2. Bakara Suresi / 150.ayet

Nereden yola çıkarsan çık, yönünü Mescid-i Harama doğru çevir. Nerede olursanız olun sizde yönünüzü o yöne döndürün ki, yanlışta ısrar eden zalimlerin dışındaki insanların aleyhinize kullanacakları bir delilleri olmasın. Onlardan korkmayın, benden korkun! Böylece ben de size verdiğim nimetimi tamamlayayım. Bu sayede umulur ki, siz de doğru yolu bulursunuz.

Bknz: (3/135)(33/39)

Mustafa Çavdar Meali

Bakara 150 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Nerede bulunursan bulun, yüzünü Mescidi Haram'a çevir. Nerede olursanız olun, yüzünüzü o tarafa çevirin de insanlar, aleyhinizde bir itirazda bulunamasınlar, ama haksızlık edenler ve zulümde bulunanlar başka. Siz korkmayın onlardan, benden korkun da hem size verdiğim nimetimi tamamlayayım, hem de bu suretle hidayete erişin.

(Bakara 150)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Namaza) Her nereden çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram yönüne (Kâbe’ye) çevir. (Siz de) Her nerede olursanız yüzünüzü onun yönüne çevirin. Öyle ki, zalimleri dışında insanların, size karşı bir delilleri olmasın. (Sakın) Onlardan (güç odaklarından) korkmayın, (sadece) Benden korkup (küfür, zulüm ve kötülükten) sakının (ki) ; üzerinizdeki nimetimi (izzet ve haysiyetinizi, huzur ve hürriyetinizi ve her türlü nimet ve faziletlerimi) tamamlayayım. (Böylece) Umulur ki hidayete erersiniz.

(Bakara 150)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ey peygamber! O halde, her nerede olursan ol yüzünü Mescidi Haram yönüne çevir. Ey mü'minler! Sizler de nerede olursanız olunuz, yüzünüzü o yana çevirin. Böylece insanların, sizin aleyhinize kullanacakları hiçbir delilleri olmasın, siz yapacaklarınızı Allah öyle dedi, peygamber de böyle uyguladı diye yapın. Zaten “Bunların kıbleleri yok, onun için bizim kıblemize dönüyorlar” gibi bahaneleri, varlık sebebine aykırı davranan zalimler dışında kimse ileri sürmez. Sakın ha, onlardan da korkmayın, benden korkun. Bana itaat edin ki, size olan nimetimi tamamlayayım ve böylece siz de doğru yolu bulabilesiniz.

(Bakara 150)

Adem Uğur Meali:

(Evet Resûlüm! ) Nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. Nerede olursanız olunuz, yüzünüzü o yana çevirin ki, aralarından haksızlık edenler (kuru inatçılar) müstesna, insanların aleyhinizde (kullanabilecekleri) bir delili bulunmasın. Sakın onlardan korkmayın! Yalnız benden korkun. Böylece size olan nimetimi tamamlayayım da doğru yolu bulasınız.

(Bakara 150)

Ahmet Hulusi Meali:

Nereden (hangi düşünceden) çıkarsan çık, vechini (yüzünü - müşahedeni) Mescid-i Haram'a (çokluğun gerçekte yokluğunun yaşandığı secde edilen mahale) döndür! Nerede olursanız olun, vechlerinizi o tarafa döndürün ki, insanların sizin aleyhinize bir delili olmasın. Ancak onlardan bilfiil zulüm edenler aleyhinize olur. O halde, onlardan korkup çekinmeyin benden çekinin ki üzerinize olan nimetimi tamamlayayım... Ki böylece umulur ki hidayete ulaşırsınız.

(Bakara 150)

Ahmet Tekin Meali:

Her nereden yola çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram'a, Beytullah'a doğru çevir. Her nerede olsanız yüzünüzü ona doğru çevirin ki, insanların ellerine, aleyhinize kullanacakları bir delil vermeyesiniz. Buna rağmen zâlimler gene de söyleyecek laf bulacaklardır. Saygı duyarak onlardan, korkmayın, saygı duyarak benden korkun. Böylece size olan nimetimi, İslâm'ı, fetihleri tamamlayayım da, hak yolda sebatkâr olasınız.

