23. Muminun Suresi / 111.ayet

İşte bugün ben de onları sabırlarından dolayı ödüllendirdim. Gerçek başarıyı yakalayanlar işte bunlardır.

Bknz: (13/23-24)(39/10)

Mustafa Çavdar Meali

Müminun 111 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Şüphe yok ki ben de sabrettiklerine karşılık bugün onları mükafatlandıracağım; şüphe yok ki onlardır muratlarına erenlerin ta kendileri.

(Müminun 111)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(İşte) "Bugün Ben de, gerçekten onların (Hakk’ta sabit ve mücahit kullarımın) sabretmelerinin karşılığını (ebedi cennet ve saadet olarak) verdim. Şüphesiz onlar, 'kurtuluşa ve mutluluğa' erenlerdir" (buyrulacaktır).

(Müminun 111)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ama her türlü güçlüklere göğüs germelerinden dolayı, bugün onları mükafatlandırdım. İşte ateşten kurtulup muradına erenler onlardır.

(Müminun 111)

Adem Uğur Meali:

Bugün ben onlara, sabrettiklerinin karşılığını verdim; onlar, hakikaten muratlarına erenlerdir.

(Müminun 111)

Ahmet Hulusi Meali:

"Muhakkak ki sabretmelerinin karşılığını onlara bugün Ben verdim... Ki onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir. "

(Müminun 111)

Ahmet Tekin Meali:

Sabrederek mücadeleye devam etmeleri sebebiyle, bugün onları mükâfatlandıracağım. Onlar gerçekten mutlu olanlardır.

(Müminun 111)

Ahmet Varol Meali

Bugün sabretmelerine karşılık onları mükâfatlandırdım. Şüphesiz onlar kurtuluşa erenlerdir."

(Müminun 111)

Ali Bulaç Meali:

"Bugün ben, gerçekten onların sabretmelerinin karşılığını verdim. Şüphesiz onlar, 'kurtuluşa ve mutluluğa' erenlerdir."

(Müminun 111)

Ali Fikri Yavuz Meali:

İşte ben, o müminlere, sabretmelerine karşılık, bugün bu mükâfatı (cenneti ) verdim. Muhakkak onlardır zafere erenler...”

(Müminun 111)

Ali Rıza Sefa Meali:

"Kuşkusuz, dirençli olmalarının karşılığını, bugün onlara verdim. Aslında, başarıya erişenler onlardır!"

(Müminun 111)

Ali Ünal Meali:

“Ben de, sabretmelerine karşılık onları bugün mükâfatlandırdım; onlardır umduklarına kavuşanlar ve gerçek başarı, gerçek kazanç içinde olanlar.”

(Müminun 111)

Bahaeddin Sağlam Meali:

“İşte sabrettiklerinden dolayı, bugün onları asıl kazançlılar olarak çıkarmakla mükâfatlandırdım.”

(Müminun 111)

Bayraktar Bayraklı Meali:

"Bugün ben onları, sizin zulümlerinize sabretmelerinden dolayı kurtuluşla ödüllendirdim."

(Müminun 111)

Bekir Sadak Meali:

(108-11) 1 Allah: «inin oradan! Benimle konusmayin. Kullarimdan bir topluluk: «Rabbimiz! inandik, artik bizi bagisla, bize aci. Sen aciyanlarin en iyisisin» diyordu. Siz ise, onlari alaya aliyordunuz. Bu yaptiklariniz size Beni anmayi unutturuyordu. Onlara hep guluyordunuz. Sabretmelerine karsilik bugun onlari mukafatlandirdim. Dogrusu onlar kurtulanlardir» der.

(Müminun 111)

Besim Atalay Meali:

Sabırları yüzünden, bugün ödül verdim onlara, onlardır kurtulanlar

(Müminun 111)

Celal Yıldırım Meali:

Doğrusu ben onları, sabrettiklerine karşılık bugün mükâfatlandırdım. Şüphesiz ki onlar, kurtuluşa erenlerin kendileridir..

(Müminun 111)

Cemal Külünkoğlu Meali:

109,110,111. “Hani vaktiyle kullarımın bir bölümü: ‘Ey Rabbimiz! Biz sana inandık, bizi bağışla, bize merhamet et, sen merhamet edenlerin en hayırlısısın!' diye dua ediyordu. Siz ise onlarla alay ediyordunuz. Bu yaptıklarınız size beni anmayı unutturuyordu. Onlara hep gülüyordunuz. Sabretmeleri sebebiyle, bugün ben onları mükâfatlandırdım. Şüphesiz onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.”

