21. Enbiya Suresi / 78.ayet
Enbiya 78 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Davud'la Süleyman da, hani bir topluluğun koyunları, geceleyin birisinin tarlasına yayılmış, harap etmişti de bu hususta hüküm vermişlerdi ve biz de hükümlerine tanık olmuştuk.
(Enbiya 78)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
Davud ve Süleyman’a da (yardımımız ulaşmıştı) ; hani (bir) kavmin hayvanlarının, içine girip yayıldığı ekin-tarlaları(nın zararının karşılanması) konusunda hüküm yürütüyorlardı. Biz onların hükmüne şahit idik.
(Enbiya 78)Abdullah Parlıyan Meali:
Davûd ve Süleyman'ı da hatırla, hani bir vakit bir kavmin koyunlarının yayıldığı ekin tarlası hakkında hüküm veriyorlardı ve biz de onların hükmüne şahitler idik.
(Enbiya 78)Adem Uğur Meali:
Davud ve Süleyman'ı da (an). Bir zaman, bir ekin konusunda hüküm veriyorlardı: bir gurup insanın koyun sürüsü, geceleyin başıboş bir vaziyette bu ekinin içine dağılıp ziyan vermişti. Biz onların hükmünü görüp bilmekte idik.
(Enbiya 78)Ahmet Hulusi Meali:
Davud ile Süleyman'ı da (an)... Hani o ikisi, o ekin hakkında hüküm veriyorlardı... Hani bir topluluğun koyunları (geceleyin) ekinin içinde (onları yemek için) yayılmıştı... Biz onların hükümlerinin şahitleriydik.
(Enbiya 78)Ahmet Tekin Meali:
Dâvûd ve Süleyman'ı da hatırlayarak insanlara anlat. Hani onlar ziyan verilmiş ekili bir tarla konusunda muhakemeler yaparak hükümler veriyorlardı. Bir kavmin davar sürüsü birilerinin ekinine girip yayılmıştı. Biz de onların, bu tür görevler yapan hakimlerin hükümlerini, idarecilerin tasarruflarını denetlemeye, tesbite devam ediyoruz.*
(Enbiya 78)Ahmet Varol Meali
Davud ve Süleyman da; hani halkın koyunlarının içine yayıldığı bir ekin hakkında hüküm veriyorlardı. Biz onların hükümlerine şahittik.
(Enbiya 78)Ali Bulaç Meali:
Davud ve Süleyman da; hani kavmin hayvanlarının içine girip yayıldığı ekin tarlaları konusunda hüküm yürütüyorlardı. Biz onların hükmüne şahid idik.
(Enbiya 78)Ali Fikri Yavuz Meali:
Davud'u ve Süleyman'ı da hatırla. Hani onlar, ekin hakkında hüküm veriyorlardı. O vakit geceleyin, bir kavmin davarı ekin tarlasına yayılmıştı (zarar vermişti). Biz de onların verdiği hükme şahitler idik. (Rivayet edildiğine göre, bir adamın koyunları, gece vakti bir çiftçinin ekin tarlasına girmişler ve ekinleri ile bağlarını helâk etmişler. Nihayet, çiftçi zarar talebi ile Hz. Davud'un huzurunda koyun sahibi aleyhine dâva açmış. Zararın kıymeti, koyunların kıymetine denk geldiğinden, Davud A.S. koyunların ekin sahibine verilmesini emretti. Onbir yaşında olan oğlu Süleyman A.S. ise, ekin tarlasını, eski haline gelinceye kadar koyun sahibine vermeyi ve bu müddet içerisinde koyunların sütü ile yünlerinden istifade etmek üzere, koyunları da ekin sahibine vermeyi uygun buldu.)
(Enbiya 78)Ali Rıza Sefa Meali:
Davut ve Süleyman, bir toplumun koyunlarının girip otladığı ekinlik hakkında yargı veriyorlardı. Onların bu yargılarına, Biz de tanık olduk.
