28. Kasas Suresi / 9.ayet

Firavun’un hanımı:
– Bu çocuk hem benim hem de senin için bir sevinç kaynağı. Ne olur onu öldürmeyin belki bize faydası dokunur, ya da onu evlat ediniriz, dedi. Oysa onlar işin nereye varacağının farkında değillerdi.

Bknz: (26/18)

Mustafa Çavdar Meali

Kasas 9 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Firavun'un karısı dedi ki: Senin de gözünü aydınlatır bu, benim de, öldürme bunu, umarım ki bize faydası dokunur, yahut da evlat ederiz onu kendimize ve onların, hiçbir şeyden haberleri yoktu.

(Kasas 9)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Firavun'un karısı dedi ki: (Bu çocuk) 'Benim için de, senin için de bir göz bebeği (ve evimizin şenliği olabilir) ; onu öldürmeyin; umulur ki bize yararı dokunur veya onu evlat ediniriz.' Oysa onlar (başlarına geleceklerin) farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ve Firavun'un karısı, sepette çıkan çocuğu görünce eşine: “Bu çocuk hem benim, hem de senin için neşe kaynağı olabilir” dedi. “O'nu öldürmeyin, belki bize faydası dokunur, yahut O'nu evlat edinebiliriz!” ve tabii ki bunları konuşurken, olacak olanlardan haberleri yoktu.

(Kasas 9)

Adem Uğur Meali:

Firavun'un karısı (sepetin içinden erkek çocuk çıkınca kocasına:) Benim ve senin için göz aydınlığıdır! Onu öldürmeyin, belki bize faydası dokunur, ya da onu evlât ediniriz, dedi. Halbuki onlar (işin sonunu) sezemiyorlardı.

(Kasas 9)

Ahmet Hulusi Meali:

Firavun'un karısı dedi ki: "Benim için de senin için de göz aydınlığıdır (bu çocuk). Onu öldürmeyin! Umulur ki bize faydalı olur yahut Onu evlat ediniriz"... Onlar (işin) farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Ahmet Tekin Meali:

Firavun'un karısı, sandığın içinden bir erkek çocuk çıkınca, kocasına: “Benim de, senin de gözün aydın olsun. Mutluluk vesilesi geldi. Onu öldürmeyin. Belki bize faydası dokunur, ya da, onu kendimize oğul ediniriz.” dedi. Halbuki onlar, Mûsâ'nın eliyle sonlarının getirileceğini düşünemiyorlar, sezemiyorlardı.

(Kasas 9)

Ahmet Varol Meali

Firavun'un karısı dedi ki: "Benim için de senin için de bir göz nuru! Onu öldürmeyin. Olur ki bize bir yararı olur veya onu evlat ediniriz." Oysa onlar (işin) farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Ali Bulaç Meali:

Firavun'un karısı dedi ki: "Benim için de, senin için de bir göz bebeği; onu öldürmeyin; umulur ki bize yararı dokunur veya onu evlat ediniriz." Oysa onlar (başlarına geleceklerin) şuurunda değillerdi.

(Kasas 9)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Firavun'un hanımı (çocuğu görünce kocasına) dedi ki: “-Göz bebeği, bana ve sana! Onu öldürmeyin, olur ki bize faydası dokunur, yahut kendisini çocuk ediniriz.” Onlar işin farkında değillerdi (helâklerinin bu çocuk yüzünden olacağını bilmiyorlardı).

(Kasas 9)

Ali Rıza Sefa Meali:

Karısı, Firavun'a, şöyle dedi: "İkimizin de gözü aydın! Onu öldürmeyin; belki bize yararı dokunur veya Onu evlat ediniriz!" Oysa ayırdında değillerdi.

(Kasas 9)

Ali Ünal Meali:

Firavun’un hanımı (kocasına), “İşte,” dedi, “benim için de senin için de göz ve gönül aydınlığı olacak bir çocuk. O’nu öldürmeyin. Olur ki bize fayda sağlar, bakarsın kendisini evlât da ediniriz.” Hadiselerin hangi istikamette gelişip, ileride ne olacağının farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Ve Firavunun hanımı: “Bu, bana da sana da bir göz nurudur. Sakın onu öldürmeyin. Belki bize faydalı olur veya onlar farkına varmadan onu evlat ediniriz.” dedi.

(Kasas 9)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Firavun'un karısı çocuğu sandıktan çıkarınca, "Bana da, sana da göz bebeği olacak. Onu öldürmeyiniz; belki bize faydası dokunur, ya da onu evlat ediniriz" dedi. Halbuki onlar, işin sonunu sezemiyorlardı.

(Kasas 9)

Bekir Sadak Meali:

Firavun'un karisi: «Benim de senin de gozun aydin olsun! Onu oldurmeyiniz, belki bize faydali olur yahut onu ogul ediniriz» dedi. Aslinda isin farkinda degillerdi.

