21. Enbiya Suresi / 88.ayet

Biz de onun duasını kabul etmiş ve içinde bulunduğu sıkıntıdan onu kurtarmıştık. İşte biz inanıp güvenen müminleri böyle kurtarırız.

Bknz: (10/103)(21/87)(30/47)(40/51)

Mustafa Çavdar Meali

Enbiya 88 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Derken duasını kabul etmiştik onun ve gamdan kurtarmıştık onu ve böyle kurtarırız insanları.

(Enbiya 88)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Bunun üzerine duasına icabet ettik ve onu üzüntüden kurtarıverdik. İşte Biz, iman edenleri böyle kurtarıp (sahipleniriz.)

(Enbiya 88)

Abdullah Parlıyan Meali:

Bunun üzerine biz de, O'nun duasını kabul ettik ve O'nu kederden kurtardık. İşte biz, mü'minleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Adem Uğur Meali:

Bunun üzerine onun duasını kabul ettik ve onu kederden kurtardık. İşte biz müminleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Ahmet Hulusi Meali:

Biz de Ona icabet ettik! Kendisini içine düştüğü bunalımdan kurtardık! İman edenleri işte böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Ahmet Tekin Meali:

Bunun üzerine onun duasını kabul et-tik. Onu, gamdan, üzüntüden kurtardık. Onu kurtardığımız gibi, bugün şuurlu ve kâmil mü'minleri de kurtarıyoruz.

(Enbiya 88)

Ahmet Varol Meali

Biz de onun duasını kabul ettik ve onu kederden kurtardık. İşte biz mü'minleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Ali Bulaç Meali:

Bunun üzerine duasına icabet ettik ve onu üzüntüden kurtardık. İşte biz, iman edenleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Biz de duasını kabul ettik, kendisini kederden kurtardık. İşte biz, müminleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Ali Rıza Sefa Meali:

Bunun üzerine, Ona yanıt verdik ve üzüntüden kurtardık. İnananları, işte böyle kurtarırız.[266]

266)Yunus peygamberin balığın karnından yakarışı, Tevrat ve İncil ayetlerinde, şöyle yazılıdır: Tevrat, Yunus 2:1-10; "Yunus, balığın karnından, Allahı Rabbe, şöyle yakarışta bulundu: ‘Gözlerinin önünden kovuldum. Yine de senin kutsal tapınağına bakacağım. Ya Rab! Soluğum tükenince seni andım; yakarışım sana, kutsal tapınağına erişti; kurtuluş senden gelir!' Rab, balığa buyruk verdi ve balık Yunus'u karaya kustu." İncil, Matta 12:40; "Yunus, üç gün üç gece balığın karnında nasıl kaldıysa, insanoğlu da üç gün üç gece yerin bağrında öyle kalacaktır!"

(Enbiya 88)

Ali Ünal Meali:

O’nun yalvarıp yakarışını da kabul buyurduk ve kendisini o sıkıntıdan kurtardık. İşte Biz, mü’minleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Biz de onun duasını kabul ettik, onu kederden kurtardık. İşte iman ile Bize sığınanları, böylece kurtarırız.

(Enbiya 88)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Bunun üzerine onun da duasını kabul ettik ve onu kederden kurtardık. İşte biz müminleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Bekir Sadak Meali:

Biz de ona cevap verip, onu uzuntuden kurtarmistik. inananlari boyle kurtaririz.