(Bakara 150)

Ahmet Varol Meali

Her nereden çıkarsan yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. İçlerindeki zalimler dışında, insanların ellerinde sizin aleyhinize kullanacakları bir delillerinin olmaması için her nerede bulunursanız bulunun yüzlerinizi onun tarafına çevirin. Onlardan korkmayın, benden korkun ki, size olan nimetimi tamamlayayım. Böylece olur ki, hidayete erersiniz. [29]*

(Bakara 150)

Ali Bulaç Meali:

Her nereden çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir. (Siz de) Her nerede olursanız yüzünüzü onun yönüne çevirin. Öyle ki, onlardan zulmedenlerin dışında insanların, size karşı bir delilleri olmasın. Onlardan korkmayın, Benden korkun, üzerinizdeki nimetimi tamamlayayım. Umulur ki hidayete erersiniz.

(Bakara 150)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Her nereden yola çıkarsan yüzünü Mescid-i Harâm'a doğru çevir ve her nerede olursanız yüzünüzü o tarafa çevirin ki, Yahudî veya müşrikler için aleyhinizde bir hüccet olmasın (dinimizi terkedip kıblemize tâbi oluyorsunuz, demesinler); Ancak onlardan inad ederek nefislerine zulmedenler müstesna (bunlar her şey söyleyebilirler). Artık siz de onlardan korkmayın, benden korkun, tâ ki size karşı olan nimetimi tamamlayayım. Böylece hidayete kavuşmuş olabilirsiniz.

(Bakara 150)

Ali Rıza Sefa Meali:

Nereden çıkarsan, yüzünü, Kutsal Yakarış Evi yönüne çevir. Nerede olursanız, yüzünüzü, o yöne çevirin ki, haksızlık yapanların dışında, insanların size karşı uydurma bir gerekçeleri olmasın. Artık, onlardan korkmayın; Benden korkun ki, üzerinizdeki nimetimi tamamlayayım. Böylece, belki doğru yola erişirsiniz.

(Bakara 150)

Ali Ünal Meali:

Her nereden sefere çıkarsan çık, (ibadet ederken) Mescidi Haram tarafına yönel. (Ey iman edenler,) siz de her nerede olursanız olunuz aynı tarafa yönelin ki, insanların aleyhinizde kullanabilecekleri bir delil bulunmasın; –Gerçi, içlerinde hakkı gizleyip, yanlışta ısrar ederek kendilerine zulmedenler, ne yaparsanız yapınız aleyhinizde bulunmaya devam edeceklerdir. Fakat siz, katiyen onlardan korkup endişe etmeyin, ancak Ben’den korkun ve Benim karşımda saygıyla ürperin.– ayrıca, üzerinizdeki (iman ve İslâm) nimetimi tamamlayayım ve böylece tam manâsıyla hidayete ermiş olasınız.

(Bakara 150)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Nereden çıkarsan, yüzünü Mescid-ül Haram tarafına çevir. Siz (ey müminler!) nerede olursanız, yüzlerinizi ona doğru çevirin. Ki insanların aleyhinize (kullanacakları) bir delilleri olmasın. (Müslümanların bir ilkesi, kıblesi yoktur, demesinler.) Zalim olanlar hariç. (Onlar diyecektir.) Sakın onlardan korkmayın. Benden korkun! Bir de bu kıble değişikliği, size olan nimetimi tamamlamam içindir. Artık doğru yolu bulmanız umulur.

(Bakara 150)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Nereden yola çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir. Nerede olursanız olunuz, yüzünüzü o yöne çeviriniz ki haksızlık edenleri müstesna, insanların, aleyhinizde bir delili bulunmasın. Onlardan çekinmeyiniz, sadece benden çekininiz. Böylece size olan nimetimi tamamlayayım da belki doğru yolu bulursunuz.

(Bakara 150)

Bekir Sadak Meali:

Her nereden cikarsan, yuzunu Mescid-i Haram semtine cevir. Insanlarin zulmedenlerinden baskalarinin size karsi gosterecekleri bir huccet olmamasi icin, her nerede olursaniz, yuzlerinizi oranin semtine cevirin, bu hususta onlardan korkmayin. Benden korkun da size olan nimetimi tamamlayayim. Boylece dogru yolu bulursunuz.

