Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve mirası, habbesine dek yiyorsunuz.

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Mirası (Allah’ın lütfettiği imkân ve fırsatları) hırsla yutuyorsunuz, (muhtaçları ve yakınlarınızı düşünmüyorsunuz diye, bu tür belalarla Allah sizi uyarmaktadır).

Abdullah Parlıyan Meali:

Size kalan mirası aç gözlülükle yiyip bitiriyorsunuz

Adem Uğur Meali:

Haram helâl demeden mirası yiyorsunuz.

Ahmet Hulusi Meali:

Mirası toptan yiyorsunuz!

Ahmet Tekin Meali:

Size miras olarak kalan malları haram helâl gözetmeden, oburcasına yiyorsunuz.

Ahmet Varol Meali

Mirası hak gözetmeksizin habire yiyorsunuz.

Ali Bulaç Meali:

Mirası, sınır tanımaz (helal, haram aldırmaz) bir tarzda yiyorsunuz.

Ali Fikri Yavuz Meali:

Mirası, helâl - haram ayırmaksızın habire yersiniz.

Ali Rıza Sefa Meali:

Aç gözlülükle varlığı yiyorsunuz.

Ali Ünal Meali:

(Size veya başkalarına ait) mirası, helâl–haram demeden yiyorsunuz;

Bahaeddin Sağlam Meali:

Ve (helal-haram demeden) her çeşit mirası (başkalarının hakkını dahi) toplayarak yiyorsunuz.

Bayraktar Bayraklı Meali:

- Hayır! Doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz; yoksulu doyurmaya teşvik etmiyorsunuz; haram helal demeden mirası yiyorsunuz; malı aşırı derecede seviyorsunuz.

Bekir Sadak Meali:

Size kalan mirasi hak gozetmeden yiyorsunuz.

Besim Atalay Meali:

Malı da çok severek yığarsınız !

Celal Yıldırım Meali:

Mîrası ise (hakk hukuk sınırı gözetmeksizin) habire yiyorsunuz, yağma edercesine..

Cemal Külünkoğlu Meali:

Sınır tanımaz bir biçimde (haram helâl demeden) mirası alabildiğine yiyorsunuz.

Diyanet İşleri Eski Meali:

Size kalan mirası hak gözetmeden yiyorsunuz.

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Haram helal demeden mirası alabildiğine yiyorsunuz.

Diyanet Vakfı Meali:

17, 18, 19, 20. Hayır! Doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz, yoksulu yedirmeye birbirinizi teşvik etmiyorsunuz. Haram helâl demeden mirası yiyorsunuz. Malı aşırı biçimde seviyorsunuz.  *

Edip Yüksel Meali:

Mirası da hak gözetmeden yiyorsunuz.

Elmalılı Orjinal Meali:

Halbuki mirası öyle bir yiyiş yiyorsunuz ki

Elmalılı Yeni Meali:

Oysa mirası dermecesine (helal haram demeden) öyle bir yiyiş yiyorsunuz ki!

Erhan Aktaş Meali:

Varis olduğunuz mirası ihtirasla yiyorsunuz[1].

1)Sahip olduğunuz malda-mülkte hakkı olanları hiç gözetmiyorsunuz.

Gültekin Onan Meali:

Mirası, sınır tanımaz (helal, haram aldırmaz) bir tarzda yiyorsunuz.

Hakkı Yılmaz Meali:

17-20 Kesinlikle sizin düşündüğünüz gibi değil! Doğrusu siz, yetimi, üstün-saygın bir şekilde yetiştirmiyorsunuz. Yoksulun yiyeceği üzerine birbirinizi özendirmiyorsunuz. Oysa mirası yağmalarcasına öyle bir yiyişle yiyorsunuz ki! Malı öyle bir sevişle seviyorsunuz ki, yığmacasına!

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

(Yetimin ve kadınların) mirasını hiç dikkat etmeden yersiniz.

Harun Yıldırım Meali:

Mirası da, sürekli yiyorsunuz.

Hasan Basri Çantay:

Mirası halal, haaram demeyib alabildiğinize yersiniz.

