddet komşu olabilirler sana.

(Ahzab 60)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Yemin olsun ki, eğer münafıklar ve kalplerinde hastalık bulunanlar ve şehirde (ülkede yalan haber ve yanıltıcı yorum yazarak) kışkırtıcılık yapanlar (bu fesatlıklarından) vazgeçmeyecek olurlarsa, mutlaka Seni onların karşısına dikeriz (ve galip getiririz,) sonra Seninle (pek az bir süre aynı ülkede) birlikte kalabilir (ve fesatlıklarını sürdürebilirler.)

(Ahzab 60)

Abdullah Parlıyan Meali:

Münafıklar, kalpleri hasta olanlar ve yalan haberler yayarak Medine'de huzursuzluk çıkaranlar, düşmanca hareketlerinden vazgeçmezlerse ey Muhammed! Senin onlar üzerine üstünlük kurmanı sağlarız, o zaman bu kentte senin komşuluğunda çok az bir süre kalabilirler.

(Ahzab 60)

Adem Uğur Meali:

Andolsun, iki yüzlüler, kalplerinde hastalık bulunanlar (fuhuş düşüncesi taşıyanlar), şehirde kötü haber yayanlar (bu hallerinden) vazgeçmezlerse, seni onlara musallat ederiz (onlarla savaşmanı ve onları şehirden sürüp çıkarmanı sana emrederiz); sonra orada, senin yanında ancak az bir zaman kalabilirler.

(Ahzab 60)

Ahmet Hulusi Meali:

Andolsun ki ikiyüzlüler, sağlıksız düşünenler ve Medine'deki dedikodu yayanlar eğer vazgeçmezler ise, kesinlikle seni onlara salarız... Sonra orada sana az komşuluk yapmış olurlar.

(Ahzab 60)

Ahmet Tekin Meali:

Andolsun ki, müslüman görünerek İslâm'a karşı gizli eylem planları ve eylem yapan münâfıklar, iki yüzlüler, kalpleri kararmış, akıllarından zoru olan hasta ruhlular, Medine'de pis dedikodular yapanlar, kötü, bozguncu haberler yayarak halkın inancını sarsanlar, morallerini bozanlar, akıllarını kullanarak bu hallerini düzeltmezler, bu yaptıklarından vazgeçmezlerse, elbette seni onlara saldırmaya teşvik ederiz, savaşmanı, onları şehirden çıkarıp sürmeni emrederiz. Sonra kısa bir müddetin dışında, sana komşu olarak bile o bölgede kalamazlar.

(Ahzab 60)

Ahmet Varol Meali

Andolsun eğer, münafıklar, kalplerinde hastalık olanlar ve şehirde kötü haberler yayanlar (yaptıklarından) vazgeçmezlerse seni üzerlerine musallat ederiz. Sonra orada senin yanında ancak az bir süre kalabilirler.

(Ahzab 60)

Ali Bulaç Meali:

Andolsun, eğer münafıklar, kalplerinde hastalık bulunanlar ve şehirde kışkırtıcılık yapan (yalan haber yayan)lar (bu tutumlarına) bir son vermeyecek olurlarsa, gerçekten seni onlara saldırtırız, sonra orada seninle pek az (bir süre) komşu kalabilirler.

(Ahzab 60)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Celâlim hakkı için, eğer münafıklarla kalblerinde şehvet hastalığı bulunanlar ve şehirde müminlerin ayıblarını arayıb yayanlar, (fenalıklarından) vazgeçmezlerse, muhakkak seni onlara musallat ederiz. Sonra seninle o şehirde (Medine'de) az bir zamandan fazla komşu olamazlar;

(Ahzab 60)

Ali Rıza Sefa Meali:

İkiyüzlüler, yüreklerinde sayrılık olanlar ve çevrede kötü haberler yayarak ortalığı karıştıranlar buna son vermezlerse, onların üzerinde üstünlük kurmanı sağlarız. Orada senin yanında çok az kalabilirler.