(Bakara 150)

Besim Atalay Meali:

Nereye gidersen git, döndüresin yüzünü Kâbeden yana, nerde olursanız yüzünüzü döndürünüz o yana, zalimlerden başka bir kimsenin size diyeceği olmaya, onlardan çekinmeyin, benden çekininiz, tümleyem sizlere ben nimetimi, ola ki siz doğru yola gidersiniz

(Bakara 150)

Celal Yıldırım Meali:

(Evet, Peygamberim!) Nereden çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Siz de (ey mü'minler!) nerede olursanız olun, yüzünüzü (namazda) o tarafa doğru döndürün; tâ ki insanlar için aleyhinize bir hüccet kalmasın; ancak içlerinden zulmedenler hâriç. Siz artık onlardan korkmayın. Benden korkun; hem size olan nimetimi tamamlayayım; ola ki doğru yolu bulursunuz.

(Bakara 150)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Evet, nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. (Ey inananlar! Siz de) nerede olursanız olun, yüzünüzü o yana çevirin ki, zalimlerin dışındaki diğer insanların aleyhinize (sizi küçük düşürecek) bir delili olmasın. Artık onlardan korkmayın, ben(im azabım)dan korkun ki size olan nimetimi tamamlayayım ve böylece doğru yolu bulabilesiniz.

(Bakara 150)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Her nereden çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram semtine çevir. İnsanların zulmedenlerinden başkalarının size karşı gösterecekleri bir hüccet olmaması için, her nerede olursanız, yüzlerinizi oranın semtine çevirin, bu hususta onlardan korkmayın. Benden korkun da size olan nimetimi tamamlayayım. Böylece doğru yolu bulursunuz.

(Bakara 150)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(Ey Muhammed!) Nereden yola çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. (Ey mü'minler!) Siz de nerede olursanız olun, yüzünüzü Mescid-i Haram'a doğru çevirin ki, zalimlerin dışındaki insanların elinde (size karşı) bir koz olmasın. Zalimlerden korkmayın, benden korkun. Böylece size nimetlerimi tamamlayayım ve doğru yolu bulasınız.

(Bakara 150)

Diyanet Vakfı Meali:

(Evet Resûlüm!) Nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. Nerede olursanız olunuz, yüzünüzü o yana çevirin ki, aralarından haksızlık edenler (kuru inatçılar) müstesna, insanların aleyhinizde (kullanabilecekleri) bir delili bulunmasın. Sakın onlardan korkmayın! Yalnız benden korkun. Böylece size olan nimetimi tamamlayayım da doğru yolu bulasınız.

(Bakara 150)

Edip Yüksel Meali:

Her nereden yola çıkarsan çık, (namaz için) yüzünü Kutsal Mescide doğru çevir. Nerede olursanız olun, yüzünüzü onun tarafına çevirin ki halkın size karşı bir eleştiri malzemesi olmasın. Zalimlere gelince, onlardan çekinmeyin, benden çekinin ki size olan nimetimi tamamlayayım ve siz de doğruya ulaşabilesiniz.

(Bakara 150)

Elmalılı Orjinal Meali:

Her nereden yola çıkarsan yüzünü Mescidi harama doğru çevir ve her nerede olsanız yüzünüzü ona doğru çevirin ki nas için aleyhinizde bir hüccet olmıya, ancak içlerinden haksızlık edenler başka siz de onlardan korkmayın benden korkun, hem üzerinizdeki ni'metimi tamamlıyayım hem gerek ki hidayete eresiniz

(Bakara 150)

Elmalılı Yeni Meali:

Her nereden yola çıkarsan yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir ve her nerede olursanız yüzünüzü ona doğru çevirin ki insanlar için aleyhinizde bir delil olmasın. Ancak içlerinden haksızlık edenler başka. Siz de onlardan korkmayın, Benden korkun ki hem üzerinizdeki nimetimi tamamlayayım hem de bu sayede doğru yola eresiniz.

(Bakara 150)

Erhan Aktaş Meali:

Her nereden çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Siz de nerede olursanız olun, yüzünüzü o tarafa çevirin. Zalimler hariç, insanların size karşı bir kanıtları olmasın. Siz, onlara saygı duymayın, Bana duyun ki size olan nimetimi tamamlayayım; böylece doğru yolu bulasınız.

