27. Neml Suresi / 3.ayet

Onlar ki, namazı hakkıyla kılarlar, zekâtı verirler ve ahirete de şeksiz şüphesiz inanırlar.

Bknz: (2/238)(6/92)(2/267)(9/60)

Mustafa Çavdar Meali

Neml 3 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

O inananlara ki namazlarını kılarlar, zekatlarını verirler ve onlardır ahirete adamakıllı inananlar.

(Neml 3)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Ki onlar, namazı dosdoğru kılıp (ikame edenler), zekâtı verenler ve onlar, ahirete kesin bilgiyle iman edenlerdir.

(Neml 3)

Abdullah Parlıyan Meali:

O mü'minler ki, namazlarına devamlı ve duyarlıdırlar, zekatlarını da verirler, ahirete de adamakıllı olarak inanırlar.

(Neml 3)

Adem Uğur Meali:

Onlar ki, namazı kılarlar, zekâtı verirler ve ahirete de kesin olarak inanırlar.

(Neml 3)

Ahmet Hulusi Meali:

Onlar ki, salatı (Allah'a yöneliş ile mi'racı yaşama) ikame ederler ve arınıp saflaşmak için varlıklarından verirler; işte onlar ölümsüz geleceklerine kesin yakin elde etmişlerdir.

(Neml 3)

Ahmet Tekin Meali:

Mü'minler, namazı erkanına, şartlarına, vaktine riayet ederek âşikâre kılanlar, vicdanlarını, servetlerini, sosyal bünyelerini arındıran, berekete vesile olan zekâtı verenler, özellikle âhiretin varlığını delilleriyle, gerekçeleriyle bilerek kesinlikle inananlardır.

(Neml 3)

Ahmet Varol Meali

Onlar namazı kılarlar, zekatı verirler ve onlar ahirete kesin inanırlar.

(Neml 3)

Ali Bulaç Meali:

Ki onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve onlar, ahirete kesin bilgiyle iman ederler.

(Neml 3)

Ali Fikri Yavuz Meali:

O müminler ki, namazı gereği üzere kılarlar, zekâtı verirler; âhireti ancak bunlar hakkıyla tasdik ederler.

(Neml 3)

Ali Rıza Sefa Meali:

Onlar, namazı dosdoğru kılarlar ve zekatı verirler. Sonsuz yaşama da kesin olarak inanırlar.

(Neml 3)

Ali Ünal Meali:

O mü’minler ki, namazı bütün şartlarına riayet ederek, vaktinde ve aksatmadan kılarlar, malî sorumluluklarını tam olarak yerine getirirler ve Âhiret’e de şüphe götürmez bir kesinlikle iman ederler.

(Neml 3)

Bahaeddin Sağlam Meali:

O inananlar ki, namazı tam kılarlar, zekâtı verirler ve onlar ahiret hayatına kesin olarak inanırlar.

(Neml 3)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Onlar ki namazı kılarlar, zekatı verirler ve ahirete de kesin olarak inanırlar.

(Neml 3)

Bekir Sadak Meali:

(2-3) Bunlar, namaz kilan, zekat veren ve ahirete de kesin olarak inanan muminlere dogruluk rehberi ve mujdedir.

(Neml 3)

Besim Atalay Meali:

Onlar, namazların kılarlar, zekâtların verirler, ahrete de yakından inan ederler

(Neml 3)

Celal Yıldırım Meali:

O mü'minler ki, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler ve Âhiret'e kesinlikle inanırlar.

(Neml 3)

Cemal Külünkoğlu Meali:

2,3. O (Kur'an), namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve ahirete yürekten inanan mü'minler için bir hidayet rehberi ve bir müjdedir.

(Neml 3)

Diyanet İşleri Eski Meali:

2,3. Bunlar, namaz kılan, zekat veren ve ahirete de kesin olarak inanan müminlere doğruluk rehberi ve müjdedir.

(Neml 3)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(2-3) Kur'an, namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahirete de kesin olarak inanan mü'minler için bir hidayet rehberi ve bir müjdedir.

(Neml 3)

Diyanet Vakfı Meali:

2, 3. Namazı kılan, zekâtı veren ve ahirete de kesin olarak iman eden müminler için bir hidayet rehberi ve bir müjdedir.