(Ahzab 60)

Ali Ünal Meali:

Eğer münafıklar, kalblerinin merkezinde (manevî hayatlarını kurutan) bir hastalık bulunanlar ve Medine’de (İslâm’ın merkezi gerçek medeniyet şehrinde fitneye, kargaşaya sebep olmak, umumî huzuru bozmak için) uygunsuz haberler, söylentiler yayanlar eğer bu yaptıklarından kesinlikle vazgeçmezlerse, andolsun seni onların üzerine musallat ederiz de, bundan sonra orada senin çevrende pek az bir süre kalabilirler.

(Ahzab 60)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Eğer münafıklar ve kalbinde (fuhuş) hastalığı olanlar ve (kötü haberlerle) Medine’yi sarsanlar, eğer yaptıklarına son vermezlerse, seni onlara musallat ederiz. Sonra çok az bir zaman bu Medinede sana komşu olarak kalacaklardır.

(Ahzab 60)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Andolsun, münafıklar, kalplerinde hastalık bulunanlar ve şehirde kötü haber yayanlar vazgeçmezlerse, seni onların üzerine süreriz. Sonra orada senin yanında ancak az bir zaman kalabilirler.

(Ahzab 60)

Bekir Sadak Meali:

Ikiyuzluler, kalblerinde fesat bulunanlar, sehirde bozguncu haberler yayanlar, eger bundan vazgecmezlerse, and olsun ki, seni onlarla mucadeleye davet ederiz; sonra cevrende az bir zamandan fazla kalamazlar.

(Ahzab 60)

Besim Atalay Meali:

Münafıklarla, yürekleri bozuklar, Medine'ye yalan haber yayanlar eğer vaz geçmezlerse, seni onlara sataştırırız; bundan sonra, Medine'de seninle az komşuluk ederler

(Ahzab 60)

Celal Yıldırım Meali:

Münafıklar, kalblerinde (fitne ve fesâd gibi) hastalık bulunanlar ve Medine'de olmadık fena haberleri yayanlar, eğer bu huylarından vazgeçmezlerse, and olsun ki, seni üzerlerine caydırıcı olarak göndeririz, sonra da Medine'de senin komşuluğunda pek az bir süre kalabilirler.

(Ahzab 60)

Cemal Külünkoğlu Meali:

60,61. Andolsun ki, eğer münafıklar, kalplerinde (ahlaksızlıktan) bir hastalık olanlar ve şehirde dedikodu yapanlar, (bu tutumlarına) bir son vermeyecek olurlarsa, gerçekten seni onlara saldırtırız, sonra orada seninle pek az (bir süre) komşu kalabilirler. Onlar lanete uğramışlardır. Nerede ele geçirilirlerse yakalanırlar ve hemen öldürülürler. *

(Ahzab 60)

Diyanet İşleri Eski Meali:

İkiyüzlüler, kalblerinde fesat bulunanlar, şehirde bozguncu haberler yayanlar, eğer bundan vazgeçmezlerse, and olsun ki, seni onlarla mücadeleye davet ederiz; sonra çevrende az bir zamandan fazla kalamazlar.

(Ahzab 60)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(60-61) Andolsun, eğer münafıklar, kalplerinde bir hastalık bulunanlar ve Medine'de kötü haberler yayıp ortalığı karıştıranlar (tuttukları yoldan) vazgeçmezlerse, elbette seni onların üzerine gitmeye teşvik edeceğiz. Onlar da (bundan sonra) orada lanete uğramış kimseler olarak seninle pek az süre komşu kalacaklardır. Nerede bulunurlarsa, yakalanırlar ve yaman bir şekilde öldürülürler.

(Ahzab 60)

Diyanet Vakfı Meali:

Andolsun, iki yüzlüler, kalplerinde hastalık bulunanlar (fuhuş düşüncesi taşıyanlar), şehirde kötü haber yayanlar (bu hallerinden) vazgeçmezlerse, seni onlara musallat ederiz (onlarla savaşmanı ve onları şehirden sürüp çıkarmanı sana emrederiz); sonra orada, senin yanında ancak az bir zaman kalabilirler.

