23. Muminun Suresi / 108.ayet

Allah:
– Kesin sesinizi artık bana tek kelime bile söylemeyin!

Bknz: (45/34)»(45/35)

Mustafa Çavdar Meali

Müminun 108 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Hoşt, defolun oraya ve bana da söz söylemeyin der.

(Müminun 108)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Cenab-ı Hakk bunlara:) "Onun içine (cehenneme girip) sinin, ve alçalmış olarak susuverin ve Benimle söyleşmeyin" (diye buyurup azarlayacaktır).

(Müminun 108)

Abdullah Parlıyan Meali:

Fakat Allah onlara: Alçaldıkça alçalın, yıkılıp kalın orada, susun, konuşmayın benimle diyecek.

(Müminun 108)

Adem Uğur Meali:

Buyurur ki: Alçaldıkça alçalın orada! Bana karşı konuşmayın artık!

(Müminun 108)

Ahmet Hulusi Meali:

Dedi ki: "Sinin orada... Bana da yönelmeyin!"

(Müminun 108)

Ahmet Tekin Meali:

Allah: “Alçaldıkça alçalın orada. Benimle konuşacak bir şeyiniz yok artık.” buyurur.

(Müminun 108)

Ahmet Varol Meali

Der ki: "Sinin orada ve benimle konuşmayın.

(Müminun 108)

Ali Bulaç Meali:

Der ki: "Onun içine sinin ve benimle söyleşmeyin."

(Müminun 108)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Allah onlara şöyle) buyurur: “- Ses çıkarmayın, sinin orada! Bana bir şey söylemeyin (ateşden çıkmayı benden istemeyin).”

(Müminun 108)

Ali Rıza Sefa Meali:

Şöyle diyecek: "Orada kalın ve Bana söylemeyin!"

(Müminun 108)

Ali Ünal Meali:

Allah buyurur: “Şimdi susun ve çekin o azabı! Bana tek bir kelime olsun söylemeye kalkmayın!

(Müminun 108)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Allah da buyurur ki: “Orada alçakça kalıp susun ve Benimle konuşmayın!”

(Müminun 108)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Allah, "Sinin orada! Benimle konuşmayın!" diyecek.

(Müminun 108)

Bekir Sadak Meali:

(108-11) 1 Allah: «inin oradan! Benimle konusmayin. Kullarimdan bir topluluk: «Rabbimiz! inandik, artik bizi bagisla, bize aci. Sen aciyanlarin en iyisisin» diyordu. Siz ise, onlari alaya aliyordunuz. Bu yaptiklariniz size Beni anmayi unutturuyordu. Onlara hep guluyordunuz. Sabretmelerine karsilik bugun onlari mukafatlandirdim. Dogrusu onlar kurtulanlardir» der.

(Müminun 108)

Besim Atalay Meali:

Tanrı da buyurur ki: «Susun orada, bana bir şey söylemeyin!»

(Müminun 108)

Celal Yıldırım Meali:

(Allah onlara): Aşağılıkla sinin orada, konuşmayın benimle, der.

(Müminun 108)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(Allah buyurur:) “Kalın kaldığınız yerde! Ve benimle bir daha asla konuşmayın!”

(Müminun 108)

Diyanet İşleri Eski Meali:

108,109,110,111. Allah: "Sinin orada! Benimle konuşmayın. Kullarımdan bir topluluk: "Rabbimiz! inandık, artık bizi bağışla, bize acı. Sen acıyanların en iyisisin" diyordu. Siz ise, onları alaya alıyordunuz. Bu yaptıklarınız size Beni anmayı unutturuyordu. Onlara hep gülüyordunuz. Sabretmelerine karşılık bugün onları mükafatlandırdım. Doğrusu onlar kurtulanlardır" der.

(Müminun 108)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Allah, "Aşağılık içinde kalın orada, artık benimle konuşmayın!" der.

(Müminun 108)

Diyanet Vakfı Meali:

Buyurur ki: Alçaldıkça alçalın orada! Bana karşı konuşmayın artık!

(Müminun 108)

Edip Yüksel Meali:

Diyecek ki, 'Sinin orada, benimle konuşmayın.'

(Müminun 108)

Elmalılı Orjinal Meali:

Buyurur ki sinin orada, söylemeyin bana

(Müminun 108)

Elmalılı Yeni Meali:

Allah buyurur: "Orada sinin, Bana birşey söylemeyin!

(Müminun 108)

Erhan Aktaş Meali:

Dedi ki: "Sinin orada. Ben'den boşuna bir şey istemeyin."

