Yakup, “Ben üzüntü, tasamı sadece Allah’a arz ediyorum ve ben Allah’ın lütfuna dair, sizin bilmediğiniz birçok şey biliyorum.” dedi.
Bknz: (12/96)
Yakup, “Ben üzüntü, tasamı sadece Allah’a arz ediyorum ve ben Allah’ın lütfuna dair, sizin bilmediğiniz birçok şey biliyorum.” dedi.
Bknz: (12/96)
Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Ben dedi, taşan derdimi, kederimi ancak Allah'a arzetmedeyim ve Allah tarafından sizin bilmediğiniz şeyleri biliyorum ben.
(Yusuf 86)(Hz. Yakub:) “Ben bu büyük acımı ve tüm sıkıntılarımı sadece Allah’a arz ediyorum. (Başka hiç kimseye ne minnet ediyorum ne de medet bekliyorum.) Ve Allah’tan (bir feraset ve faziletle) sizin bilmediğiniz (ve akıl erdiremediğiniz) şeyleri de biliyorum (ve bekliyorum ” açıklamasını yapmıştı.)
(Yusuf 86)Ya'kub: “Ben tasamı ve üzüntümü ancak Allah'a havale ederim. Çünkü ben sizin bilemeyeceğiniz şeyleri, Allah tarafından vahiy ile biliyorum” dedi.
(Yusuf 86)(Ya'kub:) Ben sadece gam ve kederimi Allah'a arzediyorum. Ve ben sizin bilemiyeceğiniz şeyleri Allah tarafından (vahiy ile) biliyorum, dedi.
(Yusuf 86)(Yakup) dedi ki: "Kederimi ve hüznümü ancak Allah'a havale ediyorum... Allah hakkında sizin bilmediklerinizi biliyorum. "
(Yusuf 86)“Ben gamımı, kederimi sadece Allah'a arzediyorum, şikâyet arzedilecek merci olarak sadece Allah'ı tanıyorum. Ben sizin bilemiyeceğiniz şeyleri, Allah tarafından gelen vahy ile biliyorum.” dedi.
(Yusuf 86)O da şöyle dedi: "Ben keder ve üzüntümü yalnız Allah'a açarım ve Allah katından sizin bilmediğinizi bilirim.
(Yusuf 86)Dedi ki: "Ben, dayanılmaz kahrımı ve üzüntümü yalnızca Allah'a şikayet ediyorum. Ben Allah'tan (bir bilgi olarak) sizin bilmediğinizi de biliyorum."
(Yusuf 86)O (Yâkup A.S.) dedi ki: “- Ben, büyük kederimi ve hüznümü ancak Allah'a şikâyet ediyorum ve Allah katından (vahy ile), sizin bilemiyeceğiniz şeyleri de biliyorum.
(Yusuf 86)"Ben, kaygımı ve üzüntümü, yalnızca Allah'a anlatırım. Sizin bilmediklerinizi de Allah'ın yardımıyla bilirim!"
(Yusuf 86)Yakup, “Ben, bütün dertlerimi, keder ve hüznümü Allah’a arz ediyor, O’na şikâyette bulunuyorum. Hem, Allah’ın bana öğretip de bildiğim öyle şeyler var ki, siz onları bilmiyorsunuz.” diye cevap verdi.
(Yusuf 86)Yakub: “Ben keder ve üzüntümü, ancak Allah’a anlatırım. Ve ben, bilmediğiniz şeyleri, Allah’tan bilirim” dedi.
(Yusuf 86)Ya'kub,"Ben, sadece gam ve kederimi Allah'a arzediyorum. Ben sizin bilmeyeceğiniz şeyleri Allah tarafından vahiy ile biliyorum" dedi.
(Yusuf 86)Yakup: «Ben uzuntu ve tasami yalniz Allah'a acarim. Allah katindan, sizin bilmediklerinizi bilirim» dedi.
(Yusuf 86)Yakup dedi onlara: «Ben kaygımı, tasamı Allaha yakınırım, ben Allahtan bilirim sizin bilmediğinizi
(Yusuf 86)O da, «Ben keder ve üzüntümü ancak Allah'a şikâyet ederim. Ben, Allah'tan sizin bilmediğiniz (çok) şeyleri bilmekteyim» dedi.
(Yusuf 86)(Yakup) oğullarına dedi ki: “Ben acımı ve ızdırabımı yalnız Allah'a arz ediyorum ve ben Allah'tan (bir bilgi olarak) sizin bilmediğinizi de biliyorum.”
(Yusuf 86)Yakup: "Ben üzüntü ve tasamı yalnız Allah'a açarım. Allah katından, sizin bilmediklerinizi bilirim" dedi.
(Yusuf 86)Yakub, "Ben tasa ve üzüntümü ancak Allah'a arz ederim. Ben, Allah tarafından sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim" dedi.
(Yusuf 86)(Ya'kub:) Ben gam ve kederimi sadece Allah'a arzediyorum. Ve ben sizin bilemiyeceğiniz şeyleri Allah tarafından (vahiy ile) biliyorum, dedi.