(Ahzab 60)

Edip Yüksel Meali:

İkiyüzlüler, kalplerinde hastalık bulunanlar ve kentteki saldırganlar (size karşı olan saldırılarına) son vermezlerse seni onlara musallat ederiz; sonra orada, senin çevrende kısa bir süre kalabilirler.

(Ahzab 60)

Elmalılı Orjinal Meali:

Celalim hakkı için eğer vazgeçmezlerse o münafıklar, kalblerinde maraz bulunanlar ve şehirde eracif neşr eden, tahrikat yapanlar, mutlak ve muhakkak seni kendilerine musallat kılarız, sonra orada cıvarına pek az yanaşabilirler

(Ahzab 60)

Elmalılı Yeni Meali:

Andolsun ki, eğer o münafıklar, kalplerinde hastalık bulunanlar ve şehirde yalan haberler yapıp tahrikte bulunanlar vazgeçmezlerse, mutlaka seni kendilerine musallat kılarız sonra orada çevrene pek az yanaşabilirler.

(Ahzab 60)

Erhan Aktaş Meali:

Eğer, münafıklar, kalplerinde hastalık bulunanlar, şehirde yalan ve kötü haber yayanlar bu davranışlarına son vermezlerse, ant olsun ki, seni onlara musallat ederiz de seninle bir arada daha fazla kalamazlar.

(Ahzab 60)

Gültekin Onan Meali:

Andolsun, eğer münafıklar, kalplerinde hastalık bulunanlar ve şehirde kışkırtıcılık yapan (yalan haber yayan)lar (bu tutumlarına) bir son vermeyecek olurlarsa, gerçekten seni onlara saldırtırız, sonra orada seninle pek az (bir süre) komşu kalabilirler.

(Ahzab 60)

Hakkı Yılmaz Meali:

(60-62) Andolsun ki eğer o münâfıklar ve kalplerinde bir hastalık olan şu kimseler ve Medîne'de ortalığı karıştıranlar, bu yaptıklarından vaz geçmezlerse, kesinlikle seni onlara, onlar dışlanarak musallat ederiz. Sonra onlar, seninle orada az bir zamandan fazla komşu kalamazlar; Allah'ın önceki geçen kimseler hakkındaki uygulaması olarak nerede bulunurlarsa yakalanırlar ve acımadan, kıyasıya öldürülürler. Ve sen Allah'ın yasası/uygulaması için asla bir değişiklik bulmayacaksın!

(Ahzab 60)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Andolsun ki münafıklar, kalbinde hastalık bulunanlar ve Medine’de asılsız haberleri yayanlar, bu (yaptıklarına) bir son vermezlerse, seni onların başına musallat ederiz. Sonra da orada çok az bir süre sana komşuluk edebilirler.

(Ahzab 60)

Harun Yıldırım Meali:

Andolsun, iki yüzlüler, kalplerinde hastalık bulunanlar (fuhuş düşüncesi taşıyanlar), şehirde kötü haber yayanlar (bu hallerinden) vazgeçmezlerse, seni onlara musallat ederiz (onlarla savaşmanı ve onları şehirden sürüp çıkarmanı sana emrederiz); sonra orada, senin yanında ancak az bir zaman kalabilirler.

(Ahzab 60)

Hasan Basri Çantay:

Andolsun, eğer münafıklar, vicdanlarında bir maraz bulunanlar, şehirde fena haberler yayanlar (bu hallerinden) vaz geçmezler) se mutlak ve muhakkak seni kendilerine musallat ederiz. Sonra orada seninle az bir (zamandan fazla) komşu olamazlar.

(Ahzab 60)

Hayrat Neşriyat Meali:

Celâlim hakkı için, eğer münâfıklar ve kalblerinde bir hastalık bulunanlar ve Medîne'de yalan haber yayanlar (yahudiler, bu yaptıklarından) vazgeçmezlerse, seni onlara mutlaka musallat ederiz; sonra orada (Medîne'de) ancak pek az (bir süre) sana komşu kalabilirler!

