Orada var güçleriyle feryat ederler:
– Rabbimiz, bizi buradan çıkar da daha önce yaptığımız kötülüklerin aksine iyi ve güzel işler yapalım. Allah:
– Biz size düşünüp öğüt almak isteyen birisine yetecek kadar bir ömür vermedik mi? Üstelik size bir de uyarıcı gelmişti. Öyleyse şimdi cehennem azabını tadın bakalım. Artık uyarılara kulak asmayan zalimlerin herhangi bir yardımcısı da olmayacaktır.
35. Fatır Suresi / 37.ayet
Fatır 37 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Ve onlar bağrışırlar orada: Rabbimiz, bizi çıkar da yaptığımız işlerden başka işlerde bulunalım. Size, düşünenin düşünüp öğüt alanın öğüt alacağı kadar ömür vermedik mi ve size korkutucu da gelmişti; artık tadın azabı, zalimlere bir yardım eden de yoktur.
(Fatır 37)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
(Cehennemin) İçinde onlar (şöyle) feryat edip: "Rabbimiz bizi çıkar, (şimdiye kadar) yaptığımızdan başka salih bir amelde bulunalım" diyeceklerdir. (Onlara:) “Size orada (dünyada), öğüt alabilecek olanın düşünüp ders alabileceği kadar ömür vermedik mi? Üstelik size uyarıcı (elçiler ve davetçiler de) gelmişti. Öyleyse (azabı) tadın; artık zalimler için bir yardımcı yoktur” (denilip istekleri reddedilecektir).
(Fatır 37)Abdullah Parlıyan Meali:
Onlar cehennemde: “Rabbimiz bizi buradan çıkar, önce yaptığımızdan başka iyi ve yararlı işler yapalım” diye feryat ederler. O zaman onlara şöyle cevap verilir: “Size düşünmek isteyen herkesin düşünebileceği kadar uzun bir ömür vermedik mi? Ve üstelik size uyarıcı da gelmişti, öyleyse yaptığınız kötülüklerin meyvelerini şimdi tadın bakalım. Yaratılış gayesi dışında yaşayanlar, hiçbir yardımcı bulamayacakladır.”
(Fatır 37)Adem Uğur Meali:
Onlar orada: Rabbimiz! Bizi çıkar, (önce) yaptığımızın yerine iyi işler yapalım! diye feryad ederler. Size düşünecek kimsenin düşünebileceği kadar bir ömür vermedik mi? Size uyarıcı da gelmedi mi? (Niçin inanmadınız?) Şimdi tadın (azabı)! Zalimlerin yardımcısı yoktur.
(Fatır 37)Ahmet Hulusi Meali:
Onlar orada (cehennemde) feryat ederler: "Rabbimiz! Bizi (bu şartlarımızdan) çıkar ki önceden yaptıklarımızdan farklı olarak esas yapılması gerekli olanları yapalım"... (Cevap verilir:) "Sizi, düşünme kapasitesi olan birinin, düşünebileceği kadar bir ömürle yaşatmadık mı? Size uyarıcı da geldi! O halde şimdi tadın (kendinize hazırladığınızı)! Zalimler için bir yardımcı yoktur. "
(Fatır 37)Ahmet Tekin Meali:
Onlar orada feryâd ederler: “- Ey Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Daha önce yapmış olduğumuz hataları bırakıp İman ederek, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirelim, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayalım, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olalım, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyelim.” derler. Allah: “- Size, düşünebilecek olanın, akıllı bir kimsenin düşünüp Allah'ı bulabileceği kadar bir ömür vermedik mi? Üstelik size sorumluluk, hesap ve cezayı hatırlatan uyarıcı da, peygamber de gelmişti, ihtiyarlık da kapıya dayanmıştı. O halde azâbı tadın. İnkar ile, isyan ile, şirk ile, baskı, zulüm ve işkence ile temel hak hürriyetleri, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen zâlimlere bir yardım eden bulunmayacaktır.”*
(Fatır 37)Ahmet Varol Meali
Onlar orada: "Rabbimiz! Bizi çıkar da yapmakta olduklarımızdan farklı olarak salih amel işleyelim" diye feryad ederler. Size öğüt alacak olanın öğüt alabileceği kadar bir ömür vermemiş miydik? Size uyarıcı gelmişti. Artık tadın (azabı); zalimler için hiçbir yardımcı yoktur.