(Enbiya 78)Ali Ünal Meali:
Davud ve Süleyman da önderlerdendi. Hani bir defasında ikisi birlikte telef edilen bir ekin konusunda hüküm veriyorlardı. Geceleyin bir grup insanın koyun sürüsü bir başkasının tarlasına dalıp, ekinleri telef etmişti. Biz de, bütün peygamberlerin hükümleri gibi, o anda mahkemede olup biten her şeye de şahittik.
(Enbiya 78)Bahaeddin Sağlam Meali:
Davud ve Süleyman’ı da an: Milletin koyunları tarlaya daldı diye, onun hakkında hükmettikleri zamanı (düşün.) Biz onların hükmüne şahit olduk.
(Enbiya 78)Bayraktar Bayraklı Meali:
Davud ve Süleyman'ı da hatırla! Bir zaman bir ekin konusunda hüküm veriyorlardı. Bir grup insanın koyun sürüsü, geceleyin başıboş bir durumda bu ekinin içine dağılıp ziyan vermişti. Biz onların hükmünü görüp bilmekte idik.
(Enbiya 78)Bekir Sadak Meali:
Davud ve Suleyman da milletin koyunlarinin yayildigi bir ekin hakkinda hukum veriyorlarken, Biz onlarin hukmune sahiddik.
(Enbiya 78)Besim Atalay Meali:
Dâvut ile Süleyman da, bir oymağın koyunlarının bozduğu ekin için, hüküm vermişlerdi, biz dahi tanıktık hükümlerine
(Enbiya 78)Celal Yıldırım Meali:
Dâvud ve Süleyman'ı da an, hani bir vakit bir kavmin koyunlarının yayıldığı ekin tarlası hakkında hüküm veriyorlardı ve biz de onların hükmüne şâhidler idik.
(Enbiya 78)Cemal Külünkoğlu Meali:
Davut ve Süleyman'ı da hatırla! Hani bir vakit bir kavmin koyunlarının yayıldığı ekin tarlası hakkında hüküm veriyorlardı ve biz de onların hükmüne şahittik.*
(Enbiya 78)Diyanet İşleri Eski Meali:
Davud ve Süleyman da milletin koyunlarının yayıldığı bir ekin hakkında hüküm veriyorlarken, Biz onların hükmüne şahiddik.
(Enbiya 78)Diyanet İşleri Yeni Meali:
Davud ile Süleyman'ı da hatırla. Hani bir ekin tarlası hakkında hüküm veriyorlardı. Çünkü halkın koyunları o ekine girmişti. Biz de hükümlerine şahit olmuştuk.
(Enbiya 78)Diyanet Vakfı Meali:
Davud ve Süleyman'ı da (an). Bir zaman, bir ekin konusunda hüküm veriyorlardı: bir gurup insanın koyun sürüsü, geceleyin başıboş bir vaziyette bu ekinin içine dağılıp ziyan vermişti. Biz onların hükmünü görüp bilmekte idik. *
(Enbiya 78)Edip Yüksel Meali:
Davut ve Süleyman da... Bir defasında, halkın koyunlarının yayıldığı birilerinin ekini hakkında hüküm veriyorlardı. Biz onların kararına tanık olduk.
(Enbiya 78)Elmalılı Orjinal Meali:
Davud ile Süleymanı da, o vakit ki ikisi de hars hakkında huküm veriyorlardı, o vakıt ki ekinde geceleyin kavmin davarı yayılmıştı, biz de hukümlerine şahid idik
(Enbiya 78)Elmalılı Yeni Meali:
Davud ile Süleyman'ı da. Hani ikisi de ekin hakkında hüküm veriyorlardı. Hani bir kavmin davarları ekin içinde geceleyin yayılmıştı; Biz de hükümlerine şahittik.
(Enbiya 78)Erhan Aktaş Meali:
Hani Davud ve Süleyman, halkın koyunlarının, içinde yayıldıkları ekin hakkında hüküm veriyorlardı. Biz, onların hükümlerine tanıktık.