(Ahzab 60)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(60-61) Şehirde kargaşa çıkartan [halkı kışkırtan]¹, kalplerinde bir hastalık bulunan münafıklar [ikiyüzlüler] ², şayet (kargaşa çıkarmaya) son vermeyecek olurlarsa, mutlaka ama mutlaka seni onların peşine düşürürüz, sonra onlar onda [şehirde] ancak lanetlenmiş [rahmetten engellenmiş] olarak pek az seninle komşuluk ederler. Her nerede denk gelinirlerse, yakalanırlar ve iyice katledilirler.³

(Ahzab 60)

Hüseyin Atay Meali:

İkiyüzlüler, kalplerinde kötülük bulunanlar, şehirde bozguncu haberler yayarlar; eğer bundan vazgeçmezlerse, andolsun seni onların üzerine kışkırtacağız; sonra senin yanında ancak az bir zaman komşu kalabilirler.

(Ahzab 60)

İbni Kesir Meali:

Andolsun ki münafıklar, kalblerinde hastalık bulunanlar, şehirde bozguncu haberler yayanlar, buna son vermezlerse; muhakkak seni onlarla mücadeleye çağırırız da sonra çevrende az bir zamandan fazla kalamazlar.

(Ahzab 60)

İlyas Yorulmaz Meali:

İki yüzlüler, kalplerinde hastalık olan ve şehirlerde dedi kodu yayanlar, eğer bu tutumlarından vazgeçmezlerse, seni onların başlarına bela ederiz ve onların pek azı hariç, sana komşuluk edip orada kalamazlar.

(Ahzab 60)

İskender Ali Mihr Meali:

Eğer münafıklar ve kalplerinde maraz (hastalık) bulunanlar ve şehirde yalan ve kötü haber yayanlar vazgeçmezlerse, elbette seni mutlaka onlara saldırtırız. Sonra az bir (zaman) hariç, orada sana komşu olamazlar (orada kalamazlar).

(Ahzab 60)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Eğer ikiyüzlüler, içleri bozuk olanlar, kentte kötü haberleri yayanlar bu işten vazgeçmiyecek olurlarsa, kesenkes, seni onların üzerine göndereceğiz. Ancak, onların seninle birlikte bulunmaları pek az sürecektir.

(Ahzab 60)

Kadri Çelik Meali:

Şüphesiz eğer münafıklar, kalplerinde hastalık bulunanlar ve Medine'de toplumu sarsıcı söylentiler çıkaranlar eğer bundan vazgeçmezlerse, gerçekten seni onlara saldırtırız, sonra orada seninle pek az (bir süre) komşu kalabilirler.

(Ahzab 60)

Mahmut Kısa Meali:

Eğer o ikiyüzlüler, kalplerinde hastalık olan ve bu yüzden o münâfıkları destekleyen zayıf imanlı kimseler ve halkı paniğe sürükleyecek kötü haberler yayarak yâhut müminlerin ırz ve namuslarına dil uzatarak Medîne’de huzursuzluk çıkaranlar, bu düşmanca hareketlerinden vazgeçmeyecek olurlarsa, sana onlarla çarpışmanı emrederiz de, o zaman bu topraklarda, sana komşu olarak çok az bir süre kalabilirler! Şöyle ki:

(Ahzab 60)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Başka başka sözlerle yalan söyleyerek kışkırtma yapan münafıklar buna son vermezlerse eğer Artık seni onların üzerine gitmeye teşvik ederiz. Sonra da orada senin yanında çok az kalırlar.

(Ahzab 60)

Mehmet Türk Meali:

Yemin olsun, eğer münâfıklar, kalplerinde hastalık bulunanlar ve Medîne’de kışkırtıcı haberler yayanlar1 (bu hareketlerinden) vazgeçmezlerse, Biz seni onlara saldırtırız, sonra onlar orada, seninle birlikte ancak çok az bir süre kalabilirler.*

(Ahzab 60)

Muhammed Celal Şems Meali:

Eğer münafıklarla kalplerinde hastalık olan ve Medine’de yalan haberler yayanlar (davranışlarından) vazgeçmezlerse, Biz mutlaka (onları cezalandırmak üzere,) seni onların peşine düşüreceğiz. Böylece onlar (bu şehirde senin komşun olarak,) az bir müddet dışında kalamayacaklar.

