7. Araf Suresi / 106.ayet

– (Firavun) Eğer bir belge/mucize ile geldiysen ve eğer doğru söylüyorsan haydi getir onu ortaya koy dedi.

Bknz: (20/47)»(20/69)(26/30)»(26/31)

Mustafa Çavdar Meali

Araf 106 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Firavun, apaçık delille geldiysen ve doğru söz söyleyenlerdensen göster o delili dedi.

(Araf 106)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Firavun) Dedi ki: "Eğer gerçekten bir ayet (mucize) getirmişsen ve doğru sözlülerden isen, bu durumda onu getir (ve göster bakalım) ."

(Araf 106)

Abdullah Parlıyan Meali:

Firavun: “Bir belge getirdiysen göster bakalım, eğer doğru sözlü biriysen” dedi.

(Araf 106)

Adem Uğur Meali:

(Firavun) dedi ki: Eğer bir mucize getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan onu göster bakalım.

(Araf 106)

Ahmet Hulusi Meali:

(Firavun): "Eğer bir mucize ile geldinse, hadi getir mucizeni; eğer sözünde sadıksan!" dedi.

(Araf 106)

Ahmet Tekin Meali:

Firavun: “Eğer peygamberliğinin tasdiki ile ilgili bir mûcize getirdiysen, şâyet iddianda da doğru isen, mûcizeni göster bakalım!" dedi.

(Araf 106)

Ahmet Varol Meali

(Firavun): "Eğer bir mucize getirdiysen; doğru sözlülerden isen, onu ortaya koy" dedi.

(Araf 106)

Ali Bulaç Meali:

(Firavun) Dedi ki: "Eğer gerçekten bir ayet getirmişsen ve doğru sözlülerden isen, bu durumda onu getir (bakalım)."

(Araf 106)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Firavun, Mûsa'ya şöyle) dedi: “- Eğer sen mû'cize getirdiysen ve sadık kimselerden isen onu (getir) göster.”

(Araf 106)

Ali Rıza Sefa Meali:

Dedi ki: "Bir mucize getirdiysen, göster onu; eğer doğruyu söylüyorsan?"

(Araf 106)

Ali Ünal Meali:

Firavun, “Madem ki” dedi, “apaçık bir gerçek ve delille geldin, eğer sözünde doğru biri isen, durma göster onu!”

(Araf 106)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Firavun: “Eğer bir mucize getirdiysen, getir bakalım; eğer doğru söylüyorsan.” dedi.

(Araf 106)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Firavun şöyle dedi: "Eğer bir mucize getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan, onu ortaya çıkar."

(Araf 106)

Bekir Sadak Meali:

Firavun: «Bir mucize getirdiysen ortaya koy bakalim, dogru sozlulerden isen bunu yaparsin» dedi.

(Araf 106)

Besim Atalay Meali:

Firavun dedi ki: «Sözünde gerçeksen, varsa bir belgen? getir görelim !»

(Araf 106)

Celal Yıldırım Meali:

Fir'avn Ona : Bir âyet (mu'cize) ile gelmiş bulunuyorsan hemen onu getir de (ortaya koy), eğer doğrulardan isen, dedi.

(Araf 106)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(Firavun) dedi ki: “Eğer bir mucize getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan onu göster bakalım.”

(Araf 106)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Firavun: "Bir mucize getirdiysen ortaya koy bakalım, doğru sözlülerden isen bunu yaparsın" dedi.

(Araf 106)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Firavun, "Eğer açık bir delil getirdiysen haydi göster onu bakalım, şayet doğru söyleyenlerden isen" dedi.

(Araf 106)

Diyanet Vakfı Meali:

(Firavun) dedi ki: Eğer bir mucize getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan onu göster bakalım.

(Araf 106)

Edip Yüksel Meali:

Dedi: 'Bir ayet (mucize) ile gelmişsen ve gerçekten doğru sözlüysen getir onu bakalım.'

(Araf 106)

Elmalılı Orjinal Meali:

Eğer, dedi: Bir ayet ile geldinse getir onu bakalım sadıklardan isen

(Araf 106)

Elmalılı Yeni Meali:

Firavun: "Eğer bir delil ile geldinse, getir onu bakalım, doğru söyleyenlerden isen!" dedi.

(Araf 106)

Erhan Aktaş Meali:

Firavun: "Eğer gerçekten bir ayet[1] getirdiysen ve doğru söyleyenlerdensen onu göster bakalım." dedi.

1)Kanıt, mucize.

(Araf 106)

Gültekin Onan Meali:

(Firavun) dedi ki: "Eğer gerçekten bir ayet getirmişsen ve doğru sözlülerden isen, bu durumda onu getir (bakalım)."

(Araf 106)

Hakkı Yılmaz Meali:

Firavun, “Eğer bir alâmet/gösterge ile geldiysen, getir hemen onu, tabii eğer doğru kimselerden isen” dedi.

(Araf 106)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

(Firavun:) “Eğer sen bir ayet/mucize ile gelmişsen ve sözünde de doğruysan hadi getir onu da (görelim).” demişti.

(Araf 106)

Harun Yıldırım Meali:

Dedi ki: “Sen bir ayet ile gelmişsen eğer doğru söyleyenlerden isen o halde onu getir!”

(Araf 106)

Hasan Basri Çantay:

(Fir'avn şöyle) dedi: "Eğer sen bir ayet (mu'cize) getirdiysen göster onu, eğer sadıklardan isen".

(Araf 106)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Fir'avun) dedi ki: “Eğer bir delil getirdiysen (ve) doğru söyleyenlerden isen haydi onu getir!”

