2. Bakara Suresi / 81.ayet

Evet gerçek şu ki; günah işleyip sonra günahı kendisini çepeçevre kuşatmış olanlar, işte onlar cehennem halkıdır. Onlar orada kalıcıdırlar.

Bknz: (2/39)(4/115)(7/146)»(7/147)

Mustafa Çavdar Meali

Bakara 81 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Hayır, iş öyle değil; kim bir günah kazandı, vebali kendisini sardı, kapladıysa işte o çeşit adamlardır ateş ehli. Onlar, ateşte ebedi kalırlar.

(Bakara 81)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Hayır (öyle değil) ; kim (herhangi) bir kötülük işler de (tevbe edip İslam’a dönmediğinden kötülüğünü sürdürerek) günahı kendisini (kalbini tamamen) kuşatırsa, (artık) onlar, ateşin halkıdırlar, orada süresiz kalacaklardır.

(Bakara 81)

Abdullah Parlıyan Meali:

Evet iş öyle değil, kim bir günah kazandı da günahı kendisini sarıp kapladıysa işte o kimseler cehennemlikdir. Onlar orada, ebedî kalıcıdırlar.

(Bakara 81)

Adem Uğur Meali:

Hayır! Kim bir kötülük eder de kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa işte o kimseler cehennemliktirler. Onlar orada devamlı kalırlar.

(Bakara 81)

Ahmet Hulusi Meali:

Hayır! Gerçek onların sandığı gibi değil! Kim bir kötülük kazanırsa (düşündükleri veya elleriyle yaptıklarından dolayı) ve de o hatası kendisini (düşünce sistemini) kuşatırsa (hakikatı göremez hale gelirse), işte onlar ateş (yanma) ehlidir sonsuza dek!

(Bakara 81)

Ahmet Tekin Meali:

Evet, kimler bilerek günah işler, günah yüklenir de, günahları her yandan kendilerini kuşatırsa, onlar cehennemliktirler. Orada da ebedî kalırlar.

(Bakara 81)

Ahmet Varol Meali

Hayır, aksine, kim bir kötülük işler ve yapmış olduğu fenalıklar kendini kuşatırsa işte bunlar cehenneme atılacak olanlardır. Onlar orada sonsuza kadar kalacaklardır. [14]*

(Bakara 81)

Ali Bulaç Meali:

Hayır; kim bir kötülük işler de günahı kendisini kuşatırsa, (artık) onlar, ateşin halkıdırlar, orada süresiz kalacaklardır.

(Bakara 81)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Gerçekten bir kimse günah ve küfrü kazanır da, günahları onu her taraftan çevrelerse, işte böyle kimseler Cehennem ehlidirler ve orada ebedî olarak kalıcıdırlar.

(Bakara 81)

Ali Rıza Sefa Meali:

Evet, öyle! Kim bir kötülük yapar ve suçu kendisini kuşatırsa, ateşin yoldaşları, işte onlardır. Sürekli orada kalacaklardır.

(Bakara 81)

Ali Ünal Meali:

Evet, öyle yapıyorsunuz. Oysa gerçek şudur: Her kim, günah olduğu apaçık bir fenalığı iradesiyle işler ve bu şekilde (niyetiyle de, ameliyle de) kazandığı günahlar çepeçevre kendisini kuşatırsa, öyleleri Ateş’in yârânı ve yoldaşlarıdırlar; orada sonsuzca kalacaklardır.

(Bakara 81)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Hayır! Günah işleyen ve hatalar içinde boğulanlar, ateş ehlinden başka bir şey değiller. Onlar orada ebedî kalacaklardır.

(Bakara 81)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Hayır! Kim bir kötülük eder de, kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa, işte o kimseler cehennemliklerdir. Onlar orada uzun süreli kalırlar.

(Bakara 81)

Bekir Sadak Meali:

Hayir oyle degil; kotuluk isleyip sucu kendisini kusatmis olan kimseler; cehennemlikler iste onlardir. Onlar orada temellidirler.

