7. Araf Suresi / 165.ayet

Ve onlar kendilerine yapılan öğüt ve uyarıları umursamayınca biz de kötülüğe engel olmaya çalışanları kurtardık ve yasağı çiğneyen o zalimleri de yoldan çıkmalarından dolayı çok kötü bir şekilde cezalandırdık.

Bknz: (40/44)(40/103)(28/47)

Mustafa Çavdar Meali

Araf 165 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Öğütçülerin öğütlerini unuttukları zaman biz de, onları kötülükten nehyedenleri kurtardık, zulmedenleriyse, emirden çıktıkları için pek şiddetli bir azaba uğrattık.

(Araf 165)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Kendilerine hatırlatılanı unuttuklarında ise, Biz de (içlerinden) kötülükten sakındıranları (nehy-i ani’l münker yapanları) kurtarmış, zulmedenleri ise yaptıkları fısk dolayısıyla pek zorlu bir azap ile yakalayıvermiştik

(Araf 165)

Abdullah Parlıyan Meali:

Böylece o günahkarlar, kendilerine yapılan bütün uyarıları unutup, bir kenara atınca, biz de kötü eylemleri önlemeye çalışan bu kimseleri kurtardık. Varoluş gayesine aykırı hareket edenleri, yapmakta oldukları kötülüklerden dolayı şiddetli bir azap ile yakaladık.

(Araf 165)

Adem Uğur Meali:

Onlar kendilerine yapılan uyarıları unutunca, biz de kötülükten men edenleri kurtardık, zulmedenleri de yapmakta oldukları kötülüklerden ötürü şiddetli bir azap ile yakaladık.

(Araf 165)

Ahmet Hulusi Meali:

Kendilerine yapılan öğütleri unuttuklarında; kötülükten engellemeye çalışanları kurtardık; zulmedenleri ise yapmakta oldukları yanlış işler dolayısıyla, çetin bir azaba düşürdük!

(Araf 165)

Ahmet Tekin Meali:

Onlar kendilerine yapılan bunca tebliği, nasihati unutunca, biz de akıllarını kullanıp kötülüğü, suçu, bunların sözcülüğünü, savunuculuğunu önleyip yasaklayarak kamu düzenini, kamu güvenliğini sağlayan yöneticileri sorumluluktan kurtardık. Zulmedenleri, haksızlık edenleri de Hak dinin kurallarının dışına çıkmaları, doğru ve mantıklı düşünmeyi terketmeleri, işlemekte oldukları günah ve isyanları dolayısıyla şiddetli bir azâba uğrattık.

(Araf 165)

Ahmet Varol Meali

Onlar kendilerine hatırlatılanı unuttuklarında kötülükten sakındıranları kurtardık; zulmedenleri de yoldan çıkmalarına karşılık çok çetin bir azap ile yakaladık.

(Araf 165)

Ali Bulaç Meali:

Kendilerine hatırlatılanı unuttuklarında ise, biz de kötülükten sakındıranları kurtardık. Zulmedenleri yaptıkları fısk dolayısıyla pek zorlu bir azab ile yakaladık.

(Araf 165)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Artık o avcılar, edilen nasihatleri unutunca, biz de kötülükten alıkoyanları kurtardık, zulmedenleri ise, çıkardıkları fesadlar yüzünden şiddetli bir azab ile yakaladık.

(Araf 165)

Ali Rıza Sefa Meali:

Sonunda, kendilerine verilen öğretiyi unuttuklarında, kötülüğü yasaklayanları kurtardık. Haksızlık yapanları da yoldan çıktıkları için zorlu bir cezayla yakaladık.

(Araf 165)

Ali Ünal Meali:

Derken, kendilerine yapılan bütün hatırlatmaları ve verilen öğütleri tamamen kulak ardı ettiler. Biz de, kötülükleri önlemeye çalışanları kurtarıp, zulmü hayat tarzı haline getirenleri açıktan açığa yapıp durdukları bu taşkınlık ve haddi aşmalarından ötürü derdest ettik ve yoksulluk azabıyla kıvrandırdık.

(Araf 165)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Aldıkları mesajları unuttukları zaman, kötülüklerden sakındıranları kurtardık. (Kendilerine) zulmedenleri de sert bir azap ile yakaladık; fasık oldukları (kanunları çiğnedikleri) için!

(Araf 165)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Kendilerine verilen öğüdü unuttuklarında, kötülükten alıkoyanları kurtarıp, zulmedenleri de yapmakta oldukları kötülüklerden dolayı şiddetli bir azap ile cezalandırdık.

(Araf 165)

Bekir Sadak Meali:

Kendilerine yapilan ogutleri unutunca, Biz fenaliktan menedenleri kurtardik ve zalimleri, Allah' a karsi gelmelerinden oturu siddetli azaba ugrattik.