(Bakara 150)

Gültekin Onan Meali:

Her nereden (yola) çıkarsan çık, (namaz için) yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. Nerede olursanız olun, yüzünüzü onun tarafına/yönüne çevirin. Öyle ki, onlardan zulmedenlerin dışında insanların size karşı bir delilleri olmasın. Onlardan korkmayın, benden korkun. Üzerinizdeki nimetimi tamamlayayım. Umulur ki hidayete erersiniz.

(Bakara 150)

Hakkı Yılmaz Meali:

(150,151) Ve her nereden çıkarsan hemen yüzünü Mescid-i Haram/ dokunulmaz eğitim-öğretim kurumu tarafına çevir. Ve siz, her nerede olsanız, insanlardan, –onlardan şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapan kimseler hariç– sizin aleyhinizde bir delil olmaması için, Benim size, içinizden, size âyetlerimizi okuyan, sizi arındıran, size kitabı ve haksızlık, bozgunculuk ve kargaşayı engellemek için konulmuş kanun, düstur ve ilkeleri öğreten ve size bilmediğiniz şeyleri öğreten bir elçi göndermem gibi, size olan nimetimi tamamlamam için ve doğru yolu bulabilmeniz için hemen yüzünüzü onun tarafına çevirin. Artık onlara saygıyla, sevgiyle, bilgiyle ürperti duymayın, Bana saygıyla, sevgiyle, bilgiyle ürperti duyun.

(Bakara 150)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Nereden çıkmış olursan ol yüzünü Mescid-i Haram’a çevir. Siz de nerede olursanız olun yüzünüzü Mescid-i Haram yönüne çevirin. (Böyle yapın ki) zulmedenler dışında insanların sizin aleyhinize kullanacakları bir delilleri olmasın. Onlardan korkmayın. Yalnızca benden korkun ki size olan nimetimi tamama erdireyim. (Böylece) hidayete eresiniz.

(Bakara 150)

Harun Yıldırım Meali:

Her nereden çıksan da yüzünü Mescidi Haram tarafına çevir! Her nerede olsanız da, yüzlerinizi onun tarafına çevirin, ki insanlar için aleyhinize bir delil bulunmasın; yalnız onlardan (delilsizce) zulmedenler müstesna. O halde onlardan korkmayın, benden korkun ki size olan nimetimi tamamlayayım; umulur ki hidayete erersiniz.

(Bakara 150)

Hasan Basri Çantay:

(Evet habibim) hangi yerden çıkarsan (namazda) yüzünü Mescid-i haraama doğru çevir. (Siz de ey mü'minler) nerede olursanız (olun) yüzlerinizi o yana döndürün. Taki aleyhinizde, insanların, içlerindeki zaalim olanlarından başkasının (tutunabitaceği) bir hüccet (bir vesika ve bir i'tiraz mevzuu) kalmasın. Artık onlardan korkmayın, benden korkun. Taki size karşı olan ni'metimi tamamlayayım. (Bu sayede) siz de hidayete kavuşmayı ümid edebilirsiniz.

(Bakara 150)

Hayrat Neşriyat Meali:

Evet, nereden (yolculuğa) çıksan, bundan sonra (namaz kılarken) yüzünü Mescid-i Harâm tarafına çevir. Ve (Ey mü'minler! Siz de) nerede olsanız, artık (namazda) yüzlerinizi onun tarafına çevirin ki, içlerinden zulmedenlerin dışında, insanlar (bilhassa yahudi ve müşrikler) için aleyhinize bir delîl olmasın! Artık onlardan korkmayın; öyleyse (ancak) benden korkun ki üzerinize olan ni'metimi tamamlayayım! Hem tâ ki doğru yolu bulasınız.

(Bakara 150)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Nereden çıkarsan çık, artık yüzünü kutsal ibadethane (Mescid-i haram) tarafına çevir. Artık, onlardan zulüm edenleri hariç, size karşı insanlara ait bir delil olmaması için, nerede olursanız olun, yüzünüzü onun tarafına çevirin ve size nimetimi [iyi hali] tamamlamak için onlara [insanların zalim olanlarından] saygılı olmayın ve bana saygılı olun. Yol bulmanız beklenir.

