72. Cin Suresi / 25.ayet

De ki:
– Size vaat edilen azap yakın mı yoksa Rabbim onu bir müddet erteledi mi bilmiyorum.

Bknz: (7/187)(79/42)»(79/44)

Mustafa Çavdar Meali

Cin 25 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

De ki: Ben bilmem, size vaadedilen pek mi yakın, yoksa Rabbim, onu bir müddet uzattı mı?

(Cin 25)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

De ki: "Bilmiyorum, size va’ad edilen (kıyamet ve azap) yakın mı, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyacaktır?" (Bu gaybi bilgiler Allah katındadır.)

(Cin 25)

Abdullah Parlıyan Meali:

De ki: “Tehdit edilegeldiğiniz azap veya kıyamet yakın mıdır, yoksa Rabbim onu uzun bir zaman geciktirir mi bilmiyorum?

(Cin 25)

Adem Uğur Meali:

De ki: Tehdit edilegeldiğiniz (azap), yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar, ben bilmem.

(Cin 25)

Ahmet Hulusi Meali:

De ki: "Vadolunduğunuz yakın mıdır, yoksa Rabbim uzun bir süre mi tanımıştır, bilmiyorum. "

(Cin 25)

Ahmet Tekin Meali:

“Tehdit edildiğiniz şey, yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar, onu bilemem.” de.

(Cin 25)

Ahmet Varol Meali

De ki: "Size vaadedilen yakın mıdır yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar bilemem.

(Cin 25)

Ali Bulaç Meali:

De ki: "Bilmiyorum, size vadedilen (kıyamet ve azab) yakın mı, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koymuştur?"

(Cin 25)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Ey Rasûlüm), de ki: “- Bilmiyorum, o korkutulduğunuz azab yakın mı, yoksa Rabbim ona uzun bir müddet mi tayin eder?”

(Cin 25)

Ali Rıza Sefa Meali:

De ki: "Size sözü verilen, yakın mı; yoksa benim Efendim, ona uzun bir süre mi belirlemiştir; bilmiyorum!"

(Cin 25)

Ali Ünal Meali:

De ki: “Size va’dedilen (o azapla kar şılaşmanızın vakti) yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi tayin eder, bilemem.

(Cin 25)

Bahaeddin Sağlam Meali:

De ki: “Bilmiyorum, size vaadedilen azap yakın mıdır, yoksa Rabbim ona uzun bir süre mi tayin edecektir?

(Cin 25)

Bayraktar Bayraklı Meali:

De ki: "Uyarıldığınız azap yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi belirlemiştir, bilmiyorum."

(Cin 25)

Bekir Sadak Meali:

De ki: Size soz verilen yakin midir, yoksa Rabbim onu uzun sureli mi kilmistir ben bilmem.»

(Cin 25)

Besim Atalay Meali:

Diyesin ki: «Size söz verilen, yakın mıdır bilemem? Yoksa, Tanrım onu uzatır mı?

(Cin 25)

Celal Yıldırım Meali:

De ki: O va'dolunduğunuz şey (azâb) yakın mıdır, yoksa Rabbim onu uzun bir zaman sonraya mı bırakmıştır? Bilemiyorum.

(Cin 25)

Cemal Külünkoğlu Meali:

De ki: “Bilmiyorum, size vadedilen (kıyamet ve azap) yakın mı, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koymuştur?”

(Cin 25)

Diyanet İşleri Eski Meali:

De ki: Size söz verilen yakın mıdır, yoksa Rabbim onu uzun süreli mi kılmıştır ben bilmem."

(Cin 25)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

De ki: "Sizin uyarıldığınız şey yakın mıdır, yoksa Rabbim ona uzun bir süre mi koyacaktır, bilemem."

(Cin 25)

Diyanet Vakfı Meali:

De ki: Tehdit edilegeldiğiniz (azap), yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar, ben bilmem.

(Cin 25)

Edip Yüksel Meali:

De ki, 'Size söz verilen yakın mıdır yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi belirlemiştir bilmiyorum.'

(Cin 25)

Elmalılı Orjinal Meali:

De ki: Dirayet ile bilmem, yakın mı o size va'dolunan? Yoksa Rabbım onun için bir uzun gaye mi yapar?

