56. Vakıa Suresi / 18.ayet

(17-18) Doldurulmuş sürahiler ve kâseler ile ölümsüz gençler onların etrafında pervane olacaklar.

Bknz: (52/24)(76/6)»(76/22)

Mustafa Çavdar Meali

Vakıa 18 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Kaynağından doldurulmuş şaraplarla dolu taslarla ve ibriklerle ve kadehlerle.

(Vakıa 18)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Kendilerine) Kaynağından (doldurulmuş) testiler, ibrikler ve kadehler (uzatılır).

(Vakıa 18)

Abdullah Parlıyan Meali:

Tertemiz kaynakların şaraplarından doldurulmuş büyük kaplarla, sürahiler ve kadehlerle

(Vakıa 18)

Adem Uğur Meali:

Maîn çeşmesinden doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle.

(Vakıa 18)

Ahmet Hulusi Meali:

Kaynağında dolmuş ibrikler, sürahiler ve kaselerle...

(Vakıa 18)

Ahmet Tekin Meali:

Maîn çeşmesinden, meşrubat pınarlarından, ırmaklarından doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle dolaşırlar.

(Vakıa 18)

Ahmet Varol Meali

(Şarap) kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle.

(Vakıa 18)

Ali Bulaç Meali:

Kaynağından (doldurulmuş) testiler, ibrikler ve kadehler,

(Vakıa 18)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Cennet şarabından dolu sürahiler, ibrikler ve kadehlerle...

(Vakıa 18)

Ali Rıza Sefa Meali:

Tertemiz kaynaklardan doldurulmuş sürahiler, testiler ve kadehlerle.[489]

489)"Tertemiz kaynak" terimi, kimi Kur'an çevirilerinde, "Şarap" veya "Cennet şarabı" veya "Cennet pınarı" veya "Öz kaynağından içki" veya "Baş ağrısı ve baş dönmesi vermeyen bembeyaz bir kaynak" biçiminde değişik anlamlar verilerek çevrilmiştir. Bu ayette cennete yönelik bildirilen ve "Tertemiz kaynaklar" olarak yazdığımız "Mainin" terimi, 67:30 ayetinde yeryüzüne yönelik olarak bildirilmiş ve tüm çevirilerde, "Su kaynakları" biçiminde çevrilmiştir.

(Vakıa 18)

Ali Ünal Meali:

Cennet şarabından doldurulmuş testiler, sürahiler ve kadehlerle;

(Vakıa 18)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehleri onlara sunarlar.

(Vakıa 18)

Bayraktar Bayraklı Meali:

- Hizmetçileri kadehler, ibrikler ve kaynaktan doldurulmuş bardaklar ile etraflarında devamlı dolaşırlar. Ondan başları ağrımaz ve sarhoş da olmazlar.

(Vakıa 18)

Bekir Sadak Meali:

(17-21) Olumsuz gencler yanlarinda, bas agrisi ve donmesi vermeyen bembeyaz bir kaynaktan doldurulmus kaseler, ibrikler, kadehler; sececekleri meyveler, arzulayacaklari kus eti ile dolasirlar.

(Vakıa 18)

Besim Atalay Meali:

17,18. Akan pınarlardan doldurulmuş kâselerle, ibriklerle, bardaklarla, kocalmayan yavrular dolaşırlar yanlarında!

(Vakıa 18)

Celal Yıldırım Meali:

Kaynaktan (doldurup getirdikleri) küpler, ibrikler ve kadehlerle dönüp dolaşırlar.

(Vakıa 18)

Cemal Külünkoğlu Meali:

17,18,19,20,21. Yaşlanmayan delikanlı hizmetçiler, (içmekle) başları ağrıtmayan ve sarhoş etmeyen (içeceklerin) kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle, hem de hoşlarına giden meyveler ve iştahla yiyecekleri kuş etleri ile onların etrafında (servis için) dolanırlar.

(Vakıa 18)

Diyanet İşleri Eski Meali:

17,18,19,20,21. Ölümsüz gençler yanlarında, baş ağrısı ve dönmesi vermeyen bembeyaz bir kaynaktan doldurulmuş kaseler, ibrikler, kadehler; seçecekleri meyveler, arzulayacakları kuş eti ile dolaşırlar.

(Vakıa 18)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(17-21) Ebediyen genç kalan uşaklar, onların etrafında; içmekle başlarının dönmeyeceği ve sarhoş olmayacakları, cennet pınarından doldurulmuş sürahileri, ibrikleri ve kadehleri, beğendikleri meyveleri ve arzu ettikleri kuş etlerini dolaştırırlar.

