56. Vakıa Suresi / 70.ayet

Biz isteseydik onu acı ve tuzlu bir su yapardık. Buna şükretmeniz gerekmez mi?

Bknz: (24/43)

Mustafa Çavdar Meali

Vakıa 70 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Dileseydik onu tuzlu, acı bir su haline getirirdik, hala mı şükretmezsiniz?

(Vakıa 70)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Eğer dilemiş olsaydık onu tuzlu kılardık; (deniz suyu gibi asla içemezdiniz, hâlâ) şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Abdullah Parlıyan Meali:

Dileseydik o gökten inen tatlı suyu, tuzlu ve acı su haline getirirdik. Öyleyse neden şükretmiyorsunuz?

(Vakıa 70)

Adem Uğur Meali:

Dileseydik onu tuzlu yapardık. Şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Ahmet Hulusi Meali:

Eğer dileseydik onu acı (bir su) kılardık... Şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Ahmet Tekin Meali:

Sünnetimizin, düzenimizin yasaları içinde, irademizin tecellisine uygun olsaydı, onu tuzlu ve acı yapardık. Şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Ahmet Varol Meali

Dileseydik onu tuzlu yapardık. O halde şükretmeli değil misiniz?

(Vakıa 70)

Ali Bulaç Meali:

Eğer dilemiş olsaydık onu tuzlu kılardık; şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Dileseydik onu acı bir su yapardık. O halde (bu türlü nimetlere karşı Allah'a) şükretseniz ya...

(Vakıa 70)

Ali Rıza Sefa Meali:

Eğer dileseydik, onu tuzlu yapardık. Yine de şükretmiyor musunuz?

(Vakıa 70)

Ali Ünal Meali:

Eğer dilemiş olsaydık, o suyu tuzlu ve acı yapardık; yapmadığımıza göre, şükretmeli değil misiniz?

(Vakıa 70)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Eğer isteseydik, onu tuzlu su yapardık. Artık şükretmeniz gerekmez mi?!

(Vakıa 70)

Bayraktar Bayraklı Meali:

- İçtiğiniz suyu hiç düşündünüz mü? Siz mi onu buluttan indiriyorsunuz yoksa biz mi? Dileseydik onu acı yapardık. Hiç şükretmez misiniz?

(Vakıa 70)

Bekir Sadak Meali:

Dileseydik, tuzlu yapardık onu; öyleyse niçin sükretmiyorsunuz?

(Vakıa 70)

Besim Atalay Meali:

Dileseydik biz onu acı yapardık, niçin şükretmezsiniz

(Vakıa 70)

Celal Yıldırım Meali:

Dileseydik onu acı yapardık. Artık şükretmez misiniz ?

(Vakıa 70)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Dileseydik onu acı ve tuzlu bir su yapardık. O hâlde niçin hâlâ şükretmezsiniz?

(Vakıa 70)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Dileseydik onu acılaştırırdık; hala şükretmez misiniz?

(Vakıa 70)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Dileseydik onu acı bir su yapardık. O halde şükretseydiniz ya!.

(Vakıa 70)

Diyanet Vakfı Meali:

Dileseydik onu tuzlu yapardık. Şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Edip Yüksel Meali:

Dileseydik onu tuzlu yapardık. Şükretmez misiniz?

(Vakıa 70)

Elmalılı Orjinal Meali:

Dilesek onu acı bir çorak ediverirdik o halde şükretseniz a

(Vakıa 70)

Elmalılı Yeni Meali:

Dileseydik onu acı bir çorak yapardık. O halde şükretseniz ya!

(Vakıa 70)

Erhan Aktaş Meali:

Eğer dileseydik onu tuzlu yapardık. Buna şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Gültekin Onan Meali:

Eğer dilemiş olsaydık onu tuzlu kılardık; şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Hakkı Yılmaz Meali:

Dileseydik onu tuzlu yapardık. O hâlde karşılığını ödemeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Şayet dileseydik onu, tuzlu/acı bir su yapardık. Şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Harun Yıldırım Meali:

Dileseydik onu acı kılardık. Peki şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Hasan Basri Çantay:

Eğer dileseydik onu (içilmeyecek) tuzlu bir su yapardık. O halde şükretmeli değil misiniz?

(Vakıa 70)

Hayrat Neşriyat Meali:

Dileseydik onu tuzlu (acı bir su) yapardık; o hâlde şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Şayet tercih etseydik onu [o suyu] sıcak/acı yapardık. O halde, teşekkür etmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

İbni Kesir Meali:

İsteseydik onu tuzlu bir su kılardık. Öyleyse şükretmeli değil misiniz?

