37. Saffat Suresi / 19.ayet

Onun için çok şiddetli bir ses yeter! O da ne! İşte gerçeklerle yüz yüzeler!

Bknz: (6/31)(50/19)»(50/35)

Mustafa Çavdar Meali

Saffat 19 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Gerçekten de ancak bir tek bağrıştan ibarettir de birdenbire görüverirler ki dirilmişler.

(Saffat 19)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Sizi mahşere kaldıracak olan) İşte o, yalnızca bir tek çığlıktan (ve güçlü bir çağrıdan) ibarettir ki; artık onların (diriltilmiş olarak şaşkınlıkla) bakıp durduklarını (göreceksiniz).

(Saffat 19)

Abdullah Parlıyan Meali:

Bir tek haykırış yetecek. Bir de bakmışlar ki, hepsi diriltilmişler.”

(Saffat 19)

Adem Uğur Meali:

O (diriltme) korkunç bir sesten ibaret olacak, o anda hemen onların gözleri açılıp etrafa bakacaklar.

(Saffat 19)

Ahmet Hulusi Meali:

O ancak bir tek çığlık; birden onlar bakınırlar!

(Saffat 19)

Ahmet Tekin Meali:

“Diriltmek için kesinlikle bir tek emir, bir komut yetecek. Derhal onların gözleri açılacak.”

(Saffat 19)

Ahmet Varol Meali

O sadece bir tek çığlıktan ibarettir. Hemen bakıp kalırlar.

(Saffat 19)

Ali Bulaç Meali:

İşte o, yalnızca bir tek çığlıktan ibarettir; artık kendileri (diriltilmiş olarak) bakıp duruyorlar.

(Saffat 19)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Çünkü o, (Sûr'a ikinci defa) bir üfürüştür ki, derhal kabirlerinden kalkıb başlarına gelecek şeyi gözetlerler.

(Saffat 19)

Ali Rıza Sefa Meali:

İşte, yalnızca bir komut sesidir; o zaman anlayacaklar.

(Saffat 19)

Ali Ünal Meali:

Her şey, sadece tek bir emredici sesten ibaret olacak; ve işte, hepsi (mezarlarından kalkmış, dehşet içinde) etraflarına bakınmaktadır.

(Saffat 19)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Evet, onların dirilişi tek bir sayha ile olacak. Hemen dirilip bakacaklar.

(Saffat 19)

Bayraktar Bayraklı Meali:

O iş, sadece korkunç bir sesten ibarettir. Hemen onlar, diriltilmiş olarak bakıyorlardır.

(Saffat 19)

Bekir Sadak Meali:

Tek bir ciglik. Hemen bakip kalirlar.

(Saffat 19)

Besim Atalay Meali:

O, bir tek haykırıştır, hemen onlar bakarlar

(Saffat 19)

Celal Yıldırım Meali:

Bir tek haykırış yetecek; hemen (dirilip kalktıklarını) görürler.

(Saffat 19)

Cemal Külünkoğlu Meali:

O (diriliş anı) sadece şiddetli bir sesten (ikinci Sur'a üfürülüşten) ibarettir. Bir de bakarsın ki onlar (diriltilmiş şaşkın şaşkın) bakıp duruyorlar.

(Saffat 19)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Tek bir çığlık. Hemen bakıp kalırlar.

(Saffat 19)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

O ancak şiddetli bir sesten ibarettir. Bir de bakarsın ki onlar (diriltilmiş hazır) beklemektedirler.

(Saffat 19)

Diyanet Vakfı Meali:

O (diriltme) korkunç bir sesten ibaret olacak, o anda hemen onların gözleri açılıp etrafa bakacaklar.  *

(Saffat 19)

Edip Yüksel Meali:

O, bir tek dokunmadır. O zaman (kalkıp) bakınırlar.

(Saffat 19)

Elmalılı Orjinal Meali:

Çünkü o bir zorlu kumandadan ıbarettir derhal gözleri açılıverir

(Saffat 19)

Elmalılı Yeni Meali:

Çünkü o zorlu bir kumandadan ibarettir ki, hemen gözleri açılıverir.

