27. Neml Suresi / 49.ayet

Bunlar Allah adına yemin ederek kendi aralarında şöyle konuşuyorlardı:
– Bir gece vakti Salih’e ve ailesine ani baskın düzenleyip öldürelim sonra da onun hakkını arayacak olan velisine/yakınına “Biz senin akrabalarının öldürülmesi olayına asla tanık olmadık biz gerçekten doğru söylüyoruz diyelim” dediler.

Bknz: (57/4)(58/7)

Mustafa Çavdar Meali

Neml 49 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Allah adına, aralarında yemin ederek dediler ki: Bir gece Salih'i de, ailesini de öldürelim, sonra velisine, onu öldürmediğimiz gibi öldüreni de bilmiyoruz ve şüphe yok ki doğru söylüyoruz deriz.

(Neml 49)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Kendi aralarında) Allah adına yemin ederek dediler ki: “Gece mutlaka ona ve ailesine baskın düzenleyelim (ve hepsinin işini bitirelim) . Sonra da sahiplerine ‘(Salih ve) ailesinin yok edilişinden hiç haberimiz yok! (olup bitenleri asla görmedik) . Bizler, gerçekten doğruyu söyleyenlerdeniz’ (diye onları aldatalım ve atlatalım) .”

(Neml 49)

Abdullah Parlıyan Meali:

Bunlar Allah adına yemin ederek, aralarında anlaşıp: “O'na ve ailesine geceleyin baskın yapalım ve onların hepsini öldürelim” sonra da O'na arka çıkacak kimseye rahatlıkla: “O'nu öldürmediğimiz gibi, öldüreni de bilmiyoruz ve şüphe yok ki biz, doğru söylüyoruz” dediler.

(Neml 49)

Adem Uğur Meali:

Allah'a and içerek birbirlerine şöyle dediler: Gece ona ve ailesine baskın yapalım (hepsini öldürelim); sonra da velisine: "Biz (Sâlih) ailesinin yok edilişi sırasında orada değildik, inanın ki doğru söylüyoruz" diyelim.

(Neml 49)

Ahmet Hulusi Meali:

"Billahi" diye yeminleşerek dediler ki: "Ona ve ailesine gece baskın yapalım (öldürelim), sonra da Onun velisine: Biz Onun ve ailesinin öldürülmesinden habersiziz; kesinlikle doğruyu söylüyoruz" deriz.

(Neml 49)

Ahmet Tekin Meali:

Çete reisleri bir araya gelip Allah adına birbirlerine yemin ettirdiler: “Gece, ona ve ailesine baskın yapalım. Hepsini öldürelim. Sonra da velisine, biz Sâlih ailesinin yok edilişi sırasında orada değildik, inanın ki doğruyu söylüyoruz, diyelim.” dediler.

(Neml 49)

Ahmet Varol Meali

Kendi aralarında Allah'a and içerek dediler ki: "Muhakkak gece ona ve ailesine bir baskın düzenleyelim sonra velisine: "Biz onun ailesinin öldürülüşünde bulunmadık ve gerçekten biz doğru söyleyenleriz" diyelim."

(Neml 49)

Ali Bulaç Meali:

Kendi aralarında Allah adına and içerek, dediler ki: "Gece mutlaka ona ve ailesine bir baskın düzenleyelim, sonra velisine: Ailesinin yok oluşuna biz şahid olmadık ve gerçekten bizler doğruyu söyleyenleriz, diyelim."

(Neml 49)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Allah'a yeminleşerek şöyle dediler: “ - Salih'e ve ailesine (kendisine iman edenlere) muhakkak bir gece baskını yapalım (onları öldürelim), sonra geride kalan akrabasına yeminle diyelim ki, biz onun ehlinin helâkinde bulunmadık, gerçekten biz doğru söyliyenleriz.”

(Neml 49)

Ali Rıza Sefa Meali:

Allah'a yemin ederek, şöyle dediler: "Ona ve ailesine bir gece baskını yapalım. Ve sonra, ailesinin öldürülüşüne tanık olmadığımızı ve kesinlikle doğruyu söylediğimizi, Ona destek verenlere söyleyelim!"

(Neml 49)

Ali Ünal Meali:

Bir araya gelip, Allah adına yemin ederek şöyle anlaştılar: “Andolsun, Salih ve ailesi üzerine âni bir gece baskını yapıp hepsini öldürecek, sonra da hakkını arayacak yakınlarına öldürülmeleri hadisesini görmediğimizi, böyle bir şeye şahit olmadığımızı kesin bir dille ifade edeceğiz. Kesinlikle doğruyu söylediğimizi de bilhassa belirteceğiz.”