(Fatır 37)Ali Bulaç Meali:
İçinde onlar (şöyle) çığlık atarlar: "Rabbimiz, bizi çıkar, yaptığımızdan başka salih bir amelde bulunalım." Size orda (dünyada), öğüt alabilecek olanın öğüt alabileceği kadar ömür vermedik mi? Size uyaran da gelmişti. Öyleyse (azabı) tadın; artık zalimler için bir yardımcı yoktur."
(Fatır 37)Ali Fikri Yavuz Meali:
O kâfirler cehennemde şöyle derler: “-Ey Rabbimiz! Bizleri çıkar, (dünyada şirk gibi) yapa geldiklerimizden başka salih bir amel yapalım.” (Allah onlara şöyle buyurur): “- Size, düşünecek kimsenin düşüneceği kadar ömür vermedik mi? Hem size peygamber de geldi. O halde tadın (ateşin azabını)!... Çünkü zalimleri (Allah'ın azabından) kurtaracak yoktur?”
(Fatır 37)Ali Rıza Sefa Meali:
"Efendimiz! Bizi çıkar; yaptıklarımızdan değişik, erdemli edimler yapalım!" diyerek, orada haykırışlara başlayacaklardır. "Öğüt alacakların öğüt alabilecekleri dek uzun bir ömür vermedik mi? Üstelik size uyarıcı gelmişti. Artık tadın; haksızlık yapanların yardımcısı yoktur!"
(Fatır 37)Ali Ünal Meali:
Orada yardım isteğiyle çığlık koparırlar: “Rabbimiz! Ne olur bizi çıkar ve dünyaya geri gönder de, daha önce işlediklerimizin tersine meşrû, sağlam, yerinde ve ıslaha yönelik işler yapalım!” “Size, düşünüp ders alacak kimsenin düşünüp ders alacağı (ve gereğini yapacağı) kadar bir ömür vermedik mi? Hem size, uyarıcı olarak peygamber de gelmişti. Şu halde, tadın azabı! Zalimlerin asla yardımcısı olmaz.”
(Fatır 37)Bahaeddin Sağlam Meali:
Onlar orada feryad u figan ederler: “Ey Rabbimiz! Daha önce yaptıklarımızın tersini yapmak için bizi buradan çıkar.” derler. Biz de: “Öğüt alacak olanın öğüt alacağı kadar bir süre sizi yaşatmadık mı? Ve size uyarıcı da gelmişti. Artık azabı tadın! Çünkü zalimler için hiçbir yardımcı olmaz.” (deriz.)
(Fatır 37)Bayraktar Bayraklı Meali:
Onlar orada, "Ey Rabbimiz! Bizi çıkar. Daha önce yaptıklarımızın aksine iyi işler yapalım" diye feryat ederler. Kendilerine, "Size, düşünecek kimsenin düşünebileceği kadar bir ömür vermedik mi? Size uyarıcı da gelmedi mi? Şimdi tadın azabı! Zalimlerin yardımcısı yoktur" denir.
(Fatır 37)Bekir Sadak Meali:
Orada; «Rabbimiz! Bizi cikar; yaptigimizdan baska, yararli is isleyelim» diye bagirisirlar. O zaman onlara soyle deriz: «Ogut alacak kisinin ogut alabilecegi kadar bir sure sizi yasatmadik mi? Size uyarici da gelmisti. Artik azabi tadiniz, zalimlerin yardimcisi olmaz.» *
(Fatır 37)Besim Atalay Meali:
Onlar orda: «Ey Tanrımız! Bizi çıkar, yaptığımız işten ayrı onat işler yapalım» diyerek bağrışırlar! Öğüt alacak kimse kadar sizi yaşatmamış mıydık? Size kocunduran da gelmişti, tadın azabı, zalimlere yardımcı yoktur !
