Şimdi onlar kendilerinden öncekilerin başlarına gelen felaketlerden başka bir şey mi bekliyorlar?
– De ki: – Bekleyin bakalım ben de sizinle beraber beklemekteyim!
Bknz: (18/55)
Şimdi onlar kendilerinden öncekilerin başlarına gelen felaketlerden başka bir şey mi bekliyorlar?
– De ki: – Bekleyin bakalım ben de sizinle beraber beklemekteyim!
Bknz: (18/55)
Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Onlar, kendilerinden önce gelip geçenlerin uğradıkları felaket günlerine benzer günlerden başka bir şey mi bekliyorlar? De ki: Bekleyin bakalım, şüphe yok ki ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.
(Yunus 102)(Onlar) Kendilerinden önce gelip geçmişlerin (başlarına çöküveren azap) günlerinin bir benzerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: “(Akıbetinizi ve felaketinizi) Bekleyedurun. Şüphesiz ben de sizlerle beraber bekleyenlerdenim.”
(Yunus 102)O halde, kendilerinden önce gelip geçen inkârcıların yaşadığı felaket günlerinden başka günler mi bekliyorlar? De ki: Öyleyse olacak olanı bekleyin bakalım; doğrusu ben de sizinle beraber bekleyeceğim.
(Yunus 102)Onlar, kendilerinden önce gelip geçmiş toplumların (acıklı) günlerinin benzerlerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: Haydi bekleyin! Şüphesiz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.
(Yunus 102)Onlar kendilerinden önce geçmiştekilerin devirlerindeki (azap veren olayların) benzerini mi bekliyorlar? De ki: "O halde bekleyin... Ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim. "
(Yunus 102)Onlar kendilerinden önce geçip giden milletlerin uğradıkları felâket günlerinin benzerlerinin dışında güzel günler mi bekliyorlar? “Siz Rabbinizin tehdidini bekleyin, ben de sizinle birlikte ilâhî va'din tecellisini bekleyenlerdenim” de.
(Yunus 102)Onlar kendilerinden önce geçmiş olanların başlarına gelen günlerin benzerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: "Bekleyin bakalım! Ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim."
(Yunus 102)Kendilerinden önce gelip geçmişlerin (başlarından geçen) günlerin bir benzerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: "Bekleyedurun. Şüphesiz ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim."
(Yunus 102)Müşrikler, ancak kendilerinden önce gelip geçmiş olanların günleri gibi, (acıklı) bir gün bekliyorlar. De ki: “- Bekleyin, ben de sizinle beraber bekliyenlerdenim.”
(Yunus 102)Kendilerinden önce geçmiş olanların günlerinin tıpkısından başkasını mı bekliyorlar? De ki: "Artık, bekleyin! Aslında, sizinle birlikte ben de bekliyorum!"
(Yunus 102)Mevcut halleriyle başlarına, kendilerinden önce geçen toplulukların ibret dolu unutulmaz helâk günlerinden başka nasıl bir günün gelmesini bekleyebilirler? (Ey Rasûlüm, onlara) de: “Bekleyin, ben de sizinle beraber bekliyorum.”
(Yunus 102)Onlar, kendilerinden önce gelip geçenlerin başlarına gelen musibet günlerinden başka bir şey beklemiyorlar. De ki: “Bekleyin, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.”
(Yunus 102)"Onlar, sadece kendilerinden önce gelip geçenlerin başlarına gelen günler gibisini bekliyorlar, öyle mi?" De ki: "O halde bekleyiniz, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim."
(Yunus 102)Kendilerinden once gecenlerin baslarina gelen olaylardan baska bir sey mi bekliyorlar? «Bekleyin, ben de sizinle beraber beklemekteyim» de.
(Yunus 102)Onlar ancak, kendilerinden önce geçenlerin, günlerinin eşini mi beklerler? De ki: «Bekleyiniz, ben de sizinle beklemekteyim»
(Yunus 102)Onlar ancak kendilerinden önce gelip geçenlerin günleri gibi bir gün beklemekteler, değil mi ? De ki: Bekleyin, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.
(Yunus 102)Onlar sadece, kendilerinden önce gelip geçenlerin başlarına gelen (azap dolu) günlerin benzerini mi bekliyorlar? De ki: “Bekleyin bakalım, ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim.”
(Yunus 102)Kendilerinden önce geçenlerin başlarına gelen olaylardan başka bir şey mi bekliyorlar? "Bekleyin, ben de sizinle beraber beklemekteyim" de.
(Yunus 102)Onlar sadece, kendilerinden önce gelip geçenlerin başlarına gelen (azap dolu) günlerin benzerini mi bekliyorlar? De ki: "Bekleyin bakalım, ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim."
