38. Sad Suresi / 60.ayet

Körü körüne izleyenler ise: “Asıl siz rahat yüzü görmeyin, bizi bu hale düşüren sizlersiniz. Ne kötü bir yermiş burası.

Bknz: (41/29)

Mustafa Çavdar Meali

Sad 60 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Onlar da hayır diyecekler, asıl siz, rahat yüzü görmeyin; siz getirdiniz başımıza bunu, gerçekten de karar edilecek ne kötü yer.

(Sad 60)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Onlara uyan çıkarcı ve kolaycı halk yığınları ise:) "Hayır, sizler var ya; asıl size bir merhaba yok (siz rahat yüzü görmeyin) . Çünkü bunu (azabı) siz bizim önümüze sürdünüz (dünyada siz bizi aldatıp peşinizden sürüklediniz) . Bu cehennem ne kötü bir durak (başımıza neler getirdiniz) diye (çıkışacaklardır.) "

(Sad 60)

Abdullah Parlıyan Meali:

Dünyada onlara uyanlar feryat edecekler: “Hayır, asıl sorumlu sizsiniz siz. Rahat yüzü görmeyin, bunu başımıza siz getirdiniz, ne kötü bir yer burası.”

(Sad 60)

Adem Uğur Meali:

(Liderlere uyanlar ise:) Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin! Onu bize siz sundunuz! Ne kötü bir yerdir! derler.

(Sad 60)

Ahmet Hulusi Meali:

(O önderlere uyanlar ise): "Hayır, asıl size 'Merhaba = rahat olmak' yoktur... Onu (cehennemi) bize siz önerdiniz! Ne kötü bir karargahtır bu!" dediler.

(Sad 60)

Ahmet Tekin Meali:

Tâbi olanlar ise, kendilerini isyana sevk eden, cehenneme sokan liderlerine: “Asıl rahat yüzü görmeyecek, işleri kolay olmayacak olan sizsiniz. Bu azâbı başımıza getiren de sizsiniz. Ne kötü bir yer burası.” derler.

(Sad 60)

Ahmet Varol Meali

Derler ki: "Aksine siz rahatlık görmeyin. Bunu bizim başımıza siz getirdiniz. (Bu) ne kötü bir durak!"

(Sad 60)

Ali Bulaç Meali:

(Onlara uyanlar) Derler ki: "Hayır, sizler; asıl size bir merhaba yok. Bunu (azabı) siz bizim önümüze sürdünüz. Ne kötü bir durak."

(Sad 60)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Yardakçılar elebaşlarına şöyle) derler: “- Hayır, asıl siz rahatlık görmeyin. Bu azabı bizim önümüze siz getirdiniz. Bakın ne kötü karargâh!”

(Sad 60)

Ali Rıza Sefa Meali:

"Hayır!" diyecekler; "Aslında, size, ‘Merhaba' yok! Bunu, önümüze siz çıkardınız; ne kötü bir yer burası!"

(Sad 60)

Ali Ünal Meali:

Berikiler, “Asıl siz rahat yüzü görmeyin!” diye karşılık verirler: “Bu azabı, dünyada yaptıklarınızla bize hazırlayan sizsiniz!” Yerleşip kalmak için ne kötü bir yer burası!

(Sad 60)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Onlar elebaşlarına: “Siz oraya giresiniz, siz rahat görmeyesiniz, siz orayı bize sundunuz. Orası ne kötü bir mekândır” derler ve şöyle devam ederler:

(Sad 60)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Önderlere uyanlar ise, "Asıl siz rahat yüzü görmeyiniz! Bizi buraya süren sizsiniz. Burası ne kötü bir yerdir!" derler.

(Sad 60)

Bekir Sadak Meali:

Toplulukta bulunanlar ise: «Hayir, asil siz rahat yuzu gormeyin; bunu basimiza getiren sizsiniz; ne kotu bir duraktir!» derler.

(Sad 60)

Besim Atalay Meali:

Diyecekler ki: «Size genişlik yok, onu bize getirenler sizsiniz!», imdi durak ne kötü!