(Bakara 150)

Hüseyin Atay Meali:

Ve nereden yola çıkarsan, yüzünü Saygın Mescide doğru çevir. İnsanların size karşı bir delili olmaması için, nerede olursanız, yüzünüzü oraya doğru çevirin. Ancak onların haksızlık edenlerine gelince, bilinçli olarak onlardan çekinmeyin, benden çekinin. Ben de size olan nimetimi tamamlayayım. Ve böylece doğru yolda olursunuz.

(Bakara 150)

İbni Kesir Meali:

Nereden (yola) çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. Siz de nerede olursanız, yüzünüzü o yana döndürün, Ta ki, zalim olanlardan başka insanların aleyhinizde bir delili bulunmasın. Artık onlardan korkmayın, Benden korkun ki, hem üzerinizdeki nimetimi tamamlayayım, hem de siz hidayeti ümid edebilesiniz.

(Bakara 150)

İlyas Yorulmaz Meali:

O halde her nereden çıkarsan çık, yüzünü Mescit-i Harama çevir. Sizde (Ey inananlar!) nerede olursanız olun, yüzünüzü o tarafa çevirin. Diğer insanların sizlere karşı (açığınızı aramak için) delilleri olmasın. Ancak zulme veya baskıya uğrayanlar hariç (yönelmenizi gizleyebilirsiniz). Onlardan korkmayın, benden korkun ki üzerinizdeki nimetimi (İslam'ı) tamamlayım. Umulur ki (İslam'a) doğruya yönelirsiniz.

(Bakara 150)

İskender Ali Mihr Meali:

Nereden çıkarsan çık, bundan sonra (namazda) vechini (yüzünü) Mescid-i Haram yönüne çevir. Ve nerede olursanız olun, yüzlerinizi o yöne çevirin ki, insanların sizin aleyhinizde (kullanabilecekleri) delil olmasın. Onlardan zulmedenler hariç, artık onlardan korkmayın. Ben'den (sizin üzerinizdeki sevgimin azalacağından) korkun ki, sizin üzerinizdeki nimetimi tamamlayayım da böylece hidayete eresiniz.

(Bakara 150)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Her nereden yola çıkarsan çık, Mecsid-i Haram'dan yana dön. Her nerede bulunursanız bulunun, ondan yana dönün ki insanlar bunu size karşı dayanak olarak kullanmasınlar. Meğer ki içlerinde kıyıcılık edenler bunu yapsınlar. Böyle olunca sakın onlardan korkmayın, yalnız Benden korkun ki size karşı olan iyiliklerimi sonuna erdireyim. Böylelikle siz doğru yolu tutmuş olursunuz.

(Bakara 150)

Kadri Çelik Meali:

Her nereden çıkarsan, (namaz kılarken) yüzünü Mescid-i Haram semtine çevir. İnsanların zulmedenlerinden başkalarının size karşı gösterecekleri bir delili olmaması için, her nerede olursanız, (namaz kılarken) yüzlerinizi o semte çevirin. O halde onlardan korkmayın, benden korkun. Ve (ayrıca bu kıble değişimi), size olan nimetlerimi böylece tamamlayayım ve de umulur ki doğru yolu bulursunuz diyedir.

(Bakara 150)

Mahmut Kısa Meali:

Her nereden yola çıkarsan çık, namaz kılarken yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir! Ey inananlar! Siz de nerede ve ne hâlde olursanız olun yüzünüzü o yöne çevirin ki, insanların size karşı kullanabilecekleri bir delilleri, öne sürebilecekleri bir bahaneleri kalmasın. Bunun için, söz ve davranışlarınızın birbiriyle uyumlu olması gerekir. Aksi hâlde, bizzat kendinizin uymadığı bir dine başkalarının inanmasını bekleyemezsiniz. Çünkü böyle bir tutarsızlık, İslâm’a çağırdığınız insanlara itiraz hakkı verir. Ancak onlardan, zulme saplanmış olanlar başka. Öyleleri, herhangi bir ilâhî delil ve gerekçeye dayanmadan hakîkati inatla reddeder, sizi zorbalıkla sindirmeye çalışırlar. Onlardan da korkmayın fakat Benden, yani emirlerime karşı gelmekten korkun ki, Ben de size verdiğim nîmetleri tamamlayayım ve böylece, doğru yolu bulabilesiniz. Tıpkı atanız İbrahim’in duâsında olduğu (2. Bakara: 129) gibi:

(Bakara 150)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Artık her nereden çıkarsan çık. Yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. Kesinlikle yüzünüzü o tarafa çevirin de, insanlar aleyhinizde olmasınlar. Ama haksızlık yapan kimseler ve zulümde bulunanlar kimseler başkadır. Rahatsız olup korkmayın onlardan, Benden korkun da üzerinizde var olan Apaçık nimetlerimi tamamlayayım. Bu vesile ile doğruya erişmiş olun.

(Bakara 150)

Mehmet Türk Meali:

Her nereden (yola) çıkarsan çık, yüzünü (namazda) mutlaka Mescid-i Haram’a doğru çevir. (Ey îman edenler!) Siz de; nerede olursanız olun, zalimlerin1 dışındaki insanların, aleyhinize kullanacakları bir bahane bulamamaları için yüzünüzü (namazda) mutlaka o (Kâbe) tarafına çevirin. Size vereceğim nîmetlerimi tamamlamam ve dosdoğru yolunuzu bulabilmeniz için onlardan korkmayın, sadece Benden korkun.

(Bakara 150)

Muhammed Celal Şems Meali:

Nereden çıkarsan, yüzünü Mescid-i Harâm’a doğru çevir. Sizler (de,) her nerede olursanız olun, yüzlerinizi oraya doğru çevirin ki, zalim olanlar dışındaki diğer insanlardan, size karşı bir suçlama söz konusu olmasın. Onlardan korkmayın, Benden korkun. (İnsanların sizi suçlamamaları,) size karşı nimetlerimi tamamlamam ve doğru yolu bulmanız için, (size bu emri verdim).

(Bakara 150)

Muhammed Esed Meali:

O halde, nereden gelirseniz gelin, (namazda) yüzünüzü Mescid-i Haram'a çevirin ve nerede olursanız olun yüzünüzü ona çevirin ki, zulüm yapmaya şartlanmış olmadıkça insanların size karşı hiçbir bahaneleri kalmasın. Onlardan korkmayın, Ben'den korkun. (Bana itaat edin) ki, size olan nimetimi tamamlayayım ve böylece siz de doğru yolu bulabilesiniz.

(Bakara 150)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Yine nereden yola çıkarsan çık, yönünü Kutsal Secdelike çevir. Siz de nerede olursanız olun, yüzünüzü ona doğru çevirin ki, insanların elinde size karşı kullanacakları bir dayanak kalmasın. Onların arasından zulmedici olanlara gelince, sakın sizi korkutmasınlar. Siz yalnızca benden çekinin ki, size olan nimetimi tamamlayayım. Ve umulur ki siz, böylece doğru yola ulaşabilirsiniz.

(Bakara 150)

Mustafa Çavdar Meali:

Nereden yola çıkarsan çık, yönünü Mescid-i Harama doğru çevir. Nerede olursanız olun sizde yönünüzü o yöne döndürün ki, yanlışta ısrar eden zalimlerin dışındaki insanların aleyhinize kullanacakları bir delilleri olmasın. Onlardan korkmayın, benden korkun! Böylece ben de size verdiğim nimetimi tamamlayayım. Bu sayede umulur ki, siz de doğru yolu bulursunuz.

Bknz: (3/135) - (33/39)

(Bakara 150)

Mustafa Çevik Meali:

148-150 Her toplumun yüzünü çevirip yöneldiği bir kıblesi ve hayat nizamı vardır. Ey mü’minler! Sizler yalnız Allah’ı Rab ve ilah edinmiş kimseler olarak, yaratılış sebebiniz olan sınırlarını Allah’ın belirlediği hayatı yaşamaya gayret edin. Allah nerede olurlarsa olsunlar, hayırda yarışanları bir araya getirecektir. O’nun gücü her şeye yeter ve nerede olursanız olun, Kâbe’nin yapılışının amacını aklınızdan çıkarmadan, ona yönelerek bilinçle namazınızı kılın. Kâbe’nin, Allah’ın insanları yaratmasının amacı olan nizam ile onun ahlakının öğretilmesinin merkezi olmak üzere yapıldığını ve bu inancın sembolü olduğunu unutmayın. İmanınızın gereklerini bilinçle yerine getirin ki, müşrik ve kâfirlerin size karşı söyleyecekleri sözleri olmasın ve sakın onlardan çekinmeyin, çekinilmesi gereken yalnızca Allah’tır. Allah’a böylece yönelin ki O da sizi doğru yolu olan İslam nimetine kavuştursun.

