40. Mümin Suresi / 41.ayet
Mümin 41 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Ve ey kavmim, ne oluyor bana da ben sizi kurtuluşa çağırmadayım, halbuki siz beni ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
"Ey kavmim, nedir bu haliniz? Size ne oluyor ki, ben sizi kurtuluşa (ve huzura) davet ederken, siz beni ateşe (ve felakete) çağırıyorsunuz."
(Mümin 41)Abdullah Parlıyan Meali:
Ey kavmim! Nasıl olur da ben sizi kurtuluşa çağırdığım halde, siz beni ateşe çağırırsınız?
(Mümin 41)Adem Uğur Meali:
Ey kavmim! Nedir bu hal? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)Ahmet Hulusi Meali:
"Ey halkım... Ne biçim iş ki, ben sizi kurtuluşa davet ederken, siz beni Nar'a davet ediyorsunuz!"
(Mümin 41)Ahmet Tekin Meali:
“Ey kavmim, niçin yaptığınızın farkına varmıyorsunuz? Siz beni ateşe, cehenneme sürüklerken, ben sizi kurtuluşa davet ediyor, teşvik ediyorum.”
(Mümin 41)Ahmet Varol Meali
Ey kavmim! Ben sizi kurtuluşa çağırdığım halde neden siz beni ateşe çağırıyorsunuz?
(Mümin 41)Ali Bulaç Meali:
"Ey kavmim, ne oluyor ki ben sizi kurtuluşa çağırıyorken, siz beni ateşe çağırıyorsunuz."
(Mümin 41)Ali Fikri Yavuz Meali:
Ey kavmim! Başıma gelen nedir? Ben sizi kurtuluşa (cennete) davet ediyorum, siz ise beni ateşe çağırıyorsunuz;
(Mümin 41)Ali Rıza Sefa Meali:
"Ey toplumum! Bu nasıl şey? Sizi, kurtuluşa çağırıyorum. Oysa siz, beni ateşe çağırıyorsunuz!"
(Mümin 41)Ali Ünal Meali:
“Ey halkım! Bir düşünseniz, ben sizi kurtuluşa çağırırken, siz beni Ateş’e çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)Bahaeddin Sağlam Meali:
Ey kavmim! Ne oluyor bana? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)Bayraktar Bayraklı Meali:
"Ey kavmim! Nedir bu hal? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum; siz beni ateşe çağırıyorsunuz."
(Mümin 41)Bekir Sadak Meali:
«Ey milletim! Nedir basima gelen? Ben sizi kurtulusa cagiriyorum, siz beni atese cagiriyorsunuz.»
(Mümin 41)Besim Atalay Meali:
41,42. Ey ulusum ! Bana ne ki, sizleri kurtuluşa çağırırım, sizlerse, Allaha küfretmekçin —bilmediğim şeyle, eş koşmak üzere— beni cehenneme çağırırsınız, ben sizi emre olan, bağışlayan Allaha çağırırım
(Mümin 41)Celal Yıldırım Meali:
Ey milletim ! Ne tuhaftır ki, ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz ise beni ateşe davet ediyorsunuz!
(Mümin 41)Cemal Külünkoğlu Meali:
“Ey kavmim! Nedir bu başıma gelen? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz ise beni ateşe çağırıyorsunuz!”
(Mümin 41)Diyanet İşleri Eski Meali:
"Ey milletim! Nedir başıma gelen? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz."
(Mümin 41)Diyanet İşleri Yeni Meali:
"Ey kavmim! Bu ne hal? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz ise beni ateşe çağırıyorsunuz."
(Mümin 41)Diyanet Vakfı Meali:
Ey kavmim! Nedir bu hal? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)Edip Yüksel Meali:
'Ey halkım, neden ben sizi kurtuluşa çağırırken siz beni ateşe çağırıyorsunuz?'
(Mümin 41)Elmalılı Orjinal Meali:
Hem ey kavmim! Neye ben sizi halasa da'vet ederken siz beni ateşe da'vet ediyorsunuz?
(Mümin 41)Elmalılı Yeni Meali:
Hem ey kavmim, neden ben sizi kurtuluşa davet ederken siz beni ateşe davet ediyorsunuz?
(Mümin 41)Erhan Aktaş Meali:
Ey halkım! "Ne gariptir ki siz beni ateşe, ben ise sizi kurtuluşa çağırıyorum!"
(Mümin 41)Gültekin Onan Meali:
"Ey kavmim, ne oluyor ki ben sizi kurtuluşa çağırıyorken, siz beni ateşe çağırıyorsunuz."