(Enbiya 88)

Besim Atalay Meali:

Hemen onu cevapladık, kaygıdan da kurtardık, inanı olanları bunculayın kurtarırız

(Enbiya 88)

Celal Yıldırım Meali:

Onun duasını kabul ettik de kendisini üzüntü ve sıkıntıdan kurtardık. İşte biz, mü'minleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Biz de duasını kabul edip kendisini kederden kurtarmıştık. İşte biz inananları böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Biz de ona cevap verip, onu üzüntüden kurtarmıştık. inananları böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Biz de duasını kabul ettik ve kendisini kederden kurtardık. İşte biz mü'minleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Diyanet Vakfı Meali:

Bunun üzerine onun duasını kabul ettik ve onu kederden kurtardık. İşte biz müminleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Edip Yüksel Meali:

Yalvarışına karşılık verdik ve onu üzüntüden kurtardık. İnananları işte böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Elmalılı Orjinal Meali:

Biz de duasını kabul ile icabet ettik de kendisini gamden kurtardık ve işte mü'minleri böyle kurtarırız

(Enbiya 88)

Elmalılı Yeni Meali:

Biz de duasını kabul ettik, kendisini üzüntüden kurtardık ve işte müminleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Erhan Aktaş Meali:

Bunun üzerine çağrısına karşılık verdik ve onu sıkıntıdan kurtardık. İşte inananları böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Gültekin Onan Meali:

Bunun üzerine duasına icabet ettik ve onu üzüntüden kurtardık. İşte biz inançlıları da böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Hakkı Yılmaz Meali:

Sonra da Biz, o'na cevap verdik ve o'nu, gamdan/üzüntüden kurtardık. Ve işte, inananları Biz böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Biz, onun (duasına) icabet ettik ve onu dertten/üzüntüden kurtardık. İşte iman edenleri de böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Harun Yıldırım Meali:

Bunun üzerine onun duasını kabul ettik ve onu kederden kurtardık. İşte biz müminleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Hasan Basri Çantay:

Bunun üzerine biz de onu (n bu duasını) kabul etdik, kendisini gamdan selamete erdirdik. İşte biz iman edenleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Hayrat Neşriyat Meali:

Nihâyet (biz de) onun duâsını kabûl ettik ve onu kederden kurtardık. İşte, mü'minleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Ona cevap vermeyi diledik ve onu dertten kurtardık. İşte, inançlıları bunun gibi kurtarırız.

(Enbiya 88)

Hüseyin Atay Meali:

Biz de ona cevap verip, onu üzüntüden kurtarmıştık. İnananları böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

İbni Kesir Meali:

Biz de onun duasını kabul edip üzüntüden kurtarmıştık. İşte inananları böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

İlyas Yorulmaz Meali:

Bizde onun çağrısına cevap verdik ve onu sıkıntıdan kurtardık. Biz inananları işte böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

İskender Ali Mihr Meali:

Bunun üzerine ona icabet ettik (duasını kabul ettik). Ve onu, gamdan (üzüntüden, kederden) kurtardık. Ve Biz, mü’minleri işte böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Onun yakarısını onadık. Onu tasadan kurtardık. İşte Biz inananları böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Kadri Çelik Meali:

Bunun üzerine duasına icabet ettik ve onu sıkıntıdan kurtardık. İşte biz, iman edenleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Mahmut Kısa Meali:

Biz de onun duâsını kabul ettik ve içine düştüğü o sıkıntıdan onu kurtardık. İşte Biz, inananları böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Bunun üzerine Biz de, duasını kabul edip, kurtardık. İşte böyle inanları kurtarmaktayızdır.

(Enbiya 88)

Mehmet Türk Meali:

Bunun üzerine Biz (Yûnus’un) duâsını kabul ettik ve onu üzüntüden kurtardık. İşte Biz, îman edenleri böyle kurtarırız.1*

(Enbiya 88)

Muhammed Celal Şems Meali:

Bunun neticesinde Biz, duasını kabul ederek onu üzüntüden kurtardık. Biz, müminleri ancak böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Muhammed Esed Meali:

Bunun üzerine, Biz de onun bu yakarışına karşılık vermiş ve onu düştüğü bunalımdan, sıkıntıdan kurtarmıştık. İnananları Biz işte böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Biz de yakarışını kabul ettik ve onu üzüntüden kurtardık. İnananları biz işte böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Mustafa Çavdar Meali:

Biz de onun duasını kabul etmiş ve içinde bulunduğu sıkıntıdan onu kurtarmıştık. İşte biz inanıp güvenen müminleri böyle kurtarırız.