(Ahzab 60)

Muhammed Esed Meali:

İşte böyle, eğer ikiyüzlüler, kalplerinde hastalık olanlar ve yalan haberler yayarak (Peygamber'in) kent(in)de huzursuzluk çıkaranlar (düşmanca hareketlerinden) vazgeçmezlerse (ey Muhammed,) onlar üzerinde üstünlük kurmanı sağlarız, o zaman bu (kentte) sana çok az bir süre komşu kalacaklardır:

(Ahzab 60)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

İkiyüzlüler, kalplerinde hastalık bulunanlar ve şehirde çirkin haberler yayanlar, bu yaptıklarına son vermezlerse, seni elbette onların üzerine göndereceğiz. Bundan sonra onlar orada, senin yakınında, sadece çok az bir zaman kalabilirler.

(Ahzab 60)

Mustafa Çavdar Meali:

İnanmadığı halde inanmış gibi görünen ikiyüzlü Münafıklar, kalplerinde iman zafiyeti bulunanlar ve Medine’de asılsız haberler yayarak huzursuzluk çıkaranlar eğer buna son vermezlerse, seni onların üzerine öyle bir salarız ki artık seninle aynı şehirde daha fazla kalamazlar.

Bknz: (8/36)»(8/38) - (17/76)»(17/77)

(Ahzab 60)

Mustafa Çevik Meali:

60-62 Yalanlar düzüp, mü’minlere iftiralar atarak şehirde kargaşa çıkarıp, fitneye sebep olarak huzursuzluk çıkarmaya çalışan, kalplerinde hastalık bulunan, fasıklarla münafıklar şayet bu davranışlarına son vermezlerse, Biz de seni onların üzerine öyle bir göndeririz ki, artık aynı şehirde sizinle birlikte daha fazla kalamazlar ve yakalandıkları yerde lanetlenmiş olarak öldürülürler. Allah’ın gelip geçen bozguncular içinde uygulanmasını emrettiği yasası budur ve O’nun yasasında asla değişiklik bulamazsın.

(Ahzab 60)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Şu kesin ki, eğer ikiyüzlüler, kalplerinde hastalık bulunanlar ve şehirde yalan haber yayarak ortalığı karıştıranlar buna bir son vermezlerse, seni onların üzerine öyle bir salarız ki, sonra kısa bir süre dışında sana komşu olarak bile orada kalamazlar.

(Ahzab 60)

Osman Okur Meali:

İkiyüzlüler, kalplerinde fesat bulunanlar, şehirde yakıp yıkan katliama teşfik eden bozgunculuk çıkaranlar, eğer bundan vazgeçmezlerse, andolsun ki, seni onlarla mücadeleye davet ederiz; Sonra kısa bir müddetin dışında, sana komşu olarak bile o bölgede kalamazlar.

(Ahzab 60)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Andolsun ki, eğer münafıklar ve kalplerinde bir maraz bulunan kimseler ve şehirde fena haberler yayanlar, (bu hallerine) nihâyet vermezlerse elbette seni onların üzerlerine musallat ederiz. Sonra sana orada ancak pek az komşu olabilirler.

(Ahzab 60)

Ömer Öngüt Meali:

Andolsun ki münafıklar, kalplerinde hastalık bulunanlar ve Medine'de yalan haber yayanlar vazgeçmezlerse, seni onlara musallat ederiz. Sonra orada, senin yanında ancak az bir zaman kalabilirler.

(Ahzab 60)

Ömer Sevinçgül Meali:

İnanmayıp da inanır görünen ikiyüzlüler, içlerinde çirkin niyetler barındıranlar, şehirde bozucu haberler yayanlar, eğer buna bir son vermezlerse, andolsun, seni onlara saldırtırız, sonra orada, sana yakın yerlerde ancak az bir zaman kalabilirler.