(Kasas 9)

Besim Atalay Meali:

Firavun'un karısı: «Bu çocuk hem sana, hem dahi bana göz aydınlığıdır, bunu öldürmeyiniz, bizlere faydası dokunabilir, ya da oğul ediniriz» demiş idi kocasına, onlar bilmiyorlardı

(Kasas 9)

Celal Yıldırım Meali:

Fir'avn'ın eşi, «bu bulunan çocuk benim için de, senin için de göz bebeği (veya gözümün aydınlığı) ! Sakın onu öldürmeyin ; umulur ki bize yararlı olur veya onu kendimize evlâd ediniriz» dedi. Kendileri (bunun altındaki sır ve hikmetten) habersiz idiler.

(Kasas 9)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Firavun 'un (kendisinden çocuğu olmayan) karısı (Asiye sandıkta bir çocuk olduğunu görünce kocasına) şöyle dedi: “Bana da, sana da göz aydınlığı (bir çocuk)! Sakın onu öldürmeyin! Belki bize faydası dokunur, ya da onu evlat ediniriz.” Oysaki onlar (olacak şeylerin) farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Firavun'un karısı: "Benim de senin de gözün aydın olsun! Onu öldürmeyiniz, belki bize faydalı olur yahut onu oğul ediniriz" dedi. Aslında işin farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Firavun'un karısı şöyle dedi: "Bana da, sana da göz aydınlığı (bir çocuk)! Sakın onu öldürmeyin. Belki bize faydası dokunur, ya da onu evlat ediniriz." Oysaki onlar (olacak şeylerin) farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Diyanet Vakfı Meali:

Firavun'un karısı (sepetin içinden erkek çocuk çıkınca kocasına:) Benim ve senin için göz aydınlığıdır! Onu öldürmeyin, belki bize faydası dokunur, ya da onu evlât ediniriz, dedi. Halbuki onlar (işin sonunu) sezemiyorlardı.

(Kasas 9)

Edip Yüksel Meali:

Firavun'un karısı, 'Gözümüz aydın olsun. Onu öldürme. Belki bize yararı dokunur, yahut onu evlat ediniriz.' Hiç bir şeyden haberleri yoktu.

(Kasas 9)

Elmalılı Orjinal Meali:

Fir'avnin hatunu ise "bir göz bebeği: bana ve sana, bunu öldürmeyin, belki bize yarar, yahud evlad ediniriz" dedi ve onlar farkında değillerdi

(Kasas 9)

Elmalılı Yeni Meali:

Firavun'un karısı: "Bana da sana da bir göz bebeği, bunu öldürmeyin, belki bize yarar, ya da evlat ediniriz." dedi ve onlar farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Erhan Aktaş Meali:

Ve Firavun'un hanımı: "Bana ve sana göz aydınlığı olsun. Onu öldürmeyin, belki bize yararı olur. Veya onu evlat ediniriz." dedi. Onlar, olacakların ayırdında değillerdi.

(Kasas 9)

Gültekin Onan Meali:

Firavunun karısı dedi ki: "Benim için de, senin için de bir göz bebeği; onu öldürmeyin; umulur ki bize yararı dokunur ve onu evlat ediniriz." Oysa onlar (başlarına geleceklerin) şuurunda değillerdi.

(Kasas 9)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve Firavun'un karısı: “Benim ve senin için göz aydınlığı! Onu öldürmeyin, belki bize bir yararı dokunur, ya da o'nu evlat ediniriz” dedi. Ve onlar, işin farkında olmuyorlar.

(Kasas 9)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Firavun’un karısı dedi ki: “Bana ve sana göz aydınlığı olacak (bir çocuk). Onu öldürmeyin. Belki bize bir faydası dokunur ya da onu evlat ediniriz.” Onlar (yaşanacakların) farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Harun Yıldırım Meali:

Firavun'un karısı (sepetin içinden erkek çocuk çıkınca kocasına:) Benim ve senin için göz aydınlığıdır! Onu öldürmeyin, belki bize faydası dokunur, ya da onu evlât ediniriz, dedi. Halbuki onlar (işin sonunu) sezemiyorlardı.

(Kasas 9)

Hasan Basri Çantay:

Fir'avnın karısı dedi ki: "Benim için de, senin için de bir göz bebeği! Onu öldürmeyin. Olur ki bize faidesi dokunur, yahud onu bir evlad ediniriz". Halbuki onlar (işin) farkında değillerdi!

