2. Bakara Suresi / 59.ayet

Fakat zulmederek yanlış yapanlar kendilerine söylenmiş olan sözü başka bir sözle değiştirdiler. Bizde bizim sözümüzü değiştirenlerin üzerine, günaha dalıp yoldan çıktıkları için gökten bela yağdırmıştık.

Bknz: (9/24)(32/18)»(32/20)(48/15)

Mustafa Çavdar Meali

Bakara 59 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Fakat zulmedenler, sözü, kendilerine söylenen şekilden başka bir şekle sokmuşlar, değiştirmişlerdi. Biz de zulmedenlere, kötülükte bulunduklarından dolayı gökten bir azap indirivermiştik.

(Bakara 59)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Derken zulmedenler, kendilerine (öğütlenip) söylenen sözü bir başkasıyla değiştirdiler. (İbadet ve itaati nefislerine uyduruverdiler.) Biz de o zalimlerin yaptıkları bozgunculuğa karşılık, üzerlerine gökten iğrenç bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ama varlık sebebine aykırı davrananlar, bu sözü kendilerine söylenen şekilden başka bir şekle soktular. Bunun üzerine biz de yoldan çıkmalarından dolayı gökten bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Adem Uğur Meali:

Fakat zalimler, kendilerine söylenenleri başka sözlerle değiştirdiler. Bunun üzerine biz, yapmakta oldukları kötülükler sebebiyle zalimlerin üzerine gökten acı bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Ahmet Hulusi Meali:

Ne var ki, onların arasındaki nefsine zulmedenler, kendilerine söylenen sözü başka bir sözle değiştirdiler. Bunun sonucu olarak biz de semadan (beyindeki amigdala özelliklerinden) ricz (vehim, azaba sebep olacak fikirler) inzal ettik.

(Bakara 59)

Ahmet Tekin Meali:

Fakat zulmü, haksızlığı alışkanlık haline getirenler, kendilerine söylenilen sözü farklı manaya gelecek şekilde değiştirdiler. Biz de,doğru ve mantıklı düşünmeyi terkedip hak dinin dışına çıkmaları, işlemekte oldukları günahları, isyanları, inkârda ısrar etmeleri sebebiyle, zâlimlerin üzerine gökten acı bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Ahmet Varol Meali

Ancak zalimler kendilerine söylenilen sözü başka bir sözle değiştirdiler. Biz de zalimlerin üzerine, fenalık etmelerinden dolayı gökten azap indirdik.

(Bakara 59)

Ali Bulaç Meali:

Ama zulmedenler, kendilerine söylenen sözü bir başkasıyla değiştirdiler. Biz de o zalimlerin yaptıkları bozgunculuğa karşılık, üzerlerine gökten iğrenç bir azab indirdik.

(Bakara 59)

Ali Fikri Yavuz Meali:

O (nefislerine) zulmedenler, emrolundukları sözü değiştirdiler. (Tevbe ettik, mânasına gelen Hıtta kelimesini alaya alarak buğday mânasında olan Hınta'ya çevirdiler.) Biz de, o zâlimlere, yaptıkları fıskın karşılığı olmak üzere, gökten bir azâb indirdik.

(Bakara 59)

Ali Rıza Sefa Meali:

Bunun ardından, haksızlık yapanlar, kendilerine söylenenden başkasıyla sözü değiştirdiler. Haksızlık yapanlara, yoldan çıktıkları için, gökten aşağılayıcı bir ceza indirdik.

(Bakara 59)

Ali Ünal Meali:

Buna rağmen, emirlerimize itaatsizlikte ısrar ederek kendilerine zulmedenler, onlara söylenen (dua, tevazu, itaat ve sadakat) sözünü değiştirip bir başka şekle koydular (ve denilenin tersini yaptılar). Biz de o zulmedenlerin üzerine, çekinmeden ve ikazlara aldırmadan açıktan açığa yapıp durdukları bu taşkınlık ve haddi aşmalarından ötürü gökten murdar bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Fakat zulmedenler, kendilerine söyleneni, tersine çevirdiler. (İstiğfar dileyeceklerine, gurura girdiler.) Biz de fasıklıklarından dolayı o zalimlerin başına gökten kötü bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Fakat zalimler, kendilerine söylenenleri başka sözlerle değiştirdiler. Bunun üzerine biz, yapmakta oldukları kötülükler sebebiyle zalimlerin üzerine gökten acı bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Bekir Sadak Meali:

Ama zulmedenler, kendilerine soylenmis olan sozu baska sozle degistirdiler. Biz de, zalimlere, yoldan cikmalarindan dolayi gokden azab indirdik. *

(Bakara 59)

Besim Atalay Meali:

Hemen zalim kimseler, kendilerine denen sözleri değiştirdiler, imdi biz de, buyruğu tutmadıkları için, zalimlere yukardan azap gönderdik

(Bakara 59)

Celal Yıldırım Meali:

Kendilerine zulmedenler, söylenenleri başka bir sözle değiştirdiler. Bu yüzden o zulmedenler üzerine ilâhî buyrukların dışına çıkmalarına karşılık gökten kötü bir azâb indirdik..