(Bakara 150)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Ve her nereden gelirsen gel, kesinlikle yüzünü Mescid-i Haram'dan yana çevir. Siz de nerede olursanız olunuz, yüzlerinizi Mescid-i Haram'dan yana çeviriniz ki, onlar içerisinden zulümde direnenler hariç, insanların size karşı kullanacakları bir delilleri olmasın. Onlara tazim göstermeyin, asıl Bana tazim gösterin! Böylece size olan nimetimi tamamlayayım ve siz de bu sayede doğru yolu bulabilesiniz.

(Bakara 150)

Osman Okur Meali:

Nereden yola çıkarsan yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. Nere de olursanız olunuz, yüzünüzü o yana çevirin ki, aralarından haksızlık edenler (kuru inatçılar) müstesna, insanların aleyhinizde (kullanabilecekleri) bir delili bulunmasın. Sakın onlardan korkmayın! Benden korkun. Böylece size olan nimetimi tamamlayayım da doğru yolu bulasınız.

(Bakara 150)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve her nereden sefere çıkarsan hemen yüzünü Mescid-i Haram cihetine çevir ve her nerede bulunursanız yüzlerinizi, onun tarafına çeviriniz. Tâ ki nâs için sizin üzerinize bir hüccet bulunmasın. Ancak onlardan zalim olanlar müstesna. Artık onlardan korkmayınız. Ve benden korkunuz. Hem üzerinizdeki nîmetimi itmam edeyim, hem de hidâyete nâiliyetinizi ümit edebilesiniz.

(Bakara 150)

Ömer Öngüt Meali:

Nereden yola çıkarsan çık, (namazda) yüzünü Mescid-i haram tarafına çevir. Nerede olursanız olunuz, yüzünüzü o tarafa çevirin. Tâ ki zâlim olanlardan başka, insanların aleyhinizde bir delili bulunmasın. Sakın onlardan korkmayın! Benden korkun ki, ben de size verdiğim nimetlerimi tamamlayayım, böylece siz de doğru yolu bulmuş olasınız.

(Bakara 150)

Ömer Sevinçgül Meali:

Her nereden gelirseniz gelin, yüzünüzü Kâbe tarafına çevirin! Zalimler bir yana, insanların elinde sizin aleyhinize bir delil bulunmasın diye, nerede olursanız olun yüzünüzü hep o yana çevirin. Sakın onlardan korkmayın! Benden korkun ki üzerinizdeki nimetimi tamamlayayım. Böylece doğru yolu bulabilirsiniz.

(Bakara 150)

Sadık Türkmen Meali:

Ve yine nereden yola çıkarsan çık, (namazda) Mescid-i Haram’a (Kâbe’ye) doğru dur/dön. Ve siz (ey müminler), nerede olursanız olun, yüzünüzü o tarafa (Kâbe’ye) çevirin ki, insanların elinde (size karşı kullanacakları) bir delil olmasın. Onlardan zalimler yine de yapacaklarını yaparlar! Öyleyse zalimlerden korkmayın, Benden korkun! Ta ki size (olan) nimetlerimi tamamlayayım. Umulur ki, böylece doğru yolu bulursunuz.

(Bakara 150)

Seyyid Kutub Meali:

Nereden yola çıkmış olursan ol, yüzünü Mescid- i Haram'a doğru çevir. Nerede olursanız olun, yüzünüzü o tarafa çevirin ki, insanların elinde aleyhinizde kullanacakları bir bahane bulunmasın. Yalnız, zalimler başka. Onlardan da korkmayın, benden korkun. O tarafa dönün ki, size vereceğim nimeti tamama erdireyim ve böylece doğru yolu bulasınız.

