56. Vakıa Suresi / 31.ayet

Şırıl şırıl akan suların başlarında oturacaklar.

Bknz: (55/46)»(55/66)

Mustafa Çavdar Meali

Vakıa 31 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve çağlayaçağlaya akan sular.

(Vakıa 31)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Durmaksızın akan ve çağlayan su(lar) ;

(Vakıa 31)

Abdullah Parlıyan Meali:

fışkırıp çağlayarak akan sular

(Vakıa 31)

Adem Uğur Meali:

Çağlayarak akan sular,

(Vakıa 31)

Ahmet Hulusi Meali:

Çağlayarak dökülüp akan bir suda,

(Vakıa 31)

Ahmet Tekin Meali:

Çağlayan suların kenarındadırlar.*

(Vakıa 31)

Ali Bulaç Meali:

Durmaksızın akan su(lar);

(Vakıa 31)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Çağlayan bir su kenarında,

(Vakıa 31)

Ali Ünal Meali:

Çağlayarak akan suların başlarında;

(Vakıa 31)

Bayraktar Bayraklı Meali:

- Dikensiz meyve ağaçları; salkımları sarkmış muz ağaçları, yayılmış gölgelerde, çağlayarak akan sularda, koparılmamış ve yasak edilmemiş birçok meyve ile nimetlendirilirler.

(Vakıa 31)

Bekir Sadak Meali:

(28-34) Onlar dikensiz sedir agaclari, salkimlari sarkmis muz agaclari, uzamis golge altinda, caglayarak akan sular kenarlarinda; bitip tukenmeyen ve yasak da edilmeyen bol meyveler arasinda; yuksek dosekler uzerindedirler.

(Vakıa 31)

Besim Atalay Meali:

31,32. Çağlayanlar yanındalar, bol meyva var!

(Vakıa 31)

Cemal Külünkoğlu Meali:

28,29,30,31,32,33,34. (Onlar cennette) dikensiz ağaçlar, meyveleri sarkmış muz ağaçları, (kesintisiz) uzayan gölgeler, çağlayarak akan sular, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler (sedirler) üzerindedirler.

(Vakıa 31)

Diyanet İşleri Eski Meali:

27,28,29,30,31,32,33,34. Onlar dikensiz sedir ağaçları, salkımları sarkmış muz ağaçları, uzamış gölge altında, çağlayarak akan sular kenarlarında; bitip tükenmeyen ve yasak da edilmeyen bol meyveler arasında; yüksek döşekler üzerindedirler.

(Vakıa 31)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(28-34) (Onlar), dikensiz sidir ağaçları ve meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler.

(Vakıa 31)

Diyanet Vakfı Meali:

Çağlayarak akan sular,

(Vakıa 31)

Edip Yüksel Meali:

Fışkıran sular,

(Vakıa 31)

Erhan Aktaş Meali:

Ve çağlayan sular,

(Vakıa 31)

Gültekin Onan Meali:

Durmaksızın akan su(lar);

(Vakıa 31)

Hakkı Yılmaz Meali:

(27-34) Ve sağın yaranı, nedir o sağın yaranı! Onlar, dikensiz kirazlar, meyve dizili muzlar/akasyalar, uzamış gölgeler, fışkıran su, kesilmeyen; tükenmeyen ve yasaklanmayan birçok meyveler ve yükseltilmiş döşekler içindedirler.

(Vakıa 31)

Harun Yıldırım Meali:

Ve sürekli akan su yanında,

(Vakıa 31)

Hasan Basri Çantay:

daima akan su (lar),

(Vakıa 31)

Hayrat Neşriyat Meali:

28,29,30,31,32,33,34. (Onlar,) dikensiz sedir ağaçları ve (salkımları) dizili muz ağaçları içinde, yayılmış bir gölgede, çağlayan su (kenarların)da, tükenmeyen ve yasaklanmayan pek çok meyveler arasında ve yükseltilmiş döşeklerdedirler!

(Vakıa 31)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(28-31) Dikensiz sedir ağacının, dizilmiş bir akasya ağacının, uzatılmış bir gölgenin ve akan suyun içindedirler.

