5. Maide Suresi / 109.ayet

O gün Allah, bütün elçileri bir araya toplayacak ve onlara diyecek ki; “İlettiğiniz mesaja ne cevap verildi?” Onlar; “Bizim hiçbir bilgimiz yoktur, bilinmeyenleri en iyi bilen sadece sensin!” diyecekler.

Bknz: (7/6)

Mustafa Çavdar Meali

Maide 109 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

O gün Allah, bütün peygamberleri toplayacak da ne cevap verildi size diyecek. Diyecekler ki: Bilgimiz yok bizim, şüphe yok ki sensin gizli şeyleri hakkıyla bilen.

(Maide 109)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Allah, (bütün) elçileri toplayacağı gün şöyle diyecek: "(Tebliğ ve davetinize karşılık) Size (kavimlerinizce) verilen cevap nedir?" Onlar da: "Bizim (Senin öğrettiğin dışında) bilgimiz yoktur; şüphesiz görünmeyenleri (gaybleri) bilen Sen’sin Sen. (Ey Rabbimiz!) " diyeceklerdir.

(Maide 109)

Abdullah Parlıyan Meali:

Allah'ın bütün peygamberleri toplayıp onlar kanalıyla bildirdiği mesajlarına karşılık insanlığın takındığı tutumu gözler önüne sermek için onlara: “Size ne cevap verildi?” diye soracağı gün onlar: “Senin bilgin yanında bizim bilgimiz yetersiz kalır. Sen herşeyi bilirsin. Yalnız sensin akılla bilinemeyen tüm gerçekleri de bilen” diyecekler.

(Maide 109)

Adem Uğur Meali:

Allah'ın peygamberleri toplayıp da "Size ne cevap verildi" dediği gün, "Bizim hiçbir bilgimiz yok, şüphesiz gizlilikleri hakkıyle bilen ancak sensin" diyeceklerdir.

(Maide 109)

Ahmet Hulusi Meali:

Allah, Rasulleri cem edeceği süreçte (Onlara sorar): "Size nasıl icabet edildi?", "Hiçbir bilgimiz yok! Kesinlikle gaybları bilen yalnız sensin" derler.

(Maide 109)

Ahmet Tekin Meali:

Allah Rasulleri toplayıp: “Kendilerine görevle gönderildiğiniz kavimler, milletler tarafından, davetlerinize nasıl icabet edildiği konusunda ne diyorsunuz?" buyurduğu gün, “Bizim hiçbir bilgimiz yok. Şüphesiz duyu ve bilgi alanı ötesini, gayb âlemini bilen ancak Sensin, Sen" diyeceklerdir.*

(Maide 109)

Ahmet Varol Meali

Allah peygamberlerini topladığı gün: "Size ne cevap verildi?" der. Onlar da: "Bizim bir bildiğimiz yok. Gizlilikleri bilen ancak sensin" derler.

(Maide 109)

Ali Bulaç Meali:

Allah, elçileri toplayacağı gün, şöyle diyecek: "Size verilen cevap nedir?" Onlar da: "Bizim bilgimiz yoktur; şüphesiz görünmeyenleri (gaybleri) bilen Sen'sin Sen."

(Maide 109)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Allah kıyamet gününde peygamberleri toplayıp şöyle buyurur: “- Ümmetinizi dâvet ettiğinizde, size ne cevap verildi?” Onlar da: “- Bizde hiç bir bilgi yok. Şüphesiz ki, sen bütün gaybları kemal üzere bilensin.” derler.

(Maide 109)

Ali Rıza Sefa Meali:

Allah, elçileri topladığı gün, şöyle diyecek: "Size, ne yanıt verildi?" "Bizim bilgimiz yok. Kuşkusuz, gizli gerçekleri bilen, yalnızca Sensin, Sen!"

(Maide 109)

Ali Ünal Meali:

O gün(den korkun ve sakının) ki, Allah ( o gün) bütün rasûllerini toplayacak ve onlara, “Tebliğiniz karşısında ümmetlerinizin tavrı ne oldu; onlardan nasıl bir mukabele gördünüz?” diye soracaktır. Onlar, şöyle cevap verecekler: “(Onların niyetleri, iç dünyaları, dolayısıyla cevaplarının gerçek nitelik ve mahiyeti konusunda) bizim kesin bir bilgimiz yoktur. (Her şey Sen’in ilmin dahilindedir ya Rab;) hiç şüphesiz Sen’sin, ancak Sen’sin bütün gizlileri hakkıyla bilen.”

