43. Zuhruf Suresi / 51.ayet

Firavun da halkına seslenerek:
Ey halkım, şu Mısır ülkesinin tek hâkimi ben değil miyim ve ayaklarımın altından akan şu nehirler benim değil mi? Bunu da mı görmüyorsunuz?

Bknz: (28/38)(79/15)»(79/26)

Mustafa Çavdar Meali

Zuhruf 51 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve Firavun, kavminin arasında bağırıp dedi ki: Ey kavmim, Mısır saltanatı ve ayağımın altından akıp duran şu ırmaklar, benim değil mi, görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Firavun kendi kavmi içinde bağırıp dedi ki: “Ey kavmim, Mısır’ın mülkü ve şu altımda akmakta olan nehirler (Nil’in kolları ve kanalları) benim (hükmümde) değil mi? Hâlâ bunları görmeyecek (ve basiretli davranıp bana tâbi olmayacak mısınız?) ”

(Zuhruf 51)

Abdullah Parlıyan Meali:

Firavun halkına çağrıda bulunarak dedi ki: “Ey kavmim! Mısır saltanatı ve buyruğumun altında akıp duran şu ırmaklar benim değil mi, görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Adem Uğur Meali:

Firavun kavmine seslendi ve şöyle dedi: "Ey kavmim! Mısır mülkü ve altımdan akıp giden şu ırmaklar benim değil mi? Hâla görmüyor musunuz?"

(Zuhruf 51)

Ahmet Hulusi Meali:

Firavun, halkı içinde nida edip dedi ki: "Ey halkım! Mısır'ın varlığı ve altımdan akan şu nehirler benim değil mi? Hala görmüyor musunuz?"

(Zuhruf 51)

Ahmet Tekin Meali:

Firavun, kavmi içinde: “Ey kavmim, Mısır'ın hâkimiyeti ve bu ülke ve şu köşkümün altından akıp giden ırmaklar benim değil mi? Hâlâ görmüyor musunuz?” diye seslendi.

(Zuhruf 51)

Ahmet Varol Meali

Firavun kavminin içinde seslenip dedi ki: "Ey kavmim! Mısır'ın hükümranlığı ve şu altımdan akıp giden ırmaklar benim değil mi? Görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Ali Bulaç Meali:

Firavun, kendi kavmi içinde bağırdı; dedi ki: "Ey kavmim, Mısır'ın mülkü ve şu altımda akmakta olan nehirler benim değil mi? Yine de görmeyecek misiniz?"

(Zuhruf 51)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Firavun, kavminin içinde bağırıb şöyle dedi: “- Ey Kavmim! Mısır'ın mülk ve saltanatı ile şu altımdan (sarayımın altından) akan büyük nehir benim değil mi? Artık (azametimi) görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Ali Rıza Sefa Meali:

Firavun, toplumuna, şöyle seslendi: "Ey toplumum! Mısır'ın yönetimi ve altımdan akan şu ırmaklar benim değil mi? Yine de görmüyor musunuz?"

(Zuhruf 51)

Ali Ünal Meali:

(Sıkıştığı bir anda) Firavun, halkı arasında şu ilânatta bulundu: “Ey benim halkım! Mısır ve Mısır’da mutlak hakimiyet, sonra ayağımın altından akan şu nehirler bana ait değil mi? Gözünüzü açıp, bu gerçeği görmeyecek misiniz?

(Zuhruf 51)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Ve Firavun, milleti içinde onlara hitap ederek dedi ki: “Ey Kavmim! Mısır’ın mülk ve idaresi, benim değil mi? Görmüyor musunuz? Bu nehirler, benim altımdan akıyor değil mi?

(Zuhruf 51)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Firavun, kavmine seslendi ve şöyle dedi: "Ey kavmim! Mısır mülkü ve altımdan akıp giden şu ırmaklar benim değil mi? Hala görmüyor musunuz?"