(Saffat 19)

Erhan Aktaş Meali:

Artık o tek bir haykırıştır.[1] O zaman neyin ne olduğunu görecekler.

1)Uyulması zorunlu bir sesleniş.

(Saffat 19)

Gültekin Onan Meali:

İşte o, yalnızca bir tek çığlıktan ibarettir; artık kendileri (diriltilmiş olarak) bakıp duruyorlar.

(Saffat 19)

Hakkı Yılmaz Meali:

(19,20) Artık o zorlu bir haykırıştan ibarettir. Bir de bakmışsın ki, onlar karşıda duruverirler. Ve “Eyvah bizlere! İşte bu, Din Günü'dür!” derler.

(Saffat 19)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

O yalnızca tek bir çığlıktır. (Bir de bakarsın ki) bakınıyorlar.

(Saffat 19)

Harun Yıldırım Meali:

O korkunç. bir sesten ibaret olacak, o anda hemen onların gözleri açılıp etrafa bakacaklar.

(Saffat 19)

Hasan Basri Çantay:

İşte o, ancak birtek sayhadan ibaretdir ki onların birden bire gözleri açılıverecekdir.

(Saffat 19)

Hayrat Neşriyat Meali:

Artık o (dirilme işi), sâdece (korkunç) bir sesten ibârettir; bir de bakarsın ki onlar(dirilmiş de etraflarına) bakıyorlar!

(Saffat 19)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Artık o, sadece bir tek çığlıktır. Bir bakarsın ki onlar bakıp duruyorlar.

(Saffat 19)

Hüseyin Atay Meali:

19-20 Ancak o tek bir çığlıktır. Hemen bakakalırlar. Şöyle derler: "Vay bize! İşte bu yargılama günüdür."

(Saffat 19)

İbni Kesir Meali:

O, sadece bir tek çığlıktır ki onların birden bire gözleri açılıverecektir.

(Saffat 19)

İlyas Yorulmaz Meali:

O diriliş, bir tek komutla olacak ve insanlar hemen kalkıp, bakınıp duracaklar.

(Saffat 19)

İskender Ali Mihr Meali:

İşte o, sadece tek bir çığlıktır. Onlar işte o zaman (diriltilince) bakacaklar (görecekler).

(Saffat 19)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Gerçekten, bir tek çığlık kopacak, onların gözleri birdenbire açılıverecek de,

(Saffat 19)

Kadri Çelik Meali:

İşte o, yalnızca bir tek çığlıktan ibarettir; o anda hemen bakıp dururlar.

(Saffat 19)

Mahmut Kısa Meali:

Çünkü kıyâmet ve yeniden diriliş olayı, yalnızca bir çığlıktan ibarettir, o komut verilir verilmez, bütün insanlar mezarlarından fırlayacak ve şaşkınlıkla etraflarına bakacaklar:

(Saffat 19)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Aslında bu iş için bir tek emir yeter! Bir de bakarsınız hepsi dirilmiş etrafına bakınıyorlar.

(Saffat 19)

Mehmet Türk Meali:

O (dirilme,) korkunç bir çığlıktan ibarettir ve o anda, onlar baka kalırlar.

(Saffat 19)

Muhammed Celal Şems Meali:

Şüphesiz o, ancak bir azarlama (şeklinde) olacak. Bunun üzerine onlar, baka kalacaklar.

(Saffat 19)

Muhammed Esed Meali:

Çünkü o (alay ettikleri yeniden dirilme,) bir itham çığlığı şeklinde (aniden onların tepesinde patlayacak.) İşte o zaman (hakikati) anlamaya başlayacaklar,

(Saffat 19)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Bu iş için yalnızca bir tek buyruk yeter. Bir de bakarsınız ki hepsi dirilmiş, çevrelerine bakmıyorlar.

(Saffat 19)

Mustafa Çavdar Meali:

Onun için çok şiddetli bir ses yeter! O da ne! İşte gerçeklerle yüz yüzeler!