(Müminun 111)

Diyanet İşleri Eski Meali:

108,109,110,111. Allah: "Sinin orada! Benimle konuşmayın. Kullarımdan bir topluluk: "Rabbimiz! inandık, artık bizi bağışla, bize acı. Sen acıyanların en iyisisin" diyordu. Siz ise, onları alaya alıyordunuz. Bu yaptıklarınız size Beni anmayı unutturuyordu. Onlara hep gülüyordunuz. Sabretmelerine karşılık bugün onları mükafatlandırdım. Doğrusu onlar kurtulanlardır" der.

(Müminun 111)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Sabretmiş olmaları sebebiyle, bugün ben onları mükafatlandırdım. Şüphesiz onlar başarıya erenlerin ta kendileridir.

(Müminun 111)

Diyanet Vakfı Meali:

Bugün ben onlara, sabrettiklerinin karşılığını verdim; onlar, hakikaten muratlarına erenlerdir.

(Müminun 111)

Edip Yüksel Meali:

'Bugün ben, onlara sabretmelerinin karşılığını verdim. Kazananlar işte bunlardır.'

(Müminun 111)

Elmalılı Orjinal Meali:

İşte onlara ben sabretmelerine mukabil bu gün bu mükafatı verdim, onlardır onlar, murada erenler

(Müminun 111)

Elmalılı Yeni Meali:

İşte Ben onlara sabretmelerine karşılık bugün bu mükafatı verdim. Murada erenler onlardır, onlar!

(Müminun 111)

Erhan Aktaş Meali:

Gerçek şu ki, bugün onlara size sabretmelerinin karşılığını verdim. Onlar kazançlı çıkanlardır.

(Müminun 111)

Gültekin Onan Meali:

"Bugün ben, gerçekten onların sabretmelerinin karşılığını verdim. Şüphesiz onlar 'kurtuluşa ve mutluluğa' erenlerdir."

(Müminun 111)

Hakkı Yılmaz Meali:

Şüphesiz ki bugün Ben, sabretmelerine karşılık, onları ödüllendirdim; onlar, kazançlı çıkanların ta kendileridir.”

(Müminun 111)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Ben de sabretmelerine karşılık, bugün onları mükâfatlandırdım. Kuşkusuz onlar, kazançlı olanların ta kendileridir.

(Müminun 111)

Harun Yıldırım Meali:

Bugün ben onlara, sabrettiklerinin karşılığını verdim; onlar, hakikaten muratlarına erenlerdir.

(Müminun 111)

Hasan Basri Çantay:

Ben (sizin o istihza ve ezalarınıza) sabr (ve tehammül) etdiklerine mukaabil bugün onları (mü'minleri) mükafatlandırdım. Şübhesiz ki onlar muradlarına erenlerin ta kendileridir.

(Müminun 111)

Hayrat Neşriyat Meali:

“Şübhesiz ki ben, sabretmelerine karşılık bugün onları mükâfâtlandırdım; gerçekten kurtuluşa erenler, ancak onlardır!”

(Müminun 111)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(109-111) "Gerçek şu ki, kullarımızdan olan bir grup, "RAB'bimiz! İnandık, o halde bizi bağışla ve sen merhametlilerin en iyisi (hayırlısı) olarak bize merhamet et." diyordu. Siz, onları bir alay konusu ediniyordunuz. Öyle ki, hatırlatmamı (zikrimi) size unutturdular¹. Siz onlardan yana gülmekteydiniz. Gerçekten ben, bugün onlara sabır etmeleri sebebiyle ''Onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir" diye onlara karşılığını verdim."

(Müminun 111)

Hüseyin Atay Meali:

109-111 Doğrusu kullarımdan bir bölük, der ki: "Rabbimiz! İnandık, artık bizi bağışla, bize acı. Sen acıyanların en iyisisin." Siz ise, onları alaya alıyordunuz. Bu yaptıklarınız, size Beni anmayı unutturuyordu. Onlara hep gülüyordunuz. Dayanmalarına karşılık bugün onları ödüllendirdim. Doğrusu, onlar başarıya ulaşanlardır."

(Müminun 111)

İbni Kesir Meali:

Sabrettiklerinden dolayı bugün onları mükafatlandırdım. Doğrusu onlar, kurtuluşa erenlerin kendileridir.