(Neml 49)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Onlar: “Onu (Salih’i) ve ailesini geceleyin öldüreceğimize, velisine: “Ailesinin nerede yok olduğunu görmedik. Biz doğru şahitleriz” diyeceğimize dair Allah’a yemin edelim.” dediler.

(Neml 49)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Allah'a and içerek birbirlerine şöyle dediler: "Gece, ona ve ailesine baskın yapalım, sonra da velisine,'Biz ailesinin yok edilişi sırasında orada değildik. İnanın ki doğru söylüyoruz' diyelim."

(Neml 49)

Bekir Sadak Meali:

«Biz gece ona ve ailesine baskin verelim, sonra da onun dostuna, ailesinin yok edilisinde bulunmadik, suphesiz biz dogru soyluyoruz, diyelim» diye aralarinda Allah'a yemin ettiler.

(Neml 49)

Besim Atalay Meali:

«Geceleyin hem ona, hem dahi ailesine baskın yaparız, ailesini öldüreni bilmediğimizi, gerçek olduğumuzu, velisine söyleriz» diyerek, Allah adına antlaştılar da

(Neml 49)

Celal Yıldırım Meali:

O (fesâdçılar) kendi aralarında yemin edip dediler ki: «Ona ve ailesine bir gece baskınında bulunalım, sonra da ona sahip çıkan yakınına, ailesinin yok edilmesine şâhid olmadık ve elbette bizler doğru kimseleriz, diyelim.»

(Neml 49)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Aralarında Allah adına yemin ederek şöyle dediler: “Mutlaka onu (Salih'i) ve ailesini geceleyin öldüreceğiz, sonra da velisine: ‘Biz onun ailesinin öldürülüşüne şahit olmadık. Biz kesinlikle doğru söyleyenleriz' diyeceğiz.”*

(Neml 49)

Diyanet İşleri Eski Meali:

"Biz gece ona ve ailesine baskın verelim, sonra da onun dostuna, ailesinin yok edilişinde bulunmadık, şüphesiz biz doğru söylüyoruz, diyelim" diye aralarında Allah'a yemin ettiler.

(Neml 49)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Aralarında Allah adına and içerek şöyle dediler: "Mutlaka onu ve ailesini geceleyin öldüreceğiz, sonra da velisine; 'Biz onun ailesinin öldürülüşüne şahit olmadık. Biz kesinlikle doğru söyleyenleriz', diyeceğiz."

(Neml 49)

Diyanet Vakfı Meali:

Allah'a and içerek birbirlerine şöyle dediler: Gece ona ve ailesine baskın yapalım (hepsini öldürelim); sonra da velisine: «Biz (Sâlih) ailesinin yok edilişi sırasında orada değildik, inanın ki doğru söylüyoruz» diyelim.

(Neml 49)

Edip Yüksel Meali:

ALLAH'a and içerek birbirlerine, 'Onu ve ailesine bir gece baskını yapalım ve sonra onun kabilesine, onların ölümü hakkında hiç bir şey bilmediğimizi ve doğru konuştuğumuzu söyleyelim,' dediler.

(Neml 49)

Elmalılı Orjinal Meali:

Allaha yeminleşerek kavlettiler, and olsun ona ve ehline bir gece baskını yapalım, sonra da veliysine: yemin edelim biz onun helakine şahid olmadık diyelim, şübhesiz sözümüz sözdür, sadıkızdır dediler

(Neml 49)

Elmalılı Yeni Meali:

Allah'a and içerek, birbirlerine şöyle dediler: "Ona ve ailesine bir gece baskını yapalım, sonra da velisine yemin edelim: Biz onun öldürülmesi sırasında orada değildik; gerçekten sözümüz sözdür, doğru söylüyoruz, diyelim."

(Neml 49)

Erhan Aktaş Meali:

Allah'a yemin ederek dediler ki: "Gece ona ve ailesine baskın yapalım. Sonra da onun yandaşlarına Bizim, o ailenin yok edilmesiyle bir ilgimiz yok. Biz kesinlikle doğru söyleyenleriz diyelim." dediler.