Hayrat Neşriyat Meali:

Hem mîrâsı, helâl haram demeyen bir yiyişle yiyorsunuz!

Hubeyb Öndeş Meali: /

Mirası, alabildiğince hep birlikte yiyorsunuz.

Hüseyin Atay Meali:

Size kalanı derleyip, yedikçe yiyorsunuz.

İbni Kesir Meali:

Mirası hak gözetmeden yersiniz.

İlyas Yorulmaz Meali:

Size kalan mirası yedikçe yiyip duruyorsunuz.

İskender Ali Mihr Meali:

Ve size bırakılan mirası hırslı bir yeyişle yiyorsunuz.

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

mirası haram, helâl demeyip yiyorsunuz,

Kadri Çelik Meali:

Size kalan mirası hak gözetmeden yiyorsunuz.

Mahmut Kısa Meali:

Yoksullara yardım etmemekle kalmıyor, bütün hak ve adâlet ilkelerini çiğneyerek, hatta zavallı yetimlerin hakkı olan mirası haksız şekilde yiyorsunuz!

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Cinsine bakmaksızın (helal-haram) yer, erdirirsiniz mirası nihayete.

Mehmet Türk Meali:

18,19. Birbirinizi yoksulu doyurmaya teşvik etmiyorsunuz. Fakat mirası, nereden geldiğine bakmadan yiyorsunuz.1*

Muhammed Celal Şems Meali:

Miras (kalanı,) yiyip bitirirsiniz.

Muhammed Esed Meali:

(başkalarının) mirasını açgözlülükle yiyip bitiriyorsunuz,

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Mirası da hak gözetmeden yiyorsunuz.

Mustafa Çavdar Meali:

Bknz: (2/180) - (4/7)»(4/14) - (4/176)

Mustafa Çevik Meali:

17-20 Gerçek şu ki, insan her zaman Allah’tan kendisine her istediğini vermesini bekler, ama kendisi Allah için vermekten hep kaçınır; öksüze, yetime ikramda bulunmaz, yoksulun ihtiyaçlarını karşılamaz, onların gözetilip korunmasına ön ayak olmaz, mirası hak, hukuk gözetmeden yemekten çekinmez, mala-mülke sınırsız ve ölçüsüz bir sevgi ile bağlanır.

Mustafa İslamoğlu Meali:

Emeksiz kazancı haram-helal demeden açgözlülükle boğazınıza geçiriyorsunuz,

Osman Okur Meali:

Size kalan mirası hak gözetmeden yiyorsunuz.

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve miras bırakılan malı şiddetlicesine yersiniz.

Ömer Öngüt Meali:

Size kalan mirası haram helâl demeyip alabildiğine yiyorsunuz.

Ömer Sevinçgül Meali:

Miras mallarını duyarsızca yiyorsunuz.

Sadık Türkmen Meali:

Mirası hırsla harcıyorsunuz!

Seyyid Kutub Meali:

Size kalan mirası hak gözetmeden yiyorsunuz.

Suat Yıldırım Meali:

Mirasları helal haram demeden ne gelse yersiniz.

Süleyman Ateş Meali:

Mirası hırsla yutuyorsunuz.

Süleymaniye Vakfı Meali:

Helal-haram demeden mirası yiyorsunuz,

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(17-20) Hayır, hayır! Yetimlere ikram etmiyorsunuz, yoksulları doyurmak için birbirinizi özendirmiyorsunuz, başkalarına düşen mirası yiyorsunuz ve malı çok seviyorsunuz.

Şaban Piriş Meali:

Mirası da hak gözetmeden yiyorsunuz.

Talat Koçyiğit Meali:

Mirası, hak gözetmeden yiyorsunuz.

Tefhimul Kuran Meali:

Mirası, sınır tanımaz (helal, haram aldırmaz) bir tarzda yiyorsunuz.

Ümit Şimşek Meali:

Mirası haram helâl demeden yiyorsunuz.(3)*

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Mirası derleyip toplayıp yiyorsunuz.