(Araf 165)

Besim Atalay Meali:

Onlar unutunca öğüdü, kötülükten kaçınan kimseleri kurtarıp, «Buyrum tutmadıklarından, katı azap verdik zulmedenlere»

(Araf 165)

Celal Yıldırım Meali:

Ne vakit ki kendilerine yapılan uyarı ve öğüdü unuttular; kötülükten alıkoymaya çalışanları kurtardık ; baş kaldırıp haksızlığa devam edenleri —ilâhî sınırları aşmaları sebebiyle— şiddetli bir azaba uğrattık.

(Araf 165)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Onlar, kendilerine yapılan uyarıları unutunca; kötülükten sakındıranları kurtardık ve zalimleri, yoldan çıkmaları yüzünden ağır bir azap ile yakaladık.

(Araf 165)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Kendilerine yapılan öğütleri unutunca, Biz fenalıktan menedenleri kurtardık ve zalimleri, Allah'a karşı gelmelerinden ötürü şiddetli azaba uğrattık.

(Araf 165)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Onlar kendilerine hatırlatılanı unutunca, biz de kötülükten alıkoymaya çalışanları kurtardık. Zulmedenleri yoldan çıkmaları sebebiyle, şiddetli bir azapla yakaladık.

(Araf 165)

Diyanet Vakfı Meali:

Onlar kendilerine yapılan uyarıları unutunca, biz de kötülükten men edenleri kurtardık, zulmedenleri de yapmakta oldukları kötülüklerden ötürü şiddetli bir azap ile yakaladık.

(Araf 165)

Edip Yüksel Meali:

Kendilerine hatırlatılanları önemsemeyip unutunca, kötülüklerle mücadele edenleri kurtardık; haksızlık edenleri de yoldan çıkmalarına karşılık olarak feci bir azap ile yakaladık.

(Araf 165)

Elmalılı Orjinal Meali:

Vaktaki artık edilen nasıhatleri unuttular, o kötülükten nehy edenleri necata çıkarıb o zulm edenleri yaptıkları fısklar sebebiyle şiddetli bir azaba giriftar ettik

(Araf 165)

Elmalılı Yeni Meali:

Kendilerine yapılan nasihatları unuttukları vakit, o kötülükten alıkoyanları kurtarıp zulmedenleri de yaptıkları kötülükler sebebiyle şiddetli bir azaba uğrattık.

(Araf 165)

Erhan Aktaş Meali:

Ne zaman ki onlar, yapılan öğüdü umursamadılar, Biz de kötülükten alıkoymaya çalışanları kurtardık, zulmedenleri, fasıklık[1] yapmaları nedeniyle çetin bir azapla cezalandırdık.

1)Vahyin belirlediği sınırların dışına çıkan. İyi, doğru, temiz ve güzel şeylerden uzak kalan.

(Araf 165)

Gültekin Onan Meali:

Kendilerine hatırlatılanı unuttuklarında ise, biz de kötülükten sakındıranları kurtardık. Zulmedenleri fasık oldukları için pek zorlu bir azab ile yakaladık.

(Araf 165)

Hakkı Yılmaz Meali:

165-166 Ne zaman ki onlar kendisiyle hatırlatma yapılan şeyleri umursamadılar, Biz o kötülükten sakındıranları kurtardık, o zâlimleri de hak yoldan çıkmalarından dolayı şiddetli/ fakir düşüren bir azapla yakaladık. Ne zaman ki onlar kendisiyle yasaklandıkları şeyler konusunda büyüklendiler, Biz de onlara, “Aşağılık maymunlar olun!” dedik.

(Araf 165)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Kendilerine hatırlatılanı unuttukları vakit, kötülükten alıkoyanları kurtarmış, zalimleri ise fasıklıkları sebebiyle zorlu bir azapla yakalayıvermiştik.

(Araf 165)

Harun Yıldırım Meali:

Ne zaman ki onlar kendilerine hatırlatılanı unuttular biz de kötülükten sakındıranları kurtardık, zulmedenleri ise işledikleri fısk sebebiyle şiddetli bir azapla yakaladık.

(Araf 165)

Hasan Basri Çantay:

Vaktaki onlar artık edilen va'zları unutdular: Biz de kötülükden vaz geçirmekde sebat edenleri selamete çıkardık. Zulmedenleri ise yapmakda oldukları Asıklar yüzünden şiddetli bir azab ile yakaladık.

(Araf 165)

Hayrat Neşriyat Meali:

Artık ne zaman ki (onlar) kendilerine yapılan nasîhatleri unuttular, (biz de)kötülükten yasaklayanları kurtardık; zulmedenleri de isyân etmekte olduklarından dolayı şiddetli bir azâb ile yakaladık!

