Tüm amacı sizi yerinizden yurdunuzdan etmek. O halde ne öneriyorsunuz?
Bknz: (10/78)
Tüm amacı sizi yerinizden yurdunuzdan etmek. O halde ne öneriyorsunuz?
Bknz: (10/78)
Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Sizi yerinizden, yurdunuzdan çıkarmak istiyor, ne buyurursunuz şimdi?
(Araf 110)(Firavun ise çevresine: "Herhalde) Sizi topraklarınızdan (yurdunuzdan) sürüp-çıkarmak (ve iktidara konmak) istiyor. Bu durumda ne buyuruyorsunuz?" (diye etrafını kışkırtmaya girişmişti).
(Araf 110)Sizi yerinizden yurdunuzdan etmek isteyen biri.” Firavun: “Peki ne öneriyorsunuz?” diye sordu.
(Araf 110)"Sizi arzınızdan (makamınızdan) uzaklaştırmak istiyor"... (Firavun sordu): "Öneriniz ne?"
(Araf 110)"Sizi topraklarınızdan sürüp çıkarmak istiyor. Bu durumda ne buyuruyorsunuz?"
(Araf 110)Sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor.” Firavun da: “- O halde, ne tedbir düşünüyorsunuz?” dedi.
(Araf 110)"Sizi, toprağınızdan çıkarmak istiyor; bu durumda ne öneriyorsunuz?"
(Araf 110)“Sizi ülkenizden, toprağınızdan çıkarmak istiyor. Bu durumda ne tavsiye edersiniz?”
(Araf 110)Sizi (ey millet,) memleketinizden çıkarmak istiyor. Sizler ne buyurursunuz?”
(Araf 110)(109-110) Firavun milletinin ileri gelenleri, «Dogrusu bu bilgin bir sihirbazdir, sizi memleketinizden cikarmak istiyor, dediler. Firavun: ne buyurursunuz?» dedi.
(Araf 110)Sizi yurdunuzdan çıkarmak ister, dediler. Bunun üzerine Fir'avn onlara : «Peki ama ne tavsiye edersiniz ?» diye sordu.
(Araf 110)“Sizi yurdunuzdan çıkarmak isteyen biri!” (Firavun:) “Peki, ne öneriyorsunuz?” diye sordu.
(Araf 110)109,110. Firavun milletinin ileri gelenleri, "Doğrusu bu bilgin bir sihirbazdır, sizi memleketinizden çıkarmak istiyor" dediler. Firavun: "Ne buyurursunuz?" dedi.
(Araf 110)"Sizi yerinizden çıkarmak istiyor." Firavun, ileri gelenlere, "Öyle ise siz ne düşünüyorsunuz?" dedi.
(Araf 110)109, 110. Firavun'un kavminden ileri gelenler dediler ki: Bu çok bilgili bir sihirbazdır. Sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Ne buyurursunuz?
(Araf 110)"Sizi topraklarınızdan sürüp çıkarmak istiyor. Bu durumda ne buyuruyorsunuz?"
(Araf 110)109-112 Firavun'un toplumundan ileri gelenler, “Kesinlikle bu çok bilgili büyüleyici, etkin bir bilgindir. O, sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor” dediler. Firavun, “O hâlde siz ne emredersiniz?” dedi. Onlar: “Onu ve kardeşini alıkoy, şehirlere de toplayıcılar gönder. Bütün çok bilgili, büyüleyici, etkin bilginleri sana getirsinler” dediler.
(Araf 110)(Firavun:) “(Yaptığı bu sihirle) sizi yerinizden yurdunuzdan etmek istiyor. Ne buyurursunuz?” (demişti.)
(Araf 110)(109-110) Fir'avnın kavminden ileri gelenler dedi ki: "Bu sizi yurdunuzdan çıkarmak isteyen bilgin bir büyücüdür muhakkak". (Fir'avn sordu:) "O halde ne buyurursunuz"?
(Araf 110)“Sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor.” (Fir'avun:) “Öyle ise ne buyurursunuz?”(dedi).
(Araf 110)[Firavun]¹ "Sizi yerinizden[bölgenizden] çıkarmayı istiyor. Artık ne emir ediyorsunuz?" [dedi]
(Araf 110)“Bunun amacı, sizi topraklarınızdan çıkarmaktır” dediler. Firavun “O halde ne öneriyorsunuz?” diye sordu.
(Araf 110)(Firavun, Musa (A.S) hakkında kavminin ileri gelenlerine sordu:) “Sizi topraklarınızdan (arzınızdan) çıkarmak istiyor. O halde ne dersiniz (ne yapılmasını istersiniz)?”
(Araf 110)«O sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Şimdi siz ne diyorsunuz?»
(Araf 110)“Tek amacı, tahtınızı ele geçirip sizi yurdunuzdan çıkarmak.” Bunun üzerine Firavun,“Peki, teklifiniz nedir?” diye onlara sordu.
(Araf 110)Rezaletle sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Ne önerirsiniz sizler?