(Enbiya 78)Gültekin Onan Meali:
Davud ve Süleyman da; hani kavmin hayvanlarının içine girip yayıldığı ekin tarlaları konusunda hüküm yürütüyorlardı. Biz onların hükmüne şahid idik.
(Enbiya 78)Hakkı Yılmaz Meali:
Dâvûd ve Süleymân'ı da; hani onlar, toplumun koyunlarının, içinde geceleyin yayıldığı ekin hakkında hüküm veriyorlardı. Biz de, toplumun yasalarının ne olduğunu biliyorduk.
(Enbiya 78)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Davud ve Süleyman’ı da (an)! Hani, koyunların girdiği ekin hakkında hüküm veriyorlardı. Biz, onların hükmüne şahittik.
(Enbiya 78)Harun Yıldırım Meali:
Davud ve Süleyman'ı da (an). Bir zaman, bir ekin konusunda hüküm veriyorlardı: bir gurup insanın koyun sürüsü, geceleyin başıboş bir vaziyette bu ekinin içine dağılıp ziyan vermişti. Biz onların hükmünü görüp bilmekte idik.
(Enbiya 78)Hasan Basri Çantay:
Davudu ve Süleymanı da (hatırla). Hani onlar ekin (yahud bağ mes'elesi) hakkında hüküm veriyorlardı. Hani kavmin davarı (geceleyin çobansız olarak ekinin, yahud bağın) içinde yayılmış (zarar yapmış) di. Onların (verdikleri) hükmün biz şahidleri idik.
(Enbiya 78)Hayrat Neşriyat Meali:
(Ey Resûlüm!) Dâvûd'u ve Süleymân'ı da (yâd et)! Bir vakit ekin hakkında hükümveriyorlardı; hani o kavmin koyunları onun (o ekinin) içine (geceleyin) yayılmışlardı. (Biz de) onların hükmüne şâhidler idik.(1)*
(Enbiya 78)Hubeyb Öndeş Meali: /
Davud'u ve Süleymanı da [an]. Hani orada milletin koyunu geceleyin yayılmıştı. O ikisi [Davud ve Süleyman] Ekin hakkında hüküm ediyordu. Biz, onların¹ hükümlerine şahittik.
(Enbiya 78)Hüseyin Atay Meali:
Davud ve Süleyman da ulusun koyunlarının geceleyin çobansız yayıldığı ekin hakkında hüküm verirken, Biz onların hükmüne tanık idik.
(Enbiya 78)İbni Kesir Meali:
Davud ve Süleyman'a da. Hani kavmin koyunlarının yayıldığı bir ekin hakkında hüküm veriyorlarken; Biz, onların hükmüne şahidlerdik.
(Enbiya 78)İlyas Yorulmaz Meali:
Davut ve Süleyman, bir vakitler bir tarlayı tarumar eden koyunlar hakkında hüküm vermeye çalışıyorlardı. Bizde onların verecekleri hükmü gözetliyorduk (şahitlik ediyorduk).
(Enbiya 78)İskender Ali Mihr Meali:
Dâvud (a.s) ve Süleyman (a.s), bir kavmin koyunlarının gece (çobansız olarak) içinde yayılıp otladığı ekinler hakkında hüküm veriyorlardı. Ve Biz, onların hükmüne şahittik.
(Enbiya 78)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Davut ile Süleyman'ı da öyle. O gün birtakımlarının davarları içine girip otladıkları ekin tarlası için yargılarını veriyorlardı. Biz de onların yargılarına tanık olmuştuk.
(Enbiya 78)Kadri Çelik Meali:
Davud ve Süleyman'ı da (hatırla). Hani kavmin hayvanlarının içine girip yayıldığı ekin tarlaları konusunda hüküm yürütüyorlardı. Biz onların hükmüne şahitler idik.