(Neml 49)

Gültekin Onan Meali:

Kendi aralarında Tanrı adına and içerek dediler ki: "Gece mutlaka ona ve ehline (ailesine) bir baskın düzenleyelim, sonra velisine: 'Ehlinin (ailesinin) yok oluşuna biz şahid olmadık ve gerçekten bizler doğruyu söyleyenleriz' diyelim."

(Neml 49)

Hakkı Yılmaz Meali:

Allah'a yeminleşerek, “Gece o'na ve ailesine baskın yapacağız, sonra da velîsine/haklarını koruyacak yakınlarına, ‘Biz, o ailenin yok edilişine şâhit olmadık/olay sırasında orada değildik ve biz kesinlikle doğru olanlarız’ diyeceğiz” dediler.

(Neml 49)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Aralarında Allah adına yemin ederek demişlerdi ki: “Ona ve ailesine bir gece baskını vereceğiz, sonra da velisine: ‘Biz, ailesinin helak oluşunu görmedik. Biz, gerçekten doğru söyleyenleriz.’ diyeceğiz.”

(Neml 49)

Harun Yıldırım Meali:

Allah'a and içerek birbirlerine şöyle dediler: Gece ona ve ailesine baskın yapalım (hepsini öldürelim); sonra da velisine: "Biz (Sâlih) ailesinin yok edilişi sırasında orada değildik, inanın ki doğru söylüyoruz" diyelim.

(Neml 49)

Hasan Basri Çantay:

(Birbirine), Allah (adı) ile andlaşarak, dediler ki: "Ona ve ehline herhalde bir gece baskın yapalım (hepsini öldürelim). Sonra da velisine: — andolsun biz o aailenin helakinde haazır değildik. Şübhesiz ki biz (bu sözümüzde) elbette saadıklarız, diyelim"!

(Neml 49)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Bunlar,) aralarında Allah'a yemîn ederek (birbirlerine): “Ona ve âilesine muhakkak bir gece baskın yapalım (onları öldürelim); sonra da onun velîsine, âilesinin öldürülüşünde, 'Kesinlikle (biz, orada) bulunmadık, hem şübhesiz ki biz doğru (söyleyen)kimseleriz, diyelim' ” dediler.

(Neml 49)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Birbirleriyle Allah [adına] antlaşarak "mutlaka ama mutlaka ana ve ailesine [taraftarlarına]¹ gece baskını² yapacağız! Sonra, mutlaka onun velisine 'onun ailesinin [taraftarlarının] helak oluşuna şahit değiliz, Yemin olsun ki, biz dürüstüz' diyeceğiz" dediler.

(Neml 49)

Hüseyin Atay Meali:

"Biz ona ve ailesine gece baskın yapalım, sonra da onun velisine, andolsun ailesinin yok edilişinde bulunmadık, doğrusu biz doğru söylüyoruz, diyelim' diye Allah'a yeminleşelim" dediler.

(Neml 49)

İbni Kesir Meali:

Aralarında Allah'a yemin ederek: Gece, biz ona ve ailesine baskın verelim. Sonra da onun dostuna; ailesinin yok edilişinde bulunmadığımızı şüphesiz doğru söylediğimizi bildirelim, dediler.

(Neml 49)

İlyas Yorulmaz Meali:

Dokuz kişi “Bir gece vakti Salih'i ve ailesini öldüreceğinize dair Allah adına yemin edin. Sonra akrabalarına “Biz, onun ve ailesinin katledilişini görmedik” Biz doğru söyleyenlerdeniz deriz” dediler.

(Neml 49)

İskender Ali Mihr Meali:

Allah’a kasem (yemin) ederek dediler ki: "Biz geceleyin mutlaka ona ve ailesine baskın düzenleyelim (onları öldürelim). Sonra da onun dostlarına (muhakkak ki) onun ailesinin helâk edilmesine şahit olmadık ve gerçekten biz sadıklarız (doğru söyleyenleriz)." diyelim.

(Neml 49)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Dediler: «Gelin, Allah'a and edelim de bir gece baskın yapıp Salih'i de, çoluğunu çocuğuna da öldürelim. Sonra da onun hakkını arıyanlara şöyle diyelim: Doğrusu, biz onun ocağı söndürülürken görmedik. Bize gelince, bizler dosdoğru kimseleriz.»

(Neml 49)

Kadri Çelik Meali:

Allah'a and içerek birbirlerine şöyle dediler: “Gece ona ve ailesine baskın yapalım; sonra da (geriye kalan) velisine, “Biz o ailenin yok edilişi sırasında orada değildik, inanın ki doğru söylüyoruz” diyelim.”