(Neml 3)

Edip Yüksel Meali:

Onlar ki namazı gözetirler, zekatı verirler ve ahiret konusunda da kuşkuları yoktur.

(Neml 3)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ki namazı dürüst kılarlar ve zekatı verirler, Ahırette de onlar yakin edinirler

(Neml 3)

Elmalılı Yeni Meali:

ki namazı dürüst kılarlar, zekatı verirler ve ahirete de kesin olarak inanırlar.

(Neml 3)

Erhan Aktaş Meali:

Onlar, salatı ikame ederler, zekatı verirler.[1] Onlar, ahirete kesin olarak inanırlar.

1)"Salatı ikame etmek, zekatı vermek" terkip olarak, ibadete layık yegane ilah olarak Allah'a inanmak; kulluğu, Allah'a yönelmeyi, dua ve ibadeti şirkten arındırılmış bir bilinçle ve arınmış, temizlenmiş, arı duru hale gelmiş bir benlikle yapmak; yardımlaşmayı, destek olmayı canlı ve diri tutmak demektir.

(Neml 3)

Gültekin Onan Meali:

Ki onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve onlar, ahirete kesin bilgiyle iman ederler.

(Neml 3)

Hakkı Yılmaz Meali:

(1-3) Tâ/9, Sîn/60. Bunlar, salâtı ikame eden [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumlarını oluşturan-ayakta tutan], zekâtı/vergiyi veren ve âhirete de kesin olarak inanan kişilerin ta kendileri olan mü’minler için doğru yol rehberi ve müjdeci olmak üzere Kur’ân'ın ve apaçık/açıklayıcı bir kitabın âyetleridir.

(Neml 3)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

O (müminler ki) namazı dosdoğru kılar, zekâtı verir ve ahirete de yakinen iman ederler.

(Neml 3)

Harun Yıldırım Meali:

Onlar ki, namazı kılarlar, zekâtı verirler ve ahirete de kesin olarak inanırlar.

(Neml 3)

Hasan Basri Çantay:

(öyle mü'minler) ki namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler. Onlar ahirete kat'i kanaat edinenlerin de ta kendileridir.

(Neml 3)

Hayrat Neşriyat Meali:

(O mü'minler) o kimselerdir ki namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler ve onlar âhirete gerçekten kat'î olarak inanırlar.

(Neml 3)

Hubeyb Öndeş Meali: /

[İnançlılar] ahirete [son hayata] yakinen-kesin olarak inananların ta kendileriyken, namazı sürekli olarak gereğince kılanlar ve zekatı verenlerdir.

(Neml 3)

Hüseyin Atay Meali:

1-3 Tâ, Sın. Bunlar Kuranın ve apaçık bir kitabın ilkeleridir. Bunlar, namaz kılan, zekat veren ve ahireti de kesin olarak bilen inananlara, doğruluk belgesi ve savadır.

(Neml 3)

İbni Kesir Meali:

Onlar ki; namazı kılarlar, zekatı verirler ve ahirete de yakınen inanırlar.

(Neml 3)

İlyas Yorulmaz Meali:

İnananlar namazlarını kılarlar, zekatlarını verirler ve ahiret gününe de, en ufak bir tereddütleri ve şüpheleri olmadan inanırlar.

(Neml 3)

İskender Ali Mihr Meali:

Onlar, namazı ikame ederler, zekâtı verirler ve onlar ki, onlar ahirete yakîn (sahibi) olarak inanırlar.

(Neml 3)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

O inananlar ki yalvarıya dururlar, zekât verirler, öbür dünyaya da kanasıya inanırlar.

(Neml 3)

Kadri Çelik Meali:

Onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler ve onlar, ahirete yakin edenlerdir.

(Neml 3)

Mahmut Kısa Meali:

O inananlar ki, namazlarını tam bir duyarlılıkla ve düzenli olarak kılarlar, ekonomik ve sosyal kulluğun özel bir örneği olan zekâtı hak sahiplerine verirler ve ilâhî mahkemenin kurulacağı öte dünyanın varlığına tüm kalpleriyle inanırlar.

(Neml 3)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

En doğru şekilde namazını kılarlar, zekatı verirler, ahirete de kesin olarak inanırlar.