(Kasas 9)

Hayrat Neşriyat Meali:

Ve Fir'avun'un hanımı: “(Bu çocuk) benim için de, senin için de bir göz aydınlığı! Onu öldürmeyin! Belki bize faydası dokunur, ya da onu evlâd ediniriz” dedi. Hâlbuki onlar(işin) farkında değillerdi.(1)*

(Kasas 9)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Firavun'un hanımı "[Bu bebek], Benim için ve senin için bir göz serinliği-sevinci! Onu [bebeği] öldürme, bakarsın belki bize faydası olur veya onu bir evlat ediniriz" dedi. Hâlbuki onlar, (durumun) farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Hüseyin Atay Meali:

Firavunun karısı "Benim de, senin de gözün aydın olsun! Onu öldürmeyiniz, belki bize faydalı olur, yahut onu oğul ediniriz" dedi. Farkında da değillerdi.

(Kasas 9)

İbni Kesir Meali:

Firavun'un karısı dedi ki: Benim de, senin de gözün aydın olsun. Onu öldürmeyin. Belki bize faydası dokunur veya onu oğul ediniriz. Ve onlar, farkında değillerdi.

(Kasas 9)

İlyas Yorulmaz Meali:

Firavunun karısı ”Seninde benimde gözümüz aydın olsun, o çocuğu öldürme ki bize yardımı dokunur ve onu evlat ediniriz” demişti. Onlar (Allah'ın kendileri için ne hazırladığını) bilmiyorlardı.

(Kasas 9)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve hanımı firavuna şöyle dedi: "Bana ve sana göz aydın olsun, onu öldürmeyin belki bize faydası olur veya onu evlât ediniriz." Ve onlar, (gerçeğin) farkında değillerdi.

(Kasas 9)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Firavun'un karısı dedi: «Bu, senin için de, benim için de bir gözbebeği! Sakın onu öldürmeyin. Olur a, işimize de yarar, belki de onu kendimize çocuk ediniriz.» Onlar olanı biteni bilmiyorlardı.

(Kasas 9)

Kadri Çelik Meali:

Firavun'un karısı dedi ki: “Benim için de senin için de bir göz aydınlığıdır! Onu öldürmeyin; umulur ki bize yararı dokunur veya onu evlat ediniriz.” Oysa onlar (başlarına geleceklerin) farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Mahmut Kısa Meali:

Firavunun hanımı kucağındaki bebeği eşine göstererek, “Bu şirin çocuk, hem benim hem de senin için sevinç kaynağı olabilir!” dedi, “Ne olur onu öldürmeyin; belki ileride bize faydası dokunur; yâhut onu evlat ediniriz.” Firavun, karısının ricasını kıramadı. Böylece çocuğu alıp saraya götürmeye karar verdiler. Onlar bütün bunları yaparlarken, aslında ilâhî plânın bir parçası olduklarının farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Açıp sandığı çıkan çocuğu göründe Firavun'un hanımı: Benim ve senin için bir göz bebeğidir. Sakın öldürmeyin, umulur ki, bize yararı olur ve onu evlat ediniriz. Oysa farkında değillerdir.

(Kasas 9)

Mehmet Türk Meali:

Firavun’un karısı (kocasına): “(Bu) benim de senin de gözünü aydınlatacak1 (bir çocuk), sakın onu öldürmeyin, belki bize faydası dokunur ya da onu evlât ediniriz,” dedi. Hâlbuki onlar (başlarına geleceklerin) farkında değillerdi.*

(Kasas 9)

Muhammed Celal Şems Meali:

Firavun’un karısı dedi ki: “(Bu,) sana ve bana göz aydınlığı (vesilesi olacak.) Onu öldürmeyin. Belki bize fayda sağlar yahut (da) onu oğul ediniriz.” Hâlbuki onlar (gerçeği) bilmiyorlardı.

(Kasas 9)

Muhammed Esed Meali:

Ve Firavun'un karısı, (Firavun'a): "(Bu çocuk) hem benim hem de senin için neşe kaynağı (olabilir)!" dedi, "Onu öldürmeyin; belki bize faydası dokunur; yahut o'nu evlat edinebiliriz!" Ve (pek tabii, bunları konuşurken, olacak olanlardan) haberleri yoktu.

(Kasas 9)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Firavun un karısı şöyle dedi; "Bu, benim için de senin için de bir göz aydınlığıdır. Onu öldürmeyin. Bize yararı olabilir, yahut onu çocuk ediniriz." Oysa onlar işin farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Mustafa Çavdar Meali:

Firavun’un hanımı: – Bu çocuk hem benim hem de senin için bir sevinç kaynağı. Ne olur onu öldürmeyin belki bize faydası dokunur, ya da onu evlat ediniriz, dedi. Oysa onlar işin nereye varacağının farkında değillerdi.

Bknz: (26/18)

(Kasas 9)

Mustafa Çevik Meali:

Firavun’un karısı, “Bu çocuk bizim için bir mutluluk, bir neşe kaynağı olabilir, sakın onu öldürmeyin, belki ileride bize bir faydası da dokunabilir, bakarsın onu evlat edinebiliriz.” dedi. Tabi ki işin sonun nereye varacağını o da bilemezdi.