(Neml 49)

Mahmut Kısa Meali:

Bunlar, birbirlerine Allah adına söz verip gizlice antlaşarak şöyle dediler: “Her kabîleden birer savaşçı alarak Sâlih ve adamlarına geceleyin baskın yapıp hepsini ortadan kaldıralım; sonra da onun intikamını almak isteyecek akrabalarına, “Onun ve adamlarının öldürülmesi olayına biz katılmadık; bu işi kimin yaptığını da bilmiyoruz, gerçekten de doğru söylüyoruz!” deriz. Böylece bütün kabîlelerle savaşmayı göze alamayıp, kan diyetine razı olurlar.”

(Neml 49)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ettiler yemin kendi aralarında Allah adına : "Bir gece baskın yapıp onu ve ehlini öldürelim, Malumatımız yok, biz onları öldürmediğimiz gibi kimin ödürdüğünü de bilmiyoruz diyelim Lillah için bilmiyoruz deriz onların velisine ve yine; gerçekten doğru söylüyoruz diyelim.

(Neml 49)

Mehmet Türk Meali:

Allah adına yemin ederek, birbirlerine: “Bir gece onu ve ailesini öldürelim, sonra da akrabalarına, ‘biz onun ailesinin öldürüldüğünde orada değildik, (inanın ki) doğru söylüyoruz,’ diyelim.” dediler.

(Neml 49)

Muhammed Celal Şems Meali:

Onlar (aralarında) dediler ki: “Biz mutlaka ona ve ailesine geceleyin saldıracağız. Sonra (da) mutlaka (onların aile) büyüğüne, biz onun ailesinin öldürülmesine şahit olmadık ve şüphesiz biz doğru sözlüyüz diyeceğiz, (diye) Allah adına yemin edin.”

(Neml 49)

Muhammed Esed Meali:

bunlar Allah adına yemin ederek aralarında andlaşıp "Ona ve ailesine geceleyin baskın yapalım (ve onların hepsini öldürelim); sonra da o'na arka çıkacak olan kimseye, rahatlıkla, 'Onun ailesinin uğradığı kıyıma biz katılmadık; çünkü biz haktan yana kimseleriz! diyelim" dediler.

(Neml 49)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Allah'a ant içerek birbirlerine dediler ki; "Salih'i ve ailesini bir gece baskınıyla öldürelim; sonra da yakınlarına; 'Onlar öldürülürken biz olaya tanık olmadık; inanın doğruyu söylüyoruz,' deyiveririz."

(Neml 49)

Mustafa Çavdar Meali:

Bunlar Allah adına yemin ederek kendi aralarında şöyle konuşuyorlardı: – Bir gece vakti Salih’e ve ailesine ani baskın düzenleyip öldürelim sonra da onun hakkını arayacak olan velisine/yakınına “Biz senin akrabalarının öldürülmesi olayına asla tanık olmadık biz gerçekten doğru söylüyoruz diyelim” dediler.

Bknz: (57/4) - (58/7)

(Neml 49)

Mustafa Çevik Meali:

48-49 Salih’in kavminin yaşadığı şehri, dokuz kişilik bir çete yönetmekte idi, bunlar dirlik düzen tanımayan bozguncu ve zorba kimselerdi. Salih’in davetinden rahatsız olan bu çete, aralarında anlaşarak bir gece Salih ve onunla birlikte olanların evlerine baskın yapıp hepsini ortadan kaldırmaya karar verdiler, ardından onların kanını dava edecek olanlara gidip, “Bizim bunu yapanlarla bir ilişiğimiz, ilgimiz yok. Bizler doğrudan yana olan ve doğruları söyleyen kimseleriz.” demek üzere de anlaştılar.

(Neml 49)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Allah adına yemin ederek dediler ki: "Ona ve yakınlarına geceleyin baskın yapıp (ortadan kaldıralım); ardından da kanını dava edecek olanlara 'Biz onun ailesinin ortadan kaldırılmasına asla karışmadık; çünkü biz kesinlikle özü sözü doğru insanlarız' diyelim" demişlerdi.

(Neml 49)

Osman Okur Meali:

"Biz gece ona ve ailesine baskın verelim, sonrada onun dostuna; ailesinin yok edilişinde bulunmadık, şüphesiz biz doğru söylüyoruz, diyelim" diye aralarında Allah'a yemin ettiler.