(Müminun 108)

Gültekin Onan Meali:

Der ki: "Onun içine sinin ve benimle söyleşmeyin."

(Müminun 108)

Hakkı Yılmaz Meali:

Allah dedi ki: “Sinin oraya! Bana konuşmayın da.

(Müminun 108)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Buyuracak ki: “Kesin sesinizi/yıkılıp defolun! Sakın benimle konuşmayın.”

(Müminun 108)

Harun Yıldırım Meali:

Buyurur ki: Alçaldıkça alçalın orada! Bana karşı konuşmayın artık!

(Müminun 108)

Hasan Basri Çantay:

(Şöyle) buyurdu (buyuracak): "Yıkılıb gidin içerisine! Bana (bir şey) söylemeyin".

(Müminun 108)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Allah onlara) buyurur ki: “(Yıkılıp gidin!) Kesin orada sesinizi! Bana konuşmayın!”

(Müminun 108)

Hubeyb Öndeş Meali: /

[RAB'leri] "Yıkılın onun [ateşin] içine ve benimle konuşmayın!" dedi.

(Müminun 108)

Hüseyin Atay Meali:

"Sinin orada! Benimle konuşmayın!" der.

(Müminun 108)

İbni Kesir Meali:

Buyurdu ki: Yıkılıp gidin içerisine. Benimle konuşmayın.

(Müminun 108)

İlyas Yorulmaz Meali:

Rableri onlara “Def olup uzaklaşın ve benimle konuşmayın” dedi.

(Müminun 108)

İskender Ali Mihr Meali:

Dedi ki: “Orada (cehennemde) kalın ve bana (bir şey) söylemeyin!”

(Müminun 108)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Allah buyuracak: «Tıkılın oraya. Bana da söz söylemeyin.»

(Müminun 108)

Kadri Çelik Meali:

Der ki: “Uzak durun ve benimle söyleşmeyin.”

(Müminun 108)

Mahmut Kısa Meali:

Bunun üzerine Allah, “Zillet içinde kalın ve susun!” diyecek, “Bana boşuna yalvarıp durmayın!

(Müminun 108)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ulu Allah onlara der ki: "Sinin, alçalın oraya, Benimle konuşmayın sizler!"

(Müminun 108)

Mehmet Türk Meali:

(Allah da onlara): “Kalın kaldığınız yerde! Ve Benimle (bir daha) asla konuşmayın!” der.

(Müminun 108)

Muhammed Celal Şems Meali:

(Allah) diyecek ki: “Yıkılıp (girin içeri!) Bana (da bir şey) söylemeyin.”

(Müminun 108)

Muhammed Esed Meali:

(Fakat Allah onlara:) "Kalın kaldığınız yerde (bu bayağılığınızla)! Ve Benimle bir daha asla konuşmayın!" diyecek.

(Müminun 108)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Allah şöyle buyurur: "Sinip kalın orada. Bir daha da bana bir şey söylemeyin."

(Müminun 108)

Mustafa Çavdar Meali:

Allah: – Kesin sesinizi artık bana tek kelime bile söylemeyin!

Bknz: (45/34)»(45/35)

(Müminun 108)

Mustafa Çevik Meali:

101-111 Kıyamet Günü gelip de Sûr’a üflenildiğinde, artık ne soyun sopun ne de başka bir yakınlığın ve dostluğun kimseye faydası dokunmayacaktır. O Gün kimsenin, kimseyi soracak, ya da görecek hali olmayacak, herkes hak ettiğinin karşılığını görmek üzere bir araya toplanacak, Allah’ı layıkıyla kavrayıp, davetine icabet edip, O’na karşı sorumluluklarını yerine getirenlerin salih amelleri terazilerinde ağır basacak. Böyleleri umduklarına kavuşup, mutlu olacaklar. Allah’ın kitapları ve peygamberleri ile yaptığı davetten yüz çevirenler, amellerinin tartıda hafif gelmesi ile hüsrana uğrayıp cehenneme sürüklenecekler. Cehennem ateşi de onların yüzlerini kavuracak, dudakları yanıp dökülecek, dişleri dışarıda acılar içinde kıvranıp duracaklar. O Gün Allah onlara şöyle diyecek “Âyetlerim sizlere okunup, tebliğ edilirken, onları yalan sayıp reddedenler sizler değil miydiniz?” Onlar da şöyle cevap verecekler: “Ey Rabbimiz! Kibrimizin, nankörlük ve azgınlığımızın kurbanı olduk. Bu yüzden daveti umursamadık. Ey Rabbimiz! Bizi bu ateşten çıkarıp bize bir fırsat daha ver. Eğer tekrar şirke ve küfre dönersek o zaman bizi kendine zulmeden zalimlerden, ebedî cehennemliklerden kıl.” Allah bu defa da onlara: “Siz hak ettiğiniz o azabın içinde devamlı kalacaksınız boşuna feryat edip durmayın, siz verilen nimetleri ve zamanı, yapılan uyarılara rağmen gerektiği gibi kullanmayıp, heder ettiniz. Hâlbuki sizin aranızda yaratılış sebebine uygun yaşamak uğrunda ellerinden gelen gayreti gösterenler de vardı. Fakat siz onlarla alay edip dururken, onlar “Ey Rabbimiz! Biz Senin merhametine, şefkatine ve affına sığınıyoruz.” diye dua ediyorlardı. Ey müşrikler! Mü’minlerin imanları ile alay etmenin yanında, âyetlerimiz üzerinde düşünmeyi aklınıza bile getirmediniz. İşte Ben de bugün, mü’minleri sizin zulmünüze, alaycı tavırlarınıza karşı imanlarından taviz vermeden direnmeleri ve Rablerine güvenmelerinden dolayı cennet ile ödüllendiriyorum. Gerçek başarı, kazanç ve mutluluk budur.”

(Müminun 108)

Mustafa İslamoğlu Meali:

(Allah) diyecek ki: "Kalın tıkıldığınız yerde ve bana cevap yetiştirmeyin!

(Müminun 108)

Osman Okur Meali:

(108-111) (Allah ) Buyurur ki: Alçaldıkça alçalın orada! Bana karşı konuşmayın artık. Kullarımdan bir topluluk: "Biz! İnandık, artık bizi bağışla, bize acı. Sen acıyanların en iyisisin" diyordu. Siz ise, onları alaya alıyordunuz. Bu yaptıklarınız size Beni anmayı unutturuyordu. Onlara hep gülüyordunuz. Sabretmelerine karşılık bugün onları mükafatlandırdım. Doğrusu onlar kurtulanlardır" der.

(Müminun 108)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Buyuracaktır ki: «Zelilâne sükut edip durun orada, Bana bir şey söylemeyin.»

(Müminun 108)

Ömer Öngüt Meali:

Allah: “Yıkılıp gidin içerisine! Benimle konuşmayın!” buyurur.

(Müminun 108)

Ömer Sevinçgül Meali:

Allah, “Yıkılıp kalın orada! Bana söz söylemeyin!

(Müminun 108)

Sadık Türkmen Meali:

Allah buyurur: “Orada sinin! Bana karşı bir şey söylemeyin!

(Müminun 108)

Seyyid Kutub Meali:

Allah, der ki; «Kesin sesinizi ve sürünün orada; bana bir şey söylemeyin.»

(Müminun 108)

Suat Yıldırım Meali:

Allah Teala: "Kesin sesinizi, sakın bir daha Bana bir şey söylemeye kalkışmayın!" buyurur.

(Müminun 108)

Süleyman Ateş Meali:

Buyurdu ki: "Sinin orada, bana bir şey söylemeyin!"

(Müminun 108)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Allah diyecek ki, "Yığılın olduğunuz yere; benimle konuşmayın."

(Müminun 108)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(108-111) Allah; "Kesin sesinizi, Benimle konuşmayın. Kullarımın bir kısmı: 'Rabbimiz! Sana iman ediyoruz, bize acı ve bizi bağışla. Çünkü Sen'in rahmetin sonsuzdur' diyor, siz ise onları alaya alıyordunuz. Sonunda Beni anmayı unuttunuz, onlara gülüp durdunuz. Sabrettikleri için bu Gün onları ödüllendireceğim. İşte onlar kazançlı çıkacaklar" der.

(Müminun 108)

Şaban Piriş Meali:

-Kesin sesinizi, orada, benimle konuşmayın.

(Müminun 108)

Talat Koçyiğit Meali:

Allah da onlara buyuracaktır ki: "Susun orada ve konuşmayın."

(Müminun 108)

Tefhimul Kuran Meali:

Der ki: «Onun içine siniverin ve benimle söyleşmeyin.»

(Müminun 108)

Ümit Şimşek Meali:

Allah “Kesin sesinizi!” buyurur. “Bir daha da Bana birşey söylemeyin.

(Müminun 108)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Buyurur: "Yıkılıp gidin oraya, konuşmayın benimle!"

(Müminun 108)