42. Şura Suresi / 42.ayet

Sorumlu tutulacak olanlar insanlara zulmeden ve hak hukuk tanımadan memlekette azgınlık yapan kimselerdir. İşte onlar için acıklı bir azap vardır.

Bknz: (5/33)

Mustafa Çavdar Meali

Şura 42 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ancak halka zulmedenleri ve haksız yere, yeryüzünde azgınlıkta bulunanları suçlu saymaya yol var, onlaradır elemli azap.

(Şura 42)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Ancak insanlara zulüm yapan, yeryüzünde (ülkesinde ve bölgesinde) haksız yere (ve ahlâksız şekilde) bağiy’liğe kalkışıp (isyan ve anarşi çıkaran) ların aleyhine yol verilmiştir. (Bunların fitne ve fesadını önleyici tedbirlere müsaade edilmiştir) . İşte acıklı (ve caydırıcı) azap-ceza bunlar içindir.

(Şura 42)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ceza ve sorumluluk ancak, insanlara haksızlık edip, yeryüzünde haksızlıkla azgınlıkta bulunanlaradır. İşte bunlara ahirette can yakıcı bir azap vardır.

(Şura 42)

Adem Uğur Meali:

Ancak insanlara zulmedenlere ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenlere ceza vardır. İşte acıklı azap bunlaradır.

(Şura 42)

Ahmet Hulusi Meali:

Ancak insanlara zulmedenlerin ve haksız olarak arzda azgınlık yapanların aleyhine suçlama geçerlidir! İşte onlar için feci bir azap vardır.

(Şura 42)

Ahmet Tekin Meali:

Ancak insanlara baskı, zulüm ve işkence edenlere, insanları Allah yolundan, Allah yolundaki faaliyetlerden alıkoyanlara yeryüzünde haksız yere gaddar davrananlara, kesinlikle dünyada hesap sorulur ve cezalandırılır. Onlar için can yakıp, inleten müthiş bir de azap vardır.

(Şura 42)

Ahmet Varol Meali

Yol ancak insanlara zulmedenlerin ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenlerin aleyhlerinedir. Onlar için acıklı bir azap vardır.

(Şura 42)

Ali Bulaç Meali:

Yol, ancak insanlara zulmeden ve yeryüzünde haksız yere 'tecavüz ve haksızlıkta bulunanların' aleyhinedir. İşte bunlara acıklı bir azab vardır.

(Şura 42)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Günaha dair) yol, ancak haksızlıkla yeryüzünde azgınlık ederek insanlara zulüm yapanlar üzerinedir. İşte onlara acıklı bir azab vardır.

(Şura 42)

Ali Rıza Sefa Meali:

Ancak, insanları baskı altına alan ve yeryüzünde haksız yere saldıranlar suçlanırlar. Acı bir ceza, işte onlar içindir.

(Şura 42)

Ali Ünal Meali:

Sorumluluk, ancak insanlara haksızlık yapan ve hak–hukuk tanımayıp, ülkede taşkınlık ve tecavüzde bulunanlar için söz konusudur. Öylelerini bekleyen acı bir azaptır.

(Şura 42)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Asıl kınama yolu, insanlara zulmeden, yeryüzünde haksız yere azgınlık yapanlara karşı vardır. Onlar için elem verici bir azap vardır.

(Şura 42)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Ancak, insanlara zulmedenlere ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenlere ceza vardır. İşte, acıklı azap bunlaradır.

(Şura 42)

Bekir Sadak Meali:

Insanlara zulmedenlere, yeryuzunde haksiz yere taskinlik edenlere karsi durulmalidir. Iste, can yakici azap bunlaradir.

(Şura 42)

Besim Atalay Meali:

Tutulacak yol, ancak, insanlara zulmedip de, haksızlıkla yeryüzünde azanlara karşıdır, bunlar için, ağrıtıcı azap var

(Şura 42)

Celal Yıldırım Meali:

Ancak insanlara zulmedip yeryüzünde haksız yere yolsuzlukta bulunup haklara tecâvüz edenler aleyhine yol vardır. İşte onlara elem verici bir azâb vardır.

(Şura 42)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Ancak yol (sorumluluk ve ceza), insanları baskı altına alan ve yeryüzünde gaddarca davranarak her türlü haksızlığı yapanlar içindir. İşte onlar için şiddetli bir azap vardır. *

(Şura 42)

Diyanet İşleri Eski Meali:

İnsanlara zulmedenlere, yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenlere karşı durulmalıdır. İşte, can yakıcı azap bunlaradır.

(Şura 42)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Ceza yolu ancak insanlara zulmedenler ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenler içindir. İşte onlar için elem dolu bir azap vardır.

(Şura 42)

Diyanet Vakfı Meali:

Ancak insanlara zulmedenlere ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenlere ceza vardır. İşte acıklı azap bunlaradır.

(Şura 42)

Edip Yüksel Meali:

Ancak, halka zulmedenlere ve yeryüzünde haksız yere saldıranlara karşı durulmalıdır. Onlara acı bir azap vardır.