Bknz: (10/103) - (21/87) - (30/47) - (40/51)

(Enbiya 88)

Mustafa Çevik Meali:

87-88 Balığın yuttuğu Yunus’un yaşadıklarını da anlat! Onun kıssasından da alınacak dersler var. Vaktiyle Yunus da kavmini ilâhî nizam ve ahlak ile yaşamaya davet etmesine rağmen, kavminin daveti kabul etmemesi üzerine öfkelenip, daha fazla sabır gösteremeden onlardan kaçıp uzaklaşmak için bindiği gemiden denize atılıp, balık tarafından yutulunca, balığın karnındaki zifiri karanlıkta, “Rabbim senden başka ilah yok, yüce ve üstün olan yalnız Sensin. Bana verdiğin görevi yerine getirmek için gücümün ve ömrümün sonuna kadar direnmeyip, kaçarak büyük bir hata yaptım. Böylece kendine zulmeden zalimlerden oldum, beni bağışla.” diye dua etti. O, yaptığının bedelini ödeteceğimizi düşünmeden bu yanlışı yapmıştı. Yanlışını idrak edip yürekten tevbe ederek doğruya yönelme arzusu üzerine, Biz de onu içinde bulunduğu karanlıktan, sıkıntılı durumundan kurtardık. Yaptığı yanlışlardan tevbe edip, doğruya yönelen ve Bize güvenenleri işte böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Bunun ardından Biz de onun yakarışını kabul ettik ve onu içine düştüğü sıkıntıdan kurtardık: işte Biz, inanıp güvenenleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Osman Okur Meali:

Biz de duasını kabul ettik ve kendisini kederden kurtardık. İşte biz müminleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Artık Biz de O'nun duasına icabet ettik de O'nu gamdan kurtardık ve mü'minleri de böylece necâta erdiririz.

(Enbiya 88)

Ömer Öngüt Meali:

Biz de onun duâsını kabul ettik ve onu üzüntüden kurtardık. İşte biz müminleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Ömer Sevinçgül Meali:

Biz de yakarısına karşılık vermiş, bulunduğu zor durumdan onu kurtarmıştık. Biz, inananları böyle kurtarırız!

(Enbiya 88)

Sadık Türkmen Meali:

Biz de onun duasını kabul ettik ve onu gamdan/dertten/kederden kurtardık. İşte, Biz inananları böyle kurtarırız!

(Enbiya 88)

Seyyid Kutub Meali:

Bunun üzerine duasını kabul ederek kendisini içine düştüğü sıkıntıdan kurtardık. İşte mü'minleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Suat Yıldırım Meali:

Onun da duasını kabul buyurduk ve kendisini o sıkıntıdan kurtardık. İşte Biz müminleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Süleyman Ateş Meali:

Biz de onun du'asını kabul ettik ve onu tasadan kurtardık. İşte biz, inananları böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Ona da olumlu cevap verdik ve üzüntüsünden kurtardık. İnanıp güvenenleri işte böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Onun isteğini de kabul etmiş ve onu da sıkıntıdan kurtarmıştık. İşte Biz, iman edenleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Şaban Piriş Meali:

Onun duasını kabul ettik. Onu üzüntüden kurtardık. İşte müminleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Talat Koçyiğit Meali:

Onun da duasını kabul etmiş ve onu üzüntüden kurtarmıştık. Biz, mü'minleri işte böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Tefhimul Kuran Meali:

Bunun üzerine duasına icabet ettik ve onu üzüntüden kurtardık. İşte biz, iman edenleri böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Ümit Şimşek Meali:

Biz de duasını kabul ettik ve onu üzüntüden kurtardık. Mü'minleri Biz böyle kurtarırız.

(Enbiya 88)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Hemen imdadına yetiştik. Gamdan kurtardık onu. İnananları işte böyle kurtarırız biz.

(Enbiya 88)