(Bakara 81)

Besim Atalay Meali:

Evet, kötülük yapıp, kötülüğe bürünenler cehennemliktirler, orda sonsuz kalırlar

(Bakara 81)

Celal Yıldırım Meali:

Hayır (durum hiç de onların anladığı ve iddia ettiği gibi değildir) kim kötülük kazanır da isyan ve küfür onu çepeçevre kuşatırsa, işte onlar cehennemliktirler; onlar orada ebedî kalıcılardır.

(Bakara 81)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Hayır! Kim bir kötülük eder de kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa; işte onlar cehennem halkıdırlar. Onlar, orada ebedi kalacaklardır.

(Bakara 81)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Hayır öyle değil; kötülük işleyip suçu kendisini kuşatmış olan kimseler; cehennemlikler işte onlardır. Onlar orada temellidirler.

(Bakara 81)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Evet, kötülük işleyip suçu benliğini kaplamış (ve böylece şirke düşmüş) olan kimseler var ya, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedi kalacaklardır.

(Bakara 81)

Diyanet Vakfı Meali:

Hayır! Kim bir kötülük eder de kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa işte o kimseler cehennemliktirler. Onlar orada devamlı kalırlar.

(Bakara 81)

Edip Yüksel Meali:

Günah işleyip suçu kendisini kuşatan kimseler ateş halkıdır; orada sürekli kalırlar.

(Bakara 81)

Elmalılı Orjinal Meali:

Evet kim bir seyyie kesbetmiş de hatiesi kendini her taraftan kuşatmış ise işte öyleler, ateş ehli, hep onda muhalleddirler

(Bakara 81)

Elmalılı Yeni Meali:

Evet kim bir kötülük yapmış da günahı kendisini her taraftan kuşatmış ise, işte öyleleri ateş ehli ve orada süresiz kalacaklardır.

(Bakara 81)

Erhan Aktaş Meali:

Hayır! Kim kötülük yapar da kötülük kendisini kuşatırsa, onlar Cehennem ehlidir ve onlar, orada kalıcıdırlar.

(Bakara 81)

Gültekin Onan Meali:

Kim kötülük işler de günahı kendisini kuşatırsa, artık onlar ateşin halkıdırlar, orada sürekli kalırlar.

(Bakara 81)

Hakkı Yılmaz Meali:

Evet, kim bir kötülük kazandıysa ve hatası kendisini kuşattıysa, işte bunlar ateş ashâbıdır. Onlar, orada sürekli kalıcıdırlar.

(Bakara 81)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

(Hayır, öyle değil!) Bilakis, kim bir günah işler ve günahı onu her yönden kuşatırsa; bunlar ateşin ehlidir ve orada ebedî kalacaklardır.

(Bakara 81)

Harun Yıldırım Meali:

Hayır! Kim bir kötülük kazanır ve günahı kendisini kuşatırsa, işte onlar ateş halkıdır; onlar orada sürekli kalıcıdırlar.

(Bakara 81)

Hasan Basri Çantay:

Hayır (iş öyle değil). Kim bir kötülük (günah) kazanır da suçu kendisini çepçevre kuşatırsa onlar cehennemin saahibleridirler. Onlar orada, bir daha çıkmamak üzere, kalıcıdırlar.

(Bakara 81)

Hayrat Neşriyat Meali:

Hayır! Kim bir kötülük yapar ve günâhı kendisini kuşatır (da kâfir olarak ölür)se, işte onlar Cehennem ehlidirler! Onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar.(3)*

(Bakara 81)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Aksine! bir çirkinlik [kötülük] elde edip de hatası kendisini kuşatmış kimseler (evet!) işte onlar ateşin dostlarıdırlar. Onlar onun [ateşin] içinde kalıcıdırlar.

(Bakara 81)

Hüseyin Atay Meali:

Evet! Her kim suçu kendisini kuşatacak kadar kötülük işlerse, işte bunlar ateşliklerdir. Onlar orada temellidirler.

(Bakara 81)

İbni Kesir Meali:

Hayır, kötülük yapıp da günahı kendisini kuşatan kimseler, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada temelli kalıcıdırlar.