(Şura 42)

Elmalılı Orjinal Meali:

Yol ancak haksızlıkla yeryüzünde bagy ederek nasa zulm eyliyenler üzerinedir, işte onlara elim bir azab vardır.

(Şura 42)

Elmalılı Yeni Meali:

Yol, ancak haksız yere yeryüzünde azgınlık ederek, insanlara zulmedenler üzerinedir, işte onlara acı bir azap vardır.

(Şura 42)

Erhan Aktaş Meali:

Fakat insanlara haksızlık yapanların ve yeryüzünde haksız yere zorbalık yapanların aleyhlerine bir yol tercih edilir. İşte onlar, kendileri için acı bir azap olanlardır.

(Şura 42)

Gültekin Onan Meali:

Yol, ancak insanlara zulmeden ve yeryüzünde haksız yere 'tecavüz ve haksızlıkta bulunanların' aleyhinedir. İşte bunlara acıklı bir azab vardır.

(Şura 42)

Hakkı Yılmaz Meali:

Yol ancak, insanlara haksızlık eden ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık eden kimseler aleyhinedir. İşte onlar, kendileri için acı bir azap olanlardır.

(Şura 42)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Aleyhlerine yol olanlar, insanlara zulmeden ve yeryüzünde haksızca taşkınlık edenlerdir. Bunlar için can yakıcı bir azap vardır.

(Şura 42)

Harun Yıldırım Meali:

Ancak insanlara zulmedenler ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık gösterenler aleyhine yol vardır. İşte bunlar için çok acıklı bir azap vardır.

(Şura 42)

Hasan Basri Çantay:

O yol ancak insanlara zulüm etmekde, yer (yüzün) de haksız olarak teğallübe kalkmakda olanlara karşıdır. İşte bunlar (yok mu?) bunların hakkı pek acıklı bir azabdır.

(Şura 42)

Hayrat Neşriyat Meali:

O yol ancak, insanlara zulmedenlerin ve yeryüzünde haksız yere azgınlık edenlerinaleyhine vardır. İşte onlar yok mu, onlar için (pek) elemli bir azab vardır!

(Şura 42)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(o) yol (sorumluluk) , sadece 'insanlara zulüm eden ve yerde [dünyada] haksız yere taşkınlık edenlerin' üzerinedir. İşte onlara (evet!) onlara can yakan bir azap vardır.

(Şura 42)

Hüseyin Atay Meali:

Ancak insanlara haksızlık edenlere ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenlere karşı bir yol tutmalıdır. İşte acı azap bunlaradır.

(Şura 42)

İbni Kesir Meali:

Yol; ancak insanlara zulmedenler ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenler içindir. İşte onlara elim bir azab vardır.

(Şura 42)

İlyas Yorulmaz Meali:

Ceza yolu ancak, insanlara zulmedenler ve yeryüzünde haksız yere isyan edenlere vardır. Onlar için acıklı bir azap vardır.

(Şura 42)

İskender Ali Mihr Meali:

Fakat insanlara zulmedenlerin ve yeryüzünde haksız yere zorbalık yapanların üzerine (aleyhlerine) yol (ceza) vardır. İşte onlar; onlar için elîm bir azap vardır.

(Şura 42)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Ancak, insanlara kıyanlara, yeryüzünde zorbalık edenlere karşı durulur. İşte bunlar için acıklı bir azap vardır.

(Şura 42)

Kadri Çelik Meali:

Yol, ancak insanlara zulmeden ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenlerin aleyhinedir. İşte bunlar için acıklı bir azap vardır.

(Şura 42)

Mahmut Kısa Meali:

Ceza ve kınamayı hak edenler, sadece insanlara zulmeden ve hak hukuk tanımayıp yeryüzünde bozgunculuk çıkaran kimselerdir. İşte onları, can yakıcı bir azap bekliyor!

(Şura 42)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Şüphesiz yol; ancak insanlara zulmeden ve yeryüzünde başkaların haklarına tecavüz edenler Umumen haksızlık edenlerin aleyhinedir. İşte bunlara çok şiddetli acıklı bir azap vardır.

(Şura 42)

Mehmet Türk Meali:

Cezâ, ancak insanlara zulmeden ve yeryüzünde hakkın dışına çıkarak azgınlık edenleredir. Acıklı azap da onlar içindir.

(Şura 42)

Muhammed Celal Şems Meali:

Ancak insanlara zulmedenler ve yeryüzünde haksız yere isyan edenler suçlanırlar. Kendileri için acı azap olanlar (da,) ancak onlardır.

(Şura 42)

Muhammed Esed Meali:

ancak (başka) insanları baskı altına alan ve yeryüzünde gaddarca davranarak her türlü haksızlığı yapanlar suç işlemişlerdir. Onları şiddetli bir azap beklemektedir.

(Şura 42)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Ancak insanlara zulmedenlere ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenlere ceza vardır. İşte onlar için acıklı bir azap olacaktır.