(Fatır 37)Celal Yıldırım Meali:
Onlar, Cehennem'de şöyle bağırıp çağırırlar: «Rabbimiz! Bizi (buradan) çıkar, yapageldiğimizden başka iyi-yararlı amelde bulunalım.» Sizi, düşünüp de gerçeği anlayabilenin düşünebileceği kadar ömürlü kılmadık mı ? Üstelik size o peygamber de geldi. O halde tadın tadacağınızı! Artık zâlimler için hiçbir yardımcı yoktur.
(Fatır 37)Cemal Külünkoğlu Meali:
Onlar cehennemde şöyle feryat ederler: “Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar da daha önce yaptıklarımızdan farklı, iyi işler yapalım!” (Bu isteklerine karşı onlara şöyle denir:) “Düşünmek isteyenlerin düşünmelerine yetecek kadar uzun bir süre sizi (dünyada) yaşatmadık mı? Ayrıca size uyarıcı da gelmişti. Şimdi azabı tadınız bakalım! Zalimlerin hiçbir zaman yardımcısı olmayacaktır.” *
(Fatır 37)Diyanet İşleri Eski Meali:
Orada; "Rabbimiz! Bizi çıkar; yaptığımızdan başka, yararlı iş işleyelim" diye bağrışırlar. O zaman onlara şöyle deriz: "Öğüt alacak kişinin öğüt alabileceği kadar bir süre sizi yaşatmadık mi? Size uyarıcı da gelmişti. Artık azabı tadınız, zalimlerin yardımcısı olmaz."*
(Fatır 37)Diyanet İşleri Yeni Meali:
Onlar cehennemde, "Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar ki dünyada iken işlemekte olduğumuzdan başka ameller, salih ameller işleyelim" diye bağrışırlar. (Onlara şöyle denilir:) "Sizi, düşünüp öğüt alacak kimsenin düşünüp öğüt alabileceği kadar yaşatmadık mı? Size uyarıcı da gelmişti. Öyle ise tadın azabı. Çünkü zalimler için hiçbir yardımcı yoktur."
(Fatır 37)Diyanet Vakfı Meali:
Onlar orada: Rabbimiz! Bizi çıkar, (önce) yaptığımızın yerine iyi işler yapalım! diye feryad ederler. Size düşünecek kimsenin düşünebileceği kadar bir ömür vermedik mi? Size uyarıcı da gelmedi mi? (Niçin inanmadınız?) Şimdi tadın (azabı)! Zalimlerin yardımcısı yoktur. *
(Fatır 37)Edip Yüksel Meali:
Orada, 'Rabbimiz, bizi çıkar da yapmış olduğumuzdan farklı işler yapalım,' diye feryat ederler. Öğüt alabilecek bir kişinin öğüt alabileceği kadar uzun bir süre sizi yaşatmadık mı? Size uyarıcı da gelmişti. Öyleyse tadın. Zalimlerin yardımcısı yoktur.
(Fatır 37)Elmalılı Orjinal Meali:
Ve onlar orada şöyle feryad ederler: "ya rabbena, bizleri çıkar, yapageldiklerimiz gayri yarar bir amel yapalım" ya size düşünecek olanın düşüneceği kadar ömür vermedik mi ki, hem size Peygamber de geldi, o halde tadın, çünkü zalimleri kurtaracak yoktur.
(Fatır 37)Elmalılı Yeni Meali:
Ve onlar orada şöyle feryad ederler: "Ey Rabbimiz, bizleri çıkar da yaptıklarımızdan başka yararlı bir iş yapalım." (Onlara): "Ya size orada düşünecek olanın düşüneceği kadar ömür vermedik mi ki? Hem size Peygamber de geldi. O halde tadın; çünkü zalimleri kurtaracak yoktur!" (denilecektir.)