(Sad 60)

Celal Yıldırım Meali:

(Uyanlar ise onlara): Hayır, size rahat ve huzur yüzü olmasın ; bunu bize sunan sizsiniz. Ne kötü eyleşilecek yerdir! (derler).

(Sad 60)

Cemal Külünkoğlu Meali:

60,61. (Kendilerine uyanlar da:) “Hayır, asıl size merhaba yok! Bu cehennemi bizim önümüze siz sürdünüz. Orası ne kötü bir yerdir! Ey Rabbimiz! Bunu kim başımıza getirdiyse, ateşte onun azabını kat kat artır” diyecekler. *

(Sad 60)

Diyanet İşleri Eski Meali:

(Onlara uyanlar;) "Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin; bunu başımıza getiren sizsiniz; ne kötü bir duraktır!" derler.

(Sad 60)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

O grup da, "Hayır, size rahat ve huzur olmasın. Bu cehennemi bizim önümüze siz sürdünüz. Orası ne kötü durak yeridir!" der.

(Sad 60)

Diyanet Vakfı Meali:

(Liderlere uyanlar ise:) Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin! Onu bize siz sundunuz! Ne kötü bir yerdir! derler.

(Sad 60)

Edip Yüksel Meali:

Onlar da derler ki, 'Aslında siz hoş gelmediniz. Bizi bu duruma siz soktunuz; ne kötü bir son!'

(Sad 60)

Elmalılı Orjinal Meali:

(59-60) Şu: bir alay maıyyetinizde göğüs germiş; onlara merhaba yok, çünkü onlar Cehenneme salınıyorlar. Hayır derler size merhaba yok, onu bize siz takdim ettiniz, bakın ne fena yatak.

(Sad 60)

Elmalılı Yeni Meali:

(Bu topluluk): "Hayır, asıl size rahatlık yok, bunu bize siz hazırladınız; bakın ne kötü yatak!" derler.

(Sad 60)

Erhan Aktaş Meali:

Diğerleri ise: "Hayır! Asıl size rahatlık yok. Ona uğramamızın sebebi sizsiniz. O ne kötü bir konaklama yeridir!" dediler.

(Sad 60)

Gültekin Onan Meali:

(Onlara uyanlar) Derler ki: "Hayır, sizler; asıl size bir merhaba yok. Bunu (azabı) siz bizim önümüze sürdünüz. Ne kötü bir durak."

(Sad 60)

Hakkı Yılmaz Meali:

Derler ki: “Hayır, asıl size merhaba; selam sabah yok. Cehennemi önümüze siz getirdiniz. O ne kötü bir duraktır!”

(Sad 60)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

(Tabi olanlar liderlere:) “(Hayır!) Asıl size ‘merhaba’ olmasın/rahat yüzü görmeyesiniz. Bu (cehennemi) bizim önümüze siz getirdiniz. Ne kötü bir yerleşim yeridir o.” (derler.)

(Sad 60)

Harun Yıldırım Meali:

Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin! Onu bize siz sundunuz! Ne kötü bir yerdir! derler.

(Sad 60)

Hasan Basri Çantay:

(Tabi' olanlar rüesaya) derler: "Hayır, siz, asıl rahat (huzur) görmeyin. Bunu bizim önümüze siz getirdiniz. (Bakın) ne çirkin durum"!

(Sad 60)

Hayrat Neşriyat Meali:

(O elebaşlarına uyanlar ise:) “Hayır! (Asıl) siz rahat yüzü görmeyin! Bunu bizim başımıza siz takdîm ettiniz (siz getirdiniz). Artık o ne kötü karargâhtır!” derler.

(Sad 60)

Hubeyb Öndeş Meali: /

"Hayır! Asıl size "Merhaba[hoş geldin]" yoktur. Asıl siz onu (azabı) önden bizim için hazırladınız." dediler. Artık, ne kötü duruştur [o]!

(Sad 60)

Hüseyin Atay Meali:

"Hayır! Asıl siz rahat yüzü görmeyin, bizi buraya süren sizsiniz, ne kötü bir duraktır!" derler.