(Yusuf 86)'Ben kahrımı ve tasamı ancak ALLAH'a şikayet ederim, sizin bilmediğinizi ALLAH'tan biliyorum,' dedi.
(Yusuf 86)Ben, dedi, dolgunluğumu, huznümü ancak Allaha şikayet ederim ve Allahdan sizin bilemeyeceğiniz şeyler bilirim
(Yusuf 86)Dedi ki: "Ben dolgunluğumu ve üzüntümü ancak Allah'a şikayet ederim ve Allah tarafından sizin bilemeyeceğiniz şeyleri bilirim!
(Yusuf 86)"Gönlümden geçenleri ve kederimi yalnızca Allah'a arz ediyorum. Ve Allah'tan bilmeyeceğiniz şeyleri bilirim." dedi.
(Yusuf 86)Dedi ki: "Ben, dayanılmaz kahrımı ve üzüntümü yalnızca Tanrı'ya şikayet ediyorum. Ben Tanrı'dan (bir bilgi olarak) sizin bilmediklerinizi de biliyorum."
(Yusuf 86)(86,87) Ya‘kûb dedi ki: “Ben, içimi doldurup taşan özlemimi, kederimi Allah'a şikâyet ediyorum. Ve ben Allah tarafından sizin bilmediğiniz şeyleri biliyorum. Ey oğullarım! Gidin de Yûsuf'u ve kardeşini araştırın. Allah'ın vereceği ferahlıktan ümit kesmeyin, kesinlikle kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddedenler toplumundan başkası Allah'ın vereceği ferahlıktan ümit kesmez.”
(Yusuf 86)Demişti ki: “Ben derdimi ve tasamı yalnızca Allah’a şikâyet ediyorum. Ve ben Allah’tan (gelen vahiy sayesinde) sizin bilmediklerinizi biliyorum.”
(Yusuf 86)Dedi ki: “Ben, dayanılmaz kahrımı ve üzüntümü yalnızca Allah’a şikayet ediyorum. Ben Allah’tan sizin bilmediğinizi de biliyorum.”
(Yusuf 86)(Ya'kub da): "Ben (taşan) kedirimi, mahzunluğumu yalınız Allaha şikayet ediyorum. Ben Allah tarafından sizin bilmeyeceğiniz (nice) şeyleri de biliyorum" dedi.
(Yusuf 86)(Ya'kub) dedi ki: “(Ben) gam ve kederimi ancak Allah'a şikâyet ediyorum.(2)Çünki Allah tarafından, sizin bilemeyeceğiniz şeyleri biliyorum.”*
(Yusuf 86)[Babaları] "Ben, acımı ve üzüntümü sadece Allah'a şikayet ediyorum ve Allah'tan sizin bilmediğinizi biliyorum." dedi.
(Yusuf 86)Dedi ki: "Kuşkusuz, ben tasamı ve üzüntümü yalnız Allah'a anlatırım. Allah katından sizin bilmediklerinizi, bilirim.
(Yusuf 86)Dedi ki: Ben, üzüntümü ve kederimi yalnız Allah'a açarım. Ve ben, Allah katından sizin bilmediğinizi biliyorum.
(Yusuf 86)Babaları “Ben endişelerimi ve üzüntümü Allah'a şikayet ediyorum. Sonra ben sizin bilmediklerinizi Allah tarafından (bana vahyediyor) biliyorum” dedi.
(Yusuf 86)(Yâkub a.s) şöyle dedi: “Ben kederimi ve hüznümü sadece Allah’a arz ederim (şikâyet ederim). Ve sizin bilmediğiniz şey(ler)i ben Allah’tan (Allah’ın bildirmesi ile) bilirim.”
(Yusuf 86)Yakup dedi: «Ben acımdan, kaygımdan dolayı yalnız. Allah'ıma yakınıyorum. Sizin bilmediklerinizi ben Allah'ın yardımıyla çok iyi bilirim.
(Yusuf 86)(Yakup,) “Ben üzüntü ve tasamı yalnız Allah'a açarım. Allah katından, sizin bilemeyeceklerinizi bilirim” dedi.
(Yusuf 86)Yakup, “Siz beni anlamıyorsunuz. Ben,” dedi, “derdimi ve tasamı, ancak Allah’a şikâyet ediyorum ve Allah tarafından, sizin bilmediğiniz şeyleri biliyorum.”
(Yusuf 86)Üzüntümü, dolup taşan derdimi, kederimi yalnızca Allah'a arz etmekteyimdir. Sizin bilmediğiniz şeyleri Allah'tarafından verilen bilgi olarak bilmekteyimdir.
(Yusuf 86)(Yâkûb): “Ben, bu dayanılmaz derdimi ve hüznümü sadece Allah’a şikâyet ediyorum. Sonra ben, Allah tarafından (verilen bir bilgi ile) sizin bilmediğiniz (birçok) şeyi de biliyorum.” dedi.