(Neml 49)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Allah'a and içerek dediler ki: «Her halde onu ve ailesini geceleyin telef edelim de sonra velîsine diyelim ki, biz onun ehlinin helâk olduğu yerde hazır bulunmadık ve şüphe yok ki, bizler elbette doğru sözlü kimseleriz.»

(Neml 49)

Ömer Öngüt Meali:

Allah'a and içerek birbirlerine şöyle dediler: “Gece ona ve âilesine baskın yapalım. (Hepsini öldürelim). Sonra da velisine (geride kalan akrabasına), o âilenin öldürülüşü sırasında orada bulunmadığımızı, bizim doğru olduğumuzu söyleyelim. ”

(Neml 49)

Ömer Sevinçgül Meali:

Allah adına yemin ederek şu kararı verdiler: “Salih’e ve yakınlarına bir gece baskın yapalım. Sonra da, ona arka çıkana, “Ailesinin öldürülüşüne tanık olmadık, bizler dürüstüz” diyelim.”

(Neml 49)

Sadık Türkmen Meali:

Allah’a ant içerek dediler ki: “Ona ve ailesine gece baskını düzenleyelim sonra da velisine; ailesinin yok oluşuna şahit olmadığımızı söyleriz. Kesinlikle biz doğru söyleyenleriz deriz.”

(Neml 49)

Seyyid Kutub Meali:

Bunlar «Bir gece Salih'in evini basarak kendisini ve ailesini öldürelim, sonra da güvenliğini üstlenen akrabasını 'Onun ailesinin öldürülme olayından haberimiz yok, kesinlikle doğru söylüyoruz' diyelim» diye aralarında Allah adına and içtiler.

(Neml 49)

Suat Yıldırım Meali:

Allah'a yemin ederek aralarında şöyle anlaştılar:"Geceleyin ona ve yakınlarına baskın yapıp hepsini öldürür, sonra da sahip çıkan akrabalarına yakınlarının öldürülmesi esnasında orada bulunmadığımızı bildirir ve biz gerçekten doğru söylüyoruz deriz."

(Neml 49)

Süleyman Ateş Meali:

Allah'a and içerek birbirlerini: "Biz, gece ona ve ailesine baskın yap(ıp onları öldür)elim sonra velisine: 'Ailesinin öldürülüşünde bulunmadığımızı, bizim doğru olduğumuzu' söyleyelim" dediler.

(Neml 49)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Karşılıklı olarak Allah'a ant içip dediler ki; "Kesinlikle ona ve ailesine gece baskını yapacağız, sonra da velisine; "Ailesinin yok oluşunu görmedik. Biz elbette gerçeği söylüyoruz" diyeceğiz.

(Neml 49)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Allah adına yemin ederek: "Geceleyin onu ve taraftarlarını ortadan kaldıralım. Ona arka çıkacak olanlara da, 'Bizim bu saldırıdan haberimiz yok. Bu konuda doğru söylüyoruz' diyelim" dediler.

(Neml 49)

Şaban Piriş Meali:

Allah'a yemin ederek: -Onu ve ailesini geceleyin öldürelim, sonra da velisine, ailesinin yok edilişini biz görmedik gerçekten doğru söylüyoruz. diyelim, dediler.

(Neml 49)

Talat Koçyiğit Meali:

Aralarında Allah'a yemin ederek demişlerdi ki: 'Geceleyin Salih'e ve ailesine baskın yapalım; sonra velîsine, ailesinin yok edilişine biz şâhid olmadık biz doğru söyleyen kimseleriz, diyelim."

(Neml 49)

Tefhimul Kuran Meali:

Kendi aralarında Allah adına and içerek, dediler ki: «Gece mutlaka ona ve ailesine bir baskın düzenleyelim, sonra velisine: Ailesinin yok oluşuna biz şahid olmadık ve gerçekten bizler doğruyu söyleyenleriz, diyelim.»

(Neml 49)

Ümit Şimşek Meali:

Allah'a yemin ederek birbirlerine dediler ki: “Salih'i ve ailesini bir gece baskınıyla öldürelim; sonra da yakınlarına, 'Onlar öldürülürken biz orada değildik; inanın doğruyu söylüyoruz' deyiveririz.”

(Neml 49)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Allah adına yeminleşerek şöyle dediler: "Ona ve ailesine bir gece baskını yapalım, sonra da velisine şöyle diyelim: Biz onların ailesinin öldürülüşüne tanık olmadık. Vallahi, doğru söyleyenleriz."

(Neml 49)