(Zuhruf 51)

Bekir Sadak Meali:

Firavun, milletine soyle seslendi: «Ey milletim! Misir hukumdarligi ve memleketimde akan bu irmaklar benim degil mi? Gormuyor musunuz?»

(Zuhruf 51)

Besim Atalay Meali:

Firavun ulusuna bağırarak dedi ki: «Mısırın mülkü benim değil mi? Bu ırmaklar akmıyor mu benim altımdan; görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Celal Yıldırım Meali:

Fir'avn kendi milleti içinde şöyle seslendi: «Ey milletim !» dedi, «Mısır mülkü ve krallığı benim değil midir? Şu ırmaklar benim altımdan akmıyor mu ? Görmüyor musunuz ?

(Zuhruf 51)

Cemal Külünkoğlu Meali:

51,52,53. Firavun, kavmine seslenerek dedi ki: “Ey kavmim! Mısır hükümdarlığı benim değil mi? Şu nehirler de benim altımdan akıyor (değil mi?) Hâlâ görmüyor musunuz? Ben, şu zavallı, nerede ise maksadını anlatamayacak durumda olan adamdan daha hayırlı değil miyim? Eğer o dediği gibi ise, üstüne gökten altın bilezikler atılmalı yahut beraberinde melekler gelmeli değil miydi?”

(Zuhruf 51)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Firavun, milletine şöyle seslendi: "Ey milletim! Mısır hükümdarlığı ve memleketimde akan bu ırmaklar benim değil mi? Görmüyor musunuz?"

(Zuhruf 51)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Firavun, kavmine seslenerek dedi ki: "Ey kavmim! Mısır hükümdarlığı benim değil mi? Şu nehirler de benim altımdan akıyor (değil mi?) Hala görmüyor musunuz?"

(Zuhruf 51)

Diyanet Vakfı Meali:

Firavun kavmine seslendi ve şöyle dedi: «Ey kavmim! Mısır mülkü ve altımdan akıp giden şu ırmaklar benim değil mi? Hâla görmüyor musunuz?»  *

(Zuhruf 51)

Edip Yüksel Meali:

Firavun halkına şöyle seslendi: 'Ey halkım, Mısır'ın yönetimi ve şu altımda akıp giden ırmaklar bana ait değil mi? Görmüyor musunuz?'

(Zuhruf 51)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ve Fir'avn kavmının içinde şöyle bağırdı: ey kavmım! Mısır mülkü benim ve hep şu nehirler benim altımdan akıyor değil mi? Artık gözünüzü açsanız a

(Zuhruf 51)

Elmalılı Yeni Meali:

Firavun, kavminin içinde bağırıp şöyle dedi: "Ey kavmim! Mısır kırallığı ve benim altımdan akan şu nehirler benim değil mi? Artık gözünüzü açsanıza!

(Zuhruf 51)

Erhan Aktaş Meali:

Firavun, halkına seslendi: "Ey halkım! Mısır'ın egemenliği ve ayaklarımın altından akıp giden şu nehirler benim değil mi? Görmüyor musunuz?"[1]

1)Musa'ya göre ne kadar güçlü olduğumu görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Gültekin Onan Meali:

Firavun, kendi kavmi içinde bağırdı; dedi ki: "Ey kavmim, Mısır'ın mülkü ve şu altımda akmakta olan nehirler benim değil mi? Yine de görmeyecek misiniz?"

(Zuhruf 51)

Hakkı Yılmaz Meali:

(51-53) Ve Firavun, toplumunun içinde seslendi: “Ey toplumum! Mısır hükümdarlığı ve altımdan akıp giden şu ırmaklar benim değil mi? Hâlâ görmüyor musunuz? Yahut ben, şu zavallının ta kendisi olan; nerede ise meramını anlatamayan kişiden daha hayırlı değil miyim? Hem o'nun üzerine altın bilezikler atılmalı veya kendisiyle beraber sımsıkı saflar hâlinde melekler gelmeli değil miydi?” dedi.