(Cin 25)

Elmalılı Yeni Meali:

De ki: "Ben dirayetle bilmem, o size vadolunan yakın mı, yoksa Rabbim onun için bir uzun süre mi koyar?"

(Cin 25)

Erhan Aktaş Meali:

De ki: "Uyarıldığınız şey yakın mıdır, yoksa Rabb'im onun için uzun bir süre mi belirlemiştir, bilmiyorum."

(Cin 25)

Gültekin Onan Meali:

De ki: "Bilmiyorum, size vadedilen (kıyamet ve azab) yakın mı, yoksa rabbim onun için (uzun) bir müddet mi koymuştur?"

(Cin 25)

Hakkı Yılmaz Meali:

25-28 De ki: “O tehdit olunduğunuz şey yakın mı, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi tanıyacak ben bilmiyorum. Rabbim, bütün görülmeyeni, duyulmayanı, sezilmeyeni, geçmişi, geleceği bilendir. Ve de elçilerden seçip hoşnut olduğu kişi hariç, göstermediğine, duyurmadığına, sezdirmediğine, geçmişe, geleceğe hiçbir kimseyi bilgi sahibi yapmaz. Çünkü O, Rablerinin gönderdiklerini gereği gibi tebliğ ettiklerini bilsin diye onun her tarafından gözetleyiciler salar. O, onların yanında olan her şeyi kuşatmıştır, her şeyi de sayısı ile saymıştır.”

(Cin 25)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

De ki: “Size vadedilen (azap) yakın mıdır yoksa Rabbim ona uzun bir zaman mı tayin etmiştir, hiç bilmiyorum.”

(Cin 25)

Harun Yıldırım Meali:

De ki: “Tehdit olunduğunuz şey yakın mıdır, yoksa Rabbim ona uzun bir zaman mı tayin etmiştir, bilmiyorum.”

(Cin 25)

Hasan Basri Çantay:

De ki (Habibim): "Tehdid edilegeldiğiniz (azab) ın yakın mı, yoksa Rabbimin ona uzun bir müddet mi' ta'yin etmiş olduğunu ben bilmem".

(Cin 25)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Ey Resûlüm!) De ki: “Tehdîd olunageldiğiniz (o azab) bilmiyorum yakın mıdır, yoksa Rabbim ona uzun bir süre mi ta'yîn eder?”

(Cin 25)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(25-27) "Vaat olunduğunuz (azap) yakın mıdır? Yoksa, gayb'ın [görünmeyenin] bileni olan RAB'bim ona bir müddet mi katacak? Ben öngöremem. O, hiçbirine kendisinin gayb'ını [görünmeyenini] bildirmez. Ancak, Elçi [türün]den, kendisinin razı olduğu kim varsa ona [bildirir]. Gerçekten o, onun önünden ve arkasından bir takip eden [peşine] takar." de.

(Cin 25)

Hüseyin Atay Meali:

25-26 De ki: "Size söz verilen yakın mıdır, yoksa Rabbim onu uzun süreli mi kılmıştır, ben bilmem." Görünmeyeni bilen Allah, görülmeyenini kimseye bildirmez.

(Cin 25)

İbni Kesir Meali:

De ki: Size vaadedilen yakın mıdır, yoksa Rabbım onu uzun süreli mi kılmıştır bilemiyorum.

(Cin 25)

İlyas Yorulmaz Meali:

Deki “Size vaat edilen hesap günü yakınmıdır? Ben bilmem. Yahut Rabbim o günü uzatmış mıdır? Onu da bilmem.”

(Cin 25)

İskender Ali Mihr Meali:

De ki: “Eğer bilseydim (size bildirirdim) vaadolunduğunuz şey yakın mı, yoksa Rabbim ona uzun bir müddet mi verir?”

(Cin 25)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

De ki: «Size adanan azap yakında, mı olacak, yoksa çalabım onu çok sonraya mı bırakacak, bilemiyorum.»

(Cin 25)

Kadri Çelik Meali:

De ki: “Size vaat edilen (azap) yakın mı, yoksa Rabbim onun için bir süre mi belirlemiştir, bilemiyorum?”

(Cin 25)

Mahmut Kısa Meali:

Bunun ne zaman gerçekleşeceğini soracak olurlarsa, onlara de ki: “Uyarıldığınız bu azap yakın mıdır; yoksa Rabb’im onun için uzun bir süre mi belirlemiştir, onu ben bilemem.”