(Kasas 9)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Firavun'un karısı "İşte, benim için de senin için de bir göz aydınlığı!" dedi, "Onu öldürmeyin; bakarsın bize bir yararı dokunur ya da onu evlatlık edinebiliriz." Ama berikiler, (olacakların) asla farkında değildiler.

(Kasas 9)

Osman Okur Meali:

Firavun'un karısı: "Benim de senin de gözün aydın olsun! Onu öldürmeyiniz, belki bize faydalı olur yahut onu oğul ediniriz" dedi. Aslında işin farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve Fir'avun'un refikası dedi ki: «Benim için ve senin için bir göz aydınlığı. Bunu öldürmeyiniz. Umulur ki bize faideli olacaktır veya O'nu oğul ediniriz. Onlar ise farkında olamıyorlardı.

(Kasas 9)

Ömer Öngüt Meali:

Firavun'un karısı: “Benim için de, senin için de bir göz bebeği! Onu öldürmeyin. Olur ki bize faydası dokunur, yahut onu evlât ediniriz. ” dedi. Halbuki onlar işin farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Ömer Sevinçgül Meali:

Firavunun karısı ‘bebeği görünce sevindi. Kocasına’ “Bana da, sana da bir göz nuru! Bunu öldürmeyin. Bize faydası olabilir ya da onu evlat ediniriz” dedi. ‘Gelişen olayların sonunu’ sezemiyorlardı.

(Kasas 9)

Sadık Türkmen Meali:

Firavun’un karısı dedi ki: “(Bu çocuk) sana da bana da göz aydınlığı! Onu öldürmeyin. Belki bize bir faydası olur. Ya da onu evlât ediniriz.” Oysa onlar ne yaptıklarını bilmiyorlardı!

(Kasas 9)

Seyyid Kutub Meali:

Firavun'un karısı; «İkimizin de gözü aydın! Onu öldürmeyin, belki bize faydası dokunur ya da onu evlat ediniriz» dedi. Onu almakla hata ettiklerini bilmiyorlardı.

(Kasas 9)

Suat Yıldırım Meali:

Firavun'un hanımı onu sandıktan çıkarınca, kocasına: "Bana da, sana da neşe kaynağı olacak sevimli bir çocuk! Öldürmeyin onu, olur ki bize fayda sağlar, bakarsın biz onu evlat da ediniriz" diyordu.(Kendileri açısından, yanlış bir iş yaptıklarının) farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Süleyman Ateş Meali:

Fir'avn'ın karısı (çocuğu sandıktan çıkarınca): "Bana da, sana da göz bebeği (olacak, çok sevimli bir çocuk). Onu öldürmeyin, belki bize yararı dokunur, ya da onu evlad ediniriz." dedi. (Onu almakla hata ettiklerini) anlamıyorlardı.

(Kasas 9)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Firavun'un karısı dedi ki; "Bu benim için de senin için de bir göz bebeği olabilir. Onu öldürmeyin, belki işimize de yarar, belki de onu evlat ediniriz." Hiçbiri işin farkında değildi.

(Kasas 9)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Firavun'un karısı: "Bu çocuk ikimiz için de bir neşe kaynağı olabilir. Onu öldürmeyin; belki bize bir faydası dokunur yahut onu evlat ediniriz" dedi. Olacakların farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Şaban Piriş Meali:

Firavun'un Karısı: -Benim de senin de gözün aydın olsun. Onu öldürmeyin, belki bize faydası dokunur, ya da onu evlat ediniriz, dedi. Oysa onlar işin farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Talat Koçyiğit Meali:

Firavun'un karısı şöyle demişti. Benim için de senin için de bir gözbebeği. Sakın onu öldürmeyin. Belki size faydası dokunur; yahut onu evlâd ediniriz". Oysa onlar, işin farkında değillerdi.

(Kasas 9)

Tefhimul Kuran Meali:

Firavun'un karısı dedi ki: «Benim için de, senin için de bir göz bebeği; onu öldürmeyin; umulur ki bize yararı dokunur veya onu evlat ediniriz.» Oysa onlar (başlarına geleceklerin) şuurunda değillerdi.

(Kasas 9)

Ümit Şimşek Meali:

Firavun'un hanımı “Senin de, benim de gözümüz aydın!” dedi. “Onu öldürme; bakarsın bize bir faydası dokunur, yahut onu evlât ediniriz.” Onlar o sırada hiçbir şeyin farkında değillerdi.(3)*

(Kasas 9)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Firavun'un karısı şöyle dedi: "Benim için de senin için de bir göz aydınlığıdır bu. Öldürmeyin onu, bize yararı olabilir, yahut onu çocuk ediniriz." Onlar işin farkında olmuyorlardı.

(Kasas 9)