(Müminun 111)

İlyas Yorulmaz Meali:

“Elbet bende onların sizlere (alay etmenize) karşı sabredip dayanmalarının karşılığını bugün verdim. Şüphesiz ki onlar kurtulmuş olanlardır” dedi.

(Müminun 111)

İskender Ali Mihr Meali:

Muhakkak ki Ben, onlar sabırlarından dolayı kurtuluşa erenler olduğundan, bugün onlara mükâfatlarını verdim.

(Müminun 111)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

İşte Ben onların katlanmalarının karşılığını bugün kendilerine verdim, işte onlar umduklarına erenlerdir.

(Müminun 111)

Kadri Çelik Meali:

“Bugün ben, gerçekten onların sabretmelerinin karşılığını verdim. Şüphesiz onlar kurtuluşa erenlerdir.”

(Müminun 111)

Mahmut Kısa Meali:

“Ama Ben, vaktiyle hor ve hakir gördüğünüz bu insanları, sizin alay ve işkencelerinize sabırla göğüs gerdikleri için bugün ödüllendiriyorum: İşte onlar, kurtuluşa erenlerin ta kendileridir!”

(Müminun 111)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

İşte bugün Ben gerçekten onların sabredenlerinin karşılığını vermekteyimdir. Nitekim, işte onlar şüphesiz ki mutluluğa ve kurtuluşa eren kimselerdir.

(Müminun 111)

Mehmet Türk Meali:

“Bugün Ben sabrettiklerinden dolayı onları mükâfatlandırdım. Doğrusu onlar, kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.” (der.)

(Müminun 111)

Muhammed Celal Şems Meali:

“Sabretmelerinden dolayı bugün Ben, onları mükâfatlandırırım. Şüphesiz başarıya ulaşanlar (da) onlardır.”

(Müminun 111)

Muhammed Esed Meali:

(Ama,) bakın, güçlüklere göğüs germelerinden ötürü bugün onları mükafatlandırdım: işte, bahtiyar olacak olanlar böyleleridir!"

(Müminun 111)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

"Bugün ben, onlara, sabretmelerinin karşılığını verdim. Gerçekten kazananlar işte onlardır."

(Müminun 111)

Mustafa Çavdar Meali:

İşte bugün ben de onları sabırlarından dolayı ödüllendirdim. Gerçek başarıyı yakalayanlar işte bunlardır.

Bknz: (13/23-24) - (39/10)

(Müminun 111)

Mustafa Çevik Meali:

101-111 Kıyamet Günü gelip de Sûr’a üflenildiğinde, artık ne soyun sopun ne de başka bir yakınlığın ve dostluğun kimseye faydası dokunmayacaktır. O Gün kimsenin, kimseyi soracak, ya da görecek hali olmayacak, herkes hak ettiğinin karşılığını görmek üzere bir araya toplanacak, Allah’ı layıkıyla kavrayıp, davetine icabet edip, O’na karşı sorumluluklarını yerine getirenlerin salih amelleri terazilerinde ağır basacak. Böyleleri umduklarına kavuşup, mutlu olacaklar. Allah’ın kitapları ve peygamberleri ile yaptığı davetten yüz çevirenler, amellerinin tartıda hafif gelmesi ile hüsrana uğrayıp cehenneme sürüklenecekler. Cehennem ateşi de onların yüzlerini kavuracak, dudakları yanıp dökülecek, dişleri dışarıda acılar içinde kıvranıp duracaklar. O Gün Allah onlara şöyle diyecek “Âyetlerim sizlere okunup, tebliğ edilirken, onları yalan sayıp reddedenler sizler değil miydiniz?” Onlar da şöyle cevap verecekler: “Ey Rabbimiz! Kibrimizin, nankörlük ve azgınlığımızın kurbanı olduk. Bu yüzden daveti umursamadık. Ey Rabbimiz! Bizi bu ateşten çıkarıp bize bir fırsat daha ver. Eğer tekrar şirke ve küfre dönersek o zaman bizi kendine zulmeden zalimlerden, ebedî cehennemliklerden kıl.” Allah bu defa da onlara: “Siz hak ettiğiniz o azabın içinde devamlı kalacaksınız boşuna feryat edip durmayın, siz verilen nimetleri ve zamanı, yapılan uyarılara rağmen gerektiği gibi kullanmayıp, heder ettiniz. Hâlbuki sizin aranızda yaratılış sebebine uygun yaşamak uğrunda ellerinden gelen gayreti gösterenler de vardı. Fakat siz onlarla alay edip dururken, onlar “Ey Rabbimiz! Biz Senin merhametine, şefkatine ve affına sığınıyoruz.” diye dua ediyorlardı. Ey müşrikler! Mü’minlerin imanları ile alay etmenin yanında, âyetlerimiz üzerinde düşünmeyi aklınıza bile getirmediniz. İşte Ben de bugün, mü’minleri sizin zulmünüze, alaycı tavırlarınıza karşı imanlarından taviz vermeden direnmeleri ve Rablerine güvenmelerinden dolayı cennet ile ödüllendiriyorum. Gerçek başarı, kazanç ve mutluluk budur.”