(Şura 42)

Mustafa Çavdar Meali:

Sorumlu tutulacak olanlar insanlara zulmeden ve hak hukuk tanımadan memlekette azgınlık yapan kimselerdir. İşte onlar için acıklı bir azap vardır.

Bknz: (5/33)

(Şura 42)

Mustafa Çevik Meali:

40-43 Bir kötülüğün karşılığı, o kötülüğe denk bir cezadır. Ancak kim de affeder ve barış yolunu tercih ederse, onun mükâfatı da Allah’a aittir. Bununla birlikte Allah haksızlık edenleri ve zalimleri sevmez. Ancak zulme uğrayan kimse affetmez de haklarını almak isterse, bundan dolayı da suçlanıp sorumlu tutulmaz. Haddi aşıp zulmedenler, saldırganlık yapıp haksız yere güç kullananlar ise yaptıklarından dolayı sorumlu tutulup hak ettikleri azap ile cezalandırılacaklar. Fakat kim de sıkıntıya göğüs gerip, uğradığı haksızlık karşısında sabırlı davranıp bağışlayıcı olursa bu da takdir edilecek erdemli ve faziletli bir davranıştır.

(Şura 42)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Sorumlu olanlar, sadece insanlara zulmeden ve yeryüzünde haksız yere güç kullanıp saldırganlık yapan kimselerdir: Onları acıklı bir azap beklemektedir.

(Şura 42)

Osman Okur Meali:

Ancak (sorumluluk ve ceza), insanları baskı altına alan ve yeryüzünde gaddarca davranarak her türlü haksızlığı yapanlar içindir. İşte onlar için şiddetli bir azap vardır.

(Şura 42)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Yol ancak o kimseler üzerinedir ki, nâsa zulmederler ve yerde haksız yere azgınlıkta bulunurlar. İşte onlar için pek acıklı bir azab vardır.

(Şura 42)

Ömer Öngüt Meali:

Ancak insanlara zulmedenlere ve yeryüzünde haksız yere zorbalık yapanlara ceza vardır. İşte acıklı azap bunlaradır.

(Şura 42)

Ömer Sevinçgül Meali:

Sorumlu olanlar, insanlara zulmedenler, yeryüzünde haksız yere taşkınlık yapanlardır. İşte can yakıcı azap bunlar içindir.

(Şura 42)

Sadık Türkmen Meali:

(Aleyhlerine) yol aranacak olanlar şu kişilerdir ki; insanlara zulmederler ve yeryüzünde terör saldırılarında bulunurlar! İşte böyleleri için, çok acıklı bir azap vardır!

(Şura 42)

Seyyid Kutub Meali:

İnsanlara zulmedenlere, yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenlere karşı durulmalıdır. İşte can yakıcı azap bunlaradır.

(Şura 42)

Suat Yıldırım Meali:

Sorumlu olanlar, ancak insanlara zulmedenler ve ülkede haksız yere başkalarının hukukuna saldıranlardır. İşte böylelerinin hakkı gayet acı bir azaptır.

(Şura 42)

Süleyman Ateş Meali:

Ancak şunlar aleyhine yol vardır ki, insanlara zulmederler ve yeryüzünde haksız yere saldırırlar. İşte böylelerine acı bir azab vardır.

(Şura 42)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Engel olunacaklar sadece, insanlara yanlış yapanlar ve orada haksız davranış peşinde olanlardır[1]. Onlar için acıklı bir azap vardır.

1)Bu ayet bireysel özgürlük ve haklar ile kamusal hak ve özgürlüklerin sınırlarının delilidir. İnsanlar öznesi bugünkü anlamıyla kamudur.

(Şura 42)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Asıl suç işleyenler, insanlara zulmeden ve azgınlık ederek her türlü haksızlığı yapanlardır. İşte onlar, can yakıcı bir azaba uğrayacaklardır.

(Şura 42)

Şaban Piriş Meali:

Yol ancak, insanlara zulmeden ve yeryüzünde haksız olarak tecavüzde bulunanlaradır. İşte onlara acı bir azap vardır.

(Şura 42)

Talat Koçyiğit Meali:

Ceza, ancak, insanlara zulmeden ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık edenleredir. İşte acı azâb böyleleri içindir.

(Şura 42)

Tefhimul Kuran Meali:

Yol, ancak insanlara zulmeden ve yeryüzünde haksız yere 'tecavüz ve haksızlıkta bulunanların' aleyhinedir. İşte bunlar için acıklı bir azab vardır.

(Şura 42)

Ümit Şimşek Meali:

Suçlanacak olan, halka zulmeden ve yeryüzünde haksız yere taşkınlık yapan kimsedir. İşte onlar için acı bir azap vardır.

(Şura 42)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Aleyhlerine yol aranacak olan şu kişilerdir ki, insanlara zulmederler ve yeryüzünde haksız yere taşkınlıklar sergilerler/saldırılarda bulunurlar. İşte böyleleri için acıklı bir azap vardır.

(Şura 42)