(Bakara 150)

Suat Yıldırım Meali:

Her nereden yola çıkarsan çık, sen yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir! Ve siz de ey müminler! Her nerede olursanız yüzünüzü oraya doğru çevirin ki Halk aleyhinizde kullanacak bir delil bulamasın. Yalnız onlardan haksızlık edenler başka! Siz de onlardan değil, Ben'den çekinin ve o tarafa yönelin ki size olan nimetlerimi tamamlayayım ve böylece siz de doğru yolu tutmuş olasınız.

(Bakara 150)

Süleyman Ateş Meali:

Nereden (yola) çıkarsan yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir, nerede olursanız, yüzünüzü o yana çevirin ki, haksızlardan başka hiç kimsenin, aleyhinizde bir delili olmasın. Onlardan da çekinmeyin, benden çekinin ve (o yana dönün ki) size olan ni'metimi tamamlayayım, böylece yolu bulmuş olasınız.

(Bakara 150)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Nerede (Namaza) kalkarsan, yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Nerede olursanız olun, (namazda) yüzünüzü onun tarafına çevirin ki insanların size karşı bir delili olmasın.[1] İleri geri konuşan konuşur, onlardan korkmayın, benden korkun. Bu, size olan iyiliklerimi tamamlamam ve sizin de hedefinize ulaşmanız içindir.

1)Yahudi ve Hristiyanlar Kabe'nin tekrar kıble olacağını bildikleri için, kıble değişmeseydi bunu bize karşı kullanırlardı. 

(Bakara 150)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Nereden yola çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. Nerede olursanız olun oraya yönelin ki insanların size karşı delilleri olmasın. Haksızlık etmeye niyetlenmiş olanların suçlamalarına aldırmayın. Onlardan değil Ben'den korkun ki size nimetimi tamamlayayım da doğru yolu bulasınız.

(Bakara 150)

Şaban Piriş Meali:

Nereden yola çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Nerede olursanız yüzünüzü o yöne döndürün ki, insanların zulmedenlerinin dışında aleyhinize kullanacakları bir delilleri olmasın. Onlardan korkmayın, benden korkun. Ben de size verdiğim nimeti tamamlayım. Böylece umulur ki, siz de doğru yolu bulursunuz.

(Bakara 150)

Talat Koçyiğit Meali:

Nereden (yola) çıkarsan çık, (namazda), yüzünü Mescidi Haram tarafına çevir. Sizde (ey Müslümanlar!), nerede olursanız olun, yüzünüzü onun tarafına çevirin ki, içlerinden zulmedenler dışında, insanların aleyhinize (kullanabilecekleri) bir delilleri bulunmasın. Zaten onlardan korkmayın. benden korkun bir de, size olan nimetimi tamamlayayım; Böylece umulur ki, siz de hidayete erersiniz.

(Bakara 150)

Tefhimul Kuran Meali:

Her nereden çıkarsan, yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir. (Siz de) her nerede olursanız yüzünüzü onun yönüne çevirin. Öyle ki, onlardan zulmedenlerin dışında insanların, size karşı (kullanabilecekleri) delilleri olmasın. Onlardan korkmayın, benden korkun, üzerinizdeki nimetimi tamamlayayım. Umulur ki hidayete erersiniz.

(Bakara 150)

Ümit Şimşek Meali:

Nereden yola çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Harama çevir. Nerede olursanız olun, yüzünüzü o yöne çevirin ki,(65) insanların size karşı öne sürecekleri bir bahaneleri kalmasın. Zulmedenler ise başka; siz onlardan korkmayın, Benden korkun. Tâ ki, Ben size olan nimetimi tamamlayayım; siz de doğru yola erişmiş olun.*

(Bakara 150)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Nereden çıkarsan çık, yüzünü Mescid-i Haram'a çevir. Nerede olursanız olun, yüzünüzü ona doğru çevirin ki, insanların elinde sizin aleyhinize bir delil bulunmasın. Onların zulme sapanları müstesna. Artık onlardan korkmayın, benden korkun. Yüzünüzü Mescid-i Haram'a dönün ki, üzerinizdeki nimetimi tamamlayayım. Ve bu sayede güzeli ve iyiyi bulmanız da umulmaktadır.

(Bakara 150)