(Bakara 59)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Derken, onların içindeki zalimler, kendilerine verilmiş olan sözü başka bir sözle değiştirdiler (Tevbe, manasına gelen “Hıtta” kelimesini alaya alarak buğday manasında olan “hınta” ya çevirdiler). Bunun üzerine biz de, o zalimlere gökten bir bela/azap indirdik.

(Bakara 59)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Ama zulmedenler, kendilerine söylenmiş olan sözü başka sözle değiştirdiler. Biz de, zalimlere, yoldan çıkmalarından dolayı gökten azab indirdik.*

(Bakara 59)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Derken, onların içindeki zalimler, sözü kendilerine söylenenden başka şekle soktular. Biz de haktan ayrılmaları sebebiyle, o zalimlere gökten bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Diyanet Vakfı Meali:

Fakat zalimler, kendilerine söylenenleri başka sözlerle değiştirdiler. Bunun üzerine biz, yapmakta oldukları kötülükler sebebiyle zalimlerin üzerine gökten acı bir azap indirdik.*

(Bakara 59)

Edip Yüksel Meali:

Ancak içinizdeki zalimler, kendilerine verilen kelimeleri başka kelimelerle değiştirdiler. Nitekim, yoldan çıktıkları için zulmedenlerin üzerine gökten bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Elmalılı Orjinal Meali:

derken o zulmedenler sözü değiştirdiler, kendilerine söylenildiğinden başka bir şekle koydular, biz de o zalimlere fısk işledikleri için gökten bir murdar azap indirdik

(Bakara 59)

Elmalılı Yeni Meali:

Derken o zulmedenler sözü değiştirdiler, kendilerine söylendiğinden başka bir şekle koydular. Biz de o zalimlere kötülük yaptıkları için gökten pis bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Erhan Aktaş Meali:

Fakat zalimler, sözü, söylenenden başka bir şekle soktular. O zalimlere, doğru yoldan sapmalarına karşılık gökten bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Gültekin Onan Meali:

Ancak zalimler kendilerine söylenen sözü (kavlen) (yani: 'dileğimiz bağışlanmadır'ı-?) başkasıyla değiştirdiler (bedele). Biz de fasıklık (yapma)larına karşılık o zalimlerin üzerine gökten iğrenç bir azap (riczen) indirdik.

(Bakara 59)

Hakkı Yılmaz Meali:

Bunun üzerine o şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapan kimseler, sözü, kendilerine söylenildiğinden başka bir şekle değiştirdiler. Biz de yapmış oldukları hak yoldan çıkış karşılığında o şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapan kimselerin üstüne gökten bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Zalim olanlar, kendilerine söylenen sözü bir başkasıyla (“Günahlarımızı dök” anlamında “Hıttatun” kelimesini “buğday” anlamına gelen “Hıntatun” ile) değiştirdiler. Biz de bu fasıklıklarına karşılık zalimlerin üzerine gökten bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Harun Yıldırım Meali:

Derken zulümlerinde bilinçli olarak ısrar edenler kendilerine söyleneni başka bir sözle değiştirdiler. Biz de fâsıklık ettikleri için o zulmedenlerin üzerine gökten iğrenç bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Hasan Basri Çantay:

(Evet, öyle demişdik de içlerinden nefislerine) zulmedenler sözü kendilerine söylenenden başkasına çevirmişlerdi, biz de o zaalimlerin üstüne gökden etdikleri fıskın karşılığı olmak üzere murdar bir azab indirmişdik.

(Bakara 59)

Hayrat Neşriyat Meali:

Fakat o zulmedenler, (alay ederek o sözü) kendilerine söylenenden başka bir sözle(buğday ma'nâsındaki 'hınta' ile) değiştirdiler (biz) de isyân etmekte olduklarından dolayı zulmedenlerin üzerine gökten kötü bir azab indirdik.