(Bakara 81)

İlyas Yorulmaz Meali:

Hayır hayır bakın! Kim bir kötülük işlerde, onun sorumluluğu kötülük yapanı kuşatırsa, işte böyleleri ateşin içerisine girecek ve orada sürekli kalacaklardır.

(Bakara 81)

İskender Ali Mihr Meali:

Hayır (sandığınız gibi değil), kim, günah kazanmış da hataları kendisini kuşatmışsa, işte onlar artık ateş ehlidir ve orada devamlı kalacak olanlardır.

(Bakara 81)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Öyle değil. Herkim kötülük işler de suçu onun benliğini kaplıyacak olursa işte bu gibiler cehennemlik kimselerdir. Onlar hep orada kalacaklardır.

(Bakara 81)

Kadri Çelik Meali:

Evet, kötülük işleyip suçu kendisini kuşatmış olan kimseler (var ya), işte onlar ateş yarenleridir. Onlar onun içinde temelli kalıcılardır.

(Bakara 81)

Mahmut Kısa Meali:

Hayır, öyle değil! Doğrusu şu ki; hangi ırka, hangi dine, hangi cemaate mensup olursa olsun, her kim bir kötülük yapmış da günahları kendisini çepeçevre sarıp kuşatmış ve böylece zulmü, haksızlığı, isyankârlığı bir yaşam biçimine dönüştürmüş olursa, işte onlar cehennem halkıdırlar ve sonsuza dek orada kalacaklardır!

(Bakara 81)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Resmen iş öyle değil. Bilakis, kötülük işleyip suça gark olan kimseler, Ateş ehlidir artık. Cehennemde sürekli kalacak kimselerin ta kendileridir.

(Bakara 81)

Mehmet Türk Meali:

Evet! (Bu, onların dediği gibi değil!) Doğrusu kim bir günâh işler ve günâhı da kendisini kuşatırsa, işte cehennemlikler bunlardır ve onlar, orada sonsuz kalacaklardır.

(Bakara 81)

Muhammed Celal Şems Meali:

Tabi ki kötülük işleyip, günahları kendilerini (her taraftan) kuşatmış olanlar, (mutlaka) Cehennemliktirler. Onlar orada uzun süre kalacaklar.

(Bakara 81)

Muhammed Esed Meali:

Evet! İşte (böylesine) büyük bir kötülük işleyen ve (bunun) günahıyla çepeçevre kuşatılan kimseler var ya, işte böyleleridir içinde kalmak üzere ateşe mahkum olanlar!

(Bakara 81)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Hayır, iş onların sandığı gibi değil. Kötülük yapıp tüm benlikleri suçla kaplananlar var ya, işte onlar cehennemliktirler. Ve onlar orada sürekli kalacaklardır.

(Bakara 81)

Mustafa Çavdar Meali:

Evet gerçek şu ki; günah işleyip sonra günahı kendisini çepeçevre kuşatmış olanlar, işte onlar cehennem halkıdır. Onlar orada kalıcıdırlar.

Bknz: (2/39) - (4/115) - (7/146)»(7/147)

(Bakara 81)

Mustafa Çevik Meali:

79-81 Yine bunların içlerinde, Allah’ın kitabını dünyevi çıkarları için değiştirip de, kendi yazdıklarını Allah’ın kitabındanmış gibi göstermeye çalışanlar da var. Yazıklar olsun bunu çıkarlarına alet edenlere ve kazanç kapısı haline getirenlere. Bunlar bir de kalkmış, “Sayılı birkaç gün dışında, ateş bize dokunmayacak.” diyorlar. Ey Peygamber! Onlara de ki: “Allah’tan böyle bir söz mü aldınız? Hayır, Allah kendi adına yalan uyduranların ve dünya hayatlarını böylece tamamlayanların ebedî kalmak üzere cehenneme atılacaklarını vaat etmiştir ve O asla sözünden dönmez.” Sizin aslı esası olmayan, uydurup da Allah’a isnat ettiğiniz sözlerin O’nun yanında hiçbir değeri yoktur. Gerçek hiç de onların uydurdukları gibi değil, suçları kendilerini çepeçevre saran müşrik ve kâfirler cehennemin halkıdırlar ve ebedî olarak da orada kalacaklar.