(Zuhruf 51)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Firavun, kavmi içinde seslendi ve dedi ki: “Ey kavmim! Mısır’ın mülkü/egemenliği ve şu altımdan akan nehirler bana ait değil mi? Görmüyor musunuz?”

(Zuhruf 51)

Harun Yıldırım Meali:

Firavun, kendi kavmi içinde bağırdı: “Mısır mülkü ve altımdan akan şu nehirler benim değil mi? Yine de görmeyecek misiniz?”

(Zuhruf 51)

Hasan Basri Çantay:

Fir'avn, kavmi içinde haykırdı: "Ey kavmim, dedi, Mısır padişahlığı ve altımdan akan şu ırmaklar benim değil mi? Haala gözünüzü açmayacak mısınız"?

(Zuhruf 51)

Hayrat Neşriyat Meali:

Fir'avun ise, kavmi içinde seslenip dedi ki: “Ey kavmim! Mısır mülkü(hükümdarlığı) ve altımdan akıp giden bu nehirler, benim değil mi? Hâlâ görmüyor musunuz?”

(Zuhruf 51)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(51-53) Firavun, milletinin içinde seslendi, "Ey milletim! Mısırın yönetimi ve alt tarafımdan akıp giden bu nehirler benim değil mi? Yoksa benim, bu alçak ve (kendisini) neredeyse açıklayamayan kimseden daha iyi [olduğumu] artık görmüyor musunuz?¹ O halde, altından bileziklerin kendisine atılması veya kendisiyle beraber yaklaşan meleklerin gelmesi gerekmez miydi?" dedi.

(Zuhruf 51)

Hüseyin Atay Meali:

Firavun ulusuna seslendi: "Ey ulusum! Mısır hükümdarlığı ve altından akan bu ırmaklar benim değil mi? Görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

İbni Kesir Meali:

Firavun, kavmine seslendi ve dedi ki: Ey kavmim; Mısır mülkü ve altımdan akan şu ırmaklar benim değil mi? Hala görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

İlyas Yorulmaz Meali:

Firavun kavmine “Ey kavmim! Bu ülkenin ve altımdan akan bu nehrin sahibi ben değil miyim? Bunu görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve firavun, kavmi içinde seslendi: “Ey kavmim, bütün Mısır benim mülküm değil mi? Ve altımdan akan bu nehirler? Hâlâ görmüyor musunuz?” dedi.

(Zuhruf 51)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Firavun, ulusuna ünliyerek şunu dedi: «Ey ulusum! Mı­sırın hakanlığı bende değil mi? Bu ırmaklar ayağımın altından akmıyorlar mı? Görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Kadri Çelik Meali:

Firavun, kendi kavmi içinde nida ederek dedi ki: “Ey Kavmim! Mısır'ın mülkü ve şu altımda akmakta olan ırmaklar benim değil mi? Hala görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Mahmut Kısa Meali:

O devirde kralın halka duyurusu tellallar aracılığıyla yapılırdı. Bunun için Firavun, gönderdiği tellallar aracılığıyla halkına şöyle seslendi: “Ey halkım! Mısır’ın hükümranlığı benim hakkım değil mi? Bana babamdan miras kalan otoritem altındaki bu topraklar ve ayaklarımın altından akan şu nehirler benim malım değil mi? Fakat birileri, sizi bana karşı kışkırtıp yönetimi ele geçirmek istiyor, bunu hâlâ göremiyor musunuz?”

(Zuhruf 51)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ululandığı halde, kavmine çağrıda bulunan Firavun dedi ki:" Ey kavmim mülk-ü Mısır, Faydalı haliyle şu akmakta olan nehirler benim değil mi? Yine de görmez misiniz sizler.”

(Zuhruf 51)

Mehmet Türk Meali:

Firavun toplumuna: “Ey Kavmim! Mısır’ın hâkimiyetinin ve şu altımdan akan ırmakların, bana ait olduğunu görmüyor musunuz?”

