3. Ali İmran Suresi / 175.ayet

İşte bu şeytan sizi yandaşlarıyla korkutmaya çalışır, o halde onlardan korkmayın, eğer gerçekten inanıyor ve güveniyorsanız sadece benden korkun.

Bknz: (8/48)(59/16)

Mustafa Çavdar Meali

Ali İmran 175 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Şüphe yok ki Tanrı dostlarını korkutan ancak ve ancak Şeytan'dır. Onlardan korkmayın, benden korkun inanmışsanız.

(Ali İmran 175)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Böylesi vesveselerle) Şeytan, (Allah'tan başka güçler ve kişilerle) ancak kendi adamlarını korkutup (ürkütüverir). Eğer gerçekten iman etmişseniz, onlardan (düşmanlarınızdan) değil, Benden korkun! (Size bu yaraşır.)

(Ali İmran 175)

Abdullah Parlıyan Meali:

İşte o şeytan sizi ancak dostlarıyla veya şeytan ancak kendi dostlarını korkutur. Eğer, gerçekten mü'min kimselerseniz onlardan korkmayın, benden korkun.

(Ali İmran 175)

Adem Uğur Meali:

İşte o şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Şu halde, eğer iman etmiş kimseler iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.

(Ali İmran 175)

Ahmet Hulusi Meali:

O şeytan (haberi getiren), ancak kendi dostlarını korkutur... O halde onlardan korkmayın; benden korkun, eğer iman ehliyseniz.

(Ali İmran 175)

Ahmet Tekin Meali:

Size o haberi getiren kesinlikle şeytandır, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların takımıdır. Kendisini veli-otorite edinenleri korkutabilir; dostlarını grup grup üstünüze salar. Onların velayeti-otoritesi altına, kontrolüne girmeyin. Onlardan korkmayın, eğer mü'minseniz bana isyandan korkun.*

(Ali İmran 175)

Ahmet Varol Meali

Şüphesiz şu şeytan, kendi dostlarını korkutur. Eğer mü'minler iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.

(Ali İmran 175)

Ali Bulaç Meali:

İşte bu şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Siz onlardan korkmayın, eğer mü'minlerseniz, Ben'den korkun.

(Ali İmran 175)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Ebû Süfyan sizin için ordu toplamıştır, diye) sizi kendi dostlarından korkutmakta olan o şeytandır. Siz, onlardan korkmayın da bana isyan etmekten korkun, eğer müminlerseniz.

(Ali İmran 175)

Ali Rıza Sefa Meali:

İşte bu şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Artık, onlardan korkmayın ve Benden korkun; eğer inanıyorsanız?

(Ali İmran 175)

Ali Ünal Meali:

Size, (“Düşmanlarınız olan insanlar üzerinize gelmek için ordu topladılar; onlardan korkun ve geri durun!”) diyenler ancak şeytandır ki, sizi dostlarıyla korkutmak istiyor. Fakat siz, gerçekten mü’minler iseniz, onlardan korkmayın, sadece Ben’den korkun.

(Ali İmran 175)

Bahaeddin Sağlam Meali:

O şeytan ise, ancak kendi dostlarını korkutur. Sakın ondan korkmayın. Eğer mümin iseniz, yalnız Ben’den korkun!

(Ali İmran 175)

Bayraktar Bayraklı Meali:

İşte o şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Şu halde, eğer iman etmiş kimseler iseniz onlardan korkmayınız, benden korkunuz.

(Ali İmran 175)

Bekir Sadak Meali:

Iste o seytan ancak kendi dostlarini korkutur, inanmissaniz onlardan korkmayin, Benden korkun.

(Ali İmran 175)

Besim Atalay Meali:

Ancak, onu söyleyenler şeytandır, dostlarını korkutur, eğer inanmışsanız ondan korkmayasınız, benden korkunuz

(Ali İmran 175)

Celal Yıldırım Meali:

(Size o haberi getiren) ancak şeytandır; kendi dostlarını (savaş ve ölümle) korkutur. Mü'min iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.

(Ali İmran 175)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(Ebu Süfyan sizin için ordu toplamıştır, diye) sizi kendi dostlarından korkutmakta olan o şeytandır. Siz, eğer inanıyorsanız onlardan korkmayın da benden (bana isyan ederek azabıma uğramaktan) korkun!*

(Ali İmran 175)

Diyanet İşleri Eski Meali:

İşte o şeytan ancak kendi dostlarını korkutur, inanmışsanız onlardan korkmayın, Benden korkun.

(Ali İmran 175)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

O şeytan sizi ancak kendi dostlarından korkutuyor. Onlardan korkmayın, eğer mü'min iseniz, benden korkun.