(Sad 60)

İbni Kesir Meali:

Dediler ki: Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin. Bizi buraya siz sürdünüz. Ne kötü bir duraktır burası.

(Sad 60)

İlyas Yorulmaz Meali:

Onlar da “Asıl size rahatlık olmasın. Çünkü siz çirkin ve yanlış olanları bize teklif edip, yapmamız için önümüze getiriyordunuz. Bunlar ne kötü kararlarmış.”

(Sad 60)

İskender Ali Mihr Meali:

"Hayır, asıl size merhaba yok. Onu bize siz takdim ettiniz (azaba uğramamıza sebep oldunuz). Artık (o) ne kötü bir karargâh (cehennem)." dediler.

(Sad 60)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Uyanlar da uyulanlar da diyecekler: «Yok, rahat yüzü görmiyecek olanlar sizlersiniz. Burası da ne kötü bir eylek!»

(Sad 60)

Kadri Çelik Meali:

(Zalimlere uyanlar ise,) “Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin! Onu bize siz sundunuz! Ne kötü bir yerdir!” derler.

(Sad 60)

Mahmut Kısa Meali:

Buna karşılık onlar, “Asıl siz rahat yüzü görmeyin!” diye cevap verecekler, “Bunu başımıza getiren sizsiniz; sizi adım adım izledik, fakat bizi getirdiğiniz yere bakın, ne korkunç bir yer burası!”

(Sad 60)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Derler ki: "Hayır, asıl size merhaba yok. Bunu önümüze siz sürdünüz. Ne kötü duraktır."

(Sad 60)

Mehmet Türk Meali:

(Azgınlara uyanlar): “Esas siz rahat yüzü görmeyin. Çünkü bunu başımıza getiren sizsiniz. (Meğer burası) ne kötü bir yermiş.” derler.

(Sad 60)

Muhammed Celal Şems Meali:

Onlar (kendilerine lanet edenlere) diyecekler ki: “Aksine (lanetlenmiş olanlar sizlersiniz.) Size (de) hoş geldiniz diyen kimse bulunmayacak. Bu (Cehennem’i) bizim önümüze çıkaranlar, ancak sizlersiniz. O pek kötü bir kalınacak yerdir!”

(Sad 60)

Muhammed Esed Meali:

(Ve) onlar, (ayartılmış olanlar,) feryad edecekler: "Hayır, asıl (sorumlu) sizsiniz! Siz rahat yüzü görmeyin! Bunu başımıza getiren sizsiniz: Ne kötü bir yer burası!"

(Sad 60)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Toplulukta bulunanlar ise; "Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin; bizi buraya getiren sizsiniz. Burası ne kötü bir duraktır!" derler.

(Sad 60)

Mustafa Çavdar Meali:

Körü körüne izleyenler ise: “Asıl siz rahat yüzü görmeyin, bizi bu hale düşüren sizlersiniz. Ne kötü bir yermiş burası.

Bknz: (41/29)

(Sad 60)

Mustafa Çevik Meali:

55-61 Cehennemde azabı hak edenlerle onlara önderlik yapmış olanlara şöyle denilecek: “İşte sizin ve arkanıza düşenlerin hak ettiği ceza budur.” Şirke ve küfre önderlik yapmış olanlar kendilerini suçlayan takipçilerine şöyle derler: “Elbette bizim davetimize körü körüne koşup gelmeniz sebebi ile siz de bu cezayı bizim gibi hak etmişlerdensiniz.” Bu defa önderlerinin arkasından gidenler dönüp onlara, “Buraya gelmemizin asıl sorumluları sizlersiniz, şirk nizamlarını sizler kurdunuz ve bizlere dayattınız. Rabbimiz! Bizim önümüze bu nizamları koyup, bizi ona uymaya davet eden bu kimselere iki kat fazla azap et.” diyecekler ve orada hepsinin cezası kaynar su ve irin olacaktır.