(Fatır 37)Erhan Aktaş Meali:
Onlar, orada yardım için bağırıp çağırırlar: "Rabb'imiz! Bizi çıkar, daha önce yaptığımızdan başka, düzgün amel yapalım." Size dünyada öğüt dinleyecek kimsenin, öğüt dinlemesine yetecek kadar bir ömür vermedik mi? Size uyarıcı gelmedi mi? O halde tadın! Artık zalimler için bir yardımcı yoktur.
(Fatır 37)Gültekin Onan Meali:
İçinde onlar (şöyle) çığlık atarlar: "Rabbimiz, bizi çıkar, yaptığımızdan başka salih bir amelde bulunalım." Size orada (dünyada), öğüt alabilecek olanın öğüt alabileceği kadar ömür vermedik mi? Size uyaran da gelmişti. Öyleyse (azabı) tadın; artık zalimler için bir yardımcı yoktur.
(Fatır 37)Hakkı Yılmaz Meali:
Ve onlar, orada feryat ederler: “Rabbimiz! Bizleri çıkar, yapmış olduklarımızdan başka düzgün amel yapalım.” –Sizi, düşünecek olanın düşüneceği kadar ömürlendirmedik mi? Size uyarıcı da gelmişti. O hâlde tadın! Artık şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapanlar için bir yardımcı da yoktur.–
(Fatır 37)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Orada çığlıklarla yardım isterler. (Derler ki:) “Rabbimiz! Bizi çıkar, önceden yaptığımızdan (farklı olarak) salih ameller yapalım.” Size, öğüt almak isteyenin öğüt alacağı kadar ömür vermedik mi? Hem size uyarıcı da geldi. Tadın (azabı)! Zalimlerin hiçbir yardımcısı yoktur.
(Fatır 37)Harun Yıldırım Meali:
Onlar orada: Rabbimiz! Bizi çıkar, (önce) yaptığımızın yerine iyi işler yapalım! diye feryad ederler. Size düşünecek kimsenin düşünebileceği kadar bir ömür vermedik mi? Size uyarıcı da gelmedi mi? (Niçin inanmadınız?) Şimdi tadın (azabı)! Zalimlerin yardımcısı yoktur.
(Fatır 37)Hasan Basri Çantay:
Onlar orada (şöyle) bağrışırlar. "Ey Rabbimiz, bizi çıkar. Yapmış olduğumuzdan bambaşka iyi amel (ve hareketler) de bulunacağız". Size iyice düşünecek kimsenin düşünebileceği, öğüt kabul edebileceği kadar ömür vermedik mi? Size (azab ile) korkutan da gelmişdi. Şimdi tadın (o azabı)! Artık zaalimler için hiç bir yardımcı yokdur.
(Fatır 37)Hayrat Neşriyat Meali:
Onlar orada şöyle feryâd ederler: “Rabbimiz! Bizi (bu Cehennemden) çıkar ki(dünyada) işlemekte olduğumuz (günahlar)dan başka, sâlih bir amel işleyelim!” (Onlara:)“Sizi, ibret alacak bir kimsenin, kendisinde ibret alacağı (bir süre) kadar yaşatmadık mı? Size(bu günün dehşetinden haber veren) korkutucu da geldi. Öyle ise tadın (azâbı)! Artık zâlimler için hiçbir yardımcı yoktur” (denilir).(3)*
(Fatır 37)Hubeyb Öndeş Meali: /
Onlar "RAB'bimiz! Bizi çıkart ki bulunmuş olduğumuz eylemlerimizin haricinde bir düzgün-iyi eylemde bulunalım" [diye] çığlık atar bir haldedir. Size, düşünüp öğüt alan kimsenin, içinde düşünüp öğüt alacağı kadar ömür vermedik mi? Size bir uyarıcı geldi. O halde tadın! Artık, zalimler için hiçbir yardımcı yoktur.