(Vakıa 18)

Diyanet Vakfı Meali:

Maîn çeşmesinden doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle.

(Vakıa 18)

Edip Yüksel Meali:

Kaynaktan doldurulmuş bardaklar, sürahiler ve kadehlerle.

(Vakıa 18)

Elmalılı Orjinal Meali:

Kübler ve ibrıklerle me'ıynden bir piyale

(Vakıa 18)

Elmalılı Yeni Meali:

Main'den doldurulmuş küpler, ibrikler ve kadehlere,

(Vakıa 18)

Erhan Aktaş Meali:

Kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler ve billur kadehler ile.

(Vakıa 18)

Gültekin Onan Meali:

Kaynağından (doldurulmuş) testiler, ibrikler ve kadehler,

(Vakıa 18)

Hakkı Yılmaz Meali:

(17-23) Çevrelerinde, kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler, kadehler –ki ondan ne başları ağrıtılır, ne de akılları giderilir– beğendiklerinden meyveler, canlarının çektiğinden kuş eti ile; hiç büyütülmeyen çocuklar, saklı inciler gibi iri gözlüler dolaşırlar.

(Vakıa 18)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Kaynağından doldurulmuş bardaklar, testiler ve kadehlerle.

(Vakıa 18)

Harun Yıldırım Meali:

Kaynağından testiler, ibrikler ve kadehler,

(Vakıa 18)

Hasan Basri Çantay:

"Main" (kaynağın) dan (dolu) büyük kablarla, ibriklerle ve kadehlerle.

(Vakıa 18)

Hayrat Neşriyat Meali:

17,18. (Aynı yaşları üzere) ölümsüz kılınmış çocuklar (ve genç hizmetçiler),(1)pınardan (akan Cennet şerbetleriyle doldurulmuş) testiler, ibrikler ve kadehlerle onların (o sâbikunun) etrâfında dolaşır!*

(Vakıa 18)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(17-18) Kalıcı [ölümsüz] yapılmış çocuklar, onların karşılarında, bardaklarla, testilerle ve [su] kaynaklarından (doldurulan) kaselerle dönüp dolaşır.

(Vakıa 18)

İbni Kesir Meali:

Main'den büyük kaplarla, ibrikler ve kadehlerle.

(Vakıa 18)

İlyas Yorulmaz Meali:

Ellerindeki bardaklarla, sürahilerle ve pınarlardan doldurulmuş kaselerle dolaşır dururlar.

(Vakıa 18)

İskender Ali Mihr Meali:

Akan pınarlardan doldurulmuş kâseler, ibrikler ve billur kadehler ile.

(Vakıa 18)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Main şarabından doldurulmuş testiler, ibrikler, bardaklarla.

(Vakıa 18)

Kadri Çelik Meali:

Kaynağından (doldurulmuş) testiler, ibrikler ve kadehler.

(Vakıa 18)

Mahmut Kısa Meali:

Ellerinde, cennet pınarlarından doldurulmuş testiler, sürahiler ve kadehlerle.

(Vakıa 18)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ağzına kadar main çeşmesinden doldurulmuştur

(Vakıa 18)

Mehmet Türk Meali:

17,18,19. Onların çevrelerinde ölümsüz genç hizmetçiler1 (ellerinde) onların başlarını ağrıtmayan, sarhoş etmeyen ve tertemiz içeceklerle dolu sürahiler, ibrikler ve kadehlerle dolaşır.*

(Vakıa 18)

Muhammed Celal Şems Meali:

(Onlar Cennetlikler’e) pınarlardan (doldurulmuş) kâseler, sürahiler ve bardaklar (getirecekler.)

(Vakıa 18)

Muhammed Esed Meali:

tertemiz kaynakların suyundan doldurulmuş kaseler, ibrikler ve fincanlarla,

(Vakıa 18)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Ellerinde pınarlardan doldurulmuş kaseler, ibrikler ve kadehler olacaktır.

(Vakıa 18)

Mustafa Çavdar Meali:

(17-18) Doldurulmuş sürahiler ve kâseler ile ölümsüz gençler onların etrafında pervane olacaklar.

