67. Mülk Suresi / 18.ayet

Doğrusu onlardan öncekiler de mesajları yalanlamışlardı ama sonunda uyarılarımı inkâr etmek nasılmış gördüler.

Bknz: (10/13)(14/45)

Mustafa Çavdar Meali

Mülk 18 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve andolsun ki onlardan öncekiler de yalanlamışlardı, derken nasıl da gelip çattı azabım.

(Mülk 18)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Andolsun, kendilerinden öncekiler de yalanlamıştı. Fakat Beni inkâr (etmelerine karşılık verdiğim azap) nasılmış? (Sonunda anlamış ve belalarını bulmuşlardı.)

(Mülk 18)

Abdullah Parlıyan Meali:

Daha öncekiler de peygamberleri yalancı saymışlardı, fakat benim onlardan intikamım ne dehşetli olmuştu yani beni inkâr nasılmış gördüler.

(Mülk 18)

Adem Uğur Meali:

Andolsun ki, onlardan öncekiler de (bunu) yalan saymışlardı; ama benim karşılık olarak verdiğim azap nasıl olmuştu!

(Mülk 18)

Ahmet Hulusi Meali:

Andolsun ki onlardan öncekiler de yalanladı! Benim, beni inkar sonucunu yaşatmam nasıl oldu!

(Mülk 18)

Ahmet Tekin Meali:

Onlardan öncekiler de peygamberleri yalanlamışlardı. Yalanlamalarına, beni tanımamalarına karşı onları gözden çıkarmam, onlara gazabım nasıl oldu gördünüz.

(Mülk 18)

Ahmet Varol Meali

Andolsun ki onlardan öncekiler de yalanladılar. Fakat benim inkârım nasıl oldu?

(Mülk 18)

Ali Bulaç Meali:

Andolsun, kendilerinden öncekiler de yalanladı. Fakat beni inkar (etmelerine karşılık verdiğim azab) nasılmış?

(Mülk 18)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Ey Rasûlüm), doğrusu onlardan (senin kavminden) evvelkiler de (peygamberlerini) yalanlamışlardı. (Bunun için sen üzülme). Fakat beni inkâr etmeleri nasıl oldu, (azabımı bir gerçek olarak bulmadılar mı)!...

(Mülk 18)

Ali Rıza Sefa Meali:

Zaten gerçek şu ki, onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Bana nankörlük etmenin sonu nasıl oldu?

(Mülk 18)

Ali Ünal Meali:

Şurası bir gerçek ki, onlardan önce gelip geçen (ve hepsi helâk edilmiş olan) topluluklar da (kendilerine gönderilen Mesajımız’ı ve onu getiren rasûllerimizi) yalanlamışlardı. Ama, onların inkârlarına mukabelem nasıl oldu (gör)!

(Mülk 18)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Evet, onlardan evvelkiler de yalanladılar. İşte benim azabımın nasıl olduğuna bakın!

(Mülk 18)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Bak ki, benim cezalandırmam nasıl olmuştur?

(Mülk 18)

Bekir Sadak Meali:

And olsun ki, bunlardan oncekiler de yalanlamislardi. Beni inkar etmek nasilmis?

(Mülk 18)

Besim Atalay Meali:

Onlardan öncekiler de, yalanlamışlardı, imdi azap nicedir?

(Mülk 18)

Celal Yıldırım Meali:

And olsun ki, onlardan öncekiler de (hakkı) yalanlamışlardı. Beni tanımamak nasılmış (bir görün) ?

(Mülk 18)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Andolsun, onlardan öncekiler de yalanlamıştı. Beni inkâr etmenin (ve hakka inadına direnmenin) sonucu nasılmış (gördüler)!

(Mülk 18)

Diyanet İşleri Eski Meali:

And olsun ki, bunlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Beni inkar etmek nasılmış?

(Mülk 18)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Andolsun, onlardan öncekiler de yalanlamıştı. Beni inkar etmenin sonucu nasıl oldu!?

(Mülk 18)

Diyanet Vakfı Meali:

Andolsun ki, onlardan öncekiler de (bunu) yalan saymışlardı; ama benim karşılık olarak verdiğim azap nasıl olmuştu!

(Mülk 18)

Edip Yüksel Meali:

Onlardan öncekiler de inkar etmişti. Beni tanımamak da nasıl mış?

(Mülk 18)

Elmalılı Orjinal Meali:

Filhakika onlardan evvelkiler de tekzib ettiler, fakat nasıl oldu inkarım

(Mülk 18)

Elmalılı Yeni Meali:

Andolsun ki, onlardan öncekiler de yalanladılar, ama nasıl oldu inkarım?

(Mülk 18)

Erhan Aktaş Meali:

Ant olsun ki, onlardan öncekiler de yalanladılar. İnkarım[1] nasılmış gördüler.

1)Yok saymam, cezalandırmam.

(Mülk 18)

Gültekin Onan Meali:

Andolsun, kendilerinden öncekiler de yalanladı. Fakat benim inkarım nasılmış?

(Mülk 18)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve andolsun, onlardan öncekiler de yalanladılar. Peki, Beni tanımamak/ tanıtmamaya yeltenmek nasıl oldu?

(Mülk 18)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Andolsun ki, onlardan öncekiler de yalanlamıştı. Nasılmış benim inkârım?

(Mülk 18)

Harun Yıldırım Meali:

Andolsun ki onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Fakat benim azabım nasıl olmuştu?

(Mülk 18)

Hasan Basri Çantay:

Andolsun ki onlardan evvelkiler de tekzib etmiş (ler) di. (Bak) benim inkarım (da) nice oldu !