(Mümin 41)Hakkı Yılmaz Meali:
(38-44) Yine iman etmiş olan o kimse: “Ey toplumum! Bana uyun ki size akıllı olmanın yoluna kılavuzluk edeyim. Ey toplumum! Bu bayağı hayat ancak geçici bir kazanımdır. Âhiret ise kesinlikle durulacak yurdun ta kendisidir. Her kim bir kötülük yaparsa, ona ancak yaptığının bir misli ile ceza verilir. Ve erkek veya kadın, her kim mü’min olarak düzeltmeye yönelik iş işlerse, artık onlar, orada hesapsızca rızıklanmak üzere cennete girerler.” Yine: “Ey toplumum! Bana ne oluyor ki, siz beni ateşe davet ediyorken ben sizi kurtuluşa davet ediyorum! Siz, beni, Allah'a inanmamaya ve benim için hiç bilgi olmayan şeyleri O'na ortak koşmaya davet ediyorsunuz. Ben ise sizi o çok güçlü ve çok bağışlayıcı olan Allah'a davet ediyorum. Hiç inkâr edilemez ki, gerçekten sizin beni kendisine davet ettiğiniz şey, dünya ve âhirette kendisine bir çağrı olmayan şeydir. Ve şüphesiz dönüşümüz Allah'adır. Ve şüphesiz sınırı aşanlar, cehennem ashâbının ta kendileridir. Artık siz benim, sizin için söylediklerimi yakında hatırlayacaksınız. Ve ben işimi Allah'a havale ediyorum. Şüphesiz Allah, kullarını en iyi görendir” dedi.
(Mümin 41)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
“Ey kavmim! Ne oluyor da ben sizi kurtuluşa çağırırken; siz beni ateşe çağırıyorsunuz?”
(Mümin 41)Harun Yıldırım Meali:
Ey kavmim! Nedir bu hal? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)Hasan Basri Çantay:
"Ey kavmim, benim (karşılaşdığım) bu hal nedir? (Çünkü) ben sizi kurtuluşa da'vet ediyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz"!
(Mümin 41)Hayrat Neşriyat Meali:
“Ey kavmim! Bu hâlim nedir ki, (ben) sizi kurtuluşa da'vet ediyorum; hâlbuki (siz)beni ateşe çağırıyorsunuz?”
(Mümin 41)Hubeyb Öndeş Meali: /
"Ey milletim! Bana ne var ki sizi cennete davet ediyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz?"
(Mümin 41)Hüseyin Atay Meali:
Ey ulusum! Nedir başıma gelen? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)İbni Kesir Meali:
Ey kavmim; bana ne oluyor ki, sizi kurtuluşa çağırırken, siz beni; ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)İlyas Yorulmaz Meali:
Ey Kavmim! Ben şimdi ne yapayım? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz ise beni ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)İskender Ali Mihr Meali:
Ve ey kavmim! Benim için nasıl bir hal ki, ben sizi kurtuluşa çağırıyorum ve siz, beni ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Ey ulusum! Bu ne iştir böyle? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum da siz beni ateşe çağırıyorsunuz!
(Mümin 41)Kadri Çelik Meali:
“Ey Kavmim! Bana ne oluyor ki ben sizi kurtuluşa çağırırken, siz beni ateşe çağırıyorsunuz.”
(Mümin 41)Mahmut Kısa Meali:
“Ey halkım! Bu nasıl iştir; ben sizi kurtuluşa çağırırken, siz beni ateşe çağırıyorsunuz!”
(Mümin 41)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
"İyi şeye kurtuluşa, sizi çağırdığım halde, neden siz beni ateşe çağırırsınız Ey kavmim," (der)
(Mümin 41)Mehmet Türk Meali:
“Ey kavmim! Ben sizi kurtuluşa çağırırken niçin siz beni ateşe çağırıyorsunuz?”
(Mümin 41)Muhammed Celal Şems Meali:
“Ey kavmim! Benim durumum ne kadar tuhaftır? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum. Siz (ise,) beni Cehennem’e çağırıyorsunuz.”
(Mümin 41)Muhammed Esed Meali:
Ey kavmim! Nasıl olur da ben sizi kurtuluşa çağırdığım halde siz beni ateşe çağırırsınız?
(Mümin 41)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
"Ey halkım, bu nasıl bir durum ki, ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz ise beni ateşe çağırıyorsunuz."