(Ahzab 60)

Sadık Türkmen Meali:

ANDOLSUN eğer münafıklar, kalplerinde hastalık olanlar ve Medine’de iftira (masumlara suç atıp) yayanlar; (bu davranışlarına) son vermezlerse, elbette seni onlara musallat ederiz. Sonra da orada sana pek az komşu olurlar.

(Ahzab 60)

Seyyid Kutub Meali:

İki yüzlüler, kalplerinde fesat bulunanlar, şehirde bozguncu haberler yayanlar, eğer bundan vazgeçmezlerse, andolsun ki seni onlarla mücadeleye davet ederiz; sonra çevrende az bir zamandan fazla kalamazlar.

(Ahzab 60)

Suat Yıldırım Meali:

(60-61) Münafıklar, kalplerinde bir hastalık (iman zayıflığı) bulunanlar ve şehirde müminlerin kusurlarını arayarak kötü haber yayanlar, bu hallerinden vazgeçmezlerse, Biz onlara karşı sana emir ve hakimiyet veririz de sonra orada ancak az bir zaman sana komşuluk edebilirler. Lanetlenirler, nerede rastlanırlarsa yakalanıp öldürülürler.

(Ahzab 60)

Süleyman Ateş Meali:

Andolsun, iki yüzlüler, kalblerinde hastalık bulunanlar, şehirde kötü haberler yayanlar (bu yaptıklarından) vazgeçmezlerse seni onların üstüne süreriz (onlarla savaşmanı ve onları şehirden sürüp çıkarmanı sana emrederiz); sonra orada, senin yanında ancak az bir zaman kalabilirler.

(Ahzab 60)

Süleymaniye Vakfı Meali:

İkiyüzlüler ile, kalplerinde hastalık olanlar ve Medine'de tedirginliğe yol açanlar, yaptıklarına son vermezlerse seni onların üstüne salarız, artık çevrende fazla kalamazlar.

(Ahzab 60)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Münafıklar, inancı zayıf olanlar ve ülkede kötü haberler yayarak huzursuzluk çıkaranlar, eğer bundan vazgeçmezlerse, seni onların üzerine göndeririz de, etrafında pek az kalabilirler.

(Ahzab 60)

Şaban Piriş Meali:

Münafıklar, kalplerinde hastalık olanlar ve Medine'de bozguncu, asılsız haber yayanlar eğer buna son vermezlerse, seni onların üzerine göndeririz, sonra orada seninle komşulukları fazla sürmez.

(Ahzab 60)

Talat Koçyiğit Meali:

Eğer münafıklar, kalblerinde bozukluk olanlar ve Medine'de kötü haber yayanlar davranışlarına son vermezlerse seni onlara mutlaka musallat ederiz ve senin yanında da çok az kalabilirler.

(Ahzab 60)

Tefhimul Kuran Meali:

Andolsun, eğer münafıklar, kalplerinde hastalık bulunanlar ve şehirde kışkırtıcı yapan (yalan haber yayan)lar (bu tutumlarına) bir son vermeyecek olurlarsa, gerçekten seni onlara saldırtırız, sonra orada seninle pek az (bir süre) komşu kalabilirler.

(Ahzab 60)

Ümit Şimşek Meali:

Münafıklar ile kalplerinde fesat bulunanlar ve yalan haberlerle şehirde ortalığı karıştıranlar eğer bu hareketlerinden vazgeçmezlerse, Biz seni onların üzerine göndeririz de, pek azı müstesna, artık orada sana komşuluk edemezler.

(Ahzab 60)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

İkiyüzlüler, kalplerinde maraz bulunanlar, şehirde çirkin haberler yayanlar, bu yaptıklarına son vermezlerse, seni onların üzerine gitmeye elbette teşvik edeceğiz. Bundan sonra onlar, orada senin yakınında, çok az kalabilirler.

(Ahzab 60)