(Araf 165)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Kendisiyle hatırlatıldıkları (vahyi) unuttukları zaman, kötülükten engelleyenleri kurtardık; zulüm etmiş olanları, hadlerini aşmakta olmalarından dolayı perişan bir azapla yakaladık.

(Araf 165)

Hüseyin Atay Meali:

Kendilerine hatırlatılanı unuttuklarında, kötülüğe engel olanları kurtardık; haksızlık yapanları, yapmakta oldukları kötülüklerden dolayı, çetin bir azapla yakaladık.

(Araf 165)

İbni Kesir Meali:

Onlar, kendilerine verilen öğüdü unutunca; Biz, kötülükden men'edenleri kurtardık, zulmedenleri ise fasıklık eder oldukları için şiddetli bir azab ile yakaladık.

(Araf 165)

İlyas Yorulmaz Meali:

O toplum, ne zamanki öğüt aldıkları şeyleri unuttular, bizde o topluma kötülükleri yasaklayanları kurtardıktan sonra, yoldan çıkmaları sebebiyle zulmedenleri kötü bir azapla yakaladık.

(Araf 165)

İskender Ali Mihr Meali:

Artık onunla öğüt verildikleri şeyi unuttukları zaman, kötülükten men (nehy) edenleri kurtardık. Ve zulüm edenleri, fıska düşmüş olduklarından dolayı kötü bir azapla aldık (yakaladık).

(Araf 165)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Onlar kendilerine verilen öğüdü unutunca, Biz de onları kötülükten alıkoyanları kurtardık. Kıyıcıları da karıştırıcılıklarından ötürü azapların en zorlusuyla çarptık.

(Araf 165)

Kadri Çelik Meali:

Kendilerine yapılan öğütleri unutunca, biz kötülükten men edenleri kurtardık ve zalimleri, yoldan çıkmalarından ötürü şiddetli bir azap ile yakaladık.

(Araf 165)

Mahmut Kısa Meali:

Derken o zâlimler, kendilerine yapılan öğüt ve uyarıları göz ardı edip unutunca, kötülükleri engellemeye çalışanları, bütün toplumu saran o büyük azaptan kurtardık; zulmetmekte direnenleri ve onları uyarma görevini terk ederek bu zulme seyirci kalanları ise, işledikleri günahlardan dolayı, şiddetli bir azap ile cezalandırdık! Şöyle ki:

(Araf 165)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Açıkça onlar öğüt verenlerin öğütlerini unuttuklarında Biz de Fiilen onları kötülüklerden sakındıranları kurtardık. Zulmedenler, Açıkça yoldan çıktıkları sebebiyle yakaladık ve zorlu bir azaba düştüler

(Araf 165)

Mehmet Türk Meali:

Onlar kendilerine yapılan nasihatleri unutunca o (insanları) kötülükten sakındıranları kurtardık, o zâlimleri de yoldan çıkmaları sebebiyle şiddetli bir azapla helâk ettik.1*

(Araf 165)

Muhammed Celal Şems Meali:

Kendilerine verilen öğüdü unutunca Biz (de,) kötülükten alıkoyan kimseleri kurtardık. Zulmedenleri (ise,) itaat dışına çıkmalarından dolayı, eziyet verici bir azap ile yakaladık.

(Araf 165)

Muhammed Esed Meali:

Ve böylece, o (günahkarlar) kendilerine yapılan bütün uyarıları bir kenara atınca, Biz de, kötü eylemleri önlemeye çalışan (bu) kimseleri kurtardık; kötülük yapmaya eğilimli olanları yaptıkları bütün o uygunsuz işlerden ötürü çok ağır bir azapla tepeledik;

(Araf 165)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Onlar kendilerine söylenen öğütleri unuttukları vakit, biz de, kötülükten alıkoyanları kurtardık. Zulmedenleri de yaptıkları kötülükler nedeniyle şiddetli bir azaba uğrattık.

(Araf 165)

Mustafa Çavdar Meali:

Ve onlar kendilerine yapılan öğüt ve uyarıları umursamayınca biz de kötülüğe engel olmaya çalışanları kurtardık ve yasağı çiğneyen o zalimleri de yoldan çıkmalarından dolayı çok kötü bir şekilde cezalandırdık.

Bknz: (40/44) - (40/103) - (28/47)

(Araf 165)

Mustafa Çevik Meali:

165-166 Onlar kendilerine yapılan tüm uyarıları kulak ardı edince, Biz de içlerinden kötülükten alıkoymaya çalışanları kurtardık. Zulmedenleri yoldan çıkmaları sebebiyle şiddetli bir azaba mahkûm ettik. Kibirlenip kendilerine yasaklanan şeyleri işlemekte direnmelerinden dolayı onlara dedik ki: “Arzularına gem vuramayan aşağılık maymunlar gibi olun.”