(Fatır 37)Hüseyin Atay Meali:
Onlar orada "Rabbimiz! Bizi çıkar; yaptığımızdan başka yararlı iş işleyelim" diye bağrışırlar. Öğüt alacak kişinin öğüt alabileceği kadar sizi yaşatmadık mı? Size uyarıcı da gelmişti. Artık azabı tadın, zalimlerin yardımcısı yoktur.
(Fatır 37)İbni Kesir Meali:
Onlar orada bağırışırlar; Rabbımız, bizi çıkar da yapageldiklerimizden farklı olarak salih amel işleyelim. Öğüt alacak kişinin öğüt alacağı kadar bir süre sizi yaşatmadık mı? Ve size uyarıcı da gelmişti. Öyleyse azabı tadın. Zalimler için hiç bir yardımcı yoktur.
(Fatır 37)İlyas Yorulmaz Meali:
Onlar ateşin içinde “Rabbimiz bizi buradan çıkar, daha önce yapmış olduklarımızın dışında, iyi ve doğru ameller yapalım” diye bağırarak yardım isterler. Sizi uyaran ve öğüt verenin gelmesinden sonra, düşünüp öğüt alacak kadar ömür verilmedi mi? Azabı tadın. Zalimlerin hiç bir yardımcısı yoktur.
(Fatır 37)İskender Ali Mihr Meali:
Ve onlar, orada feryat ederler: “Rabbimiz bizi (buradan) çıkar, yapmış olduklarımızdan başka (amel) salih amel yapalım.” Size orada (dünyada), tezekkür etmek isteyen kimsenin, tezekkür etmesine yetecek kadar bir ömür vermedik mi? Size nezir gelmedi mi? O halde (azabı) tadın. Artık zalimler için bir yardımcı yoktur.
(Fatır 37)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Onlar orada çağrışıp duracaklar: «Ey çalabımız! Bizi buradan çıkar da bundan önce işlediklerimizden bambaşkalarını işliyelim» diyecekler. «Sizi öğütlenecek bir kimsenin öğütlenebileceği kadar yaşatmadık mı? Size uyarıcı da gelmiş değil miydi? Öyleyse şimdi tadın bakalım. Artık kıyıcılar için hiçbir yardımcı yoktur.»
(Fatır 37)Kadri Çelik Meali:
Onlar orada, “Rabbimiz! Bizi çıkar, (önce) yaptığımızın yerine salih bir amelde bulunalım!” diye feryat ederler. Hatırlayıp kendine gelecek kimsenin hatırlayıp kendine gelebileceği kadar bir ömür vermedik mi size? Size uyarıcı da gelmedi mi? (O halde niçin inanmadınız?) Şimdi tadın (bakalım azabı)! Zalimlerin yardımcısı yoktur.
(Fatır 37)Mahmut Kısa Meali:
Orada, “Ey Rabb’imiz!” diye feryat edecekler, “Ne olur, bizi buradan çıkar; sana söz veriyoruz, daha önceyaptıklarımızdan bambaşka güzel işler yapacağız!” Buna karşılık, Allah onlara diyecek ki: “Ben size, düşünüp ibret almak isteyen birinin düşünebileceği kadar uzun bir ömür vermedim mi? Ayrıca, size bu günün gelip çatacağını haber veren uyarıcılar gelmemiş miydi? Geldi, fakat siz bile bile kötülüğü tercih ettiniz! Öyleyse yaptıklarınızın cezasını tadın bakalım; bugün zâlimlere hiç kimse yardım edemeyecek!” O hâlde, ey insanlar, bu gün gelip çatmadan önce Rabb’inize kulluk edin! Unutmayın ki:
(Fatır 37)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Feryad eder onlar orada:" Rabbimiz, yaptığımızdan başka sahih amel için buradan bizi çıkar." (Allah): "Size dünyada düşünüp ibret alacak, gerçeği görecek kadar, vermedik mi bir ömür?" Tadın azabı, halbuki size bir uyarıcı da gelmişti. Artık zalimler için hiç bir yardımcı yoktur.