Bknz: (52/24) - (76/6)»(76/22)

(Vakıa 18)

Mustafa Çevik Meali:

4-26 O Gün yeryüzü şiddetle sarsılacak, dağlar un ufak olup savrulacak ve insanlar üç sınıfa ayrılacaklar. Bir sınıf, davet edildiklerine iman edip, onu yaşama gayreti içinde orta yolu izleyen, amel defterleri sağ taraflarından verilecek mutlu kimseler; başka bir sınıf da, Allah adına davet edildikleri hayat nizamını reddedip, şirk ve küfür bataklığı içinde yaşamayı seçenlerdir. Bunlara amel defterleri sol taraflarından verilecek ve hak ettiklerini görünce hüsrana uğrayıp mutsuz olacaklar. Bir de davet edildikleri, sınırlarını da Allah’ın belirlediği hayatı yaşamak ve yaşatmak uğrunda malları ve canları ile cihat edenler var. Bunlar da yarışta öne geçenler ve Allah’a en çok yakınlık sağlayanlardır. İşte bu en önde koşarak öncülük edenler, cennetin kendileri için hazırlanmış olan en güzel yerlerinde nimetler içinde yaşayacaklardır. Bunların birçoğu önceki ümmetlerden, az bir kısmı da sonraki ümmetlerden olacak. Onlar o cennetlerde mücevherlerle işlenmiş tahtlar üzerinde, karşılıklı oturup, tarifsiz mutluluklar paylaşacaklar, orada ölümsüz ve daima genç olarak kalacak, tertemiz kaynaklardan ibriklere doldurulmuş içecekler ikram edilecek, içtiklerinde ne başları döner ne de sarhoş olurlar. Beğendikleri her türlü meyve, canlarının çektiği kuş etleri ve âdeta sedefler içindeki inciler gibi tertemiz, kusursuz bakışlı eşlerle de ödüllendirilecekler. Orada ne bir boş laf, ne de günaha yöneltecek hiçbir söz de duymazlar, yalnızca cennete kavuşmanın iç huzurunu yaşarlar.

(Vakıa 18)

Mustafa İslamoğlu Meali:

tarifsiz güzellikte bir kaynaktan doldurulmuş bir o kadar tarifsiz ibrikler ve kadehlerle sunulan (içecekler);

(Vakıa 18)

Osman Okur Meali:

(17-21) Ölümsüz gençler yanlarında, baş ağrısı ve dönmesi vermeyen bembeyaz bir kaynaktan doldurulmuş kaseler, ibrikler, kadehler; seçecekleri meyveler, arzulayacakları kuş eti ile dolaşırlar.

(Vakıa 18)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Çeşmelerden akan şuruplar ile (dolu) destiler ile ve ibrikler ile ve bardaklar ile.

(Vakıa 18)

Ömer Öngüt Meali:

Akıp giden şarap kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle.

(Vakıa 18)

Ömer Sevinçgül Meali:

Tertemiz kaynaklardan doldurulmuş kaseler, sürahiler, kadehler ikram edilir,

(Vakıa 18)

Sadık Türkmen Meali:

testilerle, ibriklerle ve bir kaynaktan doldurulmuş kâselerle...

(Vakıa 18)

Seyyid Kutub Meali:

Gürül gürül akan bir çeşmeden doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle.

(Vakıa 18)

Suat Yıldırım Meali:

(17-18) Etraflarında, cennet şarabından dolu testiler, sürahiler, kadehlerle, ebediliğe ermiş çocuklar dolaşıp hizmet ederler.

(Vakıa 18)

Süleyman Ateş Meali:

Akıp giden şarap kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle.

(Vakıa 18)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle gelir giderler.

(Vakıa 18)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(17-19) onlara, başağrısı yapmayan, sarhoş etmeyen kaynaklardan doldurulmuş sürahi ve kadehlerle ölümsüz çocuklar hizmet edecek.

(Vakıa 18)

Şaban Piriş Meali:

Tertemiz kaynağından doldurulmuş ibrikler, testiler ve fincanlarla...

(Vakıa 18)

Talat Koçyiğit Meali:

17-21 Ölümsüzlüğe erişmiş gençler, başağrısı vermeyen şarab kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler, kadehler, beğenecekleri meyveler ve arzu ettikleri kuş etleriyle çevrelerinde dolaşırlar.

(Vakıa 18)

Tefhimul Kuran Meali:

Kaynağından (doldurulmuş) testiler, ibrikler ve kadehler,

(Vakıa 18)

Ümit Şimşek Meali:

Pınarlardan doldurulmuş testiler, ibrikler, kadehlerle.

(Vakıa 18)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Sürahiler, ibrikler ve öz kaynağından içkilerle doldurulmuş kadehler eşliğinde.

(Vakıa 18)