(Mümin 41)Mustafa Çavdar Meali:
Ey halkım, nasıl oluyor da ben sizi kurtuluşa çağırırken, siz beni ateşe çağırıyorsunuz. (Mümin 41)Mustafa Çevik Meali:
38-44 Firavun’un bu alaycı tutumundan sonra hanedandan mü’min olmayı seçmiş olan kimse ise şöyle dedi: “Ey kavmim! Gelin sizler de bana uyun, beni takip ederek yaratılış sebebimiz olan hayat nizamına yönelin ki doğru yolu bulmuş olasınız. Ey kavmim! Unutmayın ki bu dünya hayatı geçici hazlardan ve metadan ibarettir. Âhiret ise ebedi hayatın yurdudur. Kim bir kötülük yaparsa yaptığına karşılık olarak cezası tam olarak verilecektir. Kim de mü’min olarak bir iyilik yaparsa, -kadın olsun erkek olsun- orada sınırsız ve tarifsiz güzellikte nimetlere kavuşacaktır. “Ey kavmim! Ben sizi kurtuluşa, mutluluğa, doğru olana çağırırken; sizin de beni, Firavun’u Rab ve ilah edinmeye böylece de cehennem ateşine çağırıyor olmanız anlaşılır gibi değil. Elinizde hiçbir bilgi ve deliliniz olmadığı halde siz benim Firavun’u hayatımız üzerinde hükümler koymaya yetkili birisi olarak kabul etmemi istiyorsunuz. Oysa Allah kulları üzerinde kendisinden başkasına hüküm koyma yetkisi vermemiştir. Ben sizi ilmi ve kudreti sonsuz, mutlak üstün ve yüce olan, tevbe edip doğruya yönelenlere karşı da çok merhametli ve bağışlayıcı olan Allah’ın daveti hayat nizamına uymaya davet ediyorum. Oysa siz, beni Firavun’u ilah edinip cehennemi hak edenlerden olmaya çağırıyorsunuz. Şu gerçeği aklınızdan hiç çıkarmayın; sonunda hepimizin varacağımız yer Allah’ın huzurudur. O’na sırtını dönenlerin yeri cehennem olacaktır. İşte O Gün geldiğinde bu söylediklerimin ne kadar gerçek ve değerli olduğunu görüp anlayacaksınız. Ben kendimi Allah’ın razı olacağı bir hayatı yaşamaya adıyorum. Şüphesiz Allah kullarını görüp gözetmektedir.”
(Mümin 41)Mustafa İslamoğlu Meali:
"Ey kavmim! Nasıl oluyor da ben sizi kurtuluşa çağırırken siz beni ateşe çağırıyorsunuz?
(Mümin 41)Osman Okur Meali:
"Ey kavmim! Nedir başıma gelen? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz."
(Mümin 41)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
«Ve ey kavmim! Benim için ne var ki, ben sizi necâta dâvet ediyorum ve siz beni ateşe dâvet ediyorsunuz?»
(Mümin 41)Ömer Öngüt Meali:
"Ey kavmim! Bu başıma gelen nedir? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz!"
(Mümin 41)Ömer Sevinçgül Meali:
“Ey halkım! Niye ben sizi kurtuluşa çağırırken siz beni ateşe çağırıyorsunuz!
(Mümin 41)Sadık Türkmen Meali:
Ey kavmim! Bu haliniz nedir, ben sizi kurtuluşa çağırdığım halde, siz beni ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)Seyyid Kutub Meali:
Ey kavmim! Neden ben sizi kurtuluşa çağırdığım halde siz beni ateşe çağırıyorsunuz?
(Mümin 41)Suat Yıldırım Meali:
"Ey benim (sevgili) milletim, nedir bu başıma gelen? Ben sizi kurtuluşa davet ederken, siz tutup beni ateşe çağırıyorsunuz!"
(Mümin 41)Süleyman Ateş Meali:
"Ey kavmim, neden ben sizi kurtuluşa çağırdığım halde siz beni ateşe çağırıyorsunuz?"
(Mümin 41)Süleymaniye Vakfı Meali:
Ey halkım! Ne oluyor? Ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
(41-42) "Ey kavmim! Bu nasıl iş? Ben sizi kurtuluşa, üstün ve çok bağışlayıcı olan Allah'a çağırıyorum; siz beni ateşe, Allah'ın otoritesini tanımamaya ve hakkında hiçbir bilgim olmayan şeyleri O'na ortak koşmaya çağırıyorsunuz."
(Mümin 41)Şaban Piriş Meali:
-Ey halkım, ben sizi kurtuluşa çağırırken, ne diye siz beni ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)Talat Koçyiğit Meali:
"Ey kavmim! Benim neyime ki, ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz ise beni ateşe çağırıyorsunuz".
(Mümin 41)Tefhimul Kuran Meali:
«Ey Kavmim, ne oluyor ki ben sizi kurtuluşa çağırmaktayken, siz beni ateşe çağırmaktasınız.»
(Mümin 41)Ümit Şimşek Meali:
“Ey kavmim, bu nasıl bir hal ki, ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz beni ateşe çağırıyorsunuz.
(Mümin 41)Yaşar Nuri Öztürk Meali
"Ey toplumum! Sebep ne ki; ben sizi kurtuluşa çağırıyorum, siz beni ateşe çağıryorsunuz."
(Mümin 41)