(Fatır 37)Mehmet Türk Meali:
Onlar orada: “Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkart da (dünyada) yaptıklarımızın tersine iyi işler yapalım.” diye feryat ederler. (O zaman onlara): “Size orada, düşünüp anlayacak kimsenin düşüneceği kadar bir ömür vermedik mi?1 Ve size uyarıcı da gelmişti. Öyleyse (azabınızı) tadın bakalım. Artık burada, zâlimler için bir yardımcı yoktur.” denilir. *
(Fatır 37)Muhammed Celal Şems Meali:
Onlar orada, “Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. (Böylece önceki hayatımızda) yaptığımızdan farklı olarak (müminler gibi) iyi işler işleyelim,” (diye) bağrışacaklar. (Onlara diyeceğiz ki:) “Size, öğüt almak isteyen bir kimsenin öğüt alabileceği kadar bir ömür vermedik mi? Sonra size bir uyarıcı (da) geldi. Şimdi (bu azabı) tadın ve (iyi bilin ki,) zalimler için hiçbir yardımcı yoktur.
(Fatır 37)Muhammed Esed Meali:
Onlar orada, (cehennemde): "Rabbimiz! Bizi bu (azap)tan kurtar! Bundan sonra artık (eskiden) yaptıklarımızdan farklı iyi şeyler yapacağız!" diye feryad ederler. (O zaman onlara şöyle cevap vereceğiz:) "Size (orada,) düşünmek isteyen herkesin düşünebileceği kadar uzun bir ömür vermedik mi? Ve (üstelik) size bir uyarıcı da gelmişti. Öyleyse, (yaptığınız kötülüklerin meyvelerini) şimdi tadın bakalım! Zalimler hiçbir yardımcı bulamayacaklardır!"
(Fatır 37)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
Orada; "Rabbimiz, bizi buradan çıkar da yapmış olduğumuzdan farklı işler yapalım," diye bağrışırlar. Öğüt alabilecek bir kişinin öğüt alabileceği kadar uzun bir süre sizi yaşatmadık mı? Size uyarıcı da gelmişti. Öyleyse azabı tadın. Zalimlerin artık yardımcısı olmayacaktır.
(Fatır 37)Mustafa Çavdar Meali:
Orada var güçleriyle feryat ederler: – Rabbimiz, bizi buradan çıkar da daha önce yaptığımız kötülüklerin aksine iyi ve güzel işler yapalım. Allah: – Biz size düşünüp öğüt almak isteyen birisine yetecek kadar bir ömür vermedik mi? Üstelik size bir de uyarıcı gelmişti. Öyleyse şimdi cehennem azabını tadın bakalım. Artık uyarılara kulak asmayan zalimlerin herhangi bir yardımcısı da olmayacaktır.Bknz: (32/20) - (43/74)»(43/81)
(Fatır 37)Mustafa Çevik Meali:
36-37 Hakikati inkâra şartlanmış olanlar ise hak ettikleri cehennem azabına çarptırılacaklar ve orada ne öldürülüp hayatlarına son verilir, ne de içine atıldıkları ateşin azabı hafifletilir. İşte Allah’a nankörlük edenler böyle cezalandırılır. Onlar orada, “Rabbimiz ne olur bizi buradan çıkarıp dünyaya tekrar gönder de daha önceki yanlışlarımızdan dönüp senin davetine sarılalım.” diye feryat edecekler. Biz de onlara, “Size düşünüp, aklınızı kullanarak, doğru olanı anlayıp yaşayacak kadar ömür vermiştik. Üstelik sizi peygamberler ve kitaplarla da öğüt verip uyarmıştık, bütün bunlara rağmen Rabbinizin adına yapılan davete sırtınızı dönüp O’nun ilahlığını kabule yanaşmadınız, şimdi bunun cezasını çekmenizin zamanıdır.” diyeceğiz.