(Enbiya 78)Mahmut Kısa Meali:
Davud’a ve oğlu Süleyman’a da ilim ve hikmet vermiştik. Hani onlar, bir topluluğa ait koyun sürüsünün geceleyin girip ürünlerini harap ettiğibir ekin tarlası hakkında hüküm vermişlerdi ve Biz, onların hüküm verirken, doğru ve âdilane yargıya varabilmek için ne büyük çaba harcadıklarını, insanların haklarını korumak için ne kadar özen gösterdiklerini görüyorduk. Bir adamın koyunları, geceleyin yanlışlıkla komşu tarlaya girip bütün ürünleri tahrip etmişti. Davud, tahrip edilen ürünlerin değerine eşit miktarda hayvanın tarla sahibine tazminat olarak verilmesine hükmetti.
(Enbiya 78)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Bir de Davut ve Süleyman..Hani halkın hayvanlarının yayıldığı ekinler hakkındadır. İşte bu konuda hüküm veriyorlardı da biz onların hükümlerine şahit olmuşuzdur.
(Enbiya 78)Mehmet Türk Meali:
Dâvûd ve Süleyman, bir toplumun hayvanlarının içine girip yayıldığı ekin tarlaları hakkında hüküm1 verirlerken de onların verdikleri bu hükümleri Biz, görüp duruyorduk.*
(Enbiya 78)Muhammed Celal Şems Meali:
Davud ile Süleyman’ı da (hatırla). Hani onlar, halkın koyunlarının geceleyin otlayıp (tahrip ettiği) bir tarla hakkında karar veriyorlardı. Biz, onların kararlarına gözeticilik yapıyorduk.
(Enbiya 78)Muhammed Esed Meali:
Ve Davud ile Süleyman(ı da an): Hani bu ikisi, bir topluluğa ait koyun sürüsünün geceleyin girip otladığı bir ekin hakkında hüküm vereceklerdi ve Biz de o'nların bu hükümlerine tanık idik;
(Enbiya 78)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
Davud ile Süleyman'a gelince, onlar da, bir gün, birilerinin koyunlarından zarar görmüş bir tarla hakkında yargıda bulunuyorlardı. Biz de onların yargısına tanık idik.
(Enbiya 78)Mustafa Çavdar Meali:
Davud’u ve Süleyman’ı da an! Hani ikisi otlaklarda yayılan koyun sürüsü gibi dağılmış bir toplumu nizam ve intizam içinde toplayıp yönetiyorlardı. Biz de onların yönetimine şahit idik.Bknz: (3/103) - (42/13) - (38/26)
(Enbiya 78)Mustafa Çevik Meali:
78-80 Ey Peygamber! Davud ile Süleyman’ı da anlat. Vaktiyle Davud ve Süleyman başıboş bir koyun sürüsünün bir tarlaya girip ekinleri tahrip etmesi sonunda, tarla sahibinin şikâyeti üzerine taraflar arasında hüküm vermişler. Biz de o hükme şahit olmuştuk. Adaletin uygulanması, yasaların yorumlanması bakımından Süleyman daha derin bir anlayışa sahipti. Davud da kendisine bahşettiğimiz ilim ve hikmet için Rabbine daima şükreden dağlar, taşlar ve kuşlar gibi Rabbinin nizamına teslim olmuş, bu bilinçle yaşayıp başkalarını da yüce Rabbine hamd ile teslim olmaya çağıran salih bir kulumuzdu. Biz sorumluluklarını yerine getirme gayreti gösterenleri yardımımızla başarıya ulaştırırız. Ayrıca Biz Davud’a üstün bir koruma bilgisi de lütfedip zırh yapmayı öğrettik. Şüphesiz Kur’an ile davet olunan hayat nizamı da batıla karşı mü’minlerin zırhı gibidir. Bu yüzden Rabbinize şükretmeniz gerekmez mi?
(Enbiya 78)Mustafa İslamoğlu Meali:
Davud ve Süleyman'ı da (gündeme taşı)! Hani o ikisi, bir topluluğa ait çobansız ve dağınık koyun sürüsünün gece yayıldığı tarla konusunda karar vereceklerdi; ve Biz de onların kararına şahit idik;
(Enbiya 78)Osman Okur Meali:
Davud ve Süleyman da kavminin koyunlarının yayıldığı bir ekin hakkın da hüküm veriyorlarken, Biz onların hükmüne şahiddik.