(Maide 109)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Hatırla o günü ki; Allah, peygamberleri toplar: “Size ne cevap verildi?” diye sorar. Onlar: “Bilmiyoruz. Şüphesiz gaybı bilen Sen’sin!” derler.

(Maide 109)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Allah, peygamberleri bir araya getirip de, "Size ne cevap verildi?" dediği gün, "Bizim hiçbir bilgimiz yok; gizlilikleri hakkı ile bilen ancak sensin" diyeceklerdir.

(Maide 109)

Bekir Sadak Meali:

Allah peygamberleri topladigi gun, «Size ne cevap verildi?» der; onlar, «Bizim bir bildigimiz yoktur, dogrusu gorulmeyenleri bilen ancak Sen'sin» derler.

(Maide 109)

Besim Atalay Meali:

Allah peygamberleri topladığı bir günde: «Siz ne cevap aldınız?» diye onlara sorar, onlar: «Biz bir şey bilmiyoruz, sen bilirsin göze görünmeyeni» diye cevap verirler

(Maide 109)

Celal Yıldırım Meali:

Allah, peygamberleri biraraya getireceği günde, «size ne cevap verildi ?» diyecek. Onlar da «bizim hiç bir bilgimiz yok, gayıbları bilen şüphesiz ki sensin sen!» diyecekler.

(Maide 109)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Allah, bütün peygamberleri bir araya getireceği gün (onlara şöyle) soracak: “İnsanlar çağrılarınıza ne cevap verdi?” Peygamberler de: “Bizim bildiğimiz bir şey yok. Yaratılmışların idrakini aşan, görülmeyen ve bilinmeyen her şeyi tümüyle bilen sensin!” diyecekler.

(Maide 109)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Allah peygamberleri topladığı gün, "Size ne cevap verildi?" der; onlar, "Bizim bir bildiğimiz yoktur, doğrusu görülmeyenleri bilen ancak Sen'sin" derler.

(Maide 109)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Allah'ın, peygamberleri toplayıp "siz(den sonra davetiniz)e ne derece uyuldu?" diyeceği, onların da, "Bizim hiçbir bilgimiz yok. Gaybleri hakkıyla bilen ancak sensin" diyecekleri günü hatırlayın.

(Maide 109)

Diyanet Vakfı Meali:

Allah'ın peygamberleri toplayıp da «Size ne cevap verildi» dediği gün, «Bizim hiçbir bilgimiz yok, şüphesiz gizlilikleri hakkıyle bilen ancak sensin» diyeceklerdir.

(Maide 109)

Edip Yüksel Meali:

ALLAH elçileri topladığı gün: 'Size ne cevap verildi,' der. 'Bir bilgimiz yok. Gizemleri sen bilirsin,' derler.

(Maide 109)

Elmalılı Orjinal Meali:

O gün ki Allah bütün Resulleri toplayacak da "size ne cevab verildi?" buyuracak; "bizde ilim yok, sensin allamülguyub sen" diyecekler

(Maide 109)

Elmalılı Yeni Meali:

Allah bütün Resulleri toplayacağı o günde: "Size ne cevap verildi." diye soracak. Onlar da: "Bizim bir bilgimiz yok, gizli olanları bilen ancak Sensin Sen!" diyecekler.

(Maide 109)

Erhan Aktaş Meali:

Allah, rasulleri topladığı gün, "Nasıl karşılandınız der?" "Bizim bir bilgimiz yok, doğrusu gayibleri[1] bilen ancak Sen'sin." derler.

1)Gizli, görünmeyen, bilinmez olan, algılanamayan, gelecekte olacak şeyler, geleceğe dair bilgiler.

(Maide 109)

Gültekin Onan Meali:

Tanrı, elçileri toplayacağı gün şöyle diyecek: "Size verilen cevap nedir?" Onlar da: "Bizim bilgimiz yoktur; şüphesiz gaybleri bilen sensin, sen" derler.

(Maide 109)

Hakkı Yılmaz Meali:

Allah, elçileri toplayacağı gün şöyle diyecek: “Size verilen cevap nedir?” Onlar: “Bizim hiçbir bilgimiz yoktur; şüphesiz ki Sen, görülmeyeni, duyulmayanı, sezilmeyeni, geçmişi, geleceği en iyi bilenin ta kendisisin” dediler.