(Vakıa 31)

İlyas Yorulmaz Meali:

Fışkırtılmış sular.

(Vakıa 31)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve çağlayan sular (arasında).

(Vakıa 31)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

durmayıp akan suların başında,

(Vakıa 31)

Kadri Çelik Meali:

Durmaksızın akan suda.

(Vakıa 31)

Mahmut Kısa Meali:

Yükseklerden çağlayan sular,

(Vakıa 31)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

(30-32) Vadilere yayılmış gölgeler. Şarıl şarıl akan sular. Pek çok çeşit meyveler

(Vakıa 31)

Mehmet Türk Meali:

Çağlayarak akan sular,

(Vakıa 31)

Muhammed Celal Şems Meali:

(28-34) (Onlar,) dikensiz sidre ağaçlı (bahçelerde,) meyveleri salkımlar (halindeki) muz (bahçelerinde,) uzatılmış gölgelerde, (yüksekten) akıtılan sularda, tükenmeyen ve yasak olmayan meyveler arasında ve (de) yüksek (yerlere yerleştirilmiş) kanepelerde (olacaklar.)

(Vakıa 31)

Muhammed Esed Meali:

fışkıran sular,

(Vakıa 31)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Onlar, çağlayan su başlarında olacaklardır.

(Vakıa 31)

Mustafa Çavdar Meali:

Şırıl şırıl akan suların başlarında oturacaklar.

Bknz: (55/46)»(55/66)

(Vakıa 31)

Mustafa Çevik Meali:

27-40 Davet edildikleri hayat nizamına iman edip, onu yaşamak arzusu ve gayreti içinde orta yolu izleyenler de her türlü meyve ağaçlarıyla donatılmış mis kokulu cennet bahçelerinde, ırmak başlarında, gölgeliklerde sefa sürecek, kabartılmış döşekler üzerinde oturup bahtiyar olacaklar. Orada onlara da, kendileriyle yaşıt ve gözleri eşlerinden başkasını görmeyen tertemiz, içleri eşlerine karşı sevgi dolu, uyumlu eşler bağışlayacağız. Orta yolu izleyenlerin de bir kısmı eski nesillerden bir kısmı da sonraki nesillerden.

(Vakıa 31)

Osman Okur Meali:

(28-34) Onlar dikensiz sedir ağaçları, salkımları sarkmış muz ağaçları, uzamış gölge altında, çağlayarak akan sular kenarlarında; bitip tükenmeyen ve yasak da edilmeyen bol meyveler arasında; yüksek döşekler üzerindedirler.

(Vakıa 31)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve çağlayıp akar bir su (başında)dırlar.

(Vakıa 31)

Ömer Öngüt Meali:

Çağlayarak akan sular kenarlarındadırlar.

(Vakıa 31)

Ömer Sevinçgül Meali:

çağlayarak akan sular,

(Vakıa 31)

Sadık Türkmen Meali:

çağlayarak akan su kenarında

(Vakıa 31)

Seyyid Kutub Meali:

Çağlayan akarsu boylarında,

(Vakıa 31)

Suat Yıldırım Meali:

Şarıl şarıl akan sular...

(Vakıa 31)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(28-34) Onlar, meyve dolu hurma ve muz ağaçları arasında, koyu gölgeler altında, sürekli akan su kenarlarında, bitmez tükenmez meyveler içinde değerli eşlerle beraber olacaklar.

(Vakıa 31)

Şaban Piriş Meali:

Çağlayan sularda..

(Vakıa 31)

Talat Koçyiğit Meali:

28-34 Onlar, dikensiz sedir ağaçlarının, dalları meyvelerle dolu muz ağaçlarının, uzamış gölgelerin, akıp duran suların, arkası kesilmeyen ve yasaklanmayan pek çok meyvenin bulunduğu cennetlerde, yükseltilmiş döşeklerdedirler.

(Vakıa 31)

Tefhimul Kuran Meali:

Durmaksızın akan su(lar);

(Vakıa 31)

Ümit Şimşek Meali:

Çağlayan su başlarında,

(Vakıa 31)