(Müminun 111)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Bakın işte, sabırlarından dolayı onları bugün ödüllendirdim: şüphesiz ki gerçek başarıya erenler işte onlardır.

(Müminun 111)

Osman Okur Meali:

(108-111) (Allah ) Buyurur ki: Alçaldıkça alçalın orada! Bana karşı konuşmayın artık. Kullarımdan bir topluluk: "Biz! İnandık, artık bizi bağışla, bize acı. Sen acıyanların en iyisisin" diyordu. Siz ise, onları alaya alıyordunuz. Bu yaptıklarınız size Beni anmayı unutturuyordu. Onlara hep gülüyordunuz. Sabretmelerine karşılık bugün onları mükafatlandırdım. Doğrusu onlar kurtulanlardır" der.

(Müminun 111)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

«Şüphe yok ki, bugün Ben onları sabrettikleri sebebiyle mükâfaata nâil ettim, muhakkak ki necâta ermiş olanlar da onlardır, onlar.»

(Müminun 111)

Ömer Öngüt Meali:

“Sabretmelerine karşılık bugün ben onları mükâfatlandırdım. İşte kurtulup murada erenler onlardır. ”

(Müminun 111)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Karşı karşıya kaldıkları zorluklara katlanmaları sebebiyle bugün onları ödüllendirdim. İşte onlardır kurtuluşa erenler!”

(Müminun 111)

Sadık Türkmen Meali:

İşte Ben, elbette bugün, onları, sabretmelerine karşılık mükâfatlandırdım. Şüphesiz onlar, muratlarına erenlerdir/kazananlardır!”

(Müminun 111)

Seyyid Kutub Meali:

Bugün ben onlara sabretmelerinin karşılığını verdim, şimdi onlar kurtuluşa, mutluluğa ermişlerdir.

(Müminun 111)

Suat Yıldırım Meali:

İşte Ben de sabretmelerine karşılık bugün onları ödüllendirdim. İşte umduklarına kavuşanlar onlardır.

(Müminun 111)

Süleyman Ateş Meali:

"Bugün ben, onlara sabretmelerinin karşılığını verdim; onlar (evet) işte kurtulup murada erenler onlardır."

(Müminun 111)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Sabır göstermelerine karşılık ben de bugün onları ödüllendirdim. Başaranlar onlar oldu.

(Müminun 111)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(108-111) Allah; "Kesin sesinizi, Benimle konuşmayın. Kullarımın bir kısmı: 'Rabbimiz! Sana iman ediyoruz, bize acı ve bizi bağışla. Çünkü Sen'in rahmetin sonsuzdur' diyor, siz ise onları alaya alıyordunuz. Sonunda Beni anmayı unuttunuz, onlara gülüp durdunuz. Sabrettikleri için bu Gün onları ödüllendireceğim. İşte onlar kazançlı çıkacaklar" der.

(Müminun 111)

Şaban Piriş Meali:

Bugün sabrettikleri için onları ödüllendirdim. Kurtuluşa ermiş olanlar, işte onlardır.

(Müminun 111)

Talat Koçyiğit Meali:

"Ben de onları bugün, sizin eziyetlerinize sabretmeleri dolayısıyla mükâfatlandırdım. İşte asıl kurtuluşa erenler onlardır."

(Müminun 111)

Tefhimul Kuran Meali:

«Bugün ben, gerçekten onların sabretmelerinin karşılığını verdim. Şüphesiz onlar, 'kurtuluşa ve mutluluğa' erenlerdir.»

(Müminun 111)

Ümit Şimşek Meali:

“Ben ise, sabretmelerinden dolayı bugün onları ödüllendirdim; artık onlar muratlarına ermiş bulunuyorlar.”

(Müminun 111)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Bugün onlara ben, sabretmiş olmalarının karşılığını verdim. Başarıya erip kurtulanlar, onlardır.

(Müminun 111)