(Maide 109)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

O gün Allah, tüm resûlleri toplayacak ve: “(Çağrınıza karşılık) size ne cevap verildi?” diyecek. Diyecekler ki: “Bizim hiçbir bilgimiz yok. Şüphesiz ki sen, gayb ilmini bilensin.”

(Maide 109)

Harun Yıldırım Meali:

Allah rasulleri toplayacağı gün: “Size ne cevap verildi?” buyuracak. Onlar da: “Bizim ilmimiz yok. Muhakkak ki gaybları en iyi bilen sensin, yalnız sen!” diyecekler.

(Maide 109)

Hasan Basri Çantay:

O günde ki Allah bütün peygamberleri toplayıb da: "Size verilen o cevab nedir?" diyecek, onlar da: "Bizim hiç bir bilgimiz yok. Şübhesiz ğaybları hakkıyle bilen Sensin Sen" diyeceklerdir.

(Maide 109)

Hayrat Neşriyat Meali:

Allah, o gün (kıyâmet günü) peygamberleri toplayacak da: “(Ümmetinizi da'vet ettiğiniz zaman) size ne cevab verildi?” buyuracak! (Onlar:) “Bizim için (bu hususta) bir ilim yoktur. Şübhesiz ki gizlilikleri hakkıyla bilen, ancak sensin!” diyecekler.

(Maide 109)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Allah'ın elçileri toplayacağı günü [an]. Ardından [Allah] "Ne cevap aldınız?" der. Onlar "Bizi ait hiçbir bilgi yoktur. Kesinlikle sen, Gayb'ları [gizlilikleri] çokça bilensin" derler.¹

(Maide 109)

Hüseyin Atay Meali:

Allah, elçilerini toplayıp, "Size ne cevap verildi?" diyeceği gün. Onlar "Bizim bir bildiğimiz yoktur, doğrusu, görülmeyenleri en çok bilen ancak Şensin" derler.

(Maide 109)

İbni Kesir Meali:

Allah, Rasulleri topladığı gün şöyle buyurur; Size ne cevab verildi? Onlar da: Bizim bir bildiğimiz yoktur, doğrusu gaybları bilen Sensin Sen, derler.

(Maide 109)

İlyas Yorulmaz Meali:

Allah, o (kıyamet) gün elçilerini toplar ve “Uyarılarınıza ne cevap verildi” der. Elçiler de “Bizim, verilen cevaplar hakkında hiçbir bilgimiz yok, ancak bilinmeyenleri (gaybı) en iyi bilen sensin” derler.

(Maide 109)

İskender Ali Mihr Meali:

Allah’ın, resûlleri bir araya toplayacağı, sonra “Size ne cevap verildi?” diye buyuracağı gün, (onlar); “Bizim bir bilgimiz yok. Muhakkak ki Sen, gaybdekileri en iyi bilen Sen'sin!” derler.

(Maide 109)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

O gün Allah bütün elçilerini toplayıp diyecek: «Onların ne kadarı size uydu?» Diyecekler: «Bizim hiçbir bilgimiz yoktur. Çünkü görünmiyenleri çok iyi bilen yalnız Şensin.»

(Maide 109)

Kadri Çelik Meali:

Allah peygamberleri topladığı gün, “Size (davetiniz karşılığında insanlarca) ne cevap verildi?” der. Onlar, “Bizim bir bildiğimiz yoktur, doğrusu görülmeyenleri bilen ancak sensin” derler.

(Maide 109)

Mahmut Kısa Meali:

O Gün Allah, bütün Peygamberleri toplayacak ve “İnsanlar sizin çağrınıza nasıl cevap verdiler?” diye soracak. Onlar ise, ümmetleri adına şefaat etmek şöyle dursun, “Ya Rab, senin sonsuz ilminin yanında bizim hiçbir bilgimiz yoktur; biz yalnızca, hayatta olduğumuz sürece çağrımıza verilen cevabı —onu da ancak yüzeysel olarak— biliyoruz; tüm gizlilikleri hakkıyla bilen, ancak Sensin!” diyecekler.

(Maide 109)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

İşte, Allah elçileri toplayacağı o gün: "Size ne cevap verildi?" diyecektirOnlar: Derler ki: " Bizim bilgimiz yokturŞüphesiz ki sen bütün gizli şeyleri bilensindir."