(Yunus 102)Onlar, kendilerinden önce gelip geçmiş toplumların (acıklı) günlerinin benzerlerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: Haydi bekleyin! Şüphesiz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.
(Yunus 102)Kendilerinden öncekilerin yaşadığı günlerin bir benzerini mi bekliyorlar? De ki, 'Bekleyin, ben de sizinle birlikte beklemekteyim.'
(Yunus 102)Onun için onlar sırf kendilerinden evvel geçenlerin günleri gibi bir gün gözlerler, de ki: gözleyin ben de sizinle beraber gözliyenlerdenim
(Yunus 102)Onun için, onlar ancak kendilerinden öncekilerin günleri gibi bir gün mü gözlüyorlar? De ki: "Gözleyin ben de sizinle beraber gözleyenlerdenim!"
(Yunus 102)Kendilerinden öncekilerin başından geçen felaketlerin bir benzerini mi bekliyorlar? De ki: "Bekleyin, ben de sizinle beraber bekliyorum."
(Yunus 102)Kendilerinden önce gelip geçmişlerin (başlarından geçen) günlerin bir benzerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: "Bekleyedurun. Şüphesiz ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim."
(Yunus 102)Artık onlar, sadece kendilerinden önce gelmiş geçmiş olanların uğradıkları günlerin aynısını mı bekliyorlar? De ki: “Bekleyin, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.”
(Yunus 102)Kendilerinden önce yaşamış kavimlerin (başına gelen kötü) günlerin bir benzerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: “Bekleyin (bakalım), ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.”
(Yunus 102)Onlar, kendilerinden önce geçmiş olanların günleri gibisinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: “Haydi bekleyin. Şüphesiz ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim.”
(Yunus 102)Onlar, kendilerinden evvel (gelib) geçmiş (kavm) lerin (o acıklı) günleri gibi (bir gün) den başkasını mı bekliyorlar?. De ki: "Haydi (o günü) bekleyin. Şübhesiz ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim."
(Yunus 102)Yoksa (onlar) ille de kendilerinden önce gelip geçen (ümmet)lerin (başlarına gelen) günlerinin benzerini mi bekliyorlar? De ki: “Öyleyse (azâbı) bekleyin, doğrusu ben de sizinle berâber (azâbınızın nasıl olacağını) bekleyenlerdenim.”
(Yunus 102)Kendilerinden önce gelip geçmişlerin günlerinin benzerinden başkasını beklemiyorlar¹. "Artık bekleyin, kesinlikle ben, sizinle birlikte bekleyenlerdenim" de.
(Yunus 102)Kendilerinden önce geçenlerin başlarına gelen olaylardan başka bir şey mi bekliyorlar? De ki: "Bekleyin, ben de sizinle beraber beklemekteyim."
(Yunus 102)Kendilerinden önce geçenlerin başlarına gelen günler gibisinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: Bekleyin, ben de sizinle beraber beklemekteyim.
(Yunus 102)Onlar kendilerinden önceki toplumların geçirdikleri günlerin (yaşantılarının) aynısını mı bekliyorlar? Deki “Bekleyip görün, bende sizinle beraber bekleyenlerdenim.”
(Yunus 102)Yoksa onlardan önce geçmiş olan günlerin benzerinden başkasını mı bekliyorlar? “Artık bekleyin, muhakkak ki ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.” de.
(Yunus 102)Onlar kendilerinden önce gelenlerin başlarından geçenlerden başkasını mı bekliyorlar? De ki: «Bekleyin öyleyse. Ben de sizinle birlikte bekliyeceğim.»
(Yunus 102)Onlar, kendilerinden önce gelip geçmiş toplumların (acıklı) günlerinin benzerlerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: “O halde bekleyedurun; şüphesiz ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim.”
(Yunus 102)Yoksa onlar, kendilerinden önceki zâlimlerin yaşadığı azap günleri gibi bir günün gelmesinimi bekliyorlar? Bu gâfillere de ki: “Bekleyin öyleyse, işte ben de sizinle beraber bekliyorum!”
(Yunus 102)Nasıl yani? kendilerinden önce gelip geçen inkarcıların yaşadığı felaketler Uyup bir benzeri olmayanı mı beklerler? De ki: "Bekleyin bakalım sizler, Sizinle birlikte ben de beraber bekleyeceğim. (Göreceğiz sonu nasıldır?)
(Yunus 102)Galiba onlar, kendilerinden öncekilerin (başlarına belâlar getiren) günlerinin benzeri dışında, başka bir şey bekliyorlar. Sen de (onlara); “bekleyin bakalım, ben de sizinle beraber (başınıza gelecekleri) bekleyenlerdenim.” de.