(Ali İmran 175)

Diyanet Vakfı Meali:

İşte o şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Şu halde, eğer iman etmiş kimseler iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.*

(Ali İmran 175)

Edip Yüksel Meali:

Şeytan ancak kendi dostlarına korku verir. Onlardan korkmayın, benden korkun; gerçekten inanmışsanız.

(Ali İmran 175)

Elmalılı Orjinal Meali:

size o haberi getiren Şeytan sade kendi dostlarını korkutur, siz ondan korkmayın da bana ısyandan korkun eğer mü'minlerseniz

(Ali İmran 175)

Elmalılı Yeni Meali:

Size o haberi getiren şeytan, yalnızca kendi dostlarını korkutur. Siz onlardan korkmayın, bana isyandan korkun, eğer inanıyorsanız!

(Ali İmran 175)

Erhan Aktaş Meali:

Şeytan, ancak kendi evliyalarını[1] korkutur.[2] Eğer mü'minseniz, onlardan korkmayın, yalnızca Bana karşı gelmekten sakının.

1)Yandaşlarını.
2)Gerçek mü'minlere gücü yetmez.

(Ali İmran 175)

Gültekin Onan Meali:

İşte bu şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Siz onlardan korkmayın, eğer inançlılarsanız benden korkun.

(Ali İmran 175)

Hakkı Yılmaz Meali:

Şüphesiz ki o şeytan/kötü niyetli insan, kendi yakınlarını korkutur. Onlardan korkmayın, eğer mü’min iseniz Benden korkun.

(Ali İmran 175)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

İşte bu şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Ondan korkmayın! Şayet müminler iseniz yalnızca benden korkun.

(Ali İmran 175)

Harun Yıldırım Meali:

İşte o şeytandır ki ancak kendi velilerini korkutur; eğer mü’min iseniz onlardan korkmayın, benden korkun!

(Ali İmran 175)

Hasan Basri Çantay:

(Size o haberi getiren adam) mutlakaa (sizi) kendi dostlarından korkutmakda olan o şeytandır. Öyle ise siz onlardan (onun dostlarından) korkmayın, benden korkun, eğer iman etmiş (kimse) lerseniz.

(Ali İmran 175)

Hayrat Neşriyat Meali:

İşte (size haber getiren) o şeytan,(2) ancak kendi dostlarını korkutur. Eğer îmân eden kimseler iseniz, artık onlardan korkmayın da (ancak) benden korkun!*

(Ali İmran 175)

Hubeyb Öndeş Meali: /

İşte o, sadece kendi velilerini korkutan şeytandır¹. Eğer, inançlı idiyseniz onlardan korkmayın, benden korkun.

(Ali İmran 175)

Hüseyin Atay Meali:

O şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Eğer inanıyorsanız, onlardan değil, Benden korkun.

(Ali İmran 175)

İbni Kesir Meali:

O şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Mü'min iseniz onlardan korkmayın, Benden korkun.

(Ali İmran 175)

İlyas Yorulmaz Meali:

Şeytan, ancak ve ancak kendi yandaşlarını korkutur. (Ey inananlar!) Siz onlardan korkmayın, eğer inanıyorsanız benden korkun.

(Ali İmran 175)

İskender Ali Mihr Meali:

Fakat şeytan, böylece ancak kendi dostlarını (onu dost edinenleri) korkutur. Artık onlardan korkmayın ve eğer sizler mü’min iseniz, (sadece) Ben'den korkun.

(Ali İmran 175)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Gerçekten bu haberi getiren, sizi yardaklarıyla korkutan Şeytan'dır. Öyleyse onlardan korkmayın, Benden korkun, eğer inanan kimseler iseniz.

(Ali İmran 175)

Kadri Çelik Meali:

İşte o şeytan ancak kendi dostlarını korkutur, iman etmişseniz onlardan korkmayın, benden korkun.

(Ali İmran 175)

Mahmut Kısa Meali:

İşte o şeytan, yani kalbinize türlü vesveseler vererek sizi korkutmaya çalışan cin şeytanları ve sinsice aranıza sızarak, kâfirleri olduğundan güçlü gösterip cesaretinizi kırmaya çalışan düşman casusları, gerçek müminleri asla yıldıramazlar. Onlar ancak kendi dostlarını, kendilerine değer veren ve kendileri gibi imansız olan inkârcıları ve ikiyüzlüleri korkutabilir. O hâlde, gerçek müminler iseniz onlardan değil, Benden gelecek azaptan ve benim sevgimi kaybetmekten korkun!

(Ali İmran 175)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Nitekim, şeytan ancak kendi dostlarını korkutur. İman edenlerseniz eğer, Artık siz ondan korkmayın. Ancak Benden korkun (ey iman edenler)

(Ali İmran 175)

Mehmet Türk Meali:

İşte o şeytan sizi (sadece) kendi dostlarından korkutuyor. (Ey îman edenler!) Eğer gerçekten îman etmiş iseniz, sakın onlardan korkmayın, Benden korkun.1*

(Ali İmran 175)

Muhammed Celal Şems Meali:

Kendi dostlarını korkutan, ancak şeytandır. Eğer müminseniz, onlardan korkmayın, Benden korkun.