(Fatır 37)Mustafa İslamoğlu Meali:
Ve onlar orada şöyle feryat figan ederler: "Rabbimiz! Kurtar bizi! (Söz), daha önce yaptıklarımızdan daha farklı, daha iyi şeyler yapacağız!"(Şöyle cevap verilecek): "Size aklını başına almaya gönüllü birine yetecek kadar uzun bir ömür vermemişmiydik? Üstelik bir de uyarıcı gelmişti! Şu halde (elinizin ürünlerini) tadın; ama kendini kaybedenlerin hiçbir yardımcısı olmayacağını da unutmayın!"
(Fatır 37)Osman Okur Meali:
Orada; "Rabbimiz! Bizi çıkar; yaptığımızdan başka, yararlı iş işleyelim" diye bağırışırlar. O zaman onlara şöyle deriz: "Öğüt alacak kişinin öğüt alabileceği kadar bir süre sizi yaşatmadık mı? Size uyarıcı da gelmişti. Artık azabı tadınız, zalimlerin yardımcısı olmaz."
(Fatır 37)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
Ve onlar orada feryat ederler ki, «Ey Rabbimiz! Bizi çıkar, yapar olduğumuzdan başka sâlih amelde bulunalım.» Onlara denilir ki, «Ya sizi düşünüp anlayacak kimsenin kendisinde düşünebileceği (bir müddet) kadar yaşatmadık mı? Ve size korkutucu geldi, şimdi (azabı) tadın, artık zalimler için hiçbir yardımcı yoktur.»
(Fatır 37)Ömer Öngüt Meali:
Onlar orada: "Ey Rabbimiz! Bizi çıkar da, yapageldiklerimizden farklı olarak sâlih amel işleyelim!" diye bağrışırlar. O zaman onlara şöyle deriz: "Size düşünecek kimsenin düşünebileceği kadar ömür vermedik mi? Size uyarıcı da gelmişti. (Fakat inanmadınız). Artık azabı tadınız! Zâlimlerin yardımcısı yoktur. "
(Fatır 37)Ömer Sevinçgül Meali:
Orada, “Rabbimiz! Bizi çıkar da daha önce yaptıklarımızdan başka türlü olacak güzel işler yapalım!” diye feryat ederler. Size, düşünecek olanın düşünebileceği kadar ömür vermedik mi! Size uyarıcı gelmedi mi ‘o zaman niye inanmadınız’! Şimdi tadın bakalım azabı! Zalimlerin yardımcısı yoktur!
(Fatır 37)Sadık Türkmen Meali:
Onlar orada feryat ederler: “Rabbimiz! Bizi çıkar, yapmış olduğumuz amellerin dışında faydalı işler yapalım...” “Öğüt alan kişinin öğüt alacağı kadar, size bir ömür vermedik mi/yaşama hakkı tanımadık mı? Size uyarıcı da geldi. Öyleyse tadın azabı! Çünkü zalimler için hiçbir yardımcı yoktur.”
(Fatır 37)Seyyid Kutub Meali:
Onlar orada «Ey Rabbimiz, bizi buradan çıkar da daha önce yaptıklarımızdan farklı, iyi işler yapalım» diye feryad ederler. Düşünmek isteyenlerin düşünmelerine yetecek kadar uzun bir süre sizi yaşatmadık mı? Ayrıca size uyarıcı da gelmişti, Şimdi azabı tadınız bakalım. Zalimlere yardım eden bulunmaz.
(Fatır 37)Suat Yıldırım Meali:
Onlar orada imdad istemek için şöyle feryad ederler: "Ey Ulu Rabbimiz! Ne olur, çıkar bizi buradan, dünyaya geri gönder de, daha önce yaptıklarımızdan başka, güzel ve makbul işler yapalım!" Allah onlara şöyle buyurur: "Biz, size, düşünüp ibret alacak, gerçeği görecek kimsenin düşüneceği kadar bir ömür vermedik mi? Hem size peygamber de gelip uyardı. Öyleyse tadın azabı! Zalimlerin hiç bir yardımcısı yoktur!"