(Araf 106)

Hubeyb Öndeş Meali: /

[Firavun] "Herhangi bir ayet [mucize] getirmişsen onu [meydana] getir. Tabi dürüst kişilerden idiysen..." dedi.

(Araf 106)

Hüseyin Atay Meali:

"Bir belge getirdiysen ve doğru sözlülerden isen, onu ortaya koy" dedi.

(Araf 106)

İbni Kesir Meali:

Dedi ki: Şayet sen, bir ayet getirdinse; göster onu, eğer sadıklardan isen.

(Araf 106)

İlyas Yorulmaz Meali:

Firavun “Madem ki sen mucizelerle birlikte geldin, eğer doğru söylüyorsan onu bize göster bakalım” dedi.

(Araf 106)

İskender Ali Mihr Meali:

(Firavun şöyle) dedi: “Eğer bir âyet (mucize) getirdinse, sadıklardan (doğru söyleyenlerden) isen onu getir.”

(Araf 106)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Firavun dedi: «Apaçık bir belge getirdinse haydi göster onu, eğer doğru sözlü kimse isen.»

(Araf 106)

Kadri Çelik Meali:

Firavun, “Bir mucize getirdiysen ve doğru sözlülerden isen onu getir (de bir bakalım)” dedi.

(Araf 106)

Mahmut Kısa Meali:

Firavun, “Gerçekten bir mûcize getirdiysen, haydi onu göster bakalım, eğer doğru söylüyorsan!” dedi.

(Araf 106)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

"Rahatça, koy delili ortaya, göster, eğer doğru söylüyorsan" demiştir.

(Araf 106)

Mehmet Türk Meali:

(Firavun): “Eğer bir mûcize getirdiysen ve gerçekten de doğru söylüyorsan, haydi onu göster bakalım.” dedi.

(Araf 106)

Muhammed Celal Şems Meali:

(Firavun da) “Eğer bir mucize getirdiysen (ve) doğrulardan isen, onu göster,” dedi.

(Araf 106)

Muhammed Esed Meali:

(Firavun): "Bir işaret, bir alamet getirdiysen, göster bakalım; tabi,doğru sözlü biriysen!" dedi.

(Araf 106)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Firavun şöyle dedi; "Bir kanıt getirdinse ve doğru sözlülerden isen hadi onu ortaya koy bakalım."

(Araf 106)

Mustafa Çavdar Meali:

– (Firavun) Eğer bir belge/mucize ile geldiysen ve eğer doğru söylüyorsan haydi getir onu ortaya koy dedi.

Bknz: (20/47)»(20/69) - (26/30)»(26/31)

(Araf 106)

Mustafa Çevik Meali:

106-108 Bunun üzerine Firavun Musa’ya dedi ki: “Şu bize getirdiğin delilleri ortaya koy da, gerçekten peygamber misin görelim.” Musa da bunun ardından asasını yere bıraktı, asa birden büyük bir yılana, sonra da elini koynuna sokup çıkarınca, eli de bembeyaz bir ışık kaynağına dönüştü.

(Araf 106)

Mustafa İslamoğlu Meali:

(Firavun) dedi ki: "Madem ki bir mucizeyle geldin, o halde ortaya koy, tabi ki sözünün arkasında duruyorsan?"

(Araf 106)

Osman Okur Meali:

(Firavun) dedi ki: Eğer bir ayet (mucize) getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan onu göster bakalım.

(Araf 106)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Dedi ki: «Eğer sen bir mûcize ile gelmiş isen onu getir, sen sâdıklardan isen.»

(Araf 106)

Ömer Öngüt Meali:

Firavun dedi ki: “Eğer bir âyet (mucize) getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan, onu göster!”

(Araf 106)

Ömer Sevinçgül Meali:

Firavun, “Bir mucize getirdiysen göster, görelim. Davanda haklıysan bunu yaparsın!” dedi.

(Araf 106)

Sadık Türkmen Meali:

Firavun dedi ki: “Bir ayet (mucize) ile geldiysen, eğer doğrulardan isen onu göster bakalım.”

(Araf 106)

Seyyid Kutub Meali:

Firavun: Eğer doğru söylüyorsan ve getirdiğin bir mucize varsa onu göster bakalım, dedi.

(Araf 106)

Suat Yıldırım Meali:

"Eğer" dedi Firavun, "Gerçekten getirdiğin bir belge varsa ve sen doğru söyleyen biri isen, onu ortaya koy da görelim."

(Araf 106)

Süleyman Ateş Meali:

(Fir'avn) dedi. "Eğer bir ayet (mu'cize) getirmiş isen, hakikaten doğru söylüyorsan göster onu bakalım!"

(Araf 106)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Firavun dedi ki "Bir mucize(ayet) getirdiysen göster; tabii doğru sözlü biri isen."

(Araf 106)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Firavun: "Bir mucize getirdiysen ve doğru söylüyorsan onu ortaya koy" dedi.

(Araf 106)

Şaban Piriş Meali:

-Eğer bir belge ile geldiysen, haydi doğru söyleyen biriysen onu ortaya koy, dedi.

(Araf 106)

Talat Koçyiğit Meali:

Firavun da şöyle demişti: "Eğer bir mucize getirdiysen ve sözüne sâdık kimselerden isen, onu göster."

(Araf 106)

Tefhimul Kuran Meali:

(Firavun) Dedi ki: «Eğer gerçekten bir ayet getirmişsen ve doğru sözlülerden isen, bu durumda onu getir (bakalım) .»

(Araf 106)

Ümit Şimşek Meali:

Firavun “Delil getirdiysen göster, eğer doğru söylüyorsan” dedi.

(Araf 106)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Firavun dedi: "Bir mucize getirdinse, doğru sözlülerden isen onu ortaya çıkar."

(Araf 106)