20. Taha Suresi / 107.ayet

Öyle ki orada ne bir çukur ne de bir tümsek görebilirsin?

Bknz: (73/14)(79/10)(84/3)(101/5)

Mustafa Çavdar Meali

Taha 107 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Orada ne bir iniş görebilirsin, ne bir tümsek.

(Taha 107)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

“(Artık) Orada (ve yeryüzünde) ne bir eğrilik çukur göreceksin, ne de bir tümsek (kalacaktır) ."

(Taha 107)

Abdullah Parlıyan Meali:

Öyle ki, orada ne kıvrım, ne de tümsek göreceksin.

(Taha 107)

Adem Uğur Meali:

Orada ne bir iniş, ne de bir yokuş görebileceksin.

(Taha 107)

Ahmet Hulusi Meali:

"Orada ne çukur ne de tümsek görmezsin. "

(Taha 107)

Ahmet Tekin Meali:

“Orada ne bir çukur, ne de bir tüm-sek göreceksiniz.”

(Taha 107)

Ahmet Varol Meali

Orada ne bir çukur ne de bir tümsek göreceksin.

(Taha 107)

Ali Bulaç Meali:

"Orada ne bir eğrilik göreceksin, ne de bir tümsek."

(Taha 107)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Onlarda ne bir iniş, ne de bir yokuş göremiyeceksin.

(Taha 107)

Ali Rıza Sefa Meali:

"Orada, ne bir eğrilik ne de bir tümsek görmeyeceksin!"

(Taha 107)

Ali Ünal Meali:

Orada artık ne iniş ne yokuş, ne çukur ne tümsek görürsün.

(Taha 107)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Onların yerinde ne bir çukur ne de bir tepecik bulamazsın.

(Taha 107)

Bayraktar Bayraklı Meali:

"Orada ne bir iniş ne de bir yokuş görebileceksin."

(Taha 107)

Bekir Sadak Meali:

(105-108) Sana daglari sorarlar; de ki: «Rabbim onlari ufalayap savuracak, yerlerini duz, kuru bir toprak haline getirecek; orada ne cukur, ne tumsek goreceksin. O gun, hicbir tarafa sapmadan bir davetciye uyarlar. Sesler Rahman'in heybetinden kisilmistir; ancak bir fisilti isitirsin.»

(Taha 107)

Besim Atalay Meali:

Ne iğrilik görürsün, ne de çıkıntı orda»

(Taha 107)

Celal Yıldırım Meali:

(105-106-107) (Kıyametin meydana geldiği vakit) dağların (nasıl olacağını) sana soruyorlar. De ki: Rabbim onları darmadağın edecek, ufalayıp savuracak; yerlerini dümdüz pürüzsüz boş olarak bırakacak; artık onda ne bir eğrilik, ne de bir tümseklik göreceksin.

(Taha 107)

Cemal Külünkoğlu Meali:

105,106,107. (Ey Muhammed!) Sana dağların durumunu soruyorlar. De ki: “Rabbim onları (kıyamet günü) toz edip savuracak. Yerlerini dümdüz ve çırılçıplak bir alana dönüştürecek. Orada ne bir iniş, ne de bir yokuş görebileceksin. *

(Taha 107)

Diyanet İşleri Eski Meali:

105,106,107,108. Sana dağları sorarlar; de ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak, yerlerini düz, kuru bir toprak haline getirecek; orada ne çukur, ne tümsek göreceksin. O gün, hiçbir tarafa sapmadan bir davetçiye uyarlar. Sesler Rahman'ın heybetinden kısılmıştır; ancak bir fısıltı işitirsin."

(Taha 107)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

"Orada hiçbir çukur, hiçbir tümsek göremeyeceksin."

(Taha 107)

Diyanet Vakfı Meali:

Orada ne bir iniş, ne de bir yokuş görebileceksin.

(Taha 107)

Edip Yüksel Meali:

'Orda ne ufak bir eğrilik ne de bir tümsek göreceksin.'

(Taha 107)

Elmalılı Orjinal Meali:

Onda ne bir eğrilik ne bir yumruluk göremiyeceksin

(Taha 107)

Elmalılı Yeni Meali:

Orada ne bir eğrilik, ne de bir yumruluk göremeyeceksin.

(Taha 107)

Erhan Aktaş Meali:

Orada ne bir çukur ne de bir tümsek göremezsin.

(Taha 107)

Gültekin Onan Meali:

"Orada ne bir eğrilik göreceksin, ne de bir tümsek."

(Taha 107)

Hakkı Yılmaz Meali:

(105-107) Sana dağlardan soruyorlar, de ki: “Rabbim onları savurdukça savuracaktır. Böylece onları dümdüz boş bir hâlde bırakacak. Orada bir çukur ve bir tümsek görmeyeceksin.”

(Taha 107)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

“Sen orada ne bir eğrilik ne de bir çıkıntı görürsün.”

(Taha 107)

Harun Yıldırım Meali:

Orada ne bir iniş, ne de bir yokuş görebileceksin.

(Taha 107)

Hasan Basri Çantay:

"Onlarda ne bir iniş, ne de bir yokuş görmeyeceksin".

(Taha 107)

Hayrat Neşriyat Meali:

“Orada ne bir çukur, ne de bir tümsek göreceksin!”