(Neml 3)

Mehmet Türk Meali:

O (Mü’minler) âhirete gönülden inanarak namazı dosdoğru ve devamlı kılar ve zekâtı verirler.1*

(Neml 3)

Muhammed Celal Şems Meali:

Onlar namazı ayakta tutarlar ve zekât verirler. Ahiret (hayatına) kesin olarak inananlar (da,) onlardır.

(Neml 3)

Muhammed Esed Meali:

o inananlar ki, salatta devamlı ve duyarlıdırlar, arınmak için verirler ve ahirete de yürekten inanırlar!

(Neml 3)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

O inançlılar ki, içtenlikle yakarır, yoksulun hakkı olanı verir ve ahirete de kesinkes inanırlar.

(Neml 3)

Mustafa Çavdar Meali:

Onlar ki, namazı hakkıyla kılarlar, zekâtı verirler ve ahirete de şeksiz şüphesiz inanırlar.

Bknz: (2/238) - (6/92) - (2/267) - (9/60)

(Neml 3)

Mustafa Çevik Meali:

1-3 Ta. Sin. Bunlar sizin dilinizin sesleri olan harflerden oluşan kelimelerle, gerçekleri açıklamakta olan Kur’an âyetleridir. Bu âyetler, iman edenlere rehberlik edip, müjdeler vermektedir. Böylesi bir imana sahip olanlar namazlarını bilinçle ve devamlı kılarlar, kalplerini Allah’ın davetine ısındırmak ve arındırmak için ihtiyaç sahiplerine cömertçe yardımlarda bulunur ve âhirete de yürekten inanırlar.

(Neml 3)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Onlar ki, namazı hakkını vererek kılarlar, arınıp yücelmek için ödenmesi gereken bedeli öderler; zira onlar, ahirete gönlü yatarak inananların ta kendisidirler.

(Neml 3)

Osman Okur Meali:

(2-3) Bunlar, namaz kılan, zekat veren ve ahirete de kesin olarak inanan müminlere doğruluk rehberi ve müjdedir.

(Neml 3)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Öyle (mü'min) kimseler ki namazı doğruca kılarlar ve zekâtı verirler ve onlar ahirete de (evet onlar) kat'i surette inanırlar.

(Neml 3)

Ömer Öngüt Meali:

Onlar ki namazı kılarlar, zekâtı verirler ve ahirete kesin olarak inanırlar.

(Neml 3)

Ömer Sevinçgül Meali:

İnananlar, namazı özenle kılarlar, zekâtı verirler, ahirete kesinkes inanırlar.

(Neml 3)

Sadık Türkmen Meali:

Onlar namazı kılıp gereğini yerine getirirler. Zekâtı verir (vermek için çalışıp kazanırlar) ve ahirete de kesin olarak inanırlar.

(Neml 3)

Seyyid Kutub Meali:

Onlar namaz kılarlar, zekâtı verirler ve ahirete kesinlikle inanırlar.

(Neml 3)

Suat Yıldırım Meali:

O müminler ki namazı hakkıyla ifa eder, zekatı verir ve ahirete kesin olarak iman ederler.

(Neml 3)

Süleyman Ateş Meali:

Onlar ki namazı kılarlar, zekatı verirler ve ahirete de kesin olarak inanırlar.

(Neml 3)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Namazı tam kılan ve zekatı veren müminler için müjdeler içerir. Onlar Ahirete de içten inanırlar.

(Neml 3)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Onlar namazı kılar, arınmak için gerekeni verir, ahirete de kesin olarak inanırlar.

(Neml 3)

Şaban Piriş Meali:

Onlar, namazı kılarlar, zekatı verirler ve ahirete de kesin olarak inanırlar.

(Neml 3)

Talat Koçyiğit Meali:

2-3 Namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve âhirete de yakinen inanan mü'minler için bir hidayet ve bir müjdedir.

(Neml 3)

Tefhimul Kuran Meali:

Ki onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler ve onlar, ahirete kesin bilgiyle iman edenlerdir.

(Neml 3)

Ümit Şimşek Meali:

O mü'minler ki, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler. Onlar âhirete de kesin şekilde inanmışlardır.

(Neml 3)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

O müminler ki, namazı kılar, zekatı verirler. Ve ahirete tam bir biçimde inananlar da onlardır.

(Neml 3)