(Yusuf 86)(Yakub) dedi ki: “Ben kederim ve üzüntüm hakkında yalnız Allah’a feryat ederim. Ben, Allah tarafından sizin bilmediklerinizi bilirim.”
(Yusuf 86)"Ben" dedi, "tasamı ve üzüntümü yalnızca Allah'a havale ediyorum; çünkü Allah katından sizin bilmediğinizi biliyorum ben.
(Yusuf 86)Yakup; "Ben derdimi ve üzüntümü Allah'a arz ediyorum," dedi. "Ve, Allah'ın sunumuyla, sizin bilmediğinizi biliyorum."
(Yusuf 86)Bknz: (12/96)
(Yusuf 86)84-87 Sonra da Yakub üzüntüsünden bir kenara çekilip, “Vah Yusuf’um vah.” diye içini çekti ve evlatlarının üzüntüsünden gözlerine ak indi, etrafını göremez hale geldi, buna rağmen öfkesine hâkim olup, derdini içine gömdü. Onun bu halini gören oğulları babalarına: “Baba sen Yusuf diye diye sonunda kendini tüketecek, yataklara düşüp ölüp gideceksin.” deyince, Yakub da onlara dedi ki: “Ben derdimi, hüznümü sadece Allah’a arz ediyorum ve Allah’ın lütfu ile sizlerin bilmediklerinizi biliyorum, evlatlarım, şimdi siz gidip Yusuf ve kardeşi ile ilgili araştırma yapıp bilgi toplayın, sakın Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin, unutmayın ki Allah’ın rahmetinden ancak müşrik ve kâfir olanlar ümitlerini keserler.”
(Yusuf 86)"Ben derdimi ve hüznümü sadece Allah'a arz ediyorum!" dedi (ve ekledi): "Üstelik Allah sayesinde, sizin bilmediklerinizi biliyorum!
(Yusuf 86)(Ya'kub:) Ben gam ve kederimi sadece Allah'a arzediyorum. Ve ben sizin bilemiyeceğiniz şeyleri Allah tarafından (vahiy ile) biliyorum, dedi.
(Yusuf 86)Dedi ki: «Ben derdimi ve hüznümü ancak Allah Teâlâ'ya arzederim, ve ben Allah Teâlâ'dan sizin bilmeyeceğiniz şeyi bilirim.»
(Yusuf 86)Dedi ki: “Ben üzüntümü ve tasamı yalnız Allah'a açarım. Allah tarafından, ben sizin bilmediklerinizi bilirim. ”
(Yusuf 86)“Ben” dedi, “derdimi ve üzüntümü yalnız Allah’a şikayet ederim. Çünkü, Allah’ın lütfuyla sizin bilmediklerinizi biliyorum.
(Yusuf 86)Dedi ki: “Kahrımı ve hüznümü sadece Allah’a arzederim. Ben, Allah’tan (bir bilgi ile) sizin bilmediklerinizi bilirim!
(Yusuf 86)Hz. Yakub, oğullarına dedi ki; «Ben acımı ve ızdırabımı yalnız Allah'a şikayet ediyorum ve ben Allah hakkında sizin bilmediklerinizi biliyorum.»
(Yusuf 86)"Ben" dedi, "sıkıntımı, keder ve hüznümü sadece Allah'a arz ediyorum. Hem sizin bilemediğiniz birçok şeyi Allah tarafından vahiy yolu ile biliyorum."
(Yusuf 86)"Ben üzüntü ve tasamı yalnız Allah'a arz ederim ve Allah tarafından, sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim." dedi.
(Yusuf 86)Yakup dedi ki "Ben üzüntümü ve kederimi yalnız Allah'a açıyorum. Allah'ın bildirmesi sebebiyle sizin bilmediğiniz bir şeyi de biliyorum.
(Yusuf 86)"Ben acımı ve kederimi sadece Allah'a şikayet ediyorum. Allah katından, sizin bilmediğiniz şeyi biliyorum" dedi.
(Yusuf 86)-Ben üzüntü ve tasamı yalnız Allah'a açarım. Allah tarafından, sizin bilmediklerinizi bilirim, dedi.
(Yusuf 86)Yakûb ise şöyle demişti:"Ben acımı ve üzüntümü sadece Allah'a şikâyet ediyorum ve Allah'tan, sizin bilmediğiniz şeyleri biliyorum."
(Yusuf 86)Dedi ki: «Ben, dayanılmaz kahrımı ve üzüntümü yalnızca Allah'a şikâyet ediyorum. Ben Allah'tan (bir bilgi olarak) sizin bilmediğinizi de biliyorum.»
(Yusuf 86)Yakub “Ben derdimi ve üzüntümü Allah'a şikâyet ediyorum,” dedi. “Ve, Allah'ın lütfuyla, sizin bilmediğinizi biliyorum.
(Yusuf 86)Dedi ki: "Ben, içimi doldurup taşan özlemimi, kederimi Allah'a arz ederim. Ve Allah'ın yardımıyla sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim."
(Yusuf 86)