(Araf 165)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Ve o (sapkınlar) kendilerine yapılan tüm uyarıları kulak ardı edince, Biz de kötülüğe engel olmaya çalışan (bu) kimseleri kurtardık; ve kendilerine kötülük eden kimseleri yoldan çıkmalarından dolayı kahredici bir azabın pençesine mahkum ettik.

(Araf 165)

Osman Okur Meali:

Onlar kendilerine yapılan uyarıları unutunca, biz de kötülükten men edenleri kurtardık, zulmedenleri de yapmakta oldukları kötülüklerden ötürü şiddetli bir azap ile yakaladık.

(Araf 165)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Vaktâ ki onlar hatırlandırıldıklarını unuttular, kötülükten nehyedenleri necâta nâil ettik ve zulmedenleri de yapar oldukları fısklar sebebiyle şiddetli bir azap ile yakaladık.

(Araf 165)

Ömer Öngüt Meali:

Onlar kendilerine verilen öğüdü unutunca, biz de kötülükten men edenleri kurtardık, zulmedenleri de yapmakta oldukları kötülüklerden dolayı şiddetli bir azap ile yakaladık.

(Araf 165)

Ömer Sevinçgül Meali:

Kendilerine verilen öğütleri unuttular. Biz de, kötülükten alıkoyanları kurtardık, azmaları sebebiyle azgınları azaba uğrattık.

(Araf 165)

Sadık Türkmen Meali:

Kendilerine hatırlatılan onca şeyleri/öğüdü unuttukları zaman; kötülükleri oluşmasından önce engelleyen, (onlara kendi iyilikleri için öğüt verip yeniden hatırlatan) kimseleri kurtardık. Zulmedenleri ise çok kötü bir azapla yakaladık; yoldan çıkmaları yüzünden!

(Araf 165)

Seyyid Kutub Meali:

Onlar kendilerine yapılan hatırlatmaları unutunca kötülükten sakındıranları kurtardık ve zalimleri, yoldan çıkmışlıkları yüzünden ağır bir azaba uğrattık.

(Araf 165)

Suat Yıldırım Meali:

(165-166) Kendilerine verilen öğütleri ve uyarıları kulak ardı edip onları bir tarafa bırakınca, içlerinden kötülükleri önlemeye çalışanları kurtarıp o zalimleri fasıklıkları yüzünden şiddetli bir azaba uğrattık. Şöyle ki: Onlar serkeşlik edip yasakları çiğnemekte ısrar edince onlara: "Hor ve hakir maymunlar haline gelin!" diye emrettik.

(Araf 165)

Süleyman Ateş Meali:

Ne zaman ki onlar, kendilerine hatırlatılanı unuttular, biz de kötülükten menedenleri kurtardık; zulmedenleri de, yoldan çıkmaları yüzünden çetin bir azab ile yakaladık.

(Araf 165)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Ne zaman ki kendilerine verilen öğüdü dikkate almadılar, kötülüğe karşı mücadele verenleri kurtardık. O yanlışı yapanları da yoldan çıkmalarına karşılık kötü bir azaba çarptırdık.

(Araf 165)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Kendilerine verilen öğüde kulak asmadıkları zaman, kötülükten alıkoyanları kurtardık; zulmedenleri de, yoldan çıkmalarından dolayı kötü bir azaba uğrattık.

(Araf 165)

Şaban Piriş Meali:

Kendilerine hatırlatılanı unuttuklarında, kötülükten men edenleri kurtarıp, zalimleri fasıklık yapmaları sebebiyle çok kötü bir ceza ile yakaladık.

(Araf 165)

Talat Koçyiğit Meali:

Kendilerine hatırlatılanları (ve verilen öğütleri) onlar unutunca, kötülükten menedenleri kurtarmış, zulmedenleri ise, işledikleri fîsk yüzünden, şiddetli bir azâb ile yakalamıştık.

(Araf 165)

Tefhimul Kuran Meali:

Kendilerine hatırlatılanı unuttuklarında ise, biz de kötülükten sakındıranları kurtardık. Zulme sapanları yaptıkları fısk dolayısıyla pek zorlu bir azab ile yakalayıverdik.

(Araf 165)

Ümit Şimşek Meali:

Onlar kendilerine verilen öğütü unuttuklarında, Biz de kötülükten sakındıranları kurtardık; zulmedenleri ise, yoldan çıkmaktaki ısrarları yüzünden, şiddetli bir azapla yakaladık.(21)*

(Araf 165)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Kendilerine verilen öğüdü unuttuklarında, kötülükten alıkoyanları kurtarıp zulme sapanları, yoldan çıkmalarından ötürü, acı bir azapla yakalayıverdik.

(Araf 165)