(Cin 25)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

"Ne zaman vaad edilen azap? Yakın mı? Süresi var mı bilmiyorum" de

(Cin 25)

Mehmet Türk Meali:

(Ey Muhammed! Onlara): “Ben, size vâdedilen (azap) yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre koymuş mudur? Bilemem.” de.

(Cin 25)

Muhammed Celal Şems Meali:

De ki: “Korkutulduğunuz yakın mı, yoksa Rabbim o süreyi uzatır mı, (bunu) bilemem.”

(Cin 25)

Muhammed Esed Meali:

De ki: "Önceden uyarıldığınız bu (akibet)in yakın olup olmadığını yahut Rabbimin onun için uzun bir vade koyup koymadığını bilemem".

(Cin 25)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

De ki; "Size geleceği bildirilen şey yakın mıdır yoksa rabbim onun için uzun bir süre mi koymuştur, ben bunu bilemem."

(Cin 25)

Mustafa Çavdar Meali:

De ki: – Size vaat edilen azap yakın mı yoksa Rabbim onu bir müddet erteledi mi bilmiyorum.

Bknz: (7/187) - (79/42)»(79/44)

(Cin 25)

Mustafa Çevik Meali:

De ki: “Tehdit edildiğiniz Kıyamet ve azap günü yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir vade mi koymuştur? Onu ben bilemem.”

(Cin 25)

Mustafa İslamoğlu Meali:

De ki: "Keşke bilseydim tehdit edildiğiniz azap yakın mı, yoksa Rabbim onu bir müddet daha erteledi mi?

(Cin 25)

Osman Okur Meali:

De ki: Size söz verilen tehdit (kıyamet ve azap) günü yakın mıdır, yoksa Rabbim onu uzun süreli mi kılmıştır ben bilmem."

(Cin 25)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

De ki: «Ben bilmem ki tehdid edilir olduğunuz şey, yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir müddet mi tayin kılar?»

(Cin 25)

Ömer Öngüt Meali:

De ki: "Size vaad edilen (azap) yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar? Ben bilemem. "

(Cin 25)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Size yöneltilen azap sözünün gerçekleşmesi yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi belirledi, bilmiyorum” de.

(Cin 25)

Sadık Türkmen Meali:

De ki: “Size vadolunan şey (kıyamet) yakın mıdır? Yoksa Rabbim onu uzun süreli mi kılmıştır? Ben bilemem!”

(Cin 25)

Seyyid Kutub Meali:

De ki: «Size yöneltilen tehdit yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir vade mi belirlemiştir, bilmiyorum.»

(Cin 25)

Suat Yıldırım Meali:

Ey Resulüm! De ki: "O sizin tehdit edildiğiniz azap yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için bir süre mi belirler, kesin bilmiyorum."

(Cin 25)

Süleyman Ateş Meali:

De ki: "Size söylenen şey yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyacaktır, bilmem."

(Cin 25)

Süleymaniye Vakfı Meali:

De ki "Tehdit edildiğiniz şey yakında mı olacak yoksa Rabbim onun için bir süre mi belirlemiş; ben onu bilemem."

(Cin 25)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

De ki: "Uyarıldığınız bu azap yakın mı yoksa Rabbim onu uzun bir süre geciktirir mi, bilemem."

(Cin 25)

Şaban Piriş Meali:

De ki: -Size vaat edilen yakın mı yoksa Rabbim onu uzak mı kıldı bilmiyorum.

(Cin 25)

Talat Koçyiğit Meali:

(Ey Muhammed!) De ki: "Va'dolunan kıyamet vaktinin yakın mı olduğunu, yoksa Rabbının onu uzun süreli mi kıldığını ben bilemem."

(Cin 25)

Tefhimul Kuran Meali:

De ki: «Bilmiyorum, size vadedilen (kıyamet ve azab) yakın mı, yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koymuştur?»

(Cin 25)

Ümit Şimşek Meali:

De ki: Size vaad olunan şey yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için bir süre mi tanır; onu da ben bilemem.

(Cin 25)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

De ki: "Bilmiyorum, size vaat edilen şey yakın mıdır yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyacaktır?"

(Cin 25)