(Bakara 59)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Zulüm etmiş olanlar, kendilerine söylenmiş olmayan bir söz ile değiştirdiler. Ardından, zulüm etmiş olanlara, hadlerini aşmakta olmaları sebebiyle gökten bir sarsıntı indirmiştik.

(Bakara 59)

Hüseyin Atay Meali:

Ancak, zulmedenler, kendilerine söylenmiş sözü başka sözle değiştirdiler. Biz de zulmedenlere, doğru yoldan çıkmalarından dolayı, gökten bir dert indirdik.

(Bakara 59)

İbni Kesir Meali:

Zulmedenler, sözü; kendilerine söylenenden başkasıyla değiştirdiler. Biz de fasıklık etmelerinden dolayı o zalimlerin üstüne gökten korkunç bir azab indirdik.

(Bakara 59)

İlyas Yorulmaz Meali:

Zalimler, kendilerine söylenenleri, başka sözlerle değiştirdiler. Bizde zulmedenlere Allah'ın söylediklerinin dışına çıkma karşılığında (fısk), üzerlerine gökten onları rezil eden bir azap indirdik.

(Bakara 59)

İskender Ali Mihr Meali:

Böylece o zalimler, sözleri, kendilerine söylenenden başka bir sözle değiştirdiler. Bunun üzerine Biz de, fıska düştüklerinden dolayı o zulmedenlerin üzerine gökten korkunç bir azap indirdik.

(Bakara 59)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Bunun üzerine kıyıcılık edenler, kendilerine buyurulmuş olan bu «bağışla bizi» sözünü başka bir söze çevirdiler. Biz de onları, böyle karıştırıcılık ettikleri için, azaba uğrattık.

(Bakara 59)

Kadri Çelik Meali:

Derken zulmedenler, kendilerine söylenmiş olan sözü başka sözle değiştirdiler. Biz de böylece zulmedenlere, yoldan çıkmalarından dolayı gökten azap indirdik.*

(Bakara 59)

Mahmut Kısa Meali:

Ama içlerindeki zâlimler, kendilerine söylenenleri başka sözlerle değiştirdiler.İşlerine gelmediği durumlarda, Allah’ın ayetlerini ya değiştirdiler, ya da içlerini boşaltıp keyiflerince yorumlayarak kendi arzu ve heveslerine uydurdular. Biz de isyankârlıklarından dolayı, o zâlimlerin üzerine gökten korkunç bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ama zulmeden kimseler, kendilerine söyleneni kendi sözleriyle değiştirdiler. Karşılık olarak Biz de onların üzerine indirdik, gökten iğrenç azaplar.

(Bakara 59)

Mehmet Türk Meali:

Ama bir kısım zalimler, o sözü kendilerine söylenenin dışında başka bir sözle değiştirdiler.1 Biz de o zalimlerin yaptıkları bozgunculuğa karşılık, hemen üzerlerine gökten iğrenç bir azap indirdik. *

(Bakara 59)

Muhammed Celal Şems Meali:

(Bu) zalimler, kendilerine söylenen sözden başka söz (söylemeye) başladılar. Bunun sonucu Biz (de) zalimlere gökten azap indirdik, çünkü onlar itaatsizlik ederlerdi.

(Bakara 59)

Muhammed Esed Meali:

Ama o zulmetmeye şartlanmış olanlar kendilerine tevdi edilmiş olan (söz)ü başka bir sözle değiştirdiler: bunun üzerinde Biz de yoldan çıkmalarından ötürü o zalimlerin üzerine gökten bir bela indirdik.

(Bakara 59)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Ne var ki zalimler, kendilerine söylenen sözü başkasıyla değiştirdiler. Biz de yaptıkları bozgunculuktan dolayı onlara gökten bir pislik indirmiştik.

(Bakara 59)

Mustafa Çavdar Meali:

Fakat zulmederek yanlış yapanlar kendilerine söylenmiş olan sözü başka bir sözle değiştirdiler. Bizde bizim sözümüzü değiştirenlerin üzerine, günaha dalıp yoldan çıktıkları için gökten bela yağdırmıştık.

Bknz: (9/24) - (32/18)»(32/20) - (48/15)

(Bakara 59)

Mustafa Çevik Meali:

58-59 İsrailoğullarına bu nankörlüklerinden sonra şöyle buyurduk: “Bulunduğunuz yerin yakınındaki şu şehre, halkına tevazu ile saygı göstererek girin, oradaki nimetlerden siz de yararlanın.” Bir yandan da affedilmeyi dileyerek; “Rabbimiz tevbemizi kabul et, bizleri bağışla.” diyerek doğru olana yönelin. Unutmayın ki Allah sözüne sadık olanları sever, bağışlar ve onlara ihsan ettiği nimetlerini de artırır. Fakat o nankör ve zalimler kendilerine söylenen bu sözün anlamını değiştirip tam tersi işler yaptılar.