(Sad 60)

Mustafa İslamoğlu Meali:

(Körü körüne izleyenler ise), "Hayır, (sorumlu) sizsiniz! Asıl siz rahat yüzü görmeyin! Bunu başımıza siz sardınız ve gele gele en berbat yeri (buldunuz)!" diyerek

(Sad 60)

Osman Okur Meali:

(Liderlere uyanlar ise:) Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin! Onu bize siz sundunuz! Ne kötü bir yerdir! derler.

(Sad 60)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

(Onlar da) Derler ki: «Hayır. Sizlersiniz (O bedduaya daha müstehak). Sizin için merhaba yoktur, belki o küfrü bizim için siz takdim ettiniz. Artık ne fena karargâh (O ateş!)»

(Sad 60)

Ömer Öngüt Meali:

(Uyanlar uyulanlara): "Asıl size merhaba yok! Siz rahat yüzü görmeyin! Bunu başımıza getiren sizsiniz. Ne kötü bir durak! " derler.

(Sad 60)

Ömer Sevinçgül Meali:

‘İleri gelenler tarafından ayartılanlar’ “Hayır!” derler, “Siz rahat yüzü görmeyin! Bunu ‘cehennem azabını’ başımıza getiren sizlersiniz. Ne kötü bir durak!”

(Sad 60)

Sadık Türkmen Meali:

(Uyanlar, uyulanlara) derler ki: “Hayır, aksine sizler; asıl siz rahat yüzü görmeyin! Bu azabı bize siz sundunuz. Bu ne kötü bir duraktır!”

(Sad 60)

Seyyid Kutub Meali:

Toplulukta bulunanlar ise; «Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin; bizi buraya getiren sizsiniz, ne kötü bir duraktır» derler.

(Sad 60)

Suat Yıldırım Meali:

Tabi olanlar, onlara: "Hayır, asıl size merhaba olmasın, rahat yüzü görmeyin sizler! Bu azabı bize getiren sizsiniz. O ne kötü yerdir!" derler.

(Sad 60)

Süleyman Ateş Meali:

(Uyanlar, uyulanlara) Dediler ki: "Hayır, asıl size merhaba yok, (asıl siz rahat yüzü görmeyin), siz bunu bizim önümüze getirdiniz. Ne kötü durak (bu)!"

(Sad 60)

Süleymaniye Vakfı Meali:

(Yeni gelenler öncekilere) "Rahat yüzü görmemeyi asıl hak eden sizlersiniz. Bu suçu önce siz işlediniz... Burası da ne kötü konaklama yeri böyle!" derler.

(Sad 60)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(60-61) Onlar: "Asıl siz rahat yüzü görmeyin. Çünkü bizim buraya girmemize siz sebep oldunuz. Burası ne kötü bir yer! Rabbimiz ! Bizim buraya girmemize kim sebep olduysa onun ateşteki azabını kat kat artır" derler.

(Sad 60)

Şaban Piriş Meali:

Orada, birbirleriyle tartışacaklar, kendilerinin cehennemlik olmalarına sebep olan kimselere lanetler yağdıracaklar. -Hayır, siz rahat yüzü görmeyin. Onu siz bizim önümüze getirdiniz derler. Ne kötü karar.

(Sad 60)

Talat Koçyiğit Meali:

Onlar da derler ki: "Hayır; asıl siz, siz rahatlık görmeyin. Onu siz önümüze getirdiniz. Orası ne kötü durak".

(Sad 60)

Tefhimul Kuran Meali:

(Onlara uyanlar) Derler ki: «Hayır, sizler; asıl size merhaba yok. Bunu (azabı) siz bizim önümüze sürdünüz. Ne kötü bir durak.»

(Sad 60)

Ümit Şimşek Meali:

Onlar ise “Asıl siz rahat yüzü görmeyin,” derler. “Bu âkıbeti siz bize hazırladınız. Ne kötü bir yer burası!”

(Sad 60)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Dediler: "Hayır, size merhaba yok. Onu siz önümüze çıkardınız. Ne kötü durak yeridir o!"

(Sad 60)