Bknz: (6/31) - (50/19)»(50/35)

(Saffat 19)

Mustafa Çevik Meali:

14-21 Müşrikler, Allah’ın âyetleri tebliğ edilerek doğru olan hayat tarzını yaşamaya davet edildiklerinde, alay ederek “Bunlar bizleri büyülemek için söylenmekte olan sözlerden başka bir şey değil.” derler. Bu da yetmezmiş gibi, ardından da şöyle demeye başlarlar: “Ne yani, şimdi biz öldükten, kemik yığını haline geldikten, toza toprağa karıştıktan sonra tekrar mı diriltileceğiz, bizden önce ölmüş olan atalarımızda mı diriltilecekler?” Sen onlara de ki: “Evet, hepiniz müşrik ve kâfir olarak ölmeniz sebebi ile hor, hakir, zelil ve aşağılanmış olarak diriltileceksiniz.” Diriliş Günü geldiğinde, üflenen Sûr’un o müthiş sarsıcı sesi ile diriltilip, gerçeklerle yüz yüze gelecekler ve o zaman da birbirlerine, “Eyvah! Demek ki bize bildirilen Hesap Günü gerçekmiş.” diyecekler.

(Saffat 19)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Nitekim o (gün) bir tek sarsıcı komut yankılanır: ve işte o an onlar bön bön bakakalır;

(Saffat 19)

Osman Okur Meali:

O (diriliş anı) sadece şiddetli bir sesten (ikinci Sur'a üfürülüşten) ibarettir. Bir de bakarsın ki onlar (diriltilmiş şaşkın şaşkın) bakıp duruyorlar.

(Saffat 19)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Çünkü o bir sayhadan ibarettir, onlar o zaman hemen bakar dururlar.

(Saffat 19)

Ömer Öngüt Meali:

O sadece korkunç sesten ibarettir. O anda gözleri birden bire açılıp etrafa bakarlar.

(Saffat 19)

Ömer Sevinçgül Meali:

‘Dirilme sürecini başlatan buyruk’ yaman bir sesten ibarettir. ‘Kabirlerinde bekleyenlerin’ gözleri hemen açılır ‘gerçeği görmeye başlarlar’.

(Saffat 19)

Sadık Türkmen Meali:

İşte o, korkunç bir sestir. Onlar hemen bakıp dururlar!

(Saffat 19)

Seyyid Kutub Meali:

O dirilme sahnesi korkunç bir çığlıktan ibarettir. Hemen o anda gözlerini birdenbire açıp etrafa bakacaklar.

(Saffat 19)

Suat Yıldırım Meali:

Bu iş için sadece bir tek emir yeter! Bir de bakarsınız ki hepsi dirilmiş, etraflarına bakınıyorlar.

(Saffat 19)

Süleyman Ateş Meali:

O (iş) sadece korkunç bir sesten ibarettir. Hemen onlar (diriltilmiş olarak) bakıyorlardır.

(Saffat 19)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Tekrar kalkma işi bir komuta bakar; o zaman anlarlar[1].

1)Bunlardan bazıları kör olarak haşredileceği için ayete bu şekilde mana verildiği takdirde ayetler arası ilişkiye zarar verme ihtimali var. Bakmak ile görmenin aynı şey olmadığı Araf 7/198'de anlatılıyor ancak ortalama okuyucu bu detayı yakalayamayabilir. Bu nedenle teknik açıdan mümkün ise ayete bu şekilde mana vermeyi öneriyorum.

(Saffat 19)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Sadece korkunç bir ses... Hemen kalkıp etraflarına bakınmaya başlarlar.

(Saffat 19)

Şaban Piriş Meali:

Çünkü o, korkunç bir sesten ibarettir. O zaman derhal gözleri açılacaktır.

(Saffat 19)

Talat Koçyiğit Meali:

O, sadece korkunç tek bir sayha (ses) dir ki, işte o zaman, onlar, her şeyi göreceklerdir.

(Saffat 19)

Tefhimul Kuran Meali:

İşte o, yalnızca bir tek çığlıktan ibarettir; artık kendileri (diriltilmiş olarak) bakıp durmaktadırlar.

(Saffat 19)

Ümit Şimşek Meali:

Buna bir ses yeter; ve onlar o anda kalkmış, bakınmaktadırlar.

(Saffat 19)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Müthiş bir komut sesidir O. Onlar öylece bakakalacaklar.

(Saffat 19)