(Fatır 37)Süleyman Ateş Meali:
Onlar orada: "Rabbimiz, bizi çıkar, (önce) yaptığımızdan başkasını yapalım?" diye feryad ederler. "Sizi, öğüt alacak olanın, öğüt alacağı kadar bir süre yaşatmadık mı? Size uyarıcı da geldi (fakat inanmadınız). Öyle ise (azabı) tadın artık. Zalimlerin yardımcısı yoktur."
(Fatır 37)Süleymaniye Vakfı Meali:
Orada avazları çıktığınca bağırırlar; "Rabbimiz! Bizi çıkar; yaptığımızdan başka, yararlı iş işleyelim!" derler. O zaman onlara: "Ders alacak kişinin, ders alabileceği kadar bir süre sizi yaşatmadık mı? Size uyarıcı da gelmişti. Artık azabı tadın. Yanlış yapanlara yardım edecek kimse yok!" deriz.
(Fatır 37)Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
Onlar cehennemde: "Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Artık bundan sonra salih amel işleyeceğiz" diye feryat ederler. Onlara: "Sizi yeryüzünde, bir kimsenin öğüt alabileceği kadar yaşatmadık mı? Üstelik size uyarıcı da gelmişti. Artık yaptıklarınızın karşılığını tadın! Zalimlerin hiçbir yardımcısı yoktur" denir.
(Fatır 37)Şaban Piriş Meali:
Orada var güçleriyle feryat ederler: -Rabbimiz, bizi çıkar da daha önce yaptıklarımızdan başka iyi şeyler yapalım. -Biz size öğüt alacağınız kadar bir ömür vermedik mi, size uyarıcı gelmedi mi? Şimdi azabı tadın. Zalimler için hiç bir yardımcı yoktur.
(Fatır 37)Talat Koçyiğit Meali:
Orada bütün güçleriyle şöyle bağırırlar: "Rabbımız! Bizi çıkar da, dünyada iken yapmış olduklarımızdan başka, faydalı iş yapalım". Halbuki biz size, öğüt alacak kimsenin öğüt alabileceği kadar ömür vermemiş miydik? Size uyarıcı gelmemiş miydi? Şimdi o azabı tadın. Zâlimler için hiçbir yardımcı yoktur.
(Fatır 37)Tefhimul Kuran Meali:
İçinde onlar (şöyle) çığlık atarlar: «Rabbimiz, bizi çıkar, yaptığımızdan başka salih bir amelde bulunalım.» Size orda (dünyada), öğüt alabilecek olanın öğüt alabileceği kadar ömür vermedik mi? Size uyarıp korkutan da gelmişti. Öyleyse (azabı) tadın; artık zalimler için bir yardımcı yoktur.
(Fatır 37)Ümit Şimşek Meali:
Orada bağrışıp durmaktadırlar, “Rabbimiz, bizi buradan çıkar ki, daha önce yaptıklarımızın yerine güzel işler yapalım” diye. Düşünüp de ibret alacak olan kimseye yetecek kadar bir ömrü Biz size vermedik mi? Üstelik size uyarıcı da geldi. Şimdi tadın azabı; zalimlerin yardımcısı yoktur.
(Fatır 37)Yaşar Nuri Öztürk Meali
Feryat edip dururlar orada: "Rabbimiz, çıkar bizi de önceden yaptığımızdan başka şey yapalım. Barışa ve hayra yönelik iyi bir iş yapalım." Sizi biz, öğüt alanın öğüt alacağı bir süre ömürlendirmedik mi? Uyarıcı da geldi size. Hadi, tadın bakalım azabı! Zalimler için hiçbir yardımcı yok artık.
(Fatır 37)