(Mülk 18)

Hayrat Neşriyat Meali:

And olsun ki, onlardan (o müşriklerden) öncekiler de yalanlamıştı; fakat benim (de o inkâr edenleri) inkârım, (onlara olan azâbım) nasıl oldu (gördüler)!

(Mülk 18)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Elbetteki, kendilerinden öncekiler de yalanlamıştı. Artık, beni tanımamak nasıl olmuş?

(Mülk 18)

Hüseyin Atay Meali:

Andolsun ki, bunlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Beni tanımazlık nasılmış?

(Mülk 18)

İbni Kesir Meali:

Andolsun ki; onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Beni inkar nasılmış?

(Mülk 18)

İlyas Yorulmaz Meali:

Onlardan öncekilerde yalanlamıştı. Sonra inkar edenler nasıl olmuş? İyice bakın.

(Mülk 18)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve andolsun ki, onlardan öncekiler de yalanladılar. O zaman azabım nasıl oldu?

(Mülk 18)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Ant olsun ki onlardan öncekiler de yalan saymışlardı. Ya Benim onları tanımamam nice olmuştu!

(Mülk 18)

Kadri Çelik Meali:

Şüphesiz kendilerinden öncekiler de yalanladı. Fakat beni inkâr (etmelerine karşılık verdiğim azap) nasılmış, ha?

(Mülk 18)

Mahmut Kısa Meali:

Onlardan önceki nesiller de ayetlerimi inkâr etmişlerdi fakat Beni inkâr etmenin âkıbeti neymiş, gördüler!

(Mülk 18)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Malum ki; öncekiler de inkar ettiler. Fakat, benim intikamım nasıl olmuştur

(Mülk 18)

Mehmet Türk Meali:

Doğrusu, onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. (Sonunda) Benim de (onları) inkârım nasıl olurmuş? (gördüler).

(Mülk 18)

Muhammed Celal Şems Meali:

Şüphesiz onlardan öncekiler (de peygamberleri) yalanlamışlardı. Bunun sonucunda (onlar için olan) azabım ne kadar korkunçtu.

(Mülk 18)

Muhammed Esed Meali:

Doğrusu, daha önce yaşamış olanlar(ın birçoğu) da (Benim uyarılarımı) yalanlamıştı ve Benim (onları) yok sayıp dışlamam ne korkunçtu!

(Mülk 18)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Onlardan öncekiler de elçileri yalanlamışlardı. Ama benim azabımın nasıl olduğunu gördüler.

(Mülk 18)

Mustafa Çavdar Meali:

Doğrusu onlardan öncekiler de mesajları yalanlamışlardı ama sonunda uyarılarımı inkâr etmek nasılmış gördüler.

Bknz: (10/13) - (14/45)

(Mülk 18)

Mustafa Çevik Meali:

Bunlardan önceki benzerleri de peygamberler ve kitaplarla yapılan uyarılara ve davete inanmamış, umursamayıp yok saymışlardı. Bu yüzden de sonunda azabımızı hak edip, helak edilerek gerçekle yüzleşmişlerdi.

(Mülk 18)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Doğrusu, onlardan önce de yalanlayanlar olmuştu; ama uyarılarımı reddetmek nasılmış, gördüler.

(Mülk 18)

Osman Okur Meali:

Andolsun ki, bunlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Bana nankörlük etmek nasılmış?

(Mülk 18)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Muhakkak ki, onlardan evvelkiler tekzîp etmişlerdi. Artık nasıl oldu inkârım?

(Mülk 18)

Ömer Öngüt Meali:

Andolsun ki, onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Fakat benim intikamım nasıl oldu?

(Mülk 18)

Ömer Sevinçgül Meali:

Doğrusu, onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Nasıl oldu inkârım!

(Mülk 18)

Sadık Türkmen Meali:

Ant olsun, onlardan öncekiler de yalanladılar. Fakat Beni inkâr etmek nasılmış?

(Mülk 18)

Seyyid Kutub Meali:

And olsun ki, onlardan öncekiler de peygamberlerini yalanlamışlardı, ancak benim intikamım nasıl olmuştu?

(Mülk 18)

Suat Yıldırım Meali:

Onlardan öncekiler de (dini, peygamberleri) yalan saydılar. Ama Ben'im red ve inkar edişim, intikamım nasıl olurmuş, anladılar!

(Mülk 18)

Süleyman Ateş Meali:

Andolsun, onlardan öncekiler de yalanladılar. Ama benim (onların yaptıklarını) inkarım nasıl oldu?

(Mülk 18)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Sizden[1] öncekiler de yalana sarılmışlardı; onları hiç beklemedikleri bir hale nasıl da getirmiştim!

1)İltifat

(Mülk 18)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Sizden önce yaşayanların çoğu da hakikati yalanlamıştı. Ama onları nasıl cezalandırdım!..

(Mülk 18)

Şaban Piriş Meali:

Onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Fakat, beni inkar etmek nasılmış?

(Mülk 18)

Talat Koçyiğit Meali:

Onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Fakat onlara karşı inkârım nasıl oldu?

(Mülk 18)

Tefhimul Kuran Meali:

Andolsun, kendilerinden öncekiler de yalanladı. Fakat beni inkâr (etmelerine karşılık verdiğim azab) nasılmış?

(Mülk 18)

Ümit Şimşek Meali:

Onlardan öncekiler de peygamberlerini yalanlamışlardı. Nasıl oluyormuş Benim inkârım?(5)*

(Mülk 18)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Yemin olsun, onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Ama nasıl olmuştu benim azabım?!

(Mülk 18)