(Taha 107)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Onlarda hiçbir eğrilik ve hiçbir tümsek görmezsin.

(Taha 107)

Hüseyin Atay Meali:

105-108 Ve sana Dağları sorarlar, de ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak, yerlerini düz, kuru bir toprak haline getirecek, orada ne çukur, ne tümsek göreceksin." O gün, hiçbir yana sapmadan bir çağırıcıya uyarlar. Sesler Rahmana saygıdan kısılmıştır, ancak bir fısıltı işitirsin.

(Taha 107)

İbni Kesir Meali:

Orada ne bir çukur, ne de bir tümsek göreceksin.

(Taha 107)

İlyas Yorulmaz Meali:

Orada ne bir eğrilik, nede bir tepecik görebilirsin.

(Taha 107)

İskender Ali Mihr Meali:

Orada (dağların yerinde) bir eğrilik ya da bir engebe (alçaklık yükseklik) görmezsin.

(Taha 107)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Öyle ki onların üzerinde ne bir alçaklık ne de bir yükseklik göremiyeceksin.

(Taha 107)

Kadri Çelik Meali:

“Onda ne bir çukur göreceksin, ne de bir tümsek.”

(Taha 107)

Mahmut Kısa Meali:

“Öyle ki, ne bir çukur göreceksin orada, ne de bir tümsek.”

(Taha 107)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Artık orada ne bir iniş, ne bir çukur, ne bir eğrilik, ne de bir yükselti göreceksindir.

(Taha 107)

Mehmet Türk Meali:

“O (alanda) hiçbir engebe ve tümsek göremeyeceksin,” (de.)

(Taha 107)

Muhammed Celal Şems Meali:

“Orada, hiçbir (engebe) veya tepe görmeyeceksin.”

(Taha 107)

Muhammed Esed Meali:

(öyle ki) orada ne kıvrım ne de tümsek göreceksin".

(Taha 107)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

"Öyle ki, yerlerinde ne bir iniş ne de yokuş göremezsin."

(Taha 107)

Mustafa Çavdar Meali:

Öyle ki orada ne bir çukur ne de bir tümsek görebilirsin?

Bknz: (73/14) - (79/10) - (84/3) - (101/5)

(Taha 107)

Mustafa Çevik Meali:

105-109 Sana Kıyamet Günü dağların ne olacağını soruyorlar, onlara de ki: “Rabbim onları un ufak edip savuracak, bulundukları yerleri dümdüz edecek, yeryüzünde ne bir tümsek ne de bir çukur kalacak. O Gün herkes kendisinden kaçıp kurtulamayacağı bir davetçinin peşinden mahşer yerine götürülecek, artık herkesin sesi kısılmış, fısıltı ve hırıltıdan başka bir ses çıkaramaz hale gelmiştir. Ve yine O Gün, Allah yaratılış amacına uygun olan hayat nizamına iman edip, gereklerini yerine getirme gayreti göstermiş olanların dışında hiç kimseye şefaat etmeyecektir.”

(Taha 107)

Mustafa İslamoğlu Meali:

orada ne bir çukur ne de bir tümsek göreceksin!"

(Taha 107)

Osman Okur Meali:

(105-107) (Ey Muhammed!) Sana dağların durumunu soruyorlar. De ki: “Rabbim onları (kıyamet günü) toz edip savuracak. Yerlerini dümdüz ve çırılçıplak bir alana dönüştürecek. Orada ne bir iniş, ne de bir yokuş görebileceksin.

(Taha 107)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Orada ne bir eğrilik ve ne de bir yumruluk göremezsin.

(Taha 107)

Ömer Öngüt Meali:

“Öyle ki orada ne bir çukur ne de bir tümsek görebileceksin!”

(Taha 107)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Orada ne bir çukur göreceksin, ne de bir tümsek.

(Taha 107)

Sadık Türkmen Meali:

Orada, bir eğrilik ve bir tümsek göremezsin.”

(Taha 107)

Seyyid Kutub Meali:

O alanda hiçbir engebe, hiçbir tümsek göremezsin.

(Taha 107)

Suat Yıldırım Meali:

"Orada artık ne iniş, ne yokuş göreceksin!"

(Taha 107)

Süleyman Ateş Meali:

Orada ne bir eğrilik, ne de bir tümsek görmeyeceksin.

(Taha 107)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Orada ne bir alçaklık ne de yükseklik göreceksin.

(Taha 107)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(105-107) Sana Kıyamet Günü dağların ne olacağını soruyorlar. De ki: "Rabbim o Gün onları darmadağın edecek, yeryüzünü dümdüz ve çıplak bir duruma getirecek. Orada ne bir çukur görebileceksin, ne de bir tümsek."

(Taha 107)

Şaban Piriş Meali:

Artık orada ne bir çukur ne de bir tümsek görebilirsin?

(Taha 107)

Talat Koçyiğit Meali:

Artık orada ne bir çukur ve ne de bir tümsek görebileceksin.

(Taha 107)

Tefhimul Kuran Meali:

«Orada ne bir eğrilik göreceksin, ne de bir tümsek.»

(Taha 107)

Ümit Şimşek Meali:

Öyle ki, onda ne bir eğim görürsün, ne bir yükseklik.

(Taha 107)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

"Yerlerinde bir eğrilik de bir yumruluk da görmeyeceksin."

(Taha 107)