(Maide 109)

Mehmet Türk Meali:

O (mahşer) günü Allah, bütün Peygamberleri toplayacak ve onlara: “size (dünyada) ne cevap verildi?” buyuracak. Onlar da: “Bizim bir bilgimiz yok, kimsenin kavrayamadığı şeyleri en iyi bilen Sensin.” diyecekler.

(Maide 109)

Muhammed Celal Şems Meali:

Allah, bütün peygamberleri toplayacağı günde, “Size ne cevap verildi?” diye soracak. Onlar (da,) “Biz, (gerçek) bilgiye sahip değiliz. Şüphesiz bütün gaybları bilen, yalnız Sensin,” diyecekler.

(Maide 109)

Muhammed Esed Meali:

Allah'ın bütün peygamberleri toplayıp onlara, "Size ne cevap verildi?" diye soracağı gün onlar, "Bizim bir bilgimiz yok: Yalnız Sensin yaratılmışların idrakini aşan her şeyi tümüyle bilen!" diyecekler.

(Maide 109)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Allah, elçileri toplayacağı gün, şöyle diyecektir: "Size verilen yanıt nedir?" Onlar da şöyle diyecektir: "Bizim bilgimiz yoktur. Kuşkusuz, gizli olanları bilen yalnızca sensin."

(Maide 109)

Mustafa Çavdar Meali:

O gün Allah, bütün elçileri bir araya toplayacak ve onlara diyecek ki; “İlettiğiniz mesaja ne cevap verildi?” Onlar; “Bizim hiçbir bilgimiz yoktur, bilinmeyenleri en iyi bilen sadece sensin!” diyecekler.

Bknz: (7/6)

(Maide 109)

Mustafa Çevik Meali:

109-110 Allah, Hesap Günü peygamberleri de huzurunda toplayıp onlara: “İnsanları yaratılış sebepleri olan doğru yola çağırdığınızda, size nasıl cevaplar verdiler?” diye soracak, onlar da “Rabbimiz! Biz onların içlerindeyken yalnızca bize görünen yüzlerini biliriz, oysa Sen hem bizden sonraki tutumlarını hem içlerinde gizlediklerini de bilirsin, bizden sonra olup bitenleri bilmeyiz” diyecekler. Allah bunun ardından da İsa’ya şöyle diyecek: “Ey Meryemoğlu İsa! Sana ve annene verdiğim nimetleri hatırla, seni Ruhu’l-Kudüs (Cebrail) ile desteklemiş ve peygamber olarak görevlendirip vahiy göndermiştik. Beşikteyken de bir yetişkin gibi konuşturup, annenin iffetli bir kadın olduğunu ve Allah’ın sana peygamberlik verdiğini söyletmiştik. Sonra da sana Tevrat’ın aslını ve İncil’i öğretip, insanları yaratılış sebepleri olan nizam ve ahlak ile yaşamaya davet ettirmiştik. Peygamberliğin delili olarak da Bizim iznimizle çamura kuş şekli verip, Bize dua ederek ona üflüyor, canlanmasını istiyordun. Biz de onu canlandırıyorduk, ardından körlerin ve cüzzamlıların iyileşmesi için dua ediyor, duana karşılık onları iyileştiriyorduk, dahası ölülerin diriltileceğini de onlara göstermen için duana karşılık ölen birilerini de diriltmiştik. Senin peygamberliğinin ve davetinin gerçekliği, bunca delille apaçık ortaya konulmasına rağmen, İsrailoğullarından müşrik ve kâfirlikte direnenler “Bunlar düpedüz sihirdir, sen de sihirbazsın” demekle kalmayıp, sana zarar vermeye kalktılar. Biz de o zaman zarar vermelerini önleyip seni onlardan kurtarmıştık.

(Maide 109)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Allah bütün peygamberleri topladığı gün, onlara "Size ne cevap verildi?" deye soracak. Onlar, "Bizim bir bilgimiz yok, yaratılmışların idrakini aşan her şeyi tümüyle bilen yalnız Sensin!" diyecekler.

(Maide 109)

Osman Okur Meali:

Gün gelecek, Allah Elçileri bir araya toplayıp: "Sizin (tebliğleriniz ümmetleriniz tarafından nasıl karşılandı), nasıl bir cevap aldınız?" buyuracak. Onlar da: ("Senin, her şeyi hakkiyle bilen ilminin yanında) bizim bilgimiz yok. Zira gayblara vakıf olan, yalnız Sensin" diyecekler.