(Enbiya 78)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
Ve Dâvud ile Süleyman'ı da zikret ki, onlar ekin hakkında hüküm veriyorlardı. O vakit ki, onun için kavmin koyunları yayılmıştı. Ve Biz de onların hükümlerine şahitler olduk.
(Enbiya 78)Ömer Öngüt Meali:
Davut ve Süleyman'ı da an! Bir zaman kavmin koyunlarının yayıldığı bir ekin tarlası hakkında hüküm veriyorlardı. Biz onların hükmünü görüp bilmekte idik.
(Enbiya 78)Ömer Sevinçgül Meali:
Peygamber kullarımızdan Davud ve Süleyman’ı da an. Bir zamanlar bir ekinle ilgili davada yargılama yapıyorlardı. Bir kısım halkın davarları, geceleyin ekine zarar verecek biçimde otlamıştı. Yargılayıp karar verme sürecine biz de tanıktık!
(Enbiya 78)Sadık Türkmen Meali:
DAVUD’U ve Süleyman’ı da (an, ikisinden de bahset). İkisi de ekin hakkında hüküm veriyorlardı, hani bir halkın davarları onun içinde otlatılmıştı. Biz de onların hükümlerine şahit idik.
(Enbiya 78)Seyyid Kutub Meali:
Davud ve Süleyman'a gelince, hani onlar geceleyin yabancı bir koyun sürüsünün içine dalarak ekinini mahvettiği bir tarlanın davasını hükme bağladıklarında verdikleri hükmün tanığı olmuştuk.
(Enbiya 78)Suat Yıldırım Meali:
Davud ile Süleyman'ı da... Hani bir defasında onlar bir ekin konusunda hüküm veriyorlardı. Şöyle ki: Geceleyin bir grup insanın koyun sürüsü ekin tarlasına yayılmış, zarar vermişti. Biz de onların bu hükümlerine tanık oluyorduk.
(Enbiya 78)Süleyman Ateş Meali:
Davud ile Süleyman'ı da (an); hani onlar, toplumun davarının yayıldığı bir ekin hakkında hükmediyorlardı, biz de onların hükümlerine tanık idik.
(Enbiya 78)Süleymaniye Vakfı Meali:
Davut ile Süleyman da bir gün bir ekin tarlası ile ilgili karar veriyorlardı. Bir topluluğun davarları orada yayılmışlardı. Biz de onların kararlarının şahidi idik.
(Enbiya 78)Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
Davut ve Süleyman'ı da an. Bir ekine zarar veren sürünün sahipleri hakkında karar verirlerken, verdikleri kararı görüyorduk.
(Enbiya 78)Şaban Piriş Meali:
Davud ve Süleyman'ı da hatırla.. Hani onlar, bir grup insanın koyun sürüsünün içine girip yayıldığı ekin hakkında hüküm veriyorlardı. Biz, onların verdiği hükme de şahittik.
(Enbiya 78)Talat Koçyiğit Meali:
Keza Dâvûd ve Süleyman'a da yardım etmiştik. Hani bir kavmin koyunlarının otladığı ekin hakkında hüküm vermişlerdi de, biz de onların hükümlerine şâhid olmuştuk.
(Enbiya 78)Tefhimul Kuran Meali:
Davud ve Süleyman da; hani kavmin hayvanlarının içine girip yayıldığı ekin tarlaları konusunda hüküm yürütüyorlardı. Biz onların hükmüne şahidler idik.
(Enbiya 78)Ümit Şimşek Meali:
Davud ile Süleyman'a gelince, onlar da, birgün, birilerinin koyunlarından zarar görmüş bir tarla hakkında hüküm veriyorlardı. Biz de onların hükmüne şahit idik.
(Enbiya 78)Yaşar Nuri Öztürk Meali
Ve Davud ile Süleyman... Hani, halkın davarının yayıldığı ekinler hakkında hüküm veriyorlardı da biz hükümlerine tanıklar olmuştuk.
(Enbiya 78)