(Bakara 59)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Zulme gömülenler, kendilerine tembil edilen sözü bir başka sözle değiştirdiler. Biz de yoldan saptıkları için zulmedenlerin üzerine yukarıdan bela yağdırdık.

(Bakara 59)

Osman Okur Meali:

Fakat nefislerine zulmedenler, sözü kendilerine söylenilenden başka sözlerle değiştirdiler. Bunun üzerine biz, yapmakta oldukları kötülükler sebebiyle zalimlerin üzerine gökten, acı bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Fakat nefislerine zulmedenler, sözü kendilerine söylenilenden başkasına tebdîl ettiler. Biz de zulmeden kimseler üzerine yaptıkları fısklar sebebiyle gökten korkunç bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Ömer Öngüt Meali:

Amma o zâlimler, kendilerine söylenmiş olan sözü, başka bir sözle değiştirdiler. (Hıtta kelimesini alaya alarak buğday mânâsına olan hınta'ya çevirdiler). Biz de o zâlimlere, yoldan çıkmalarından dolayı, gökten korkunç bir azap indirmiştik.

(Bakara 59)

Ömer Sevinçgül Meali:

Zulmedenler, kendilerine söylenen sözü değiştirip başka bir şekle soktular. Biz de, o zalimlere, haktan ayrılmaları sebebiyle gökten acı bir azap indirdik!

(Bakara 59)

Sadık Türkmen Meali:

Derken onların içindeki zalimler/kötülük yapanlar, sözü kendilerine söylenenden başka bir şekle soktular. Biz de fasık olmaları/yoldan çıkmaları sebebiyle, o zalimlere gökten bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Seyyid Kutub Meali:

Fakat zalimler o sözü kendilerine söylenenden başka bir sözle değiştirdiler. Biz de yaptıkları bu kötülükten dolayı o zalimlere gökten ağır bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Suat Yıldırım Meali:

Ne var ki o zalimler sözü değiştirip başka şekle koydular. Biz de o zalimlere, itaat dışına çıktıkları için, gökten acı bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Süleyman Ateş Meali:

Derken o zalimler, onu, kendilerine söylenenden başka bir sözle değiştirdiler. Biz de yaptıkları kötülüklerden dolayı o zulmedenlerin üzerine gökten bir azab indirdik.

(Bakara 59)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Yanlış yapanlar, sözü kendilerine söylenenden başkasıyla değiştirdiler. Biz de yanlış yapanlara, yoldan çıkmalarına karşılık, gökten bir azap indirdik.

(Bakara 59)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Ama zâlimler, o sözü kendilerine söylenmeyen bir sözle değiştirdiler. Biz de yoldan çıktıkları için üzerlerine gökten bir belâ indirdik.

(Bakara 59)

Şaban Piriş Meali:

Fakat, zulmedenler kendilerine söylenmiş olan sözü başka bir sözle değiştirdiler. Biz de, zalimlere, günah işleyerek yoldan çıktıkları için gökten kahredici bir azap indirmiştik.

(Bakara 59)

Talat Koçyiğit Meali:

(Buna rağmen içlerinden) zulmedenler, sözü kendilerine söylenenden başka bir şekle çevirmişlerdi de, biz de o zalimlerin üzerine, fâsıklık etmelerinden dolayı gökten bir azâb indirmiştik,

(Bakara 59)

Tefhimul Kuran Meali:

Ama zulmedenler, kendilerine söylenen sözü bir başkasıyla değiştirdiler. Biz de o zalimlerin yaptıkları bozgunculuğa karşılık, üzerine gökten iğrenç bir azab indirdik.

(Bakara 59)

Ümit Şimşek Meali:

Zulmedenler, kendilerine söylenen sözü başka bir sözle değiştirdiler.(33) Biz de, yoldan çıkıp durmaları yüzünden, o zalimlerin üzerine, gökten pek fena bir azap indirdik.*

(Bakara 59)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Ne var ki zulme sapanlar, bir sözü kendilerine söylenmiş olandan başkasıyla değiştirdiler. Bunun üzerine biz, bu zalimler üstüne, ürettikleri kötülüklere karşılık olarak gökten bir pislik indirdik.

(Bakara 59)