(Maide 109)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

O günü ki, Allah Teâlâ peygamberleri toplayacak da «Size verilen cevap ne idi?» diyecek, onlar da «Bizim için bilgi yoktur, şüphe yok ki, gaybleri hakkıyla bilen ancak Sen'sin, Sen» diyeceklerdir.

(Maide 109)

Ömer Öngüt Meali:

Allah'ın, peygamberleri toplayıp da: “Size ne cevap verildi?” dediği gün onlar: “Bizim hiçbir bilgimiz yok, şüphesiz ki gizlilikleri hakkıyla bilen ancak sensin!” diyeceklerdir.

(Maide 109)

Ömer Sevinçgül Meali:

Allah, ölümden sonra diriliş gününde peygamberleri bir araya toplar, “Size ne cevap verildi?” diye sorar. Onlar da, “Bizim bir bilgimiz yok. Gaybı bilen yalnız sensin” derler.

(Maide 109)

Sadık Türkmen Meali:

ALLAH’ın, Rasûlleri/Elçileri toplayıp; “Siz(den sonra davetiniz)e ne derece uyuldu?” diyeceği, onların da; “Bizim hiçbir bilgimiz yok. Gaybleri/gizlilikleri, hakkıyla bilen ancak Sensin” diyecekleri günü hatırlayın.

(Maide 109)

Seyyid Kutub Meali:

Allah, bütün peygamberleri bir araya getireceği gün insanlar çağrılarınıza ne cevap verdi? diye sorar, Peygamberler de; bizim birşey bildiğimiz yok. Hiç şüphesiz sen gaybleri bilensin derler.

(Maide 109)

Suat Yıldırım Meali:

Gün gelecek, Allah peygamberleri bir araya toplayıp: "Sizin tebliğleriniz ümmetleriniz tarafından nasıl karşılandı, nasıl bir cevap aldınız?" buyuracak. Onlar da: "Senin, her şeyi hakkiyle bilen ilminin yanında bizim bilgimiz yok. Zira gayblara vakıf olan, yalnız Sen'sin" diyecekler.

(Maide 109)

Süleyman Ateş Meali:

Allah, Elçileri toplayacağı gün: "Size ne cevap verildi?" der. "Bizim bilgimiz yok, derler, gizlileri bilen yalnız sensin, sen!"

(Maide 109)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Allah, elçilerini bir araya toplayacağı gün onlara: "Nasıl karşılandınız?" diye soracak, onlar da "Bizde bir bilgi olmaz; bütün gaybı (her şeyin içyüzünü)[1] sen bilirsin" diyeceklerdir.

1)İman kalp ile tasdik olduğundan çağrılarına cevap verenlerin ne derece samimi olduklarını yalnız Allah bilir. 

(Maide 109)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Allah, bütün peygamberleri topladığı Gün onlara: "Size ne cevap verildi?" diye sorar. Onlar da: "Bizim bir bilgimiz yok. Gaybı bilen ancak Sen'sin" derler.

(Maide 109)

Şaban Piriş Meali:

Bir gün Allah, Resulleri bir araya getirir ve Onlara: -Size ne cevap verildi der. Onlar da derler ki: -Bizim bir bilgimiz yoktur, gaybları en iyi bilen sadece sensin!

(Maide 109)

Talat Koçyiğit Meali:

Allah'ın, peygamberleri toplayıp da onlara "size ne cevap verildi?" dediği gün. onlar: "Bizim hiçbir bilgimiz yok; muhakkak ki gaybları hakkıyle bilen sensin" diyeceklerdir.

(Maide 109)

Tefhimul Kuran Meali:

Allah, peygamberleri toplayacağı gün, şöyle diyecek: «Size verilen cevap nedir?» Onlar da: «Bizim bilgimiz yoktur; şüphesiz görünmeyenleri (gaybleri) bilen Sen'sin Sen.»

(Maide 109)

Ümit Şimşek Meali:

Peygamberleri huzurunda topladığı gün, Allah onlara “Ne cevap aldınız?” diye sorar. Onlar “Biz bilmiyoruz,” derler. “Görünmeyenleri ve gizlilikleri bilen ancak Sensin.”

(Maide 109)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Allah, resulleri bir araya getireceği gün şöyle der: "Size ne cevap verildi?" Şöyle derler: "Hiçbir bilgimiz yok. Gaybları en iyi biçimde bilen sensin, sen!"

(Maide 109)