(Araf 110)(Firavun): “O sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor, ne (yapmamı) tavsiye edersiniz?” (dedi.)
(Araf 110)“Sizi memleketinizden çıkarmak istiyor.” (Bunun üzerine Firavun sordu:) “Peki ne öneriyorsunuz?”
(Araf 110)"sizi yerinizden etmek isteyen biri!" (Firavun:) "Peki, ne öneriyorsunuz?" diye sordu.
(Araf 110)Bknz: (10/78)
(Araf 110)109-112 Bu durumu görmekte olan Firavun’un önde gelenleri, Firavun’a dönerek, “Musa bu işleri iyi öğrenen bir sihirbaz olmuş. Anlaşılan o ki, O’nun asıl amacı sisteminizi yıkıp, yerine kendi nizamını kurup tahtınıza oturmak.” Firavun da adamlarına, “Peki buna engel olmak için ne yapalım, ne öneriyorsunuz?” dedi. Onlar da “Sen Musa ve kardeşinin başkaları ile görüşüp konuşmasına engel ol, bir taraftan da şehirlere adamlarını gönderip, bütün sihirbazları toplayıp huzuruna getirsinler. Musa’nın ortaya koyduklarının mucize değil birer sihirbazlık olduğunu göstersinler.” dediler.
(Araf 110)tüm arzusu (ise) sizi yerinizden yurdunuzdan etmek!" (Firavun): "O halde ne öneriyorsunuz?"
(Araf 110)(109-110) Firavun'un kavminden ileri gelenler dediler ki: Bu çok bilgili bir sihirbazdır. Sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Ne emrediyorsunuz (ne buyurursunuz)?
(Araf 110)«Sizi yerinizden çıkarmak istiyor, o halde siz ne emredersiniz?»
(Araf 110)“Sizi yurdunuzdan sürmek istiyor” dediler. Firavun onlara, “Bu durumda öneriniz nedir?” dedi.
(Araf 110)Firavun: "Bu adam, dedi, "sizi yerinizden yurdunuzdan etmek peşinde! Görüşünüz nedir bu konuda?"
(Araf 110)(Firavun etrafındakilere:) "Sizi ülkenizden çıkarmak istiyor; ne emredersiniz?"[1]
1)"Sizi, yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Ne dersiniz?" sözü, her iki ayette de Firavun'a aittir. Çeviri yapanları yanıltan Arapça'daki bir kurala dikkat etmemeleridir. Arapça'da, kim olursa olsun tek kişiye "siz" diye hitap edilmez. Firavun tek kişi olduğu için ayetlerdeki "siz" kelimeleri ve "Ne dersiniz?" sözleri, ancak Firavun tarafından çevresinde yer alan kişilere hitaben söylenebilir. "Bu, bilgin bir sihirbazdır" sözünü ise Araf'ta Firavun, Şura'da ise çevresindekiler söylemektedirler.
Bunları bütün halinde düşündüğümüz zaman Firavun ve çevresinin ciddi bir telaşa düştüklerini görürüz. Çünkü onlar, onun yaptığının sihir olmadığını anladıkları halde sihir diyerek birbirlerini teselli etmektedirler. Sihirbazlıkla uğraşan kimselerin Firavun gibi güçlü bir hükümdara bir şey yapamayacağı açık olduğu halde onun; "Sizi, yaptığı sihirle, yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Ne dersiniz?" diyerek çevresini yanına çekme çabası, büyük bir korkuya kapıldığını da gösteriyor. Onun bu korkusu, davranışlarını anlatan bütün ayetlerde görülebilir. Üstelik Musa'nın (a.s.) en baştan itibaren Firavun ve halkını o ülkeden çıkartmayı değil, aksine İsrailoğullarını alıp kendisi oradan gitmeyi talep ediyor.
Fakat Firavun yalan söyleyerek, ileri gelenleri ve halkını kandırıp onların korkuya kapılmasını arzu ediyor ki peşinden ayrılmasınlar. Bu tavrı Dünya siyasi tarihinde ve günümüzde de gözlemleyebiliriz. Modern zamanlarda bu türden faaliyetlere "propaganda" deniyor ve toplumsal algıyı yönetmek veya bozmak için ustaca kullanılıyor. Kur'an ile kendini geliştiren ümmetler(toplumlar) bu müdahaleye karşı bağışık ve güçlü duruş sergileyebilir, üstelik o ümmetin (toplumun) liderine siyasal açıdan bağlı olmakla birlikte kişisel hürriyetlerinin kısıtlanmasına neden olabilecek her türlü faaliyeti sezerek (furkan ile), hür ve adil sosyal yapılarının bozulmasına engel olabileceklerdir.
Sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor" dediler. Firavun: "Ne yapmamı teklif edersiniz?" dedi.
(Araf 110)«Sizi topraklarınızdan sürüp çıkarmak istiyor. Bu durumda ne buyuruyorsunuz?»
(Araf 110)“Sizi ülkenizden çıkarmak istiyor.” Firavun “Ne tavsiye edersiniz?” dedi.
(Araf 110)