(Vakıa 70)

İlyas Yorulmaz Meali:

Biz isteseydik o suyu içilemez hale (acı,tuzlu) getirirdik. Şükretmeniz gerekmiyor mu?

(Vakıa 70)

İskender Ali Mihr Meali:

Eğer dileseydik, onu acı kılardık (yapardık), öyle ise (niçin) hâlâ şükretmiyorsunuz?

(Vakıa 70)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Eğer Biz dileseydik onu acı bir su yapardık. Öyleyse ne diye şükretmiyorsunuz?

(Vakıa 70)

Kadri Çelik Meali:

Eğer dilemiş olsaydık onu tuzlu kılardık; o halde neden şükretmiyorsunuz?

(Vakıa 70)

Mahmut Kısa Meali:

Dileseydik, onu acı ve tuzlu da yapabilirdik; öyleyse, bunca nîmetlere karşılık Rabb’inize şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

(70-71) İsteseydik onu tuzlu da yapardık. Peki yakmakta olduğunuz ateş de nedir?

(Vakıa 70)

Mehmet Türk Meali:

Eğer dilersek onu da tuzlu (ve acı) yapardık. Buna şükretseniz olmaz mı?

(Vakıa 70)

Muhammed Celal Şems Meali:

Dileseydik, Biz onu çok acı yapardık. Öyleyse siz neden şükretmiyorsunuz?

(Vakıa 70)

Muhammed Esed Meali:

(O tatlı bir su şeklinde iner, ama) dileseydik yakacak kadar tuzlu ve acı yapabilirdik. Öyleyse neden (Bize) şükretmiyorsunuz?

(Vakıa 70)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Dileseydik, onu tuzlu yapıverirdik. Peki şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Mustafa Çavdar Meali:

Biz isteseydik onu acı ve tuzlu bir su yapardık. Buna şükretmeniz gerekmez mi?

Bknz: (24/43)

(Vakıa 70)

Mustafa Çevik Meali:

68-70 Peki ya şu içtiğiniz suyu hiç düşündünüz mü, O’nu buluttan indiren siz misiniz, yoksa Biz miyiz? Dileseydik Biz o suyu tatlı değil de tuzlu veya acı da yapabilirdik. Bunca nimetle donatılmış olmanıza karşılık, aklınızı kullanıp da Allah’ın davetine yönelmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Eğer dileseydik onu tuzlu ve acı bir su yapardık: şu halde neden hala şükretmiyorsunuz?

(Vakıa 70)

Osman Okur Meali:

Uygun görseydik onu acı ve tuzlu bir su yapardık. O hâlde niçin hâlâ şükretmez siniz?

(Vakıa 70)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Eğer dilese idik onu acı bir su yapardık. Artık şükretmeli değil misiniz?

(Vakıa 70)

Ömer Öngüt Meali:

Eğer dileseydik, onu (içilmeyecek) tuzlu bir su yapardık. Hâlâ şükretmez misiniz?

(Vakıa 70)

Ömer Sevinçgül Meali:

Dileseydik onu tuzlu bir su yapıverirdik. Öyleyse niye şükretmiyorsunuz!

(Vakıa 70)

Sadık Türkmen Meali:

Dileseydik onu tuzlu yapardık. Şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Seyyid Kutub Meali:

Eğer isteseydik onu acı yapardık. Şükretsenize!

(Vakıa 70)

Suat Yıldırım Meali:

Dileseydik onu tuzlu da yapardık. Şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Süleyman Ateş Meali:

Dileseydik onu tuzlu yapardık. Şüketmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Süleymaniye Vakfı Meali:

O suyu, tuzlu ve sıcak indirmeyi tercih edebilirdik. Öyleyse görevlerinizi neden yerine getirmiyorsunuz!

(Vakıa 70)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Dileseydik onu tuzlu yapardık. Hâlâ şükretmeyecek misiniz?

(Vakıa 70)

Şaban Piriş Meali:

İsteseydik onu tuzlu bir su yapardık; şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Talat Koçyiğit Meali:

Dilesek, onu acı veya tuzlu kılarız (da, ne içebilir, ne de tarımda kullanabilirsiniz). O halde şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Tefhimul Kuran Meali:

Eğer dilemiş olsaydık onu tuzlu kılardık; şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)

Ümit Şimşek Meali:

Dileseydik onu acı bir su yapardık; öyleyse niçin hâlâ şükretmezsiniz?

(Vakıa 70)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Dileseydik, onu tuzlu yapıverirdik. Peki şükretmeniz gerekmez mi?

(Vakıa 70)