(Bakara 81)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Aksine, kim kötülük yapar ve suçu onu vebaliyle çepeçevre kuşatırsa, işte onlar ateş halkıdır ve orada kalıcıdırlar.

(Bakara 81)

Osman Okur Meali:

Hayır! Kim bir kötülük eder de kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa işte o kimseler cehennemliktirler. Onlar orada süresiz kalacaklardır.

(Bakara 81)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Hayır, her kim bir yaramazlık işler, günahı da kendisini kuşatırsa, işte onlar ateşe mülâzımdırlar. Onlar o ateşte ebedî kalacak kimselerdir.

(Bakara 81)

Ömer Öngüt Meali:

Hayır, öyle değil! Kötülük işleyip suçu kendisini kuşatmış olan kimseler, işte bunlar cehennemliktirler. Onlar orada ebedî kalacaklardır.

(Bakara 81)

Ömer Sevinçgül Meali:

Hayır! Çirkin iş yapmaları yüzünden hataları kendilerini kuşatanlar, cehennemde ateş arkadaşlarıdır. Orada temelli kalacaklar!

(Bakara 81)

Sadık Türkmen Meali:

Evet, kötülük işleyip suçu benliğini kaplamış (ve böylece şirke düşmüş) olan kimseler var ya, işte onlar ateş halkıdırlar. Onlar orada ölmeden sürekli kalacaklardır.

(Bakara 81)

Seyyid Kutub Meali:

Hayır, öyle birşey yok. Kim kötülük işler de günahı tarafından kuşatılırsa onlar ebedi olarak kalmak üzere Cehennemliktirler.

(Bakara 81)

Suat Yıldırım Meali:

Hayır, durum hiç de öyle değil! Günah işleyip de günahın kendisini her taraftan kuşattığı kapladığı kimseler var ya, işte onlar cehennemliktir. Hem de orada ebedi kalacaklardır.

(Bakara 81)

Süleyman Ateş Meali:

Evet kim bir günah kazanır da suçu kendisini kuşatmış olursa işte onlar, ateş halkıdır, orada sürekli kalacaklardır.

(Bakara 81)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Hayır! Kötülük yapan ve kötülüğe iyice batanlar Cehennem ahalisidirler,[1] orada ölümsüz olarak kalırlar.

1) Kötülüğe iyice batmak, tevbe etmeden yani hatasından tam dönmeden ölmektir. Yoksa tevbe kapısı, ölünceye kadar açıktır (Zümer 39/53).

(Bakara 81)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Hayır, kim kötülük işler de günaha boğulursa, işte onlar içinde temelli kalmak üzere cehennemliktir.

(Bakara 81)

Şaban Piriş Meali:

Gerçek şu ki, günah işleyip günahı kendisini kuşatmış olan kimseler, cehennemlikler işte onlardır. Onlar orada ebedi kalacaklardır.

(Bakara 81)

Talat Koçyiğit Meali:

Hayır, (öyle değil)! Kim, bir günâh kazanır ve suç çepeçevre kendisini kuşatırsa, işte böyleleri cehennem ehlidir: onlar, orada ebedî kalacaklardır.

(Bakara 81)

Tefhimul Kuran Meali:

Hayır; kim bir kötülük işler de günahı kendisini kuşatırsa, (artık) onlar, ateşin halkıdırlar, orada temelli kalıcıdırlar.

(Bakara 81)

Ümit Şimşek Meali:

Hayır! Kim kötülük işleyip de suçu kendisini çepeçevre kuşatırsa, işte onlar ateş ehlidir ve orada sürekli kalırlar.

(Bakara 81)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

İş onların sandığı gibi değil. Kötülük ve çirkinlik kazanan, suçu kendisini kuşatmış olan kişiler, ateşin dostudurlar. Sürekli kalacaklardır orada.

(Bakara 81)