(Yunus 102)Onlar, kendilerinden önce gelip geçenlerin günlerinin benzerinden başka bir şey mi bekliyorlar? De ki: “Öyleyse bekleyin. Şüphesiz, ben (de) sizinle beraber bekleyenlerdenim.”
(Yunus 102)O halde, kendilerinden önce gelip geçen (inkarcıların yaşadığı felaket) günlerinden başka günler mi bekliyorlar? De ki: "Öyleyse, (olacak olanı) bekleyin bakalım; doğrusu ben de sizinle beraber bekleyeceğim!"
(Yunus 102)Onlar kendilerinden önce gelip geçenlerin yaşadıkları acı günlerden başka bir sonuç mu bekliyorlar? Onlara de ki; "Bekleyiniz bakalım. Ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim."
(Yunus 102)Bknz: (18/55)
(Yunus 102)Anlaşılan o ki bu müşrikler de kendilerinden önce, Allah’ın Rabliği ve ilahlığının üstünü örtüp inkâr etmeye çalışanların başlarına gelen azabın kendi başlarına gelmesini bekliyorlar. Sen onlara de ki: “O halde olacakları bekleyin bakalım. Ben de sizinle birlikte bekleyeceğim.”
(Yunus 102)Şu durumda, kendilerinden önce gelip geçmiş kimselerin yaşadığı (felaket) günlerin benzerini mi gözlüyorlar? De ki: "O halde gözleyin; şunu iyi bilin ki ben de sizinle birlikte gözleyenlerdenim!"
(Yunus 102)Onlar sadece, kendilerinden önce gelip geçenlerin başlarına gelen (azap dolu) günlerin benzerini mi bekliyorlar? De ki: “Bekleyin bakalım, ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim.”
(Yunus 102)Artık onlar beklemezler, ancak kendilerinden evvel geçmiş olanların günlerin mislini beklerler. De ki: «Bekleyiniz, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.»
(Yunus 102)Onlar kendilerinden önce gelip geçenlerin başlarına gelen günlerin benzerlerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: “Bekleyin! Ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim. ”
(Yunus 102)Kendilerinden önce geçenlerin başlarına gelen can yakıcı olaylardan başka bir şey mi bekliyorlar! “Bekleyedurun bakalım, ben de sizinle beraber beklemekteyim” de.
(Yunus 102)Onlar kendilerinden önce gelip geçen kimselerin günü gibi, acı günleri mi bekliyorlar? De ki: “Bekleyin öyleyse! Ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.”
(Yunus 102)Onlar kendilerinden önce gelip geçen toplumların yaşadıkları acı günlerden başka bir sonuç mu bekliyorlar? Onlara de ki; «Bekleyiniz bakalım, ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim.»
(Yunus 102)Onlar, sadece kendilerinden önce gelip geçmiş milletlerin başlarına gelen felaketli günler gibi bir gün gözlüyorlar değil mi?De ki: "Gözleyin, ben de sizinle beraber bekliyorum."
(Yunus 102)Onlar sadece kendilerinden önce gelip geçenlerin başlarına gelen günler gibisini bekliyorlar öyle mi? De ki: "O halde bekleyin, ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim!"
(Yunus 102)Kendilerinden önce gelip geçenlerin gördükleri günlerin benzerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki "Bekleyin bakalım, bende sizinle birlikte bekliyorum."
(Yunus 102)Onlar, kendilerinden önceki kâfirlerin başlarına gelenlerden başka bir şey mi bekliyorlar? De ki: "Öyleyse bekleyin, ben de sizinle beraber beklemekteyim."
(Yunus 102)Kendilerinden önce geçenlerin başlarına gelen olaylardan başka bir şey mi bekliyorlar? (Öyle mi) -Bekleyin, ben de sizinle beraber beklemekteyim, de!
(Yunus 102)Onlar, kendilerinden önce gelip geçmiş (kavim) lerin günleri gibi bir günden başkasını mı bekliyorlar? De ki: "Bekleyin bakalım; ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim".
(Yunus 102)Kendilerinden önce gelip geçmişlerin (başlarından geçen) günlerin bir benzerlerinden başkasını mı bekliyorlar? De ki: «Bekleyedurun. Şüphesiz ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim.»
(Yunus 102)Onlar ancak kendilerinden öncekilerin başlarına gelen azap günlerinin benzerini bekliyorlar. De ki: Siz bekleyedurun; ben de sizinle beraber bekliyorum.
(Yunus 102)Onlar, sırf kendilerinden önce gelip geçenlerin günleri gibisini bekliyorlar. De ki: "Bekleyin! Sizinle beraber ben de bekleyenlerdenim."
(Yunus 102)