(Ali İmran 175)

Muhammed Esed Meali:

Kendi dostlarından korkmayı (içinize) yerleştiren Şeytandan başkası değildir: Öyleyse onlardan değil, yalnızca Benden korkun, eğer gerçek müminler iseniz!

(Ali İmran 175)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

İşte o Şeytan, yalnızca kendi dostlarını korkutur. Öyleyse, eğer gerçekten inanmış kimseler iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.

(Ali İmran 175)

Mustafa Çavdar Meali:

İşte bu şeytan sizi yandaşlarıyla korkutmaya çalışır, o halde onlardan korkmayın, eğer gerçekten inanıyor ve güveniyorsanız sadece benden korkun.

Bknz: (8/48) - (59/16)

(Ali İmran 175)

Mustafa Çevik Meali:

Ey mü’minler! Müşrik ve kâfirlerin size karşı büyük bir ordu hazırladığını söyleyerek, sizi korkutmaya çalışan, şeytanlaşmış kimselerin söylediklerinden korkmayın Allah’a yürekten iman edenler, O’ndan başka hiç kimseden asla korkmazlar.

(Ali İmran 175)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Başkası değil, işte o şeytandır kendi dostlarıyla (sizi) korkutan. O halde onlardan korkmayın, sadece benden korkun, gerçekten inanıyorsanız eğer.

(Ali İmran 175)

Osman Okur Meali:

İşte o şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Şu halde, eğer iman etmiş kimseler iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.

(Ali İmran 175)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

O şeytan, sizi mutlaka dostlarından korkutuyor. Bina-enaleyh onlardan korkmayınız Benden korkunuz eğer mü'min kimseler iseniz.

(Ali İmran 175)

Ömer Öngüt Meali:

O şeytan ancak kendi dostlarını korkutur. O halde mümin iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.

(Ali İmran 175)

Ömer Sevinçgül Meali:

Şeytan, ancak kendine uyanları korkutabilir. Gerçekten inanmış kimselerseniz, onlardan korkmayın, sadece benden korkun.

(Ali İmran 175)

Sadık Türkmen Meali:

O ŞEYTAN sizi ancak kendi dostlarından korkutuyor. Onlardan korkmayın, eğer mümin iseniz Benden korkun.

(Ali İmran 175)

Seyyid Kutub Meali:

O şeytan sizi yardakçıları ile korkutur, o halde eğer gerçekten mümin iseniz onlardan değil, benden korkunuz.

(Ali İmran 175)

Suat Yıldırım Meali:

Size o haberi getiren adam şeytanın tekidir. O sizi kendi dostları ile korkutmak ister. Fakat siz mümin iseniz onlardan korkmayın, Ben'den korkun!

(Ali İmran 175)

Süleyman Ateş Meali:

O şeytan sizi kendi dostlarından korkutuyor, eğer inanmış iseniz, onlardan korkmayın, benden korkun!

(Ali İmran 175)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Size o sözü[1] söyleyen Şeytandır. O, (sadece) kendi yandaşlarını korkutur.İnanıp güveniyorsanız onlardan korkmayın, benden korkun.

1) Peygamberimiz Mekke ordusunu takibe koyulduğu zaman Ebu Süfyan onları caydırmak için casus göndermiş ve yukarıdaki sözü söyletmişti. Bu söz ters etki göstermiş, Müslümanların inanç ve özgüvenini artırmıştı.

(Ali İmran 175)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

O şeytan sizi kendi müttefikleriyle tehdit ediyor. Eğer gerçekten inanıyorsanız onlardan değil, Ben'den korkun.

(Ali İmran 175)

Şaban Piriş Meali:

Şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Eğer müminseniz onlardan korkmayın, benden korkun.

(Ali İmran 175)

Talat Koçyiğit Meali:

(Düşmanların size karşı birleştikleri haberini getiren adam,) sadece sizi dostlarıyla korkutan şeytandır. Eğer gerçekten mü'min kimseler iseniz, onlardan korkmayıp benden korkun.

(Ali İmran 175)

Tefhimul Kuran Meali:

İşte bu şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Siz onlardan korkmayın, eğer mü'minlerseniz, Ben'den korkun.

(Ali İmran 175)

Ümit Şimşek Meali:

İşte bu ancak şeytandır ki, dostlarını böylece korkutur.(35) Siz ondan korkmayın; eğer mü'min iseniz Benden korkun.*

(Ali İmran 175)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

İşte size şeytan. O yalnız kendi dostlarını korkutur. Eğer inananlarsanız onlardan korkmayın, benden korkun.

(Ali İmran 175)