(Zuhruf 51)

Muhammed Celal Şems Meali:

Firavun kavmine ilân ederek dedi ki: “Ey kavmim! Mısır memleketi benim değil mi? Bu nehirler benim (tasarrufum) altında akar. Hiç görmüyor musunuz?”

(Zuhruf 51)

Muhammed Esed Meali:

Ve Firavun, halkına bir çağrıda bulunarak "Ey kavmim!" dedi, "Mısır'ın hakimiyeti bana ait değil mi? Bütün bu nehirler benim ayaklarımın altında akmıyor mu? (Sizin en büyük efendiniz olduğumu) görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Firavun halkına şöyle seslendi; "Ey halkım, Mısır'ın yönetimi ve şu altımdan akıp giden ırmaklar bana ait değil mi? Hala görmüyor musunuz?"

(Zuhruf 51)

Mustafa Çavdar Meali:

Firavun da halkına seslenerek: Ey halkım, şu Mısır ülkesinin tek hâkimi ben değil miyim ve ayaklarımın altından akan şu nehirler benim değil mi? Bunu da mı görmüyorsunuz?

Bknz: (28/38) - (79/15)»(79/26)

(Zuhruf 51)

Mustafa Çevik Meali:

46-56 Vaktiyle Musa’yı da apaçık âyetlerimiz ve mucizelerle birlikte, Firavun ve kavmine göndermiştik. Musa onlara gidip, “Ben âlemlerin Rabbinin elçisiyim.” demişti. Fakat onlar peygamberliğinin delili olan mucizeleri de görmelerine rağmen, Musa’ya inanmayıp onunla alay ettiler. Bunun üzerine belki düşünür, gerçeği görür anlarlar diye birbirinden daha güçlü ve etkili mucizelerle Musa’yı destekledik. Firavun ve kavmini bu mucizelerle uyardık fakat onlar karşılaştıkları her mucize ve musibetten sonra Musa’ya gelip, “Ey yüce insan ve ey büyük sihirbaz! Rabbinin sana lütfettiği peygamberlik hatırına, O’na dua et de bizi bu musibetlerden kurtarsın. Biz artık senin davet ettiğin o yolda yürüyeceğiz.” dediler. Ne zaman Biz de onları başlarına gelen uyarıcı musibetlerden kurtardıysak hemen sözlerinden döndüler. Sonra Firavun kavmine dönüp şöyle demeye başladı: “Ey kavmim! Mısır ülkesinin hükümranlığı bana ait değil mi, şu ayaklarımın altında akıp giden nehir benim değil mi? Benim bu muhteşem kudret ve saltanatı mı görmüyor musunuz? Ben bu Musa denen, güçsüz ve zavallı adamdan daha güçlü efendiniz değil miyim? Hem bir baksanız ya, ne demek istediği ve amacının ne olduğu bile belli değil, şimdi onunla ben bir miyim? Musa gerçekten peygamber olarak görevlendirilmiş ise boynunda altın gerdanlıkları, kollarında altın bilezikleri ve yanında ona yardımcı meleklerle, ihtişamlı ve güçlü olarak karşımıza çıkması gerekmez miydi?” Firavun bu sözleri ile zaten yozlaşmaya müşrik, kâfir ve nankör olmaya yatkın olan kavmini etkisi altına aldı ve onlar da Firavun’a boyun eğip ona kulluk etmeye devam ettiler. Böylece Bize sırtlarını dönüp de gazabımızı üzerlerine çekince, hak ettikleri azaba çarptırıp hepsini suda boğduk ve onları Allah’la birlikte başkalarını da Rab ve ilah edinenler için kötü bir örnek olmak üzere gelecek nesillere ibretlik kıldık.

(Zuhruf 51)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Derken Firavun, kavminin arasındayken "Ey ulusum!" diye seslendi; "Mısır'ın hakimiyeti bana ait değil mi? Bütün bu akarsular (ayağımın) altından akmıyor mu? Ne yani, bunu da mı görmüyorsunuz?

(Zuhruf 51)

Osman Okur Meali:

Firavun, kavmine şöyle seslendi: "Ey kavmim! Mısır hükümdarlığı ve memleketimde akan bu ırmaklar benim değil mi? Görmüyor musunuz?"

(Zuhruf 51)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve Fir'avun kavmi için de nidâ etti, dedi ki: «Ey kavmim! Mısır mülkü ve altından akan ırmaklar benim için değil mi? Hâlâ görmüyor musunuz?»

(Zuhruf 51)

Ömer Öngüt Meali:

Firavun kavmi içinde seslenerek şöyle dedi: "Ey kavmim! Mısır'ın mülk ve saltanatı ile memleketimde akıp giden şu ırmaklar benim değil mi? Görmüyor musunuz?"

(Zuhruf 51)

Ömer Sevinçgül Meali:

Firavun, halkına hitaben nutuk söyledi: “Ey halkım! Mısır ülkesinin tek egemeni ben değil miyim. Bütün ırmaklar ayaklarımın altında akmıyor mu, görmüyor musunuz!

(Zuhruf 51)

Sadık Türkmen Meali:

Firavun, kavminin içinde bağırdı, dedi ki: “Ey kavmim! Mısır’ın mülkü ve altımdan akıp giden şu nehirler benim değil mi? Hâlâ görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Seyyid Kutub Meali:

Firavun kavmine şöyle seslenip dedi ki: «Ey kavmim, Mısır mülkü ve şu altından akıp giden ırmaklar benim değil mi? Görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Suat Yıldırım Meali:

(51-53) Firavun halkına duyuru yapıp dedi ki: "Ey benim halkım! Mısır'ın yönetimi benim elimde değil mi? Ayaklarımın altından akan şu nehirler, kanallar benim değil mi? Görmüyor musunuz? Yoksa ben, şu aşağılık, meramını bile neredeyse anlatamayan adamdan daha üstün değil miyim? Eğer o dediği gibi ise, üstüne gökten altın bilezikler atılmalı, yahut beraberinde melaikeler gelmeli değil miydi?"

(Zuhruf 51)

Süleyman Ateş Meali:

Fir'avn kavminin içinde bağırıp dedi: "Ey kavmim, Mısır mülkü ve şu altımdan akıp giden ırmaklar benim değil mi? Görmüyor musunuz?"

(Zuhruf 51)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Firavun, halkına şöyle seslendi: "Ey halkım! Mısır'ın yönetimi bende değil mi? Şu ırmaklar hakimiyetim altında akmıyor mu? Gerçekleri görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Firavun, halkına şöyle seslendi: "Ey halkım! Mısır'ın egemeni ben değil miyim? Ülkenin içinden akan ırmaklar benim değil mi? Görmüyor musunuz?"

(Zuhruf 51)

Şaban Piriş Meali:

Firavun ulusuna seslenerek: -Ey ulusum, Mısır'ın ve altımda akan şu ırmakların hakimiyeti bana ait değil mi? Bunu görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Talat Koçyiğit Meali:

Firavun kavmine seslenmiş ve demişti ki: "Ey kavmim! Mısır'ın ve altımda akan şu ırmakların hakimiyeti bana âit değil mi? Görmüyor musunuz'?

(Zuhruf 51)

Tefhimul Kuran Meali:

Firavun, kendi kavmi içinde bağırdı; dedi ki: «Ey Kavmim, Mısır'ın mülkü ve şu altımda akmakta olan ırmaklar benim değil mi? Yine de görmeyecek misiniz?»

(Zuhruf 51)

Ümit Şimşek Meali:

Derken Firavun halkına hitap ederek şöyle dedi: “Ey kavmim! Bu ülkenin egemenliği ve ayaklarımın altında akan şu ırmaklar hep benim değil mi? Görmüyor musunuz?

(Zuhruf 51)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Firavun, toplumu içinde haykırıp şöyle dedi: "Ey toplumum! Mısır'ın mülk ve yönetimi benim değil mi? İşte şu nehirler benim altımdan